Eğitim

Üniversiteler İçin Eski Türk Edebiyatı Tarihi – Ahmet Atilla Şentürk Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Üniversiteler İçin Eski Türk Edebiyatı Tarihi – Ahmet Atilla Şentürk Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Üniversiteler İçin Eski Türk Edebiyatı Tarihi kimin eseri? Üniversiteler İçin Eski Türk Edebiyatı Tarihi kitabının yazarı kimdir? Üniversiteler İçin Eski Türk Edebiyatı Tarihi konusu ve anafikri nedir? Üniversiteler İçin Eski Türk Edebiyatı Tarihi kitabı ne konu alıyor? Üniversiteler İçin Eski Türk Edebiyatı Tarihi PDF indirme linki var mı? Üniversiteler İçin Eski Türk Edebiyatı Tarihi kitabının yazarı Ahmet Atilla Şentürk kimdir? İşte Üniversiteler İçin Eski Türk Edebiyatı Tarihi kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Ahmet Atilla Şentürk

Yazar: Ahmet Kartal

Yayın Evi: Dergah Yayınları

İSBN: 9789759950859

Sayfa Sayısı: 400


Üniversiteler İçin Eski Türk Edebiyatı Tarihi Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Edebiyat ve eğitim fakültelerinin “Eski Türk Edebiyatı Tarihi” derslerinde okutulmak suretiyle ilk olarak 2004 senesinde piyasaya sürülen Üniversiteler İçin Eski Türk Edebiyatı Tarihi, beklenenin üstünde bir ilgi görerek kısa zamanda sahasının olmazsa olmaz kitaplarından biri haline geldi. İlk baskının önsözünde “Eserin amacı, edebî türleri kronolojik bir düzen dahilinde kendi aralarında tasnif ederek öğrenciyi edebiyat tarihimizin ana hatları ve seyri hakkında kısaca bilgilendirmek ve bu sahada çalışanlara en yeni bibliyografya bilgisini aktarabilmektir.” denmiş ve her yeni baskıda bilhassa son yıllarda üniversitelerde hazırlanıp hemen hemen yayımlanmamış yüksek lisans ve doktora tezleri dahil en güncel bibliyografyanın okuyucuya yansıtılmasına itina gösterilmiştir. Ancak her defasında zenginleşerek artan bu ilavelerle kitabın bir süre sonrasında üniversitelerin Türk edebiyatı zamanı müfredatını aşacağı ve öğrencinin ilk olarak edinmesi lüzumlu edebiyat zamanı bilgilerinin fazlaca üstünde bir yük oluşturacağı anlaşılmaktadır. Bu düşünceyle üniversite öğrencilerinin yalnız lisans seviyesinde edebiyat zamanı müfredatını karşılaması amacıyla muhtasar bir kitap oluşturma ihtiyacı doğmasıyla Üniversiteler İçin Eski Türk Edebiyatı Tarihi’nin bu ve bundan sonraki baskıları devamlı muhtevası artan bir kitap olmak yerine, kısmen kısaltılmış ve zarurî güncellemeleri içeren bir ders kitabı olarak kalırken, eserin 2007 yılı için genişletilmiş olarak hazırlanan yeni baskısı ve bundan sonraki baskıları Eski Türk Edebiyatı Tarihi adıyla, yüksek lisans ve doktora seviyesindeki öğrencilerle akademisyenlere hitap edecek şekilde olmasına karar verilmiştir.-Tanıtım Yazısı’ndan-


Üniversiteler İçin Eski Türk Edebiyatı Tarihi Alıntıları – Sözleri


    Üniversiteler İçin Eski Türk Edebiyatı Tarihi İncelemesi – Kişisel Yorumlar

    Eser, adından da anlaşılacağı suretiyle üniversiteler için eski edebiyat tarihidir. “Eski Edebiyat” adı sizi şaşırtmasın, kısa olmakla beraber Göktürk ve Hun süreci edebiyatından da bahsetmekte. Ayrıca Çağatay ve Azerî süreci edebiyatlarından da genişçe bahsetmektedir. Ben bu eseri fazlaca beğendim beğenmesine fakat, bu kitapta bir kusur var ki puan kırmama sebebiyet verdi. Bunlar ;
    1) Şairlerin şiirleri hakkında kafi bilgilerin eklenmemesi
    2) Yazılan eserlerin karışık olarak verilmesi
    3) Bazı şairlerden bahsederken hayatlarını anlatmaması
    Gibi üç unsurdur. Neden bu şekilde üçe böldüğüme gelecek olursak, efenim bu eserler şairlerin birer tezkiresi evet amma velakin şiirler eklenmemiş. Bazı şairlerin hayal gücünün fazlaca güzel olduğu, bazılarının ise o dönemden değişik bir mevzuyu işlediğini konu alıyor sadece ben bu bahsi geçen söylemler hakkında örnek görmek arzu ederdim. Mesela hayal gücünden kasıt nedir? Nasıl bir hayal gücü? Dönemden ayrı bir mevzu ne olabilir? Gibi sorular üstü kapalı bir halde anlatılmamış. Diğer bir mesele ise ; bu şairlerin eserleri hakkında informasyon verilirken bir kategoriye koyulmaması. Bu kategori kitabın son sayfalarında, doğrusu 19.YY Osmanlı sahası edebiyatı kısmında yapılmış. Yani o dönem yazılan lügatler ayrı, sefaretnameler ayrı verilmiş. Bunu kitabın genelinde de yapabilirlerdi. Mesela kaç tane ozan bu mevzuda yazmış, hangi ozan şu alanda yapıt yazmış bir incelemiş olurduk. Velhasılıkelam, ben bu kitabı beğendim. Ancak detay mevzusunda -özellikle şiirde- birazcık daha itina gösterilebilirdi. Herkesin okumasını istediğim bir yapıt, sadece söylediklerimin bilincinde olarak okumanız, karşınıza çıkabilecek hususlar açısından elzem olacaktır. (P. Estarigon Septim)


    Üniversiteler İçin Eski Türk Edebiyatı Tarihi PDF indirme linki var mı?


    Ahmet Atilla Şentürk – Üniversiteler İçin Eski Türk Edebiyatı Tarihi kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Üniversiteler İçin Eski Türk Edebiyatı Tarihi PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

    Kitabın Yazarı Ahmet Atilla Şentürk Kimdir?

    1958 senesinde İstanbul’da hayata merhaba dedi. Yeşilköy Lisesi’nden sonrasında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ne girdi. 1980’de Tâhirü’l- Mevlevî Hayatı ve Eserleri adlı mezuniyet teziyle Türk Dili ve Edebiyatı Kısmı’nü tamamlamış oldu. Ardından {mezun olduğu} bölüme asistan girerek 1987’de Eski Türk edebiyatı sahasında hazırladığı XVI.Asra Kadar Anadolu Sahası Mesnevîlerinde Edebî Tasvirler adlı çalışmasıyla hekim unvanını aldı. 1991-93 ders yıllarında A.B.D Ohio State Üniversitesinde ”Daily Life in the Ottoman Empire in Light of Literary Texts” temalı disertasyonla visiting scholar olarak bulunmuş oldu. 1993’te doçent, 2000’de profesör oldu. Sahasında kitap ve makaleler yayımladı. Halen aynı üniversitede eski Türk edebiyatı zamanı,metinler şerhi, metin tamiri mevzularında dersler vermekte ve Osmanlı Araştırmaları dergisinin editörlüğünü yürütmektedir.


    Ahmet Atilla Şentürk Kitapları – Eserleri

    • Osmanlı Şiiri Antolojisi
    • Üniversiteler İçin Eski Türk Edebiyatı Tarihi
    • Taşlıcalı Yayha Beğ’in Şehzade Mustafa Mersiyesi
    • Kanuni Hicviyesi
    • Dîvân – Molla Aşkı
    • Ahmet Paşa’nın Güneş Kasidesi Üstüne Düşünceler
    • Eski Türk Edebiyatı Tarihi
    • Klasik Osmanlı Edebiyatı Tiplerinden Sufi Yahut Zahid Hakkında


    Ahmet Atilla Şentürk Alıntıları – Sözleri

    • Ehl-i dil pîr-i kerâmet didi âkil oldur
      Otura yâre yakîn yüriye düşmenden ırah
      Gönül ehli, keramet sahibi yaşlı bilge ”Akıllı insan, sevgiliye yakın oturup düşmandan uzak yürüyendir.” dedi. (Dîvân – Molla Aşkı)
    • “Hümâ Kuşu, ” kemikle beslendiği ve yeryüzünden görünmeyecek kadar yükseklerde uçtuğu için edebiyatta her şeyden el etek çekmişlik ve kanaatin sembolü olarak geçer. (Osmanlı Şiiri Antolojisi)
    • Padişah, şairin Sihâm-ı Kâzâ’sını okurken, yakınında bir yere yıldırım düşmesi üstüne elindeki şiir mecmuasını yırtar ve Nef’î’yi azlettirerek tekrar hiciv yazmaması için kendisinden söz alır. Zamanın şairlerinden biri buna işaret ederek Nef’i’yi şöylece yerer:
       Gökten nazire indi Sihâm-ı Kâzâsına
      Nef’î diliyle uğradı hakkın belasına
      Sultan IV. Murat’ın emri yada izniyle idam edilen şairin cesedinin denize atılmış olduğu rivayet edilir. (Eski Türk Edebiyatı Tarihi)
    • Şîrler pençe-i kahrumda olurken lerzân
      Beni bir gözleri âhûya zebûn etdi felek
      (Arslanlar benim kahredici pençemde titrerlerken, felek beni bir gözü ahuya (sevgili) yeni düşürdü.) (Osmanlı Şiiri Antolojisi)
    • Ayağa batan diken, o yolda çekilen acı ve sıkıntıyı temsil eder. (Osmanlı Şiiri Antolojisi)
    • “Meded meded bu cihânun yıkıldı bir yanı
      Ecel celâlileri aldı Mustafa Han’ı” (Taşlıcalı Yayha Beğ’in Şehzade Mustafa Mersiyesi)
    • Ben bu şiiri gamlı zamanımda yazdım, zihnim gam bulutlarıyla örtülü idi…. (Osmanlı Şiiri Antolojisi)
    • O devirde güzel şiir, en katı ve öfkeli gönülleri dahi yumuşatan büyülü bir anahtar gibiydi.
      (XVI. Yy) (Osmanlı Şiiri Antolojisi)
    • Bir güzelliği elde etmek için başa gelecek sıkıntılara razı olmak ziyan değildir, tersine yarar getirir. (Osmanlı Şiiri Antolojisi)
    • Dîvânu Lugati’t-türk’te geçen ve her şeyin kendi cinsiyle yaşaması yolunda söylenen “kılıç tatıksa ış yunçır, er Tatıksa et tunçır = kılıç paslanırsa iş kötüleşir, adam Farslaşırsa kanı bozulur” (Divânü Lûgati’t-türk, c. II, s. 281-282) atasözü o dönemde mevcud millî şuuru yansıtması bakımından manidardır. (Eski Türk Edebiyatı Tarihi)
    • “Lâle ” eski şiirimizde bugün gelincik dediğimiz yabani çiçeğin adıdır. Ortasında bulunan siyahlık sebebiyle bağrı yanmış âşıklar şiirde bu çiçeğe benzetilir. (Osmanlı Şiiri Antolojisi)
    • Şiir, insanoğlunun içinden gelen engel olunmaz bir sanat olup bir çok süre insanoğlunun yaradılışı ve kabiliyeti ile direkt ilişkilidir. (Osmanlı Şiiri Antolojisi)
    • Ne sağ olmak murâdımdır ne ölmekten kaçar cânım
      Cihânda hasta-i aşk olalı bir hoşça hâlim var
      Ben ol hayrân-ı aşkım ki yitirdim akl u idrâki
      Ne âlemden haberdâram ne kendimden hayâlim var
      – Aşkın hasıl etmiş olduğu hayranlıkla öylesine yitirdim ki aklı ve idrâki; âlemden de kendimden de haberim yok. (Taşlıcalı Yayha Beğ’in Şehzade Mustafa Mersiyesi)
    • Kaşgarlı Mahmut, Türk milletinin ve dilinin önemini belirtmek için eserinin derhal başlangıcında iki hadise yer vermiştir. Bu hadislerden biri: “Derdini dinletebilmek ve Türklerin gönlünü almak için onların dilleri ile konuşmaktan başka yolu yoktur. Bir kimse kendi takımından ayrılıp da onlara sığınacak olursa o zümrenin korkusundan kurtulur.” diğeri ise: “Türk dilini öğreniniz, çünkü onlar için uzun sürecek egemenlik vardır.” şeklindedir. Hadisleri Kaşgarlı Mahmut Buhara‘nın güvenilir imamlarından birinden ve Nişaburlu bir imamdan senetleri ile işittiğini belirtmektedir. (Eski Türk Edebiyatı Tarihi)
    • Peygamber dünyayı aydınlatan bir meşaledir
      Allah’ın şerri kesip atmak için çekilmiş kılıcıdır.
      Ka’b b. Züheyr, Müslüman olmadan ilkin Hz. Peygamberi ve ailesini hicvettiği için kanı helal kılınmış, görüldüğü yerde öldürülmesi emredilmişti. Fakat Müslüman olduktan sonrasında Hz. Muhammed için bir kaside yazarak tanınmayacak bir halde huzuruna çıkmış, “Ka’b huzurunuza Müslüman olarak gelse onu affeder misiniz?” diye sorup pozitif yönde yanıt alınca kendisini tanıtmış ve nazmettiği kasideyi öğrenim görmüştür.
      Bunun üstüne Hz. Muhammed elinde verecek bir şeyi bulunmadığından şaire, sırtındaki hırkasını çıkarıp vermiştir. (Osmanlı Şiiri Antolojisi)
    • Eski Yunan mitolojisinde Narcissus, muhteşem güzellikte bir delikanlı imiş. Her gören ona âşık ve fanatik olduğu hâlde asla kendisinin aksini görmediği için bunun sebebini anlayamaz ve olanlara karşı umursamaz bir tavır takınırmış. Nihayet birgün sudaki aksini görerek bu muhteşem güzelliğe âşık olur ve onu elde etmek için suya atılır ve boğulur. Onun öldüğü yerde açan çiçeklere onun adını verirler. (Osmanlı Şiiri Antolojisi)

    YORUMLAR

    YORUM YAZ!

    Yorum Ekle



    [

    İlgili Makaleler

    Başa dön tuşu
    Oto Aksesuar toptan çakmak
    Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş