Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘hayalim’ söylediği kent hastanelerinin 20’incisi, Ankara’da kapılarını açtı.

Etlik Kent Hastane açılışında konuşma meydana getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, kent hastanelerinde verilen yüksek hizmet kalitesi ile koronavirüsün atlatıldığını, sayının 35’e çıkarılacağını söylemiş oldu.

Ukrayna ile Rusya arasındaki cenk dahil olmak küresel bir kriz ortamında olunduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gündeminde, bilhassa toplumsal medya üstünden ‘gelişmiş ülke’ güzellemesi yapanlar da vardı.

Bilhassa gençlere yönelik meydana getirilen bu biçim paylaşımlarla, gençlerin bilinçaltına ‘ne olursa olsun gidilmesi gerektiği’ fikrinin yerleştirilmeye çalışıldığını belirtti.

Cemil Meriç’ten alıntı yaparak, “Vatanlarını yaşanmaz bulanlar vatanlarını yaşanmaz kılanlardır.” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özellikle sırf daha iyi otomobile binmek, daha yeni telefon alabilmek, sırf daha fazlaca konsere gidebilmek benzer biçimde hevesler ile başka ülkelerin kapısına varanlara acıyarak bakıyoruz.” ifadelerini kullandı.

“Vatanlarını yaşanmaz bulanlar vatanlarını yaşanmaz kılanlardır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarında şu ifadeler öne çıktı:

“Eskiden beri gelişmiş ülkeler ile karşılaştırma ederek kendi eksiklerimize, kusurlarımıza, yetersizliklerimize hayıflanan bir kesim vardır. Rahmetli Mehmet Akif’in bile Batı’nın fennine, tekniğine, bilimine olan gıptasını dile getirmiş olduğu şiirleri vardır.

Hangi köktencilik ideolojiye mensup olursa olsun, ülkemizi terk edenlerin istikametlerini hep Batı’ya çevirmeleri de kendi içindeki tutarsızlığa karşın bir hakikat olarak tarihimizdeki yerini almıştır. Son dönemde toplumsal medya mecralarında gelişmiş ülke güzellemelerinin yapıldığını, bilhassa geçlerimizin bilinçaltlarına ne olursa olsun buralara gidilmesi fikrinin aşılanmaya çalışmış olduğu fikrini görüyoruz.

Bunlara cevabı ilkin ülkemizin yakın dönemde yetiştirdiği en büyük mütefekkirlerden Cemil Meriç’in dili ile verelim: Vatanlarını yaşanmaz bulanlar vatanlarını yaşanmaz kılanlardır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘gelişmiş ülke’ güzellemesi yapanlara cevap verdi VİDEO

“Gelişmiş ülkelerin güvenlik ve refah sırça köşkü yaşanmış olan her küresel krizde birazcık daha çatlamakta”

Türkiye’yi bu şekilde göstermeye çalışanlar, aslına bakarsak ülkenin bu hale gelmesi için her türlü sinsiliği yapanlardır.

Gelişmiş ülkelerin bugünkü zenginliklerinin gerisindeki sömürge düzenini, kan, vahşet ve soygun tarihini bir kenara bırakıyorum. Bu ülkelerin bu ülkelerin en mühim alametifarikaları olan güvenlik ve refah sırça köşkü yaşanmış olan her küresel krizde birazcık daha çatlamakta, birazcık daha kırılmaktadır.

Türkiye’nin bir tek cenk bölgelerinden kaçanların değil, gelişmiş ülke vatandaşlarının da adeta sığınağı haline dönüşmesinde bu acı gerçeğin oranı vardır.

“Yaşadığımız toprakların mensubu olduğumuz milletin kıymetini fazlaca iyi bilmeliyiz”

Anadolu, asırlardır her istikametten gelen mazlumların ve mağdurların bir tek ve bir tek insan vasıfları ile kabul görmüş olduğu kim bilir dünyadaki tek coğrafyadır.

Bugün de dünyanın 4 bir yanından gelen milyonları biz konuk ediyoruz. Ülkemizi bir kurtuluşa giden yolun geçiş yolu olarak görerek yönelen hepimiz, aslına bakarsak bizlere fazlaca mühim bir ileti veriyor. Yaşadığımız toprakların, vatanımızın, devletimizin, ülkemizin mensubu olduğumuz milletin kıymetini kardeşlerim, fazlaca iyi bilmeliyiz.

Vatanlarını kaybedenlerin, devletleri yıkılanların başlarına hangi felaketlerin geldiğini görmek için kafamızı kaldırıp bakmamız yeterlidir. Siz zor gününüzde sarıp sarmalayacak, gerektiğinde aşını bölüşecek bir milletin mensubu değilseniz vay halinize.

“Başka yaşam biçimlerinin güzellemesini yapanların gayesi, toplumsal yapımızı çökertmektir”

Buna karşın, hala başka ülkelerin, başka toplumların, başka yaşam biçimlerinin güzellemesini yapanların gayesi, fert olarak bizlere etmek değil, tam tersine en büyük gücümüz olan toplumsal yapımızı çökertmektir.

“Acıyarak bakıyoruz”

Kardeşlerim bilhassa sırf daha iyi otomobile binmek, daha yeni telefon alabilmek, sırf daha fazlaca konsere gidebilmek benzer biçimde hevesler ile ellerin doğrusu başka ülkelerin başka toplumların kapısına varanlara acıyarak bakıyoruz.

Bugün bu şekilde bir hevesle yola çıkanların yarın acıma ve şefkat ihtiyacı duyduklarında sığınacakları bir aile, bir toplumsal bünye, bir devlet mekanizması bulamayınca yaşayacakları pişmanlığı tahmin edebiliyoruz.”