Diktatörlüğün Psikolojisi kimin eseri? Diktatörlüğün Psikolojisi kitabının yazarı kimdir? Diktatörlüğün Psikolojisi konusu ve anafikri nedir? Diktatörlüğün Psikolojisi kitabı ne konu alıyor? Diktatörlüğün Psikolojisi PDF indirme linki var mı? Diktatörlüğün Psikolojisi kitabının yazarı Fathali M. Moghaddam kimdir? İşte Diktatörlüğün Psikolojisi kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: Fathali M. Moghaddam

Çevirmen: Hakan Kabasakal

Yayın Evi: 3P Yayıncılık

İSBN: 9789944318501

Sayfa Sayısı: 344

Diktatörlüğün Psikolojisi Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

İki değişik diktatörlüğü iliklerine kadar yaşamış, diktatörlüğün yol açmış olduğu acıların dostlarını ve sevdiklerini tüketişini umarsızlık içinde izlemiş olan İran asıllı Amerikalı psikoloji profesörü Fathali M. Moghaddam, baskıcı rejimlere ilişkin deneyimlerini Diktatörlüğün Psikolojisi’nde okurla paylaşıyor.

Toplumları, diktatörlük ve demokrasi içinde asla durmadan gidip gelen bir sarkaca benzeten yazar, şartların gidişine nazaran diktatörlüğün de demokrasinin de her an değişebilir olduklarına dikkat çekiyor! Moghaddam’a nazaran diktatörün balyozuyla ezilen bir cemiyet demokrasiye kayabilir ya da tam tersi demokratik bir cemiyet her an diktatörlük ağına da düşebilir. Diktatörlük kimi zaman bir darbeyle gelir, kimi zaman de demokratik seçim sandığından toplumsal sulh vaatleriyle çıkar ve adeta bir kanser şeklinde toplumu kurnazca pençesine alır.

Peki, insan niçin diktatör olmaya heveslenir? Elitler olarak adlandırılan çıkar grupları niçin bir diktatörün çevresinde toplanır ve kendi yurttaşlarına umursamadan acı çektirilmesine göz yumarlar? Diktatörlüğün ruhsal temellerinde hangi ruh hali yatmaktadır? En önemlisi, diktatörlükler iyi mi devrilir ve diktatörlük çöktükten sonrasında ne olması beklenir?

Psikolog Prof. Dr. Özcan Köknel’in (Sertlik Dili) söylediği şeklinde: “Bu kitap, küresel değişimlerin yaşandığı çağımızda, demokrasi adına kaygı duyan her insanın kesinlikle okunması gerekenler sıralamasında olması ihtiyaç duyulan bir kitap.”

İyi ve hür okumalar dileklerimizle…

(Tanıtım Bülteninden)

Diktatörlüğün Psikolojisi Alıntıları – Sözleri

• Üniversiteden mezun olmak için gençlerin altına girdikleri ağır borç yüküne karşın, yaşadıkları konut krizine karşın ve nihayet sevmedikleri işlerde çalışmak zorunda kalmalarına karşın, gençlerin bir çok kurallara uymuş ve itaat etmişlerdir. Az sayıdaki erişkine inanılmaz menfaatler sunan bir dünyada, aynı erişkinler tarafınca yazılmış bazı kurallara ve kanunlara nazaran bu gençler doğru olanı yapmışlardı.
• Diktatörün baskısı altın­daki halklar sessiz bir şekilde eli kolu bağlı yaşarken çektikleri acıyı bile hissedemezler. Düşüncelerini özgürce ifade edemezler, aksi halde işkenceye maruz duracak­larından, hapse atılacaklarından, kendilerinin, sevdiklerinin öldürüleceğinden korkarlar. Bu korkular yersiz de­ğildir; zira diktatörce yönetenler, ellerindeki güçle, muhaliflerinin tümünü hapiste çürütüp, işkenceden geçirip, öldüreceklerini onlarca defa kanıtlamış ve bunu devamlı bir tehdit unsuru olarak kullanmışlardır.
• Diktatör asla düşünce sahibi olmadığı alanlar hakkında bile her şeyin en doğrusunu kendisinin bildiğini varsayar.
• Diktatörlükte bağımsız yasama ve yargıdan söz edilemeyece­ği şeklinde, geçerli olan kanunlar toplumsal isteklere kulak tıkayıp diktatörün isteklerine ku­lak verir. Eğitim sistemi, basın, komünikasyon üstünde eşi görülmemiş bir denetim hatta sıkıdüzen olduğu şeklinde, toplumun hareketleri de rejimin ayakta kalmasını sağlayacak şekilde denetim altında tutulur.
• Diktatörlükle yönetilen ülkelerde yaşayan halkların bir çok, hüküme­tin halkın rızasını almadan kurallar koyduğunun ve bu kurallara dayanarak ülkeyi yönettiğinin farkındadır. Baskının ve yozlaşmanın toplumun her katmanına hakim bulunduğunu iyi bilir­ler; daha da önemlisi, söz konusu hükümeti değiştirmenin tek yolunun, gücü elinde tutan rejimce yasa dışı olarak addedilen toplu fiil bulunduğunu da bilirler.
• Bankadan talep edilen her kredi, çocuğunuzu kaydettireceğiniz okul, ev kiralama, iş sahibi olma, kısacası yaşamdaki her ilerleme, ister çöpçü olsun isterse belediye başkanı, tamamen politik ilişkilerinizle konumunuza bağlıdır ve bu durum diktatörlerin yönetiminde yaşayan bir çok insanoğlunun politik duyarlılığını keskinleştirir. Diktatörlüklerde hepimiz devamlı tehdit altındadır ve bundan dolayı bayağı bir çöpçü bile politik açıdan belediye başkanı kadar kanalize olmaya mecburdur.
• “Doğruyu söylemek gerekirse, tertipli aralıklarla tekrarlanan seçimler ve dışarıdan bakıldığında demokratik yapının uygulamaları şeklinde görünen fakat tamamen birer aldatmaca
  olan faaliyetler yalnız diktatörlüğü meşru kılmak ve eski sistemi, diktatörün mutlak iktidarını meşru kılmak ve halkın dikkatini
  dağıtmak için demokratik söylemlerin yanı sıra seçimler şeklinde bazı demokratik ritüelleri de demokratik diktatörlük makyajıyla sunmak için kullanılır oldular.”

Diktatörlüğün Psikolojisi İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Iran’da doğup Ingiltere’de eğitim gören ve ABD vatandaşı olan bir Psikolog’un yazdığı kitap.
Diktatörlük üstüne yazılan kitapta elbet İran’daki Şah ve Humeyni dönemleri, örnekleri ve bilimsel araştırmaları ile irdelenmiş. Sadece Iran değil, Cenup Afrika, Çin, Rusya, Arjantin şeklinde ülkelerdeki yönetimlerle karşılaştırma edilerek ifade da zenginleştirilmiş.
Zengin kaynakçası ile bilimsel manada yoğun bir kitap bulunduğunu düşündürse de beklentimin altında kaldı. (yy)

Yok İran sineması, yok kadim İran kültürü, yok bilmiyorum ne diye zirvalayan; övmek için yaşayan tayfasına önerebilirsiniz 😀
İran ne ilgi derseniz, bu kitabı yazan profesör, eski İran vatandaşı. Kitap, Rusya ve İran’dan Çin’e kadar ele alıyor ve diktatörlüğü tanımlamaya, ortaya çıkışını anlatmaya çalışıyor. Tabii başka diktatörlükleri de, İkinci Dünya Savaşı diktatörlerini de. Özetlemek gerekirse okuyun diyorum
Bunun haricinde kendini yeniden ediyor birazcık, yoruldum aynı şeyi yeniden okumaktan.
Ayrica bu kitaptaki kriterlere nazaran Türkiye’de diktatörlük ülkesi oluyor. (Bora Çetik)

Diktatörlüğün yargı sürdüğü yıllara tanık olmuş bir ses… Göstermelik devrimleri ve arkasından gelen daha şiddetli baskıları yaşamış olan bir yazar; diktatörler, diktatörlerin kişisel özellikleri, diktatörleri yaratan toplumsal olgular, onları iktidarda tutan bununla beraber onlar için birer tehdit olan elitlerden(yandaşlar) söz eden bir kitap…
Hepimiz azca oldukça ‘diktatörlüğün’ kafasını tahmin ederiz fakat benim için bu kitap verdiği örneklerle, araştırmalarla ve bahsetmiş olduğu teoriler ile daha geniş pencereler açtı ufkumda.
Diktatörlüğün çirkin yüzünü bir kez daha görmüş oldum. Ancak yazarın diktatörlük ve demokrasi içinde gidip gelen bir sarkaca benzettiği sistemde, ağırlığımın her daim demokrasiden yana bulunduğunu da daha iyi anlamış oldum.
Bu sebeple yazarın söylediği şeklinde “Baskı altına alınmaya başkaldıran bireyler daima ortaya çıkar; daha iyi bir dünyanın yolunu da doğru şeyi icra eden bu insanoğlu gösterirler.” ! (S.)

Diktatörlüğün Psikolojisi PDF indirme linki var mı?

Fathali M. Moghaddam – Diktatörlüğün Psikolojisi kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de Diktatörlüğün Psikolojisi PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Fathali M. Moghaddam Kimdir?

Fathali M. Moghaddam Kitapları – Eserleri

• Diktatörlüğün Psikolojisi
• Threat to Democracy

Fathali M. Moghaddam Alıntıları – Sözleri

• Üniversiteden mezun olmak için gençlerin altına girdikleri ağır borç yüküne karşın, yaşadıkları konut krizine karşın ve nihayet sevmedikleri işlerde çalışmak zorunda kalmalarına karşın, gençlerin bir çok kurallara uymuş ve itaat etmişlerdir. Az sayıdaki erişkine inanılmaz menfaatler sunan bir dünyada, aynı erişkinler tarafınca yazılmış bazı kurallara ve kanunlara nazaran bu gençler doğru olanı yapmışlardı. (Diktatörlüğün Psikolojisi)
• Diktatör asla düşünce sahibi olmadığı alanlar hakkında bile her şeyin en doğrusunu kendisinin bildiğini varsayar. (Diktatörlüğün Psikolojisi)
• Diktatörün baskısı altın­daki halklar sessiz bir şekilde eli kolu bağlı yaşarken çektikleri acıyı bile hissedemezler. Düşüncelerini özgürce ifade edemezler, aksi halde işkenceye maruz duracak­larından, hapse atılacaklarından, kendilerinin, sevdiklerinin öldürüleceğinden korkarlar. Bu korkular yersiz de­ğildir; zira diktatörce yönetenler, ellerindeki güçle, muhaliflerinin tümünü hapiste çürütüp, işkenceden geçirip, öldüreceklerini onlarca defa kanıtlamış ve bunu devamlı bir tehdit unsuru olarak kullanmışlardır. (Diktatörlüğün Psikolojisi)
• “Doğruyu söylemek gerekirse, tertipli aralıklarla tekrarlanan seçimler ve dışarıdan bakıldığında demokratik yapının uygulamaları şeklinde görünen fakat tamamen birer aldatmaca
  olan faaliyetler yalnız diktatörlüğü meşru kılmak ve eski sistemi, diktatörün mutlak iktidarını meşru kılmak ve halkın dikkatini
  dağıtmak için demokratik söylemlerin yanı sıra seçimler şeklinde bazı demokratik ritüelleri de demokratik diktatörlük makyajıyla sunmak için kullanılır oldular.” (Diktatörlüğün Psikolojisi)
• Bankadan talep edilen her kredi, çocuğunuzu kaydettireceğiniz okul, ev kiralama, iş sahibi olma, kısacası yaşamdaki her ilerleme, ister çöpçü olsun isterse belediye başkanı, tamamen politik ilişkilerinizle konumunuza bağlıdır ve bu durum diktatörlerin yönetiminde yaşayan bir çok insanoğlunun politik duyarlılığını keskinleştirir. Diktatörlüklerde hepimiz devamlı tehdit altındadır ve bundan dolayı bayağı bir çöpçü bile politik açıdan belediye başkanı kadar kanalize olmaya mecburdur. (Diktatörlüğün Psikolojisi)
• Diktatörlükte bağımsız yasama ve yargıdan söz edilemeyece­ği şeklinde, geçerli olan kanunlar toplumsal isteklere kulak tıkayıp diktatörün isteklerine ku­lak verir. Eğitim sistemi, basın, komünikasyon üstünde eşi görülmemiş bir denetim hatta sıkıdüzen olduğu şeklinde, toplumun hareketleri de rejimin ayakta kalmasını sağlayacak şekilde denetim altında tutulur. (Diktatörlüğün Psikolojisi)
• Diktatörlükle yönetilen ülkelerde yaşayan halkların bir çok, hüküme­tin halkın rızasını almadan kurallar koyduğunun ve bu kurallara dayanarak ülkeyi yönettiğinin farkındadır. Baskının ve yozlaşmanın toplumun her katmanına hakim bulunduğunu iyi bilir­ler; daha da önemlisi, söz konusu hükümeti değiştirmenin tek yolunun, gücü elinde tutan rejimce yasa dışı olarak addedilen toplu fiil bulunduğunu da bilirler. (Diktatörlüğün Psikolojisi)