Kitap Künyesi

Yazar: Yaprak Öz

Yayın Evi: Yitik Ülke Yayınları

İSBN: 9789944362689

Sayfa Sayısı: 239

Berlinli Apartmanı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Cinayet kitapları çeviren Oya, güzeller güzeli Berlinli Apartmanı’na göç eder. Komşularıyla yakınlaştıkça, garip vakalara tanık olmaya ve korkuya kapılmaya adım atar. Acaba Berlinli Apartmanı zannedildiği kadar rahat, sakinleri ise görünmüş olduğu kadar masum değil midir? Korkusunu yenip şüphelerine mantıklı bir izahat getirme çabasına girişen Oya, bir süre sonrasında kendisini Türk usulü bir Agatha Christie hikâyesinin içinde bulur. Kediler, cinler, şeytanlar, ölü çocuklar, yılanlar, kâbuslar, büyüler, oyuncak bebekler ve katillerle dolu bir dünyanın başkahramanıdır artık.

Berlinli Apartmanı Alıntıları – Sözleri

• “İnsanların iç yüzünü bilemezsiniz, kızım. Asla tam olarak bilemezsiniz.”
• Bazen yaşam asla ummadığınız aniden tatlılaşır, her şey yolunda gitmeye adım atar, çevrenizi güzelliklerin kapladığına şaşkınlıkla şahit olmuş olursunuz ya, bana da aynen o şekilde oldu.
• Bazen yaşam asla ummadığınız aniden tatlılaşır,her şey yolunda gitmeye adım atar,çevrenizi güzelliklerin kapladığına şaşkınlıkla şahit olmuş olursunuz ya,bana da aynen o şekilde oldu.
• “Insan çocukluğunun tatlı anlarını hatırlatan şeylerle seneler sonrasında karşılaşınca iyi mi da mutlu oluyor, ben de mutluluktan ölecektim.”
• İnsan çocukluğunun tatlı anlarını hatırlatan şeylerle seneler sonrasında karşılaşınca iyi mi da mutlu oluyor, ben de mutluluktan ölecektim.

Berlinli Apartmanı İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Başarılı yazılmış polisiye gerilim seçimi bir kitaptı. Yaprak Öz kitaplarını duymuştum fakat daha ilkin okuma fırsatım olmamıştı. Açıkçası bu şekilde başarıya ulaşmış gerilimli ve merak ettirici olması beni fazlaca şaşırttı. Olaylar genel olarak bir apartmanda geçiyor ve aslen kolay vakalar benzer biçimde başlamasına karşın merak duygusu azalmadan iyi mi bu kadar güzel yazılmış diye düşünmedim değil. Sonunu da azca fazlaca kestirebildim fakat aradaki vaka örgüsü elimden bırakamayacağım şekilde akıcıydı.
Oya isminde bir kitap çevirmeninin Berlinli apartmanından ev alıp 2 numaralı daireye taşınmasıyla başlıyor kitap. Berlinli Apartmanı fazlaca güzel eski bir apartman fakat acayip bir şeyler olduğu kati. Ama bir o kadar güzel tasvir edilmiş ki bende Berlinli Apartmanına ve Oya’nın dairesine onun kadar bağlandım. Oya’nın kendi anlatımıyla okuduğumuz kitapta keyifli ve bir o denli değişik komşuları da fazlaca güzel betimlenmiş. Oya’nın çevirilmiş olduğu seri katil kitapları onu fazlaca etkilediği için mi etrafa bu kadar paranoyak bakmaya başladı yoksa hakikaten apartmanda değişik bir şeyler mi oluyor?
Kesinlikle okumalısınız (Mely)

Yaprak Öz’den yeniden bir apartmanda geçen ve herkesi şüpheli konumuna sokarak merakla okutturan bir kitap daha. Genç çevirmen Oya tek başına Moda’da Berlinli Aprtmanı’na göç eder ve kısa sürede beraberce ilişki kurar. Ancak apartmanda görünenden fazlaca daha fazlası vardır. Ilkin bir genç kalp krizi geçirerek ölür, arkasından bir bayan ortadan kaybolur. Oya apartmandaki insanların birbirleriyle ilişkilerini öğrenmeye çalışırken gerçekler ve yalanlar birbirine karışmaya adım atar. Tüm bunlar olurken komşulardan birisi de devamlı geçmişe saplantılı bir halde bir ekip vakaları anlatmaya çalışır fakat kimse ona inanmaz, Oya ise bu durumdan şüphelenir. Bu sırada birileri Oya’yı sonsuza dek apartmandan uzaklaştırmaya karar vermiştir. Tüm bu olanlar bir rastlantı müdür yoksa apartmanda geçmişin acılarını unutmayan ve herkesi ortadan kaldırmaya ant içmiş bir katil mi vardır? (Murat Aloglu)

Yazardan okudugum 2. Kitapti. Şeytan Disko kitabina bayılmıştım. Ondan sonrasında tüm kitaplarini okumaya karar verdim. #spoiler Kitabı okurken devamlı bir ters köşe olacak diye bekledim fakat vakalar aynen Oya ve cevresinin dusunup tartistigi benzer biçimde bitti. Bilhassa falci ‘apartmandan kimseye güvenme, uzun boylu cocuk haric’ dedigi icin surekli apartman sakinlerinin de mevzuyla ilgisi oldugunu dusundum fakat iste….. (Özge şirin)

Berlinli Apartmanı PDF indirme linki var mı?

Yaprak Öz – Berlinli Apartmanı kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Berlinli Apartmanı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Yaprak Öz Kimdir?

Yaprak Öz, 1973 senesinde dünyaya geldi. İstanbul Üniversitesi Amerikan Kültürü ve Edebiyatı Bölümünde öğrenimini tamamladı. Şiirleri bugüne dek Şiir Oku, Poetik’us, Hayvan, Başka, Üç Nokta, Özgür Edebiyat, Akköy ve Akata l p a da, ek olarak Avrupa’da çeşitli şiir dergilerinde yayımlandı. İlk şiir kitabı Fırtına Günlüğü 2006’da, ikinci şiir kitabı Şiirli Müzik Kutusu ise 2009 senesinde yayımlandı ve bu kitabıyla Cemal Süreya Başarı Ödülü’ne layık görüldü. Yurtiçi ve yurtdışında çeşitli edebiyat festivallerine misafir olan Öz, uygar Avrupalı yazar ve şairlerin pek fazlaca eserini Türkçeye çevirdi ve bu çevirilerden bir kısmı çeşitli yayınlarda yer aldı. Kendi şiirleri ise Yunanca, Romence, Bulgarca, Sırpça, Makedonca ve İngilizceye çevrildi. Bir, İki, Üç Sema, şairin 3. şiir kitabıdır.

Yaprak Öz Kitapları – Eserleri

• Berlinli Apartmanı
• Farahnaz’ın Çiçeği
• Tilki, Baykuş, Bakire
• Şeytan Disko
• Sobe Siyah Orkide
• Villa Şakayık
• Perisiz Köşk
• Dolapta Biri Var
• Eski Saat Tik Tak
• Şiirli Müzik Kutusu
• Bir, İki, Üç Sema
• Fırtına Günlüğü

Yaprak Öz Alıntıları – Sözleri

• Hayatım süresince pek fazlaca haksızlığa tanık olmama, kimi zaman de bizzat yaşamama karşın hala iyimser bir insanım. Bu yüzden sözlerimi kötülerin ceza bulmasını gönülden dileyerek sonlandırmak isterim. (Farahnaz’ın Çiçeği)
• Hayat kötülüklerle dolu. İnsanlar fazlaca fena fazlaca… (Farahnaz’ın Çiçeği)
• Benim yaşadıklarımı yaşarsanız çıldırırsınız diyorum her birine. Duymuyorlar. Hiçbiri duymuyor. Oldukça yalnızım. (Tilki, Baykuş, Bakire)
• Hiçbir şey gerçek değil. Her şey düzmece. Sadece rüyalar gerçek. Uyandığımız andan itibaren yaşadığımızı sanıyoruz. Hayır aslen yaşamıyoruz. Sadece rüyalarımız da gittiğimiz yerlerde var oluyoruz (Tilki, Baykuş, Bakire)
• Kapı ağzında ona baktığımı görünce bana tekrardan sımsıkı sarıldı, alnıma dudaklarını bastırarak hayatım süresince unutamayacağım bir öpücük kondurdu. (Şeytan Disko)
• Herkes bana fazlaca güzel olduğumu söylüyor. Güzellik bu şekilde hoyratça bir sapkınlık içinde harcandıltan sonrasında ne anlamı var….. (Tilki, Baykuş, Bakire)
• “Neticede, kadınlar çamaşır asıp, ütü yapıp, barbunya ayıklarken de gayet güzel cinayet çözebilir. Hatta tatil yaparken bile.” (Villa Şakayık)
• ️”Mühim olan, geçmişi hep içinde taşıdığın hâlde onunla barışabilmek, yeni yaşamının içinde bir yere sığdırabilmek, geleceğe o şekilde adım atmakmış.” (Sobe Siyah Orkide)
• “Efendim,size Zonguldak hakkında birkaç şey söyleyeyim, bir ihtimal biomiyorsunuzdur; güzeller güzeli şehrimiz, Atatürk tarafınca duyuru edilen ilk vilayettir. Ve Fener de, Türkiye Cumhuriyeti devletinin, kent planlama ilkelerine nazaran kurulmuş ilk mahallesidir, gururla belirteyim.” (Farahnaz’ın Çiçeği)
• “Ada’nın okumasını sağlayarak insanların ne kadar fena olabileceğini, yaşamın ne kadar acımasızlaşabileceği gerçeğini kızımın aklından çıkarmamasını isterim.” (Tilki, Baykuş, Bakire)
• ✎
  “Kitap okuyan bir kız olmalı normal olarak.Okuma zevki olan, kültürlü biri.Kendine güvenen, bir mesleği veya ilgi alanları olan.” (Perisiz Köşk)
• “Olsun, insanlık hallerini ilişki başlarken görmek doğallık katar herhalde bir aşk hikayesine.” (Villa Şakayık)
• Bir kere odaklanıldımı ,elişleri kadar zihin oyalayan başka uğraş yoktur. (Farahnaz’ın Çiçeği)
• Son okuduğum kitapta bir yer ilgimi çekti önceki gece ve altını çizdim. Dokuzuncu Hariciye Koğuşu’nda Peyami Safa’nın kahramanı diyor ki: Bazen etrafımızda o denli gizemli bir hadise olur ki, ince teferruatına kadar bunu sezeriz, fakat hiçbir şey algı etmeyiz; ruhumuzun içinde ikinci bir ruh her şeyi anlamış olur, fakat bizlere anlatmaz, bu şekilde korkulu işaretlerle bizi muammanın derinliklerine atar ve boğar. (Dolapta Biri Var)
• Pupa yelken geliyor vapur.
  Yine de hâlâ
  papatya kadar tazeyim.
  Yalnızca daha tozlu
  aklımın tavan arası. (Eski Saat Tik Tak)
• Okudukça içimdeki acı boşalıyordu sanki. (Dolapta Biri Var)
• Her şeyin başına seyahat etmeliyim şimdi. (Dolapta Biri Var)
• Yazarak düşünmem gerek. (Dolapta Biri Var)
• “Möbleli ev tutmak böyle hissettiriyor demek ki insana. Hiçbir şey bana ait değil ve gereklilik sınırları içinde rahatlık hissi sinmiş her yana.” (Sobe Siyah Orkide)
• İnsanların bazısı böyledir:Bir başarınız olduğunda ilkin aşırı bir hayranlıkla sarsılır, çevrenizde pervane olurlar, size yakın durarak kendilerini önemli hissederler, bir süre sonrasında da bu yakınlığı kaldıramaz hâle gelirler, bundan dolayı şahsiyetlerinde bir şey eksiktir.Katiyen kabul etmeseler de, bu türden insanoğlu muhakkak ruhlarındaki eksikliği sezer ve sizde bulunan o fazla şeyden olağanüstü hastalık duyarlar. (Villa Şakayık)