Zamanın Kızı kimin eseri? Zamanın Kızı kitabının yazarı kimdir? Zamanın Kızı konusu ve anafikri nedir? Zamanın Kızı kitabı ne konu alıyor? Zamanın Kızı PDF indirme linki var mı? Zamanın Kızı kitabının yazarı Josephine Tey kimdir? İşte Zamanın Kızı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: Josephine Tey

Çevirmen: Volkan Gürses

Orijinal Adı: The Daughter of Time

Yayın Evi: April Yayıncılık

İSBN: 6055162450

Sayfa Sayısı: 202

Zamanın Kızı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Polisiye Yazarları Birliği tarafınca tüm zamanların en iyi polisiye kitabı seçilen Zamanın Kızı ilk kez Türkçede!

Zamanın Kızı, tarihin yaşanmış olan gerçeklere gore değil, iktidarın gerçeklerine gore yazıldığını bizlere sıkı sürprizlerle, dinmeyen bir gidişat ve zeka dolu bir kurguyla konu alıyor.

Bu sefer olay ve katil yakınlarda değil, oldukca uzakta. Hem de birkaç yüzyıl kadar. İpucu azca, kanıt azca, tanıkların hepsi ölü. Polisiye kurgunun işi bu kez oldukca zor olsa da, Josephine Tey üstesinden gelmeyi başarıyor.

Alan Grant, III. Richard’ın bir portresiyle karşılaştı. Bu şekilde narin, bu şekilde asil bir yüz, iyi mi dünyanın en acımasız insanlarından biri olabilir diye düşündü. Ayağı kırık, uğraşacak bir olay arıyor; bu niçin III. Richard olmasın?

2015’teki anma törenlerine Kraliyet Ailesi’nden bir kişinin dahi katılmadığı III. Richard hakkında ne biliyorsunuz ki?

İlk seri katil bulunduğunu mu?

Ağabeyini, kuzenini, yaşlı kralı öldürdüğünü, minik yeğenlerinin işini bitirdiğini mi?

Ya size onun masum bulunduğunu söylesek?

“Tarihçiler, yazmalarına izin verilmeden ilkin psikoloji dersi almaya mecburi tutulmalı.”

(Tanıtım Bülteninden)

Zamanın Kızı Alıntıları – Sözleri

• “Katil,
  hakkında yazan adamdan daha kişilikli görünüyordu…”
• Ama o kitapta bile, bir sonraki sayfadan ne bekleyeceğinizi biliyordunuz. Artık şu koca dünyada, asla fakat asla kimse ara sıra kayıtlarını değiştirmiyor muydu? Şimdilerde hepimiz bir formüle mi tutsak olmuştu? Bugünkü yazarlar o denli bir kalıba bağlı yazıyorlardı ki, okurları artık bunu bekliyordu. İnsanlar, yeni bir Silas Weekley yada yeni bir Lavinia Fitch kitabı hakkında, tıpkı yeni bir tuğladan ya da yeni bir saç fırçasından bahsedermiş benzer biçimde konuşuyorlardı. Asla, şunun yada bunun yeni kitabı demezlerdi. Kitap değildi ilgilerini çeken, kitabın yeni oluşuydu. Kitapta ne yazdığını ise aslına bakarsan oldukca iyi biliyorlardı.
• “İnsan, can sıkıntısının büyük bir boşluk duygusu olmasını bekler fakat öyleki değildir doğal. Minik, önemsiz bir şeydir.”
• “Tarihçiler, yazmalarına izin verilmeden ilkin psikoloji dersi almaya mecburi tutulmalı.”
• Sanırım fenalık de güzellik benzer biçimde bakanın gözündedir.
• “Yıldızlar, insanı amip konumuna indirgemekten başka bir şey yapmazlar.”
• “Yüz çizgilerinden tamamen yoksun tek erişkin, gerizekalı olandır.”
• Basit bir sorun, siyasal bir netice için birileri tarafınca çok önemli boyutlara getiriliyor.
• Artık şu koca dünyada, asla fakat asla kimse ara sıra kayıtlarını değiştirmiyor muydu? Şimdilerde hepimiz bir formüle mi tutsak olmuştu? Bugünkü yazarlar, o denli bir kalıba bağlı yazıyorlardı ki…

Zamanın Kızı İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Aslında oldukca daha süratli bir halde bitirebileceğim bir kitaptı fakat olayın gerçek bir gizeme dayanması beni İngiltere zamanı hakkında küçük çaplı bir araştırmaya itti.
Güzel bir polisiye kitap ve bana gerçek bir merak sundu.
Kitapta İngiltere’nin kim bilir en masum insanını hakkaten bir cani olarak hatırlatmak yanlışından dönmeyi sağlamaya çalışan şahıs karakter değil siz oluyorsunuz.
Tavsiye ederim güzel bir maceraydı. (BlackBooks)

Polisiye okumayı oldukca seviyorum.Ancak oldukca kanlı cinayetler beni rahatsız ediyor.Akıl yürütmelerin olduğu polisiyeler en beğendiklerim.Dedektifle beraber delilleri adım adım seyredip bir bulmacanın parçalarını birleştirmeye çalışmak keyifli oluyor.Zamanın Kızı kitabı ilk olarak 1951 de basılmış.”Tüm zamanların en iyi polisiye” si seçildiğini de belirteyim.Durum bu şekilde olunca okumak farz oldu.Dün başladığım kitabı bu sabahleyin bitirdim.
Gerçekten iyi bir polisiye.Karakterimiz hasta yatağında zamanı bir kişilğe atfedilen “cani kral-3.Richard-” suçlamasının gerçek olup olmadığını irdeleyip çözüyor.Aksiyon yok,diyaloglar ve zamanı bilgilerle vaka gelişiyor.Tarihi bilgiler verilirken adlar ve vakalar “Taht Oyunlarını” da yer yer anımsatıyor.Aksiyon yok fakat sürükleyici ve bir çırpıda biten bir kitap.Tarihteki cinayeti çözmenin haricinde bu kitapta aslolan sorgulanan tarihin iyi mi yazıldığı ya da istenince iyi mi çarpıtıldığı.Gerçi biz bunlara oldukca yabancı değiliz.Bırakın uzak geçmişi..daha dün benzer biçimde Gezi vakaları…Size yalnız “Camide içki içtiler” yalanını söylesem yeter sanırım.Umarım seneler sonrasında bugünleri yazan tarihçiler dedikodu değil gerçekleri yazarlar.. (ÜMİT YILMAZ)

Zamanın Kızı PDF indirme linki var mı?

Josephine Tey – Zamanın Kızı kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Zamanın Kızı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Josephine Tey Kimdir?

Josephine Tey (1896-1952) gizem romanlarıyla tüm dünyada tanınan İskoçyalı yazar. Gerçek adı Elizabeth Mackintosh olan yazar Gordon Daviot adıyla da tarihsel oyunlar yazdı. Josephine Tey ismiyle yazdığı beş romanın da kahramanı Scotland Yard polis memuru Alan Grant’tır. Serinin en oldukca malum kitabı Zamanın Kızı, 1991 senesinde Crime Writers Association tarafınca tüm zamanların en iyi polisiye romanı seçildi. Yazar Zamanın Kızı’nda kırık bacağı yüzünden bir süre hastanede yatması ihtiyaç duyulan Grant’ın İngiltere Kralı III. Richard üstüne yapmış olduğu araştırmaları mevzu edinir.

Josephine Tey Kitapları – Eserleri

• Zamanın Kızı
• Franchise Davası
• Kopan Yaprak
• Brat Farrar
• A Shilling For Candles
• Brat Farrar

Josephine Tey Alıntıları – Sözleri

• Basit bir sorun, siyasal bir netice için birileri tarafınca çok önemli boyutlara getiriliyor. (Zamanın Kızı)
• Artık şu koca dünyada, asla fakat asla kimse ara sıra kayıtlarını değiştirmiyor muydu? Şimdilerde hepimiz bir formüle mi tutsak olmuştu? Bugünkü yazarlar, o denli bir kalıba bağlı yazıyorlardı ki… (Zamanın Kızı)
• “Tarihçiler, yazmalarına izin verilmeden ilkin psikoloji dersi almaya mecburi tutulmalı.” (Zamanın Kızı)
• Sanırım fenalık de güzellik benzer biçimde bakanın gözündedir. (Zamanın Kızı)
• “Yıldızlar, insanı amip konumuna indirgemekten başka bir şey yapmazlar.” (Zamanın Kızı)
• İnancın dağları yerinden oynatacağı açıkça söylenir. Zorluk daima şudur ki, bir dağı yerinden oynatmak çok önemli bir inanç gerektirir ve o denli büyük inancı toplamak neredeyse imkânsızdır, o yüzden dağlar nerede ise asla yerinden oynamaz. Fakat daha minik vakalar için -şimdiki gibi- yeterince inanca haiz olmak mümkündür. (Franchise Davası)
• O günün gençliğinin kendilerini darbeye dayanıklı gördüklerini biliyordu; gerçek yaşamın bayağı bir vuruşuyla yüzleştiklerinde öteki insanoğlu benzer biçimde tepki verdiklerini öğrenmek güzeldi. (Franchise Davası)
• Onca yıl beraber yaşadığın ve sevdiğin insanoğlunun yalnızca şu an değil, hiçbir süre var olmadığını anlamaktan daha yıkıcı ne olabilir? O denli oldukca sevdiğin insanoğlunun yalnızca seni sevmediğini değil, bununla birlikte asla umursamadığını ve asla önemsememiş bulunduğunu? Bu şekilde biri için başka ne kalır ki? Bir daha asla yeşil çimenlere bataklık olduğundan kuşku etmeden ayak basamaz.. (Franchise Davası)
• Marion ona ciddiyetle baktı. “Buna hakkaten inanıyorsunuz, değil mi?” dedi, muhteşem bir şeyin farkına varan biri benzer biçimde.
  “İnanıyorum,” dedi Robert.
  “Sonunda zaferi iyilerin kazanacağına inanıyorsunuz.”
  “Evet.”
  “Neden?”
  “Bilmiyorum. Sanırım aksi düşünülemeyeceği için. Bundan daha pozitif ve takdire layık bir şey olması imkansız.” (Franchise Davası)
• “İnsan, can sıkıntısının büyük bir boşluk duygusu olmasını bekler fakat öyleki değildir doğal. Minik, önemsiz bir şeydir.” (Zamanın Kızı)
• “Katil,
  hakkında yazan adamdan daha kişilikli görünüyordu…” (Zamanın Kızı)
• Ilk olarak bir adam kırk yaşına kadar evlenmediyse, evlilik yaşamdan istediği şeylerden biri değildir. Sadece başına gelen bir şeydir; grip, romatizma ya da gelir vergisi talepleri benzer biçimde. (Franchise Davası)
• “İnancın dağları yerinden oynatacağı açıkça söylenir. Zorluk her zaman şudur ki, bir dağı yerinden oynatmak muazzam bir inanç gerektirir ve o kadar büyük inancı toplamak neredeyse imkânsızdır, o yüzden dağlar hemen hemen hiç yerinden oynamaz. Fakat daha küçük olaylar için -şimdiki gibi- yeterince inanca sahip olmak mümkündür.” (Franchise Davası)
• Marion ona ciddiyetle baktı. “Buna hakkaten inanıyorsunuz, değil mi?” dedi, muhteşem bir şeyin farkına varan biri benzer biçimde.
  “İnanıyorum,” dedi Robert.
  “Sonunda zaferi iyilerin kazanacağına inanıyorsunuz.”
  “Evet.”
  “Neden?”
  “Bilmiyorum. Sanırım aksi düşünülemeyeceği için. Bundan daha pozitif ve takdire layık bir şey olması imkansız.” (Franchise Davası)
• “Ama”, diye itiraz etmişti biri, “hata işlemeyen kibirli ve egoist canavarlar da var. “Zira paraları yerine karılarını zulmediyorlar,” demişti Kevin. Suçluyu tanımlamak için cilt cilt kitaplar yazıldı fakat neticede bu oldukca rahat bir tarif. Suçlu kendi acil gereksinimlerini eylemlerinin aslolan sebebi yapmakla doyum olan kişidir. Onu bencilliğinden kurtaramazsın sadece bencilliğinin harcamış olduğu zahmete değmemesini hoş görebilirsin. Ya da neredeyse değmediğini.” (Franchise Davası)
• Ama o kitapta bile, bir sonraki sayfadan ne bekleyeceğinizi biliyordunuz. Artık şu koca dünyada, asla fakat asla kimse ara sıra kayıtlarını değiştirmiyor muydu? Şimdilerde hepimiz bir formüle mi tutsak olmuştu? Bugünkü yazarlar o denli bir kalıba bağlı yazıyorlardı ki, okurları artık bunu bekliyordu. İnsanlar, yeni bir Silas Weekley yada yeni bir Lavinia Fitch kitabı hakkında, tıpkı yeni bir tuğladan ya da yeni bir saç fırçasından bahsedermiş benzer biçimde konuşuyorlardı. Asla, şunun yada bunun yeni kitabı demezlerdi. Kitap değildi ilgilerini çeken, kitabın yeni oluşuydu. Kitapta ne yazdığını ise aslına bakarsan oldukca iyi biliyorlardı. (Zamanın Kızı)
• “Yüz çizgilerinden tamamen yoksun tek erişkin, gerizekalı olandır.” (Zamanın Kızı)
• İnancın dağları yerinden oynatacağı açıkça söylenir. Zorluk daima şudur ki, bir dağı yerinden oynatmak çok önemli bir inanç gerektirir ve o denli büyük inancı toplamak neredeyse imkânsızdır, o yüzden dağlar nerede ise asla yerinden oynamaz. Fakat daha minik vakalar için -şimdiki gibi- yeterince inanca haiz olmak mümkündür. (Franchise Davası)