Cin Tarikatı kimin eseri? Cin Tarikatı kitabının yazarı kimdir? Cin Tarikatı konusu ve anafikri nedir? Cin Tarikatı kitabı ne konu alıyor? Cin Tarikatı PDF indirme linki var mı? Cin Tarikatı kitabının yazarı Uğur Ziya Şimşek kimdir? İşte Cin Tarikatı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: Uğur Ziya Şimşek

Yayın Evi: Sokak Kitapları Yayınları

İSBN: 9786051480206

Sayfa Sayısı: 484

Cin Tarikatı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Politik ve sosyolojik analizlerin olduğu bir gerilim romanı olarak tanımlayabileceğimiz emek verme, hilafeti tekrardan canlandırmak amacıyla kurulmuş bir ‘Cemaat’ ile devrimleri korumaya and içmiş ve bu uğurda cinayetler işlemekten çekinmeyen Kara Zıpkalılar isminde gizli saklı bir askeri örgütün mücadelesini konu alıyor. Cemaat hilafeti getirmek için okullar, gazeteler, televizyonlar kuruyor. Bu faaliyetleri hilafeti getiremese de büyük bir ana para birikimi sağlıyor. Cemaatin haiz olduğu para zaman içinde önder kadronun süper lüks bir yaşam yaşamasını sağlıyor. İdealler unutuluyor ve tatlı yaşamı sürdüre bilme güdüsü sistemle uyumlulaşma başlatıyor. Bir kaç idealist bu duruma tepki duyuyor ve işte burada kitabın fantastik boyutu başlıyor. Kur’an-ı Kerim’deki şifreleri çözerek cinleri egemenlik altına almaya çalışan bu grup cinleri kullanarak cinayetler işliyor ve romandaki aksiyonu yükseltiyor. Roman kurgusu içinde Türkiye’deki İslami ve askeri yapılanmaların sosyolojik analizi yapılıyor ve aksiyona dayalı keyifli bir ifade sunuluyor.

 (Tanıtım Bülteninden)

Cin Tarikatı Alıntıları – Sözleri

• Desenize biz boşuna uğraşmışız.
• Marjinalleşme adına yapılanlar o şekilde yaygınlaşmıştı ki basit olanlar daha marjinal görünüyordu.
• İnsanlar konuşurken yalan söyleyebiliyordu fakat ilginçtir ki yazarken bu oran düşüyordu.Doğruları yazanlar kısa ve açık, yalan şey yazanlar ise daha uzun, karmaşık ve tutarsız yazıyorlardı.
• Üniversiteye girmek isteyen başı kapalı kızcağızları, vatanın bağımsızlığından başka gayesi olmayan gariban devrimcileri işkencelerde, sürgünlerde perişan et, fakat iş Amerika’ya erişince ülkeni yıkmaya yönelik faaliyetler yaptığını bilsen bile süklüm püklüm otur.
• Marjinalleşme adına yapılanlar o şekilde yaygınlaşmıştı ki basit olanlar daha marjinal görünüyordu.
• Sistemin çarkları acımasızca dönüyordu.
• Siyasetçiye itimat olmaz.
• Hayatın karanlık yüzü o denli yoğun bastırıyordu ki uzun süre ışığı görmeyen gözler, karanlığı aydınlık zannediyordu.
• Kent uykudaydı, gündüz geceyle nöbetini değiştirirken güneş, bir yemin şeklinde sadıktı randevusuna..
• İnsanlar konuşurken yalan söylüyor fakat yazarken bu oran düşüyor doğruları yazanlar kısa ve açık yalan şey yazanlar ise karmaşık ve tutarsız yazıyordu
• Son bir kez daha tecrübe etmek istedi. Uzanmak istedi azadına elini kıpırdatmak derin bir karanlık yaşadı içinde zindan kapılarının kapanışını duydu

Cin Tarikatı İncelemesi – Kişisel Yorumlar

İslamofobi: Selamlar dostlarım nasılsınız ümit ederim keyifleriniz yerindedir. Beni soracaktır olursanız bu kitabı okuyana kadar oldukça iyiydim.
Fazlaca büyük umutlarla başladığım ve her sayfasını ayrı bir tedirginlikle okuyacağımı hayal ettiğim “Cin Tarikatı” kitabı benim için tam bir fiyasko oldu. Normalde bu kitap için araştırma yapmayacaktım şu sebeple içinde ne olduğu o denli düşmanca yazılmıştı ki. Şimdi diyeceksiniz o süre niçin araştırma yazıyorsun? Kitabın içinde cin çağırma seansı açık açık anlatılmış ve hiçbir aklı başlangıcında ki insan bu şekilde bir hata yapmaz. Hangi cesaretle sen o seansı yazabiliyorsun? Okunacak duadan tutun lüzumlu malzemelere kadar her şey açık açık anlatılmış ve bunu bir okuyucuyu halletmeye kalksa başına geleceklerden kim görevli tutulacak? Tabi ki yazar. ,
Sadece bunuşa da kalmıyor, kitap güya İslam’ı anlattığını iddia ediyor sadece sen İslam’ı katletmek olarak görüyorsan eğer acilen doktora görünmen gerekiyor. Bahsettiğim sahneyi özetlemek gerekirse size anlatacağım. Üç genç İslam adı altında insanları katlettiler ve bu gençlerin hocası -bunlar bir şeriat örgütü- onlara şu sözleri söylemiş oldu.
“Hilafet Devlet’i sizin omuzlarınızda kurulacak Allah günahlarınızı affetsin” Yani insanları islam uğruna öldürmeyi doğru kabul eden bir yazardan daha ne bekleyebiliriz? Bu zamana kadar yaptığım kim bilir en sert incelemeyi bu kitaba yapıyorum sadece kimse kusura bakmasın kim gelip herhangi bir dine böylesine bir ithamda bulunursa o kişinin karşısında olmak tüm insanlığın görevidir. Kitabı okuyan öteki okurlara baktığımda çoğunlukta benim şeklinde kitabı beğenmemişti sadece bir şahıs 50. sayfadan sonrasında akıcı bulunduğunu yazmış. Doğru kitap akıcı sadece gereksiz uzatılan paragraflar, anlam ifade etmeyen vakalar silsilesi ve azca ilkin anlattığım durum kitabın okunmaya değmeyeceğini bizlere gösteriyor. Arka kapağında kitap satış sitelerinde ki kullanıcı yorumları kitabı resmen arşa çıkarmış ve biri de demiş ki “Dinimizin, Kültürümüzün bir sembolünü kullanımı hoşuma gitti” inanırım bunu yazan şahıs ya yazarın kendisi ya da arkadaşlarıdır. Ben şunu sormak isterim senin dinin, kültürün Allahüekber diyerek adam öldürmek mi? Ben daha çok kitap hakkında konuşmayacağım. Beğenmedim ve tavsiye de etmiyorum okuyup okumamak sizlere kalmış (ÜLFET DENİZ)

Herkes şeklinde bende kitabı cinli-korkunçlu diye alıp okudum. Ama korku unsuru kitaba asla hakim değildi. Bir ara vaka kurtlar vadisine döndü. Herkes birbirinin peşinden pusu kuruyor kitapta. Yani bir acayipti oldukça fena bir kitap degildi fakat iyi de değildi. En azından merak duygusu yaratmayı başardı bende. Okurken kitabından kopmadım, yer yer sıkıldığım noktalar oldu. Sonu da beklediğimden oldukça oldukça farkli çıktı. Kitap 2004- 2006 içinde yazılmış. Kitapta bahsi geçen tarikat gülen cemaati. Bunu açık açık belirteyim. Taaa o süre da yazar resmen tüm örgütlenmeyi biiir birrr yazmış. Hakim, savcı ve polis alanındaki yapılanmaların hepsi var. Sağır sultanın bile bilmiş olduğu bir yapılanmayı… Fazlaca kandırıkçı bir cemaat bu. Neyse yazmıycam mevzu siyasete giricek. Kitap kapağı tasarımı inanılmaz fena, hatta buna benzer ya da aynısı afişli bir korku filmi izledim zanninca. Ayrica benim takıldığim bir nokta oldu. Kitabın ana karakteri bahar aylarınin tasfir edildigi bir süre diliminde karacabey bogazköye gidiyor, hatta gezim sezonunun açılmadigindan etrafin tenhaligindan bahsediliyor. Bu ana karakter girdigi bir evin bahcesindeki asmadan üzüm koparıp yiyor. Bizim memlekette üzümler agustos ayinda yenilcek kivamda olur. Sevgili yazar bey… Turizm sezonunun en cafcafli oldugu zamanlarda…. Benim acayibime gitti. Hadi sofrada oturup yeseler o üzümü her neyse. Bahar ortasinda nerde buldunda asmadan üzüm yedirdin o karaktere allaseen.. (sıla)

#OkudumBitti
Yaklaşık on gündür elimde sürünen kitap nihayet bitti.
Adından da anlaşılacağı suretiyle oldukça daha “cöölü bööölü” bir kitap bekliyordum. Beklentimi karşılamasa da konusu ve kurgusu oldukça başarı göstermiş.
Kitap; Laikliğe karşı olan cemaat ve cemaat içindeki tarikatın hilafeti getirmek için uğraşlarını, iktisat, eğitim, müdafa-güvenlik teşkilatı içindeki faaliyetlerini konu alıyor. Cumhuriyeti yıkıp hilafet ve şeriatı getirmek isteyen tarikatın bu uğurda çeşitli öğretilerle cinleri egemenlik altına alması kitabı durağanlıktan fazlasıyla kurtarıyor. (Pervin M.)

Cin Tarikatı PDF indirme linki var mı?

Uğur Ziya Şimşek – Cin Tarikatı kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de Cin Tarikatı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Uğur Ziya Şimşek Kimdir?

Uğur Ziya Şimşek’in youtube ve feysbuk’ta “yazmak” üstüne bir oldukça söyleşisi bulunmaktadır. Yine bir oldukça mecrada öykü, roman ve şiir yazma teknikleri üstüne yazıları yayınlanmıştır. Yayınevlerinde editörlük de yapmaktadır.

Hususi bir kurumda uzunca bir süre Kamu Hukuku dersleri anlatmıştır.

Uğur Ziya Şimşek Kitapları – Eserleri

• Cin Tarikatı
• Kıyıdakiler
• Fener Işığında Aşk
• Şehzade / Sultan Mustafa
• Büyüyünce Yazar Olacağım
• Sus
• Ve Perde Kapanıyor

Uğur Ziya Şimşek Alıntıları – Sözleri

• “Ne içindeyim dönemin
  Ne de büsbütün haricinde
  Yekpare geniş bir anın
  Parçalanmaz akışında” (Ahmet Hamdi Tanpınar) (Büyüyünce Yazar Olacağım)
• İçindeki sevgi dere olmuş, barajları yıkarak çağlıyordu. (Kıyıdakiler)
• Yağmur ve köpüren deniz bakışlarını emerken, düşünceler labirentindeki yalnızlığı sürüyordu. (Kıyıdakiler)
• Türkiye’ de gay olmak hakkaten de oldukça zor. Tabi bir tek gay olmak değil, lezbiyen, fetişist yada travesti olmak da oldukça zor.
  Toplum bu ilişkileri perdeler ardında yoğun bir halde yaşasa da büyük çoğunluk gaylerin yada lezbiyenlerin ya da öteki farklılıkların gaz odalarına doldurulması ihtiyaç duyulan yaratıklar bulunduğunu düşünüyor. (Kıyıdakiler)
• “İlim ilim ilmektir
  İlim kendin bilmektir
  Sen kendini bilmezsen
  Bu nice okumaktır” (Yunus Emre) (Büyüyünce Yazar Olacağım)
• Madem işimi kaybettim bari psikolojimi kaybetmeyeyim. (Kıyıdakiler)
• “Ağzım çelikten, yüreğim gülden
  Aşçıdan bir tas çorba istedim en yağlı yerinden
  Şehzade’m benle eğlendi.
  Etrafdan gençler gözledi.” (Şehzade / Sultan Mustafa)
• Desenize biz boşuna uğraşmışız. (Cin Tarikatı)
• Delilik kıvamındaki cesaretleri sadece rüyalarımda gösterebiliyorum ! (Kıyıdakiler)
• Farklılığın faturası sevgisizlikse eğer, yaşam ona bu bedeli en ağır halde ödetiyordu. (Kıyıdakiler)
• ” Saçmaladığının bilincinde mısın? ”
  ” Hayır değilim, fark ettirdiğin için teşekkürler!” (Kıyıdakiler)
• Sinirlenmişti. Bu iyi mi bir hükümetti? Kendi paşasını (Mustafa Kemal Paşa) idam ile cezalandırıyor, yurtseverleri dinsizlikle suçluyordu. İhanetin sınırı yoktu. İnsanın ar damarı çatlamaya görsün. Artık dur durak bilmezdi. Her türlü kepazelik, her türlü rezillik yapılırdı (Fener Işığında Aşk)
• İnsanların korkuyla karışık saygı duyduğu bu karizmatik adam, iç dünyasında hüzünlü bir krallığın hükümdarıydı. (Kıyıdakiler)
• “Roman yazmanın üç mühim kuralı vardır. Ancak bunu kimse bilmez!”
  Somerset Maugham (Büyüyünce Yazar Olacağım)
• …Dedesinin anlattığı öykü geldi aklına. Eğer ki büyük bir yılanda iğne ucu kadar yara açılsın, ormanın tüm karıncaları başına üşüşür, o yaradan başlayarak yılanı yer bitirirlerdi. İşte İngiltere’de o yara açılıyordu. Kendilerinin kazanacağı zafer tüm mazlum milletleri ayağa kaldıracaktı. Üstünde güneş batmaz İngiltere İmparatorluğu aniden yok olacaktı. Senegalli askerin davranışı işte o minik yaraya ulaşan ilk karıncaydı. Daha binlerce, milyonlarca karınca gelecekti. Üşüşeceklerdi, yiyip bitireceklerdi. (Fener Işığında Aşk)
• Kent uykudaydı, gündüz geceyle nöbetini değiştirirken güneş, bir yemin şeklinde sadıktı randevusuna.. (Cin Tarikatı)
• “Her şeyi anlatmak hiçbir şey anlatmamaktır.” (Büyüyünce Yazar Olacağım)
• Sistemin çarkları acımasızca dönüyordu. (Cin Tarikatı)
• ” Bir yudum sevgi ! Fazlaca mu şey isterim Allah’ım ! ” (Kıyıdakiler)
• Mütarekenin ızdıraplı günlerinde FENERBAHÇE ne aşama önemlidir,kelimelerle anlatılamaz,yaşanır.Canından bezmiş kitleler bu gençleri yaşam iksiri olarak görüyor ve kana kana içiyordu.Işgalle yitirilen umutlar tazelenebiliyor,yürekler teselli buluyordu. (Fener Işığında Aşk)