Eğitim

Doğa Araştırmaları – Seneca Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Doğa Araştırmaları – Seneca Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Doğa Araştırmaları kimin eseri? Doğa Araştırmaları kitabının yazarı kimdir? Doğa Araştırmaları konusu ve anafikri nedir? Doğa Araştırmaları kitabı ne konu alıyor? Doğa Araştırmaları PDF indirme linki var mı? Doğa Araştırmaları kitabının yazarı Seneca kimdir? İşte Doğa Araştırmaları kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Seneca

Çevirmen: C. Cengiz Çevik

Yayın Evi: Jaguar Kitap

İSBN: 9786056374388

Sayfa Sayısı: 304


Doğa Araştırmaları Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Seneca, ortalama iki bin yıl ilkin değindiği Doğa Araştırmaları’nda doğayı sorgulamadan ilkin amacını ve sınırlarını şu şekilde açıklamıştı:

Hem kendisiyle hem de başkalarıyla ilgili vakaları öngörüp yönetebilen bir zihne haiz bulunduğunu düşünenler de vardır. İçinde bizim de bulunduğumuz bu evrenin amaçsız bulunduğunu, tabiatın rastlantılarla ya da yapmış olduğu şeyin bilincinde olmadan hareket ettiğini düşünüyorlar. Tüm bu tarz şeyleri öğrenmeye ve nesnelere sınırlar atfetmeye ne kıymet biçiyorsunuz? Mesela Tanrı ne kadar muktedirdir? İlkin kendi mi maddeyi yarattı, yoksa esasen mevcud bir maddeyi mi kullandı? Tasarım mı maddeden ilkin geldi, madde mi tasarımdan?

Tanrı istediği her şeyi yaratabilir mi, yoksa eserinde herhangi bir bozukluk olmasa da, işlenmesi zor bir maddeden yararlanan bir sanatçı benzer biçimde, birçok yaratımında işlediği madde onu yanıltabilir mi? Tüm bu tarz şeyleri araştırmak, öğrenmek ve onlar üstünde yoğunlaşmak, niçin ölümlülüğün sınırlarını aşmak ve daha iyi bir alınyazısı yazmak anlamına gelmesin? Tüm bunların senin ne işine yarayacağını mı soruyorsun? Bu sayede hiçbir şeyi değilse de en azından her şeyin Tanrı ölçüsünde kısıtlı bulunduğunu bilmiş olacağım.

Belki de bu yüzden Seneca, klasik sıfatını fazlasıyla hak eden Doğa Araştırmaları’nda yalnız tabiat vakalarını tasnif ederek yorumlamakla kalmadı; bunu yaparken, Aristoteles’ten yada öteki Yunan tabiat bilimcilerinden değişik olarak, devrinin problemlerine da değindi. Geçerli kehanet anlayışlarını ve batıl inançları eleştirdi. Mesela, Zeus’un yıldırım oku fırlatamayacağını, şu sebeple yıldırımların organik bir fenomen bulunduğunu söylemiş oldu. Vezüv patlamasıyla ilgili Antikçağ’daki ikinci temel kaynak olma özelliği taşıyan eserinde, depremin organik nedenlerine ilişkin değişik görüşleri aktarmakla yetinmeyerek zelzele korkusunun yersizliğini Stoa felsefesine nazaran eleştirdi, hatta bu korkuya karşı tesellilerini sundu. Doğayı insandan ayırmadı ve toplumsal eleştiri ve önerilerini ondan iki bin yıl sonrasında neredeyse hâlâ aynı dertlerden muzdarip okurlarıyla paylaştı. 

Seneca’nın bugüne dek dilimize kazandırılmamış Doğa Araştırmaları’nı C. Cengiz Çevik, Latince aslından çevirdi.

(Tanıtım Bülteninden)


Doğa Araştırmaları Alıntıları – Sözleri

  • İnsan, insanlığının da üstüne çıkmadıkça,
    ne değersiz bir şey!
  • Kitapsız yaşamak, kör sağır, dilsiz yaşamaktır.
  • Biroldukca kavmin
    kılıçla, ateşle bölüştüğü nokta burası mı? Ölümlülerin
    belirlediği sınırlar ne kadar da komik!
  • İnsan, insanlığın da üstüne çıkmadıkça. ne de­ğersiz bir şey!
  • Tutulmadıkça Güneş’in bile seyircisi yoktur, keza kimse, kararmadıkça Ay’ı seyreylemez.
  • “İnsan, insanlığının da üstüne çıkmadıkça, ne değersiz bir şey!”
  • Hercules aşkına,günahlar bile kendi görüş açısından korkuyla kaçar!
  • Doğduğu yerin izlerini taşımayan hiçbir şey yoktur.
  • “Zaman akar ve kendisini aşırı önemseyenleri dikkatsizlik eder.”
  • Nedir Tanrı? Evrenin zihni. Nedir Tanrı? Gördüğün ve göremediğin her şey! O halde Tanrı’nın büyüklüğü düşüncenin sınırlarını aşarak asla daha büyüğü düşünülemeyen şey olur. Buna nazaran,Tanrı bir başına
    her şey ise yarattığı eserin içinde ve haricinde kalan her şeydir.


Doğa Araştırmaları İncelemesi – Kişisel Yorumlar

2 bin yıl ilkin yaşamış Romalı Stoacı düşünür Seneca’nın tabiat vakaları ve insan üstüne yazdığı yedi kitabın bir araya getirilmesi ile oluşturulmuş elimizdeki kitap.
Yaşadığı dönemde bilim hemen hemen yalnız gözlem yöntemiyle yapıldığı için birçok konudaki açıklamaları haliyle tam olarak doğru değil, ki bu da oldukça organik. Işığın yapısı bilinmeden gökkuşağının renklerinin iyi mi oluştuğunu iyi mi açıklasın ki?
Seneca yaşam ve ölüm mevzusunda ise “iyi mi olsa öleceğiz, bunu kabullen” diyor. Ve ister yıldırım çarpsın, isterse ishal salgınında öl ne farkına varır ki diye düşünüyor.
Tanrı inancına haiz olsa da tabiat vakalarını kendi içinde değerlendiriyor. Hatta böyle de kalmayıp; tanrı var fakat bu yaratma işini iyi mi yapmış oldu diye de sorguluyor.
Seneca bununla beraber Roma imparatoru Nero’nun da öğretmenliğini yapmıştır. İktidar hırsıyla yanan bir anne elinde yetiştirilen Nero’nun öğretmeni olmak da inanırım asla kolay iş değildir . Seneca’nın ölümü de esasen öğrencisinin emri üstüne olacaktır seneler sonrasında. Bilimsel düşünceye ve felsefeye adanmış bir yaşam bu şekilde son bulacaktır. (Faust burina)


Doğa Araştırmaları PDF indirme linki var mı?


Seneca – Doğa Araştırmaları kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Doğa Araştırmaları PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Seneca Kimdir?

Roma’ya minik yaşta teyzesi tarafınca getirilmiş ve Mısır valisinin eşi olan bu kudretli kadının nezaretinde büyümüştür. Babası atlı sınıfına (equites) üyedir ve derlediği söylevlerle Latin edebiyatında Rhetor Seneca ve Stoacı terbiye görüşleriyle tanınan Seneka, ahlakın temeline doğaya uygun yaşama ilkesiyle, bir bilge idealini yerleştirmiştir. Zamanın toplumunu bir yırtıcı hayvanlar topluluğu olarak gören Seneka, bilge kişisini, kendi kendine yeten, hazza olmasıyla birlikte eleme karşı da duygusuz, korku bilmez, evrenin gerçek efendisi, erdemi özgür iradesinin sonucu olan ve ölümden korkmayan şahıs olarak tanımlamıştır.

Her ne kadar Stoacı maddeciliği benimsemiş olsa da, Tanrı’nın aşkın bulunduğunu öne devam eden Seneca, ergonomik felsefeyi öne çıkarmış ve gerçek erdemle değerin, dışarıda değil de, insanoğlunun içinde bulunduğunu belirtmiştir. Ayrıca harici iyiler ve zenginliklerin, insana mutluluk sağlamayacağını da söylemiştir.

Seneca, ailesinin zengin olması yardımıyla meşhur felsefeciler ve söylev ustalarından (rhetor) eğitim almış ve bilgelik sevgisi yüzünden genç yaşta retorikten (söylev sanatı bilgisi) sıyrılmış ve felsefe eğitimine ağırlık vermiştir. Pythagorasçı Sotion’dan dersler alarak onun benzer biçimde etyemez olmuş ve ruhun ölümsüzlüğüne inanmıştır. Daha sonrasında Attalus’a bağlanıp güzel kokulardan, şaraptan, istiridye ve mantar yemekten ve yumuşak bir yatakta uyumaktan vazgeçmiştir. Kynik Demetrius’u ve Papirius Fabianus’u da hararetle dinleyen Seneca’nın felsefeye olan aşırı düşkünlüğü babasını telaşlandırmıştır; şu sebeple İmparator Tiberius gençliği saran bu felsefe akımlarına asla sıcak bakmıyor, acayip kılıklı ve tavırlı bu kişileri Roma’dan uzaklaştırıyordu. Ayrıca Seneca’nın, yapmış olduğu perhizlerden dolayı esasen narin olan bünyesi daha da bozulmuştu, sağlığı iyice kötüye gidiyordu. Babası, oğlunun sağlığını düzeltmek ve felsefeden uzaklaştırmak için onu en önce Pompei’ye, sonrasında Mısır’a gönderdi. Roma’ya MS 31 senesinde dönen Seneca, kendini siyasete verdi ve quaestorluk (idam cezası vermeye yetkili hakim) elde ederek mahkemede avukatlık halletmeye başladı. Quaestor oldu, senato üyeliğine seçildi. Fabianus’tan öğrendiği keskin çelişkiler içeren, imalarla dolu kısa cümleli ifadeler kullanmada oldukça başarılıydı. Kıskanç İmparator Caligula’nın deyimiyle “kum taneleri” benzer biçimde akıp giden üslubu ölüm nedeniydi. Bu şekilde başarıya ulaşmış bir konuşmacının kendi Roma’sında yeri yoktu. Ancak saraydaki bazı kişiler Seneca’nın hasta bir insan bulunduğunu ve oldukca azca bir ömrü kaldığını söyleyerek İmparatoru zor ikna etti ve meşhur bir düşünürün yaşamını bağışlattı. İmparatoriçe Messalina, Caligula and Agrippina’nın kızkardeşi Julia Livilla ile Seneca içinde bir ilişki olduğuna ilişkin dedikodular çıkarınca, Seneca MS 41’de Korsika’ya sürgüne yollandı. Livilla ise öldürüldü. Seneca sürgündeki yaşamını felsefe yapıtları yazarak, bilim ve şiirle uğraşarak geçirdi. İlk seneler kolay geçti, fakat sonraki yıllarda Roma’ya dönme arzusu yüreğini iyice kaplayınca, Cladius’un azatlısı Polybius’a kardeşinin ölümünden dolayı yazdığı Ad Polybium De Consolatione (Polybius’a Teselli Üstüne) başlıklı yazısında hem ona hem de imparatora adeta yalvarmıştır. Ayrıca gene aynı ruh durumuyla annesine yazdığı Ad Helviam Matrem De Consolatione (Annem Helvia’ya Teselli Üstüne) yazısında da annesinden oldukca kendini teselli eder gibidir. Tüm bu yakarılarına rağmen Seneca Roma’ya sadece Livilla’nın kardeşi Agrippina zamanında dönebilmiştir. Genç Prens Neron’un anası Agrippina, tanınmış bir edebiyatçının, oğlunun eğitiminde mühim bir rol oynayacağını düşündüğü için Seneca’yı sürgünden çağırtmıştı. Neron’un tüm eğitimini üstüne alan Seneca, ona çağının mühim kültür mevzularıyla ilgili dersler vermiş, sadece Agrippina’nın felsefeye pek sıcak bakmaması sebebiyle bu konulardaki derslerine bazı engellemeler getirmek zorunda kalmıştır. M.S 54 senesinde Claudius öldüğünde Neron on altı yaşlarında İmparator duyuru edilince, Seneca muhafız kıtası komutanı Afranius Burrus ile beraber idarede söz sahibi olmuştur. Ama filozoflara yakışmayacak yaşam seçimi ile savunduğu düşünceler uyuşmadığı için hakkında dedikodular çıkmasına engel olamamıştır. Bu arada Neron tümüyle anormal davranışlar içine girmiş ve anası Agrippina’yı öldürtmüştür. Bunun peşinden Burrus’un zehirlenerek öldürülmesi Seneca’yı saray yönetiminde tek başına bırakmıştır. Bunun üstüne tüm servetini imparatora bırakarak hususi yaşamına çekilmeye kabul eden Seneca, bu düşüncesini Neron’a açmış, sadece reddedilmiştir. İS 64’te meydana gelen büyük Roma yangınından sonrasında bu önerisini yinelediği halde imparator tarafınca ikinci kez reddedilmiştir. Ancak Seneca bu kez emin davranmış, Neron’dan aldıklarının bir kısmını geri vererek siyasetten ayrılmıştır.

M.S 61-65 yılları Seneca’nın kendini tümüyle felsefeye verdiği en verimli periyodu oldu. Ancak M.S 65’te C. Calpurnius Piso’nun başı çekmiş olduğu, Faenius Rufus, Plautus Lateranus ve ozan Lucanus’un adının karıştığı Neron’a karşı düzenlenen bir suikast girişimine onun da adı karıştığı için, İmparator tarafınca kendini öldürmesi emri verildi. Tüm yaşamı süresince ölümün hiçe sayılması icap ettiğini savunmuş olan Seneca, bu emri metanetle karşıladı ve M.S 65’te damarlarını keserek intihar etti.

Kaynak: https://tr.wikipedia.org/wiki/Lucius_Annaeus_Seneca


Seneca Kitapları – Eserleri

  • Medea
  • Tanrısal Öngörü
  • Phaedra
  • Doğa Araştırmaları
  • Troialı Kadınlar
  • Hoşgörü Üstüne – Ruh Dinginliği Üstüne
  • Annem Helvia’ya Teselli
  • Bilgenin Sarsılmazlığı Üstüne – İnziva Üstüne
  • Teselliler
  • Ahlak Mektupları
  • Törel Mektuplar
  • Seçme Epigramlar ve İmparator Claudius’un Kabaklaşması
  • Mutlu Yaşam Üstüne – Yaşamın Kısalığı Üstüne
  • Thyestes
  • Ruh Dinginliği Üstüne
  • İşsizliğe Övgü
  • Gladyatör Kararını Arenada Verir
  • Hiddet Üstüne
  • Dialogues and Essays
  • Dialogues and Letters
  • Das Leben ist kurz!
  • İnsan Olmak


Seneca Alıntıları – Sözleri

  • “İyi mi yaşadım?” diye soran yok.
    “Ne kadar yaşadım?” diye bakıyor hepimiz. (Ahlak Mektupları)
  • .
    Korkunun sebebi bilgisizliktir.
    … (Thyestes)
  • “Kimse bir maskeyi uzun süre taşıyamaz,
    uydurma şeyler çabucak kendi doğalarına
    geri döner…” (Hoşgörü Üstüne – Ruh Dinginliği Üstüne)
  • “Dertler hafifse konuşur, ağırsa susup kalır..” (Phaedra)
  • “ Çarpık olan şeyleri, bir cetvelin olmadan asla düzeltemezsin..! “ (Ahlak Mektupları)
  • Ne sayıları kalabalık diye kötülerden ol ne de sana benzemiyor diye birçoğuna düşman ol. (Gladyatör Kararını Arenada Verir)
  • Bu yaşam senin sefaletini ve esaretini kendiliğinden bitirmeyecektir. Yara bere içindeki başını bu boyunduruktan kurtar. Durmadan eğileceğine bir kerede kopsun daha iyi. (İşsizliğe Övgü)
  • “Mutlak bir zorunluluğun doğurduğu cesaret
    en kuvvetli cesarettir.” (Hoşgörü Üstüne – Ruh Dinginliği Üstüne)
  • Tüm acılar ölümle beraber yok olup giderler. (Teselliler)
  • Fena bir örnek olmadıkça büyük örnek de ortaya çıkmaz. (Tanrısal Öngörü)
  • Hiddet, bazen karşılaşmış olduğu şeyleri kırıp parçalara ayırsa bile çoğunlukla kendi kendini yıkar.. (Hiddet Üstüne)
  • İnsan hazza üstün geldiği gün, acıya da üstün gelecektir. (Mutlu Yaşam Üstüne – Yaşamın Kısalığı Üstüne)
  • Tutulmadıkça Güneş’in bile seyircisi yoktur, keza kimse, kararmadıkça Ay’ı seyreylemez. (Doğa Araştırmaları)
  • “Kaderinden kaçamazsın; seni ablukaya
    alıyor ve nereye insen, heybetli
    görünümüyle seni izliyor.” (Hoşgörü Üstüne – Ruh Dinginliği Üstüne)
  • .
    İyi bir zihin bir krallığa haizdir.
    … (Thyestes)
  • İnsanlar eskiden dostluk arardı; şimdi hepimiz av ardında.. (İşsizliğe Övgü)
  • Ölümden korkmak çılgınlıktır; şu sebeple insanoğlu belirli olanı beklerler, müphem olandan korkarlar. (Törel Mektuplar)
  • Birisinin beyaz saçlarına ve kırışıklıklarına bakıp uzun yaşadığını düşünmenin alemi yok, o uzun yaşamadı, yalnız uzun var oldu. (Mutlu Yaşam Üstüne – Yaşamın Kısalığı Üstüne)
  • Bizi incitecek olanlara hiddet duyduğumuz doğru, sadece onların amaçları esasen bizi incitmektir, can yakmaya niyetlenmiş şahıs bu eyleme çoktan adım atmıştır. (Hiddet Üstüne)
  • Hiç umudu olmayan, hiçbir şeyden umudunu kesmez. (Medea)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş