Yürüyelim Mi Biraz – Mehmet Deveci Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Yürüyelim Mi Biraz – Mehmet Deveci Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Yürüyelim Mi Biraz kimin eseri? Yürüyelim Mi Biraz kitabının yazarı kimdir? Yürüyelim Mi Biraz konusu ve anafikri nedir? Yürüyelim Mi Biraz kitabı ne konu alıyor? Yürüyelim Mi Biraz PDF indirme linki var mı? Yürüyelim Mi Biraz kitabının yazarı Mehmet Deveci kimdir? İşte Yürüyelim Mi Biraz kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…
Kitap Künyesi
Yazar: Mehmet Deveci
Yayın Evi: Bengisu
İSBN: 9786054913282
Sayfa Sayısı: 235
Yürüyelim Mi Biraz Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Susmalar, sorgulamalar, içinden konuşmalar
Dalıp gitmeler, gülümseten, düşündüren yazılar.
** ** **
Şiirin, öyküsünün, denemenin
Kısa sözlerle süslendiği doyurucu bir kitap.
** ** **
Bir sayfasından sıkılmadığınız
Kendinizi öteki sayfasında bulacağınız
Evet, tam da bu;
Kendinizi bulacağınız, kendinizi okuyacağınız bir kitap.
Yürüyelim Mi Biraz Alıntıları – Sözleri
- Kalkıp gidemediğiniz bölgelere, dalıp gidersiniz..
- Şiir, gözyaşı gibidir;
Ilkin dolması gerek yürekte.. - Ne güzel tariftir; kendi benzer biçimde..
- Belki dünyadaki birçok şey yordu beni
Ben de tüm bu olanları hayra yordum.. - Hakımızda hayırlı olmayan şeyle bizi yorma Allah’ım.
- Kalkıp gidemediğiniz bölgelere, dalıp gidersiniz…
- Birlikte konuşabileceğin bir yığın insan varken çevresinde, birlikte gönül inşirahı ile susabileceğin insan sayısı oldukça azdır.
Bu yüzden susmak; mütevazi, zarif ve azdır.. - Senle benden bir ordu, adı konulmamış düşler kurgulayıcısı, çekilmemiş bir film fragmanı, uzaklardan sadece seçilebilen bir dağ manzarası, ışıkları loş kent görüntüsü, kısık sesle seslendirilmiş bir türkü olabilir, eğer istersek…
- Aklınıza güzel şeyleri dinlendirin
Bakarsınız
Yol olur
Niyet olur
Hallolur
Yürüyelim Mi Biraz İncelemesi – Kişisel Yorumlar
O şekilde cümleler varki altını çizmeye bile kıyamayacagınız.. Okurken kendinizi bulacagınız.. bilhassa akşam saatlerinde yanınızda bir bardak çay ile okumaya doyamayacagınız bi kitap.. (S.H)
Okuyunca geçecek dertlerin var der Mehmet Deveci …
Mutluluk,
bir kitabın herhangi bir sayfasında sizi bekliyordur kim bilir
Okunası bir kitap (Arzu Meşhur (Rûveyda))
Takriben 5-6 yıl evvel bu yazarın hayranıydım. Ama bu yaratı benim için tam bir hayal kırıklığı oldu. Umduğumun yanında birazcık hafifçe kaldığını gördüm. Geçen vakit içinde ya benim beklentim değişti ve veya yazarı olduğundan değişik görmüşüm.
Yinede kıymetli yazarın alın terine yüreğine sıhhat. (Fatma Nur İLGÜN)
Yürüyelim Mi Biraz PDF indirme linki var mı?
Mehmet Deveci – Yürüyelim Mi Biraz kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Yürüyelim Mi Biraz PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Mehmet Deveci Kimdir?
1974’ün bir sonbahar ayında, G. Antep’in İslahiye ilçesinde hayata merhaba dedi. Yazmaya ilkokulda başladı.
Sonra babasının bakkal dükkânındaki veresiye defterinde devam etti.
Okul tatillerinde; bakkal, tüpçü, mobilyacı ve ayakkabı mağazalarında çalıştı.
Bir dönem annesine de hisse vererek dolapta dondurduğu eskimoları mahalle aralarında satarak ticarete atıldı. Yaz aylarında asla bağırmadan sükunet içinde simit sattı.
Okul çıkışlarında ideali olan futbolcu olma idmanları ile babasının bakkalı içinde gidip geldi.
İmam – Hatip Lisesi yıllarında, matematik defterinin arka sayfasına yaşamın özüne dair afişe sözler karalamaya başladı.
Kompozisyon derslerinde şehrin en yeşil alanlarının mezarlıklar bulunduğunu, mahalle aralarını ve kent yollarının çamurlarını anlattığı yazısı öğretmenleri tarafınca eleştiri alıp, talebe arkadaşları tarafınca beğeni topladı.
Okul etkinliklerinde sesi gür çıkmış olduğu için şiirler okudu.
Ders süresinin bittiği fakat vaktin hemen hemen bitmediği kısa sürelerde öğretmenleri tarafınca kaldırılıp tek kişilik gösteriye zorlanıp içinden ne geliyorsa anlatması sağlandı.
Dernek ve vakıf bünyesinde çıkardıkları duvar gazeteleri ve bültenlerinde kendince bir şeyler karalamaya başladı.
Bir süre mahalli bir radyoda program yapmış oldu.
Bir dönem amatör olarak tiyatroculuk yapmış oldu. İskilipli Atıf’ı canlandırıp şehit oldu, Amerikan askerini canlandırıp sakız çiğnedi ve mahalle düğünlerinde evlerin damlarına kurmuş oldukları sahnelerde gömüt notları kitabındaki “deli hoca” rollerini oynadı.
Bir süre pazarcılık yapmış oldu.
Yazı serüveni askere gittiğinde günlük ve mektuplar ile devam etti.
Bilkent arkeoloji ve sanat zamanı ile süregelen üniversite yaşamını alınyazısı kısmet kontenjanından hep yarıda bıraktı.
Evlendi. İki kız ve bir oğul sahibi oldu.
Çeşitli dernek ve vakıflarda yöneticilik yapmış oldu.
İnternet medyacılığının yoğunlaştığı dönemlerde birçok sitede yaşamın özüne dair yazılar yazmaya başladı. Kimi vakit bir dilenciyi, kimi vakit sokak aralıklarında unutulmuş mütevazi yüzleri, kimi vakit da bir kenarda unutulmuş ağacı yazıp bitkilerle konuştu.
Sosyal medyada bu kadar yazar ve şairin bulunduğunu bilmeden bir kaza ve ısrarlar sonucu yazılarını burada da paylaşmaya başladı.
Yazılarının altına adını ilk “med” olarak yazdı. Daha sonrasında bir dostunun tavsiyesi ile gerçek adını kullanmaya başladı.
Rabbinin karşısına çıkardığı güzel yüreklerle buradaki çalışmalarına devam etti.
İlk kitabı ve ilk baskısı kısa sürede biten “Yazının Şahitliği,” bunca anlatılan özgeçmişinde yaşamış olduğu, biriktirdiği, duyduğu, ağlamış olduğı, düşündüğü şeylerin kitabı olarak okuruyla buluştu.
İkinci kitabı “Bizimkiler” ile yazım hayatına devam etti.
Hiç bilincinde olmadan söyleyip bir bölgelere karaladığı “Yazının Şahitliği Elimizden Tutsun Diye” sözü, yazılarının niyeti ve sloganı oldu.
Şimdilerde TYBG Şubesi Üyesi ve baskıya hazır birçok kitap projesi var.
Düşünerek, hüzünlenerek, susarak, yazarak, namaz kılarak, çay içerek, yürüyerek, kırılarak, alınarak, sinirlenerek, denk geldiği yerde ağlayarak hayatına devam ediyor.
Ölünce cennete gitmek, Rabbine sunabilecek bir yüz hazırlamak ve peşinden gelecek iyi şeyler bırakmak en büyük ideali.
(Yazar hakkında bu bilgiler Mehmet Deveci’nin kendi adına açılmış olan siteden alınmıştır.)
Mehmet Deveci Kitapları – Eserleri
- Yürüyelim Mi Biraz
- Ey Kudüs!
- Yazının Şahitliği
- Sevgili Yalnızlığım
- Bizimkiler
- Sevdiğine Yenilmek
- Özlemek Güzel
- Suskunluğun Rafları
- Onsuz Olmaz
- Tek Başına
- İlham Perisi
- Benim Hayal Dünyam
- Sevimli Dostlar
Mehmet Deveci Alıntıları – Sözleri
- Gürültüde yitip, sessizlikte kendimi tekrardan buluyorum. (Sevgili Yalnızlığım)
- İşaret parmağına dolanmışlığıyla Filistin Sevdam…
O, bende “bad-ı saba” hali
Bilirsin iyi mi da üşütür içerisini ıslak yüreğimin
Ve estikçe büyütür içimdeki inkılabı… (Ey Kudüs!) - Kendi yürek gemisini inşa edemeyen, oraya sığamayan, gelen afetlerde boğulur… (Tek Başına)
- Kalkıp gidemediğiniz bölgelere, dalıp gidersiniz… (Yürüyelim Mi Biraz)
- “İçimin çınar yaprakları tek tek kendinden geçerken,
yamacımdan gelip geçen adımlarına uğramak ne güzel bir tevafuk,
ey gecemin minik, yüreğimin büyük telaşı.
Beni görmeyişin, üzerime basıp geçişin, sanma ki çıtırtılarımın ağrısını çoğaltır.
Fevkalade sevinirim de çiğnenişime, bunu un küçük oluşuma çevirir, bölgelere saçılan minik parçacıklardan adını yazarım, bir karınca yolu benzer biçimde…” (İlham Perisi) - Kalkıp gidemediğiniz bölgelere, dalıp gidersiniz.. (Yürüyelim Mi Biraz)
- Yerini sevmeyen nebat bile kuruyor. (Onsuz Olmaz)
- Yarım kalmış bir kitap benzer biçimde derhal elini ona uzatmak,
Hemen ona gitmek,
Durup onda dinlenmek, kalmak onda,
Kendini unutmak istediği dostları olmalı insanoğlunun (Onsuz Olmaz) - Kaçmalı insan. Bedenen olmasa da ruhen… (Onsuz Olmaz)
- İnsanın yüreğine usulca dokunan şeyler vardır.Bunlar ne gözle görülür ne de elle tutulur yalnız hissedilir Bunlar anlatılmaz,da Tarif te yetersiz kalınır (Sevgili Yalnızlığım)
- Dağlara bakıp yalnız bir yükseklik görmek de var; onlara bakıp dünyanın direği oluşunu keşfetmek de. Kelebeklerin kanadından düşen ömürlerine hayıflanıp sızlanmak da var, kanat çırpınışlarındaki ince işçiliğinden seslendirdiği tınıyı duymak da… (Tek Başına)
- Ne güzel tariftir; kendi benzer biçimde.. (Yürüyelim Mi Biraz)
- •Yaralıyım ben yaralı (Özlemek Güzel)
- Allah’ım!
İçimizin denizlerine, Musa’ya açtığın yollardan ver..
‘Amin’ (Bizimkiler) - “Dünyayı sırtından indirince daha süratli koşarsın,
Bak kuşlara…” (Bizimkiler) - O denli fazlaca yorgunuz ki;
Bir adım ötemiz dünya ve bizim o bir adımı atacak ne hevesimiz ne de iştahımız var. (Sevdiğine Yenilmek) - Bir şeyler tamamlanmamış Allah’ım, bir şeyler fazlaca tamamlanmamış
Bu fazlalıklar ondan.. (Bizimkiler) - Yeter ki güzel şeyler yapmak için adım atalım, arkası geliyor. (Sevimli Dostlar)
- Kudüs sevdasını, ağrısını mahşere bırakmayın!
Yaşıyorken, hayattayken sevin Kudüs’ü, özleyin, yakarma edin. (Ey Kudüs!) - Birisi ölüyor, birisi yeni dünyaya gelen. Birisi gülüyor, birisi yeni ağlamış. Birisinin gittiği yerden diğeri yeni dönmüş. Birisinin heves etmiş olduğu onca şeyi diğeri yeni bitirmiş. Dünya dönüyor. Aynı noktaya ulaştığında bu yuvarlak şey, içindeki sıra değişiyor yalnız. (Tek Başına)
Yorum Ekle
[
YORUMLAR
YORUM YAZ!