Yol 1 kimin eseri? Yol 1 kitabının yazarı kimdir? Yol 1 konusu ve anafikri nedir? Yol 1 kitabı ne konu alıyor? Yol 1 PDF indirme linki var mı? Yol 1 kitabının yazarı Bilal Karabulut kimdir? İşte Yol 1 kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: Bilal Karabulut

Yayın Evi: Nemesis Kitap

İSBN: 9786059545099

Sayfa Sayısı: 200

Yol 1 Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Yağmur damlaları ıslak saçlarına değdikçe birazcık daha hafifliyor, bu doyumsuz an asla bitmesin istiyordu. Bazen aklına insanlardan almış olduğu darbeler düşüyor, gölgeleniyordu yüreği. Ama şimdi bambaşka biriydi. Keşkeleri çıkarmıştı hayatından. “Olsun,” diyerek gülümsedi. Yaşadığı hayata, geçmişine gülümseyebilmeyi öğrenmişti artık.

Şimdi yepyeni bir yaşam, coşku dolu bir seyahat onu bekliyordu…

Ve dudaklarından şu sözler döküldü: “Düzeliyor zaman içinde her şey… Ama eksiliyor insan. Yoruluyor tek başına savaşım etmekten. İnsanlara eskisi benzer biçimde güvenemiyor. Boş konuşanlara tahammülü kalmıyor. Evet, düzeliyor zaman içinde fakat, Sen Başka Birine Dönüşüyorsun…”

Kurgusu, hikâyesi ve kahramanlarıyla dört değişik romandan oluşan Yol serisi, birbirinden bağımsız kitaplardan oluşmaktadır ve karışık bir düzende okunabilir. Yol kitapları; sizleri kendi gerçekliğinizi bulmaya, içinizdeki o görkemli gücü hissetmeye çağrı ediyor.

Bu romanları okurken şunu hissedeceksiniz:

“Evet, bir yolu var. Her vakit bir yolu vardır…”

Yol 1 Alıntıları – Sözleri

• Kim bulunduğunu bilmek istiyorsan kiminle gezdiğine bak, geleceğini merak ediyorsan geçmişine bak, ve sonsuzluktaki yeri merak ediyorsan dünyadaki konumuna bak.
• ” Sonu Allah’a çıkamayacaksa eğer, yürüdüğün yolların da hiçbir anlamı yok…”
• “Bazen sığınırsın içindeki limanlara. Orası güzeldir şundan dolayı, orası yalnızca senindir… yüzünde bir tebessüm, seyre dalarsın yaşamı… o liman bir ihtimal çocukluk masumiyetidir, bir ihtimal eskimeyen eski bir sevgilinin Gülen gözleri… kim bilir o liman kim bilir tekrardan varoluş rotandır. Belki birazcık dinlenmen gerek, tekrardan adım atmak için…
• En büyük refah, huzuru bozanlardan uzaklaşmaktır.
• ” Bazen sığınırsın içindeki limanlara. Orası güzeldir şundan dolayı, orası yalnızca senindir…”
• “Bazen sığınırsın içindeki limanlara.Orası güzeldir şundan dolayı,orası yalnızca senindir… Yüzünde bir tebessüm,seyre dalarsın yaşamı…O liman bir ihtimal çocukluk masumiyetidir, bir ihtimal eskiyen bir sevgilinin gülen gözleri…Kim bilir o liman kim bilir tekrardan varoluş rotandır.Belki birazcık dinlenmen gerek,tekrardan adım atmak için…”
• 《Zindandan Öğretmene Mektup》
  Yazlar sıcak ve kurak,kışlar kuru ve soğuk mu hâlâ memleketimde ?
  Hâlâ sıcak mı başımı okşayan ellerin öğretmenim…
  Yerli malı kullanmak hâlâ bir erdem mi?
  Hâlâ yerli mallarını bile alacak paran yok mu öğretmenim…
  Bana okuttuğun kitaplardan bir tek “Suç ve Ceza” yı anlamışım
  Hâlâ “Suç ve Ceza “yı okutuyormusun öğretmenim…
  Anladım ki suçum ogrenmemekmis, cezam bilgisizlik!
  Sen orda güller dağıtırken, ben burada gülün dikenine özlem…
  Yer çekiminin kuvvetini,hayallerimi gerçeklik tepesinden attığımda anladım.
  Ve anladım ki Istanbul yanlızca Sultanahmet’iyle, Ayasofya’siyla meşhur olmamalıymış…
  Şimdi bu zindanda sorular soruyorum kendime,
  Öğretmenlerimizin idealist sorularının aksine…
  Bir kent, saatte üç gencini canavar yapıyorsa iki ayda kaç canavara haiz olur?
  Ya da acılarımın kalbimin pi sayısıyla çarpımı kaç eder?
  Herkesin babası peygamberken ,kahramanken ,
  Kim bu ülkemi talan eden hırsızlar, katiller,vatan hainleri…
  Yoksa hepsi bekâr mı?
  Babamı özledim öğretmenim,ne bir peygamber ne de bir kahraman olan babamı…
  Aslında adını bile bilmediğim babamı özledim.
  Bir piçin babasını özlemesinin cezası kaç senedir öğretmenim?
• ” Bildiklerimizi boş ver, hissettiklerimizdir aslolan. “
• Bazen sığınırsın içindeki limanlara
  Orası güzeldir şundan dolayı
  Orası yalnızca senindir
  Yüzünde bir tebessüm
  Seyre dalarsın yaşamı
  O liman bir ihtimal
  Çocukluk masumiyetidir
  Belki eskimeyen
  Eski bir sevgilinin gülen gözleri
  Kim bilir o liman kim bilir
  Yeniden varoluş rotandır
  Belki birazcık dinlenmen gerek
  Yeniden adım atmak için…
• “Sen yoktun. Seni onca yıl hiç göremedim. Ama kokun hep benimleydi, ne zaman yüreğim daralsa yağmurlarla birlikte gelen o büyüleyici kokun vardı.”

Yol 1 İncelemesi – Kişisel Yorumlar

#okudumbitti
#Yol1
#HayatHirsizi
#BilalKarabulut
#197Sayfa
#OCAKYORUM
Yusuf,Elif,Yasemin,Necla,Mursel Bey,Dertsiz Deli Recep ve Sevvalin hikayesi….
Bir otomobil carpmasiyla dirimsel degismis Yusuf yedi yil komada kalir.Cevresindekiler baska yaşam yasarken o bambaska bir hayatin icindedir…Herkes ümidi kesse de bir kisi umide kesmemistir Mursel bey…Anlattigi hikayelerle oglunun hayata tutunmasini saglayan ipi uzatmistir aslinda…
Yusuf’un hayatini degistiren ‘yaşam hirsizi’ ise yakalanamamistir.
Sonra hersey bir ‘Yol’unu bulup degisir.Iyiler ve kotuler de tam hakettigini bulur.Cunku iyiligin de kotulugun de ‘Yol’u baskadir ve gittikleri yol insanlari bir sekilde icine ceker.
Bu yaşam yolunda tanrısal hakkaniyet dedigimiz seyin illa ki gelip buldugu bir vakit geliyor ne olursa olsun.
♡Herkesin bir yolu vardi,adina KADER denilen.Ama Allah insani irade sahibi,üstun bir varlik olarak yaratmisti.Ve o yollarda dimdik yürümek de,yoldan cikip kendi sonunu hazirlanak da her insanin özgur secimine birakilmisti.Kimi insan yasadigi tum zorluklara ragmen gene de ruhunu kirletmeyip,pirupak TERTEMIZ yollardan gecip tamamliyordu yaşam denen o kisa yolu.Kimiyse küçük menfaatler ya da anlamsiz hirslarla ruhunu ve yuregini yalanvediyir,KARANLIK yolkara meyledip kirletiyordu yaşam yolculugunu’
Bazi vakalar bazi insanlara hicbir sey icin gec olmadigini devamlı bir cikis yolunun oldugunu gosterir yeterki kalbimizi temiz tutalim..
Guzel bir kitapti keyifle okudum (Gülcan Üstel)

İnsanın kendi secimlerinden ibaret bulunduğunu,mucizelerin var bulunduğunu, anlamasını bilene devamlı bir işaret bulunduğunu ve tanrısal adaleti özetleyen bir kitapti. Severek ve oldukca acele okudum. (yeşil)

eskiden okumaya başlayıp birazcık devam ettikten sonrasında yarım bıraktığım bir kitaptı ve yeniden talih vermek istedim. aslına bakarsak bu kitabı niçin aldığımı bile bilmeden almıştım bir fuardan.
kitaba ilk başladığınız vakit size anlatıldığı şeyler üstüne kurulacak sanıyorsunuz vakalar fakat o şekilde olmuyor. benim de dikkatimi bu çekmişti aslına bakarsan kitapta. akıcı bir dili vardı yazarın ve vakalar sıkmadan ilerliyordu.
ben de hakkaten bir dönem hep ‘insan yaşattığını yaşar’ düşüncesine sahiptim, hem de oldukca. bu cümlenin resmen etkisi altına alan bir halde vakalara aktarıldığını okumak güzel bir histi.
okuyun derim. (lucky’clover)

Yol 1 PDF indirme linki var mı?

Bilal Karabulut – Yol 1 kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Yol 1 PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Bilal Karabulut Kimdir?

Bilal Karabulut Kitapları – Eserleri

• Yol 1
• Makam-ı Aşk
• Seni Sevmek Sonsuzluğa Dokunmak
• Yol 2-Aylin’in Yolu
• Aşka Tutunmak
• Strateji, Jeostrateji, Jeopolitik
• Güvenlik
• Algı Yönetimi
• Uluslararası İlişkiler
• Uluslararası Örgütlerin Güvenlik Boyutu
• Türkiye İçin Stratejik Öngörüler

Bilal Karabulut Alıntıları – Sözleri

• Konuştuklarımızı bile bu kadar azca insan anlarken, sustuklarımızı kim anlamış olur ki? (Makam-ı Aşk)
• Bukowski ‘ nin güzel bir sözü var. ‘ Nefret ettiğiniz insanlarla iyi geçinme çabasına siz uygarlık diyorsunuz,ben sahtekarlık diyorum.’ O yüzden anlaşamıyoruz. (Yol 2-Aylin’in Yolu)
• Gitmekle gidilmiyor ki… Gitmekle gitmiş olamazsın ; gönlün kalır, aklın kalır, anıların kalır… (Makam-ı Aşk)
• “Yokluğunda varım sandım, varlığında yokluğumu anladım…” (Seni Sevmek Sonsuzluğa Dokunmak)
• ” Evet , bir yolu var. Her vakit bir yolu vardır…” (Yol 2-Aylin’in Yolu)
• ” Konuştuklarımızı bile bu kadar azca insan anlarken , suskunluklarımızı kim anlamış olur ki…” (Seni Sevmek Sonsuzluğa Dokunmak)
• 《Zindandan Öğretmene Mektup》
  Yazlar sıcak ve kurak,kışlar kuru ve soğuk mu hâlâ memleketimde ?
  Hâlâ sıcak mı başımı okşayan ellerin öğretmenim…
  Yerli malı kullanmak hâlâ bir erdem mi?
  Hâlâ yerli mallarını bile alacak paran yok mu öğretmenim…
  Bana okuttuğun kitaplardan bir tek “Suç ve Ceza” yı anlamışım
  Hâlâ “Suç ve Ceza “yı okutuyormusun öğretmenim…
  Anladım ki suçum ogrenmemekmis, cezam bilgisizlik!
  Sen orda güller dağıtırken, ben burada gülün dikenine özlem…
  Yer çekiminin kuvvetini,hayallerimi gerçeklik tepesinden attığımda anladım.
  Ve anladım ki Istanbul yanlızca Sultanahmet’iyle, Ayasofya’siyla meşhur olmamalıymış…
  Şimdi bu zindanda sorular soruyorum kendime,
  Öğretmenlerimizin idealist sorularının aksine…
  Bir kent, saatte üç gencini canavar yapıyorsa iki ayda kaç canavara haiz olur?
  Ya da acılarımın kalbimin pi sayısıyla çarpımı kaç eder?
  Herkesin babası peygamberken ,kahramanken ,
  Kim bu ülkemi talan eden hırsızlar, katiller,vatan hainleri…
  Yoksa hepsi bekâr mı?
  Babamı özledim öğretmenim,ne bir peygamber ne de bir kahraman olan babamı…
  Aslında adını bile bilmediğim babamı özledim.
  Bir piçin babasını özlemesinin cezası kaç senedir öğretmenim? (Yol 1)
• Kim bulunduğunu bilmek istiyorsan kiminle gezdiğine bak, geleceğini merak ediyorsan geçmişine bak, ve sonsuzluktaki yeri merak ediyorsan dünyadaki konumuna bak. (Yol 1)
• “Bir ülke ekonomik krizlerle boğuşuyor, kültürünü muhafaza edmiyor ve halkını yanlış kavramsallaştırmalara sürüklüyorsa kuvvetli bir silahlı kuvvetlere haiz olmasının saygınlık edilecek tarafı yoktur.” (Türkiye İçin Stratejik Öngörüler)
• “Konuştuklarımızı bile bu kadar azca insan anlarken , suskunluklarımızı kim anlamış olur ki…” (Seni Sevmek Sonsuzluğa Dokunmak)
• ” Bazen sığınırsın içindeki limanlara. Orası güzeldir şundan dolayı, orası yalnızca senindir…” (Yol 1)
• “Subliminal ileti ilk olarak tüketici davranışını yönlendirmek amacını taşırken, daha sonraları seçmen davranışlarını manipüle etmeye yönelmiştir.” (Algı Yönetimi)
• “Çekil bir süre köşene yüreğim…” (Makam-ı Aşk)
• Zihin kontrolündeki “”Amaç kimi vakit bilginin insan zihninden alınması, kimi vakit haberi dahi olmadan insan zinninde bilginin taşınması kimi zaman de insanı silaha dönüştürmek olmuştur. Yapılan deneylerde hiçbir etik kurala riayet edilmemiştir.”” (Algı Yönetimi)
• “İçimde bir o kadar güzel bir dünya var ki, onu dışımdakilerle kirletleyeceğim…” (Makam-ı Aşk)
• Belki de sabahları anne öpücüğüyle kızarmış ekmek kokusuna uyanmaktı mutluluk. Ya da gerçek dostlarla içilen nefis bir Türk kahvesiydi. Belki yalnız başına saatlerce yürüyebilmekti ormanlarda, kırlarda. Ya da bir tek yalın, saf bir su içebilmenin şükrüne varabilmekti. Oysaki biz mutluluğu ne kadar da ötelerde arıyor, elde edemediğimiz ne var ise adını mutluluk koyuyorduk. Evet, mutluluk bu kadar kolay ve ulaşılabilir bir duyguyken ona bambaşka anlamlar yükleyen, onu olmazlara mahkûm eden bizlerdik. Lüks otomobiller, evler, marka giysiler, makamlar, zenginlik telaşları derken kendi ellerimizle gömüyorduk onu yerin yedi kat altına. (Yol 2-Aylin’in Yolu)
• En büyük refah, huzuru bozanlardan uzaklaşmaktır. (Yol 1)
• “Evlatlarımızın gücün silahlarda değil beyinlerimizde ve yüreklerimizde saklı bulunduğunu öğrenmeleri gerekiyor..” (Türkiye İçin Stratejik Öngörüler)
• Yanlış insanlarla doğru yaşam yaşanmaz… (Makam-ı Aşk)
• Aşk, iki iken bir olmaktır… (Makam-ı Aşk)