Eğitim

Ahlak Felsefe ve Allah – Caner Taslaman Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Ahlak Felsefe ve Allah – Caner Taslaman Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Ahlak Felsefe ve Allah kimin eseri? Ahlak Felsefe ve Allah kitabının yazarı kimdir? Ahlak Felsefe ve Allah konusu ve anafikri nedir? Ahlak Felsefe ve Allah kitabı ne konu alıyor? Ahlak Felsefe ve Allah PDF indirme linki var mı? Ahlak Felsefe ve Allah kitabının yazarı Caner Taslaman kimdir? İşte Ahlak Felsefe ve Allah kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Caner Taslaman

Yayın Evi: İstanbul

İSBN: 6051620046

Sayfa Sayısı: 92


Ahlak Felsefe ve Allah Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Modern bilim, felsefe ve din ilişkisi üstüne yapmış olduğu çalışmalarla tanınan Caner Taslaman, bu kitapta çağdaş bilim, felsefe ve teoloji benzer biçimde araştırma alanlarındaki ‘ahlâk’tan hareketle Allah’ın varlığını korumak için çaba sarfediyor.

Bu kitapta yanıtını bulabileceğiniz bazı sorular:

Ahlâktan hareketle Allah’ın varlığı temellendirilebilir mi?

Modern psikoloji ve bilişsel bilimler benzer biçimde alanlardan gelen veriler doğuştan ahlâkî özelliklere haiz olduğumuzu göstermekte midir?

Teizm mi, ateizm mi insanoğlunun ahlâkî özelliklerini daha iyi açıklamaktadır?

Allah’a atıf yapılmadan ahlâkın rasyonel temel bulması mümkün mü?

Allah iyiyi mi emreder yoksa Allah’ın emrettiği mi iyi olur?

Doğuştan ahlâkî özellikler hakkında değerlendirmemizle din(ler) hakkında hangi sonuçlara ulaşıyoruz?


Ahlak Felsefe ve Allah Alıntıları – Sözleri

  • Ahlaki bir sistemin Allah inancı olmadan işlemesi pratikte elbet mümkündür..
  • “Richard Taylor ‘Allah fikrini bir kenara bıraktığınızda etik yükümlülük fikri anlam ifade etmeyen olur. Kelimeler aynen kalır fakat manası kalmaz.’ diyerek teizmin dışındaki sistemlerin ahlakın bağlayıcılık özelliğine rasyonel temel sunamayacağını dile getirmiştir.”
  • “Kısacası teizm,meşru otorite sunarak, ahlakın bağlayıcı özelliğine,hem rasyonel hem motivasyonel hem de etik doğuştan özelliklerimizle uyumlu bir temel sunmaktadır. İlaveten otoriteye itaat ile ile ilgili sezgilerimizin de doğuştan gelen özelliklerimizden biri bulunduğunu yakın dönemdeki bilimsel çalışmaların gösterdiğine dikkatlerinizi çekmek isterim.”
  • En mühim özelliklerinden birisi bağlayıcılık olan ve insanların kişisel çıkarlarından gerektiğinde fedakarlık yapmalarını gerektiren yasalardan oluşan etik sistemlerin Allah inancı olmadan rasyonel bir temeli olması imkansız.
  • Ahlak yalnız bizim ne yapmamız gerektiğiyle ilgili değildir, hem de başkalarının ne yapmasını beklediğimizle de ilgilidir.
  • “Agustinus,Anselm ve Aquinas benzer biçimde felsefecilerin görüşleri de bu doğrultudadır. Bu düşünürlere bakılırsa ‘Allah etik sisteme ne uygun hareket eder ne de etik sistem buluş eder, fakat Allah’ın sıfatları etik değerlerin nasıl sonuçlanacağını belirler.’ “
  • “Yokluğu psikopatiye neden olan empati, karmaşa ve oldukca katmanlı bir özelliktir. Bu kadar mühim ve karmaşa bir özellik olan empati ile ilgili ve özelliklere yeni doğan bebek aşamasından itibaren rastlanır.”
  • “O vakit -her ne kadar oldukca tartışılmış olsa da- Allah’ın evrimsel herhangi bir mekanizmayı ve hatta organik seleksiyonu araçsal sebepler olarak kullanmış olmasında temel teist inançlara aykırı bir yön olmadığı kanaatindeyim.”


Ahlak Felsefe ve Allah İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Sahip olduğum temel din ve inanç çerçevesinde insandaki kin, nefret, acıma,sevgi, refah, mutluluk vb. içsel kavramların gerekseme yada haiz olmaktan oldukca yaratılışla ilgili bulunduğunu düşünmüşümdür. Eğer yaratılmamış olsak yalnız tesadüfi koşullarda biraraya gelen ve evrimleşen hücre toplulukları olsak bu hissiyatların ne anlamı kalır ki? Yazar da mevzuyu terbiye açısından ele alarak bütüne varmayı hedeflemiş. Bu anlamda inanç konusunu kendime bakılırsa doğru bir noktadan yakaladığımı düşünüyorum . (mimarokur)

AHLÂK FELSEFE VE ALLAH
Okuma kültürüne haiz bir insanoğlunun rahatça okuyabileceği düzeyde olan bu eseri bilhassa tanrı bilim, tıp, felsefe, insanbilim, sosyoloji, psikoloji, çocuk gelişimi benzer biçimde bölümlerde olanların alanları gereği okumaları gerektiği kanaatindeyim.
Eserde ele alınan en temel sorulardan biri şu; insanoğlu doğuştan ahlâkî eğilimlere haiz midir? Ahlâk doğuştan -İslâm dinindeki ismiyle ‘fıtratımızda’- var mıdır?
Zihnin boş bir levha bulunduğunu (tabula rasa) korumak için çaba sarfeden Locke ve bu görüşte olanlara bakılırsa, ahlâkî özelliklerimiz doğuştan gelmez.
Allah iyiyi, kötüyü, adaletliyi, adaletsizi ayırt edebilmeyi bizlere fıtraten verdiyse bunca kötülüğün deposu kim olabilir o vakit? Caner Taslaman’ın bir ifadesi kim bilir bu soruya yanıt durumunda olabilir; “Ahlâkî sistemlerin varlığını mümkün kılan temel özelliklere doğuştan haiz olduğumuza dair iddiamız, yüzde yüz insanların bu ahlâkî doğuştan özelliklere uygun olarak davranacağı anlamını taşımaz.”(s.42)
Keyifli, düşündürücü, alıcı bir kitap okumak isteyen tutkulu okurlara… (Safinaz Yurttaş)

Ahlak olgusunun toplumsal çevrenin etkisinden mi oluştuğu yoksa Allah tarafınca insanların doğuşundan itibaren benliklerine mi işlendiği üstüne bilimsel bir dil ile yazılmış hoş bir kitap (okan tokay)


Ahlak Felsefe ve Allah PDF indirme linki var mı?


Caner Taslaman – Ahlak Felsefe ve Allah kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Ahlak Felsefe ve Allah PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Caner Taslaman Kimdir?

Caner Taslaman, ilk, orta ve lise eğitimini doğduğu kent olan İstanbul’da tamamladı. Kimya mühendisi bir annenin ve hekim bir babanın oğlu olarak ufak yaşlardan itibaren tabiat bilimleri ile ilgilendi. Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Kısmı’nde üniversite eğitimini tamamladı. Üniversite eğitimi esnasında insanbilim, din sosyolojisi, data sosyolojisi benzer biçimde alanlarla ilgilendi. Marmara Üniversitesi Felsefe ve Din Bilimleri bölümünde, Big Bang Teorisi’nin felsefe ve teoloji ile bağlantısı üstüne yapmış olduğu teziyle yüksek lisans, Evrim Teorisi’nin felsefe ve teoloji ile bağlantısı üstüne yapmış olduğu teziyle doktora derecesini kazanmıştır. Daha sonrasında ise Kuantum Teorisi’nin felsefe ve teoloji ile bağlantısı üstüne yazdığı kitapla doçent oldu, gene bilim-felsefe-din üçgenindeki çalışmalarıyla profesörlük derecesini de aldı. Ayrıca “Küreselleşme Sürecinde Türkiye’deki İslam” çalışmasıyla ikinci doktorasını İstanbul Üniversitesi Siyasi Bilimler Fakultesi’nde tamamladı. İlk olarak Tokyo Üniversitesi’nde sonrasında Oxford Üniversitesi’nde post doktora emek harcamaları yapmış oldu. Harvard Üniversitesi’nde ve Cambridge Üniversitesi’nde konuk akademisyen olarak bulunmuş oldu. Son dönemdeki çalışmalarında ve yurtdışında bulunmuş olduğu üniversitelerde en oldukca odaklandığı mevzu çağdaş bilim-felsefe-din ilişkisi olmuştur. Yıldız Teknik Üniversitesi Felsefe Kısmı’nde profesör öğretim üyesidir.


Caner Taslaman Kitapları – Eserleri

  • Allah’ın Varlığının 12 Delili
  • Big Bang ve Tanrı
  • Bir Müslüman Evrimci Olabilir mi?
  • Kuran ve Bilimsel Zihnin İnşası
  • Allah Felsefe ve Bilim
  • Ahlak Felsefe ve Allah
  • Tanrı Parçacığı
  • Kuantum Teorisi Felsefe Ve Tanrı
  • Evrim Teorisi Felsefe Ve Tanrı
  • Modern Bilim Felsefe ve Tanrı
  • Terör’ün ve Cihad’ın Retoriği
  • Neden Müslümanım?
  • Tarihselcilik: Çelişkiler Bataklığında
  • Arzulardan Allaha Ulaşmak
  • Fıtrat Delilleri
  • Evren’den Allah’a
  • Arzulardan Allah’a
  • Küreselleşme Sürecinde Türkiye’de İslam
  • Hayretten Hayranlığa Aforizmalarım
  • Türkiye’de İslam ve Küreselleşme
  • Big Bang ve Tanrı


Caner Taslaman Alıntıları – Sözleri

  • “Yokluğu psikopatiye neden olan empati, karmaşa ve oldukca katmanlı bir özelliktir. Bu kadar mühim ve karmaşa bir özellik olan empati ile ilgili ve özelliklere yeni doğan bebek aşamasından itibaren rastlanır.” (Ahlak Felsefe ve Allah)
  • Yazılarak ve ezberlenerek korunan Kur’an, hem de gözlerin hep üstünde olduğu kitap oldu. (Neden Müslümanım?)
  • Eğer kalplerine gerçek anlamda bakmayı
    öğrenirlerse, insanların çoğunluğu, şiddetli bir halde istedikleri şeyin bu dünyada olmadiğın anlayacaklardır…Öyleki bir hasrettir ki hiçbir evlilik,hiçbir gezi, hiçbir eğitim, gerçek anlamda onu doygunluk edemez. Bunu söylerken başarısız birliktelikleri, tatilleri, eğitimleri kastetmiyorum. Olması mümkün en başarılılarını kastediyorum. Eğer kendimde, bu dünyadaki hiçbir deneyimin doygunluk edemediği bir arzu tespit edersem, bunun en olası açıklaması, başka bir dünya için yaratılmış olduğumdur. Eğer dünyevi hazların hiçbiri onu doygunluk edemezse bu, dünyanın bir hile bulunduğunu göstermez. Muhtemelen dünyadaki hazlar onu doygunluk için değil, tersine onu açığa çıkarmak içindir. Böylece gerçek yaşamın farkına varalım. Eğer bundan ibaretse, bir taraftan bu dünyevi nimetleri hiçbir vakit ufak görmemeli ve şükürsüzlük etmemeliyim, öteki taraftan bu tarz şeyleri bir kopyası, yankısı, serabı oldukları şeyle karıştırma yanılgısına düşmemeliyim. Kendimde gerçek vatan için arzuyu muhafaza etmeliyim, o vatan ki ölmeden ona kavuşamam… (Fıtrat Delilleri)
  • Çağlarca sarf edilmiş tüm emekler, tüm özveriler, tüm parlak fikirler, insanoğlunun tüm parlak dehası, Güneş sisteminin ölmesiyle yok olmaya mahkum ve insanoğlunun başarılarının hepsinin evrenin yıkıntıları içine gömülmesi kaçınılmaz. (Modern Bilim Felsefe ve Tanrı)
  • Allah’ın sınırsız gücü ve müthiş yaratışları karşısında aciziz fakat yaratıcımız evreni böylesine keşfedilebilir kıldığı için uçsuz bucaksız evrendeki noktacık hükmünde olan varlığımız ve acizliğimize karşın evreni böylesine keşfedebiliyoruz. (Kuran ve Bilimsel Zihnin İnşası)
  • Salt bilimle evrenin duyulmayan sesini duyarız, bilim-din birlikteliğiyle ise görkemli bir müziği dinleriz. (Hayretten Hayranlığa Aforizmalarım)
  • Tüm insanoğlu mutluluğu arar. Bunun hiçbir istisnası yoktur. Tüm insanoğlu yakınma etmektedir; prensler, hizmetciler, asiller, halk, yaşlı, genç , kuvvetli, zayıf, eğitimli, bilgisiz, sıhhatli, hasta, her ülkede, her zamanda, her dönemde, her şartta… Boş yere etrafındaki her şeyle boşluğu kapamaya çalışır, o şeylerden hiçbiri ona destek olması imkansız, bundan dolayı bu sonsuz boşluk sadece sonsuz ve değişmez bir objeyle şu demek oluyor ki Allah ile kapatılabilir. (Arzulardan Allaha Ulaşmak)
  • Materyalistlerin de kabul etmiş olduğu benzer biçimde sadece iki şık savunulabilir. Ya madde öncesiz ve asli unsurdur, ya da Tanrı ezelidir ve maddeyi yaratmıştır. Big Bang bu şıklardan birincisini tamamen geçersiz kılmıştır, böylece ikinci şıkkın doğruluğu anlaşılmıştır.
    Materyalistler, felsefelerinin en temelinden çöktüğünü görmeliler ve terbiye ile yaşam alanını, Tanrı’nın varlığını göz önüne alarak, tekrardan biçimlendirmelidirler. (Big Bang ve Tanrı)
  • Eğer kalplerine gerçek anlamda bakmayı öğrenirlerse insanların çoğunluğu, şiddetli bir halde istedikleri şeyin bu dünyada olmadığını anlayacaklardır. (Arzulardan Allaha Ulaşmak)
  • Eugene Wigner’in söylediği benzer biçimde “olağanüstü bir halde matematiğin dilinin fizik yasalarını formüle etmeye uygun olması, bizim anlayamadığımız ve hak edecek birşey yapmadığımız mekemmel bir hediyedir”. (Tanrı Parçacığı)
  • “Bu evrenin anlamı nedir”, “Hayatın anlamı nedir”, “İyi ve kötünün rasyonel temeli ne- dir” yada “Güzel kavramı izafi midir” benzer biçimde soruların cevabı bilimin sınırlarını aşmaktadır. Bu yüzden ne “Tanrı Parçacığı”nın bulunması ne de başka fizyolojik bir başarı, bu sorulara ne yanıt sağlayabilir ne de bu sorunları gündemden kaldırabilir. Bu problemler bilimin çözmeye çalıştığı sorunların sınırlarının ötesindedir. Bilim felsefesinin yaklaşımlarıyla bilimin sınırları belirlenmek suretiyle, bilimciliğin düştüğü dikkat çekilen hatalardan sakınılmasının önemli bir husus olduğu kanaatindeyiz. (Tanrı Parçacığı)
  • Tek bir kişinin, birkaç kişinin yada oldukca azca kişinin yargı olarak uygulayacağı ayetlerin Kuran’da olması, eğer Kuran haricinde bu ümmetin rehberi olan başka bir vahiy yoksa (vahyi gayri metluv yoksa) tam da olması beklenecek durumdur. (Tarihselcilik: Çelişkiler Bataklığında)
  • İslam’ın varlık anlayışı Allah merkezlidir. (Arzulardan Allaha Ulaşmak)
  • Bilim felsefesi, zihin felsefesi ve din felsefesi benzer biçimde alanlar açısından mühim bir husus, insan zihninin evreni anlama beceresidir. Hem evrenin matematik yasalarla açıklanabilir olması hem insan zihninin rasyonel yapısı hem de evren-zihin arası mevcut uyumun birleşmesi bunu mümkün kılmaktadır. (Tanrı Parçacığı)
  • Ahlaki bir sistemin Allah inancı olmadan işlemesi pratikte elbet mümkündür.. (Ahlak Felsefe ve Allah)
  • Eşyayı bir şekildeyken isimlendirdiğimizde o eşya değişik bir şekle bürünürse o isimlendirmenin,
    yaptığımız bir fiilin sonucu her seferinde değişik olursa o
    fiili dil ile ifade etmenin, bunlara bağlı olarak ne tümevarım ne de tümdengelim benzer biçimde mantık kurallarını kullanmanın, sonuçta dili kullanmanın ve rasyonel akıl yürütmenin
    imkânı olmaz. (Allah’ın Varlığının 12 Delili)
  • Yahudi, Hristiyan geleneğinin ve İslamın varlık anlayışı Allah merkezlidir. Buna bakılırsa Allah dışındaki tüm varlıklar var oluşlarını tüm ayrıntılarıyla Allah’a borçludurlar. Galaksilerden dünyaya, bitkilerden hayvanlara ve insana, insanoğlunun bilincinden tüm organik arzularına kadar her şey Allah’ın yaratışının ürünleridir. (Allah Felsefe ve Bilim)
  • Felsefe, bilimdeki bilhassa fizikteki modern gelişmelere ayak uyduramamıştır. Bilgi arayışımızdaki keşiflerin meşalesi artık bilim adamlarının elindedir.
    Stephen Hawking (Tanrı Parçacığı)
  • ”Erasmus, canlıların daha karmaşa bir yapıya doğru evrimleşmelerinin Allah tarafınca canlılara içkin yaratılan özelliklerle mümkün bulunduğunu beyan etti. Yazılarında savunduğu fikirlerin Kitab-ı Mukaddes ile uyumlu bulunduğunu göstermek için Kitab-ı Mukaddes’ten alıntılar yapıyordu.” (Bir Müslüman Evrimci Olabilir mi?)
  • Tarihe baktığımızda, insana zarar vermekten kaçırmayan insanoğlunun çevreye zarar vermekten asla kaçınmadığını görürüz.
    Kuran, 7. yüzyılda, çevre duyarlılığı olan bir zihin inşa etmiştir:
    30- Rum Suresi 41: İnsanların elleriyle yaptıkları yüzünden karada ve denizde çöküş çıktı… (Neden Müslümanım?)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş