Kitap Künyesi

Yazar: Abdurrahman Küçük

Yayın Evi: Berikan Yayınevi

İSBN: 9752673045

Sayfa Sayısı: 498

Dönmeler (Sabatayistler) Tarihi Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Toplumların ve milletlerin tarihinde; yüzyıllar sonrasında bile insanların ilgisini ken ve bilim adamlarının çalışmalarına mevzu olan mühim vakalar vardır, dönmelik / Sabataycılık” konusu da bunlardan birisidir. Bu mevzu; Dinler Tarihinin en paradoksal / en karmaşık bir mevzusudur.

Geçmişten günümüze ulaşan yaklaşımlar ışığında Dönmelik / Sabataycılık konusu; Türk Milletinin 300 yıldan beri devam edip gelen bir gerçeği olduğu şeklinde günümüzün de bir gerçeğidir. Dinler Tarihinin “hususi” mevzularından olan Dönmelik / Sabatayistlik her alanı, tarihin her kesimini ilgilendirmektedir. Bundan dolayı Dönmelik / Sabataycılık şeklinde kırılgan mevzulara, “komplo teorileri”, “düşmanlık” yada “tarafgirlik” bakışları ile yaklaşmak doğru /isabetli sonuçlara ulaşmayı engelleyebilmektedir. Bu şeklinde mevzularda; data ve birikim yanında, ilkeli olmak, kâr ve zarar hesabı yapmak,ilim-akıl-sağduyu üçgeninde yaklaşmak, “bizim olmuş insanoğlu”ın çeşitli niyetlere alet edilmesine ve istismar konusu yapılmasına fırsat vermeyecek yaklaşımlar sergilemek ehemmiyet taşımaktadır.

Sabatay Sevinin prensiplerine bağlı olmayı ve o ideali yaşatmayı -hertürlü şartlar içerisinde- amaç edinenleri de öbürlerinden ayırmak gerekmektedir. Bu sebeple bazı kimselerce son yıllarda Sabatayizm yada Sabataycılık gündeme getirilmiş; kendisinin Sabataycı bir aileden geldiğini belirtip “ikili kimlik” taşımaktan kurtulmak, Musevi olarak nüfusa kaydedilmek için mahkemeye başvuranlar ve Musevi olarak kabul edilmesi yönünde karar alanlar da olmuştur. Bu durumda olan Dönmeler/ Sabatayistler de; sistemlerinin temelini büyük seviyede Yahudilik felsefesi üstüne kurmuş olmaları, Müslüman görünmekle birlikte kalben Yahudiliğe ve/yada Sabatay Sevinin ilkelerine bağlı kalmış olarak “hususi bir dinî kimlik” oluşturmaları, “iki kimlikli” varlıklarını üçyüzyıldan fazla bir süredir bozulmadan devam ettirmeleri sebebi ile “Sabataycılık I Dönmelik” yada “Sabatayizm” adı altında bir “eklektik dinî anlayış” olarak değerlendirilmektedir.

Sabatay Sevinin önerilmiş olduğu inanç esaslarını, ilkelerini ve uygulamalarını benimseyip yaşatanlar; Yahudilerden de Müslümanlardan da ayrı bir grup oluşturmuş ve Sabatayistler / Dönmeler olarak bilinmişlerdir. Bu özellikleri dolayısıyla söz konusu grubu mevzu edinen bu çalışmaya “Dönmeler / Sabatayistler Tarihi” adının verilmesi uygun görülmüştür. Bu sebeple “Dönmelik/Sabatayistlik” hadisesi / vakası, bu çalışmada, ideolojik bakışın ve komplo teorilerinin haricinde, tarihî gelişimi içinde, bilimsel bir bakış açısıyla ve kronolojik olarak ele alınmıştır.

Dönmeler (Sabatayistler) Tarihi Alıntıları – Sözleri

• Şu tarihî bir gerçektir ki; bir milleti dış düşmanlarından oldukça iç düşmanlar yıkmıştır.
• Hz. Muhammed (s.a.v.) bir hadisinde, “Sakın ashabıma sebb ü şetm etmeyiniz. Onların onur ve fazileti yüksektir” demektedir.
• Yahudiler menfaatlerini herşeyin üstünde görürler.

Dönmeler (Sabatayistler) Tarihi İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Yazarımız kitabın başlangıcında Yahudi soyu ve seçilmişliği hakkında data verdikten sonrasında, Hz. Muhammed ile Yahudilerin ilişkilerine genel bir bakış aktarmakta. Devamında Peygamber sonrası Müslüman ve Yahudi ilişkilerine deģinmekte ve arkasından da Mesihlik Mehdilik anlayışlarını aktarmaktadır. Sonrasında Münafıklık (Dönnelik), ihtida-muhtedi kavramlarına açıklık getirip, Sabatay sevi ve Mesihliği ile ilgili gelişimleri detaylı bir halde anlatmaktadır. Son olarak da kitabın basılmış olduğu dönemdeki Sabatyacılıktan bahsedip, Tarihten Bugüne kadar Sabataycılık mevzusuna yaklaşımları detaylı aktarmaktadır.  Kitap çoooookk geniş bilgiler sunmuş olduğu için, ben burada bir tek Sabataycılar hakkında başka bir kaynaktan istifade ederek özetlemiş olduğum bilgiyi aktaracağım, hem sizler de azca oldukça data sahibi olmuş olmuş olursunuz: Sabetaycılığın kurucusu Sabetay Sevi 1626’da Izmir’de dogdu. O yıllarda yahudiler, kendilerini kurtaracak ve vaadedilmis toprakları bağışlayacak Mesih’i bekliyorlardı. 1665’te Sevi mesihligini duyuru etti. İleri gelen yahudiler, Sevi’nin mesihliğine inanmayarak onu padisaha sikayet etti. İstanbul’a getirilen Sevi, divan’da yargılanır ve mesihliğini inkâr ederek müslüman olur. Görünürde müslüman olan Sevi, gizlice kendi inancını yaymaya devam eder. Sevi’nin yaptıkları anlaşılınca Padişah 4. Mehmet tarafınca Arnavutluk’a sürülür. Burada Selânikli yahudi bir kızla evlenir ve Selanik’e yerleşir. İzmir, Istanbul ve Arnavutluk’ta Sevi’nin inancımı benimseyen 200 kadar yahudilikten dönme aile Selanik’e yerleşir. O günden sonrasında Selânik cemaatin merkezi olur. Sabetay Sevi’nin Selanik’e sürülmesinin arkasından kendisine inanan 200 aile buraya yerleşti. Kendi içine kapanan topluluk en oldukça eğitime ehemmiyet verdi. (Osmanli periyodunun ilk hususi okulu da Selanik’te Sabetaycılar tarafindan açılmış. Fevziye Mektepleri) Gençler iyi eğitim alabilmeleri için Fransa’ya gönderildi. Fransa’da okuyan gençler Fransız ihtilalinden etkilendiler. Geri döndüklerinde Balkanlar’da süregelen milliyetçilik akımının öncülüğünü üstlendiler. (Bu dönemde ortaya çıkan Jön Türk ve İttihad Terakki hareketinin ileri adları genel anlamda Sabetayciydi). 1925’te Lozan Antlaşmasıyla 25 bin Sabetaycı Selanik’ten İstanbul’a geldi. İstanbul’a yerleşen Sabetaycılarilın çoğunluğu yurtdışında okumuş, 2-3 dil bilen burjuvazi ve iş adamı kökenliydi. İstanbul’a ulaştıktan sonra da kenetlenmiş yapılarını devam ettirdiler. İstanbul’un Yenikapı, Kasımpaşa, Üsküdar ve Feriköy semtlerine yerleştiler. Selanikteki eğitim kurumları Fevziye mekteplerinin devamı olan Işık Lisesi’ni kurdular (Bugün bir vakıf üniversitesi olarak eğitim veren Işık Üniversitesi de Sabetaycılar tarafınca kurulmuş). Ülkeye geldikleri periyodu iyi değerlendiren Sabetaycılar eğitimli olmaları ve iki üç dil bilmeleri sebebiyle mühim devlet kademelerinde vazife aldilar. İş adamı kökenli olanlar ise ulusal endüstrinin kurulması çalısmalarında başı çektiler. Bir oldukça dini akım (kendilerini kamufle etmek için Mevlevi, Melami ve Bektaşilere sızdılar), hatta Meşrutiyetten günümüze bir oldukça siyasal akım ya da öne çıkan adların ucu Sabetaycılara dokunmaktadır. Çoğunluğu mason ve mühim mevkilerde olan Sabetaycılar yüz elli senedir bu coğrafyanın kaderini degiştiren bir oldukça dini ve toplumsal akımın öncülüğünü yaptılar. Kendilerini Atatürkçülük, laik, uygar ve akılcı olarak gösteriyorlar. Görünürde Müslüman gerçekte ise kendi geleneklerini yaşayan Sabetaycılar Laikliği kullanarak dindar insanların hürriyetini devamlı daraltıyorlar. Medyanın en büyük ve en etkili kısmını ellerinde tutarak kamuoyunu kendi çıkarları doğrultusunda yönlendiriyorlar. Kısacası Sabatayistler hem Müslüman görünümlü Yahudi hem de Yahudi-Müslüman karışımı şeklinde bir şey. Hasılı Münafık. Dönmelerin Sabatay Sevi’ye dayandırılan “âmentü”leri özetle şu esasları kapsar: 1. Gerçek tanrı olan İsrâil’in Tanrısı’na inanırım. 2. Sabatay Sevi’nin gerçek mesîh olduğuna inanırım. 3. Tevrat’ın gerçekler Tevrat’ı olduğuna inanırım. 4. Tevrat’ın değiştirilmediğine ve yürürlükte olduğuna inanırım. 5. Sabatay Sevi’nin dünyanın dört tarafına dağılmış olan İsrâiloğulları’nı bir araya toplayacağına inanırım. 6. Ölülerin dirileceğine inanırım. 7. İsrâil’in Tanrısı’nın, Süleyman Mâbedi’ni yukarıdan aşağıya bina edilmiş olarak göndereceğine inanırım. 8. İsrâil’in Tanrısı’nın bu dünyada cemâlini göstereceğine inanırım. Dönme âmentüsünün son maddesi, “gerçek mesîh” Sabatay Sevi’nin tekrardan gönderilmesini isteyen yakarma cümlelerini ihtiva eder. Sabatay Sevi’nin müslüman olduktan sonrasında ortaya koyduğu ve dönme cemaatinin uygulamaya çalmış olduğu emirler dönmelik besmelesiyle adım atar ve başlıca şu hususları ihtiva eder: Tanrı’nın birliğine, mesîhin (Sabatay Sevi) hakiki mesîh olduğuna, ondan başka kurtarıcı bulunmadığına inanç etmek, yalan yere yemin etmemek, Tanrı’nın ve mesîhin adı anıldığında saygı göstermek, mesîhin sırrını anlatmak ve incelemek için toplantılara katılmak, adam öldürmemek, zina etmemek, yalan yere şahitlikte bulunmamak ve yalan söylememek, kimseyi zorla İslâm’a sokmamak, kıskanç ve egoist olmamak, merhametli hareket etmek, her gün gizlice Mezmûr okumak, Türkler’in âdetlerinden olup gözle görülen her şeyi yerine getirmek, müslümanlarla evlenmemek, evlatları sünnet ettirmek. Dönmelerin bu inanç esasları ve prensipleri haricinde daha başka âdetleri ve ek olarak bayramları vardır. Bunlarda Yahudilik esas olmak suretiyle İslâm’dan da bazı unsurlar alınarak Sabatay Sevi’nin emirleri doğrultusunda birbirine karıştırılmıştır. Dönmeler bu tür inanç ve âdetlerden dolayı yahudilerce de müslümanlarca da değişik bir cemaat olarak görülmüştür. İçlerinden Yahudiliğe geçenler olduğu şeklinde Türk milleti içinde eriyenler de vardır. (Hasan Ömer)

Yahudi zamanı süresince oldukça sayıda “Mesihi Hareket” kendi yayılma sahası ve süresi içinde sınırı olan kalmış geride mühim izler bırakmamış tır. (Mehmet TOSUN)

Dönmeler (Sabatayistler) Tarihi PDF indirme linki var mı?

Abdurrahman Küçük – Dönmeler (Sabatayistler) Tarihi kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de Dönmeler (Sabatayistler) Tarihi PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Abdurrahman Küçük Kimdir?

1945 senesinde Erzincan’ın Tercan ilçesinde hayata merhaba dedi. Rasim Bey ile Leyla Hanım’ın evladı. Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu. MEB’da öğretmenlik yapmış oldu. MEB Yaykur Planlama Programa ve Değerlendirme Başuzmanı ve Kredi ve Yurtlar Kurumu Kredi Müdür Yardımcısı oldu. Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’de öğretim üyesi ve dekan yardımcısı, fakülte kurulu ve yönetim kurulu üyeliğinde bulunmuş oldu. Profesör oldu. Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü yönetim kurulu üyeliği yapmış oldu. MHP Genel Sekreteri oldu. Ankara milletvekili ve TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı seçildi. Fransızca ve Arapça biliyor. Evli ve 4 çocuk babası.

Abdurrahman Küçük Kitapları – Eserleri

• Dönmeler (Sabatayistler) Tarihi
• Milli Bütünlüğümüzün Kaynakları Asya’dan Anadolu’ya Taşınanlar
• Türkistan’dan Türkiye’ye Alevilik-Bektaşilik
• Ermeni Kilisesi ve Türkler
• Asrın Kızılelması Türk Birliği
• İslamlık ve Türklük
• Misyonerlikten Diyaloğa Türkiye
• Garp – Doğu Ayrımında İslam Algısı
• Türkiye Meselelerine Dair
• Dini Azınlıklar ve Türk Hoşgörüsü
• Siyaset Yazılarım

Abdurrahman Küçük Alıntıları – Sözleri

• “Orhun Anıtları/Kitabeleri” ile Kutadgu Bilig, Divânü Lügati’t Türk ve Oğuz Kağan Destanı şeklinde birçok eserde herşeyin yaratıcısı ve yönlendiricisi olan “Tengri Tek/Tek Tanrı” inanışı dikkati çekmektedir. Bu kaynaklarda “Tengri”, kimi zaman “Türk Tengrisi” şeklini almakta ve bir “Millî Tanrı” niteliğini taşımaktadır. Ancak bu Tanrı; “Tek”tir, “Gökte”dir, ezelî ve ebedîdir, eşi ve benzeri olmayandır, yaşam verendir, yaratandır, öldürendir, iradesine nazaran hükmedendir, yardım edendir, cezalandırandır, kulun duasını kabul edendir, esirgeyen ve bağışlayandır, herşeyi en iyi bilendir, insanlara data veren ve yol gösterendir. (Türkistan’dan Türkiye’ye Alevilik-Bektaşilik)
• Ne Mutlu Türk Milletini, Türklük Dünyasını, Ayırım Gözetmeden, Sevip Kucaklayanlara ve bu uğurda çaba sarfedenlere!… (Asrın Kızılelması Türk Birliği)
• Türkler, İslâm ile Hz. Ömer Periyodu’nde tanışmışlardır. Ancak Türklerin çoğunluk halinde İslâm’ı din olarak benimsemeleri Dokuzuncu Yüzyılın sonları ile Onuncu Yüzyılın başlarındadır Türklerin Müslüman olmalarında Halaç Türklerin’den olan Hallacı/Halacı Mansur (858 – 922) ve Onun İslâm’ı anlatma yöntemi etkili olmuştur. (Türkistan’dan Türkiye’ye Alevilik-Bektaşilik)
• Günümüzde Altay ve Sibirya Türkleri içinde yaşayan inanışların, geleneklerin ve göreneklerin; Alevisi ve Sünnisi ile hem Türk Dünyası (Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Özbekistan, Azerbaycan, Çuvaşistan, Gagavuzistan şeklinde) hem Türkiye hem de Balkan Türkleri içinde şöyleki yada bu şekilde yaşamaktadır. (Türkistan’dan Türkiye’ye Alevilik-Bektaşilik)
• “Girmeden bir millete tefrika düşman giremez.
  Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.”
  ~Mehmet Akif Ersoy~ (Türkiye Meselelerine Dair)
• Türkler güçlenmeden, dünyada sulhun ve sükûnun olmayacağı anlaşılmaktadır. (Asrın Kızılelması Türk Birliği)
• Kuteybe b. Müslim’in bu tutumuna Emevilerin Hz. Muhammed’in soyundan gelenlere reva gördükleri ile Araplar dışındaki Müslümanları Mevâlî “Köle” kabul etmeleri, küçümsemeleri, baskı ve zulüm uygulamaları İslâm’ın Türkler arasında geç yayılmasının sebepleri arasındadır. (Türkistan’dan Türkiye’ye Alevilik-Bektaşilik)
• Türklerin lisanını öğreniniz, çünkü onların saltanatı uzun sürecektir. (Asrın Kızılelması Türk Birliği)
• Türkler, ilk dönemlerde, İslâm’ı, “mistik yönü ağır basan dervişler” vasıtası ile öğrenmişlerdir. Yerleşik yaşamı olan ve şehirlerde yaşayan Türkler, İslâm’ı zaman içinde devletin desteklediği medreseler yöntemiyle Ana Kaynaklar’dan; Göçebe yaşamı yaşayan “Türkler/ Türkmenler” ise, İslâm’ı, daha oldukça “sözlü kaynaklardan /kişilerden”, rivayetlerden/menkıbelerden öğrenmişlerdir. (Türkistan’dan Türkiye’ye Alevilik-Bektaşilik)
• Tarih öğrenek almak içindir. (Asrın Kızılelması Türk Birliği)
• Türk İslâmsız, İslâm Türksüz olmaz. (Asrın Kızılelması Türk Birliği)
• … ve fena ruhların bir tek sorun yarattıklarını anlatmaktadır. (Türkistan’dan Türkiye’ye Alevilik-Bektaşilik)
• Şu tarihî bir gerçektir ki; bir milleti dış düşmanlarından oldukça iç düşmanlar yıkmıştır. (Dönmeler (Sabatayistler) Tarihi)
• İyi niyetin ve hoşgörünün Türk Milleti’ne zarar verdiği bazen tartışılmaktadır. (Milli Bütünlüğümüzün Kaynakları Asya’dan Anadolu’ya Taşınanlar)
• Türklerin İslâm ile tanışmaları Hz. Muhammed’den sonradır bilhassa Hz. Ömer’in dönemindedir. Ancak Türklerin çoğunluk halinde Müslüman olmaları, İslâm’ı din olarak benimsemeleri Dokuzuncu Yüzyılın sonları ile Onuncu Yüzyılın başlarına kadar uzanmaktidir. Türklerin Müslüman olmalarında Halaç Türkleri’nden olan Hallack/Halaa Mansur’un (858 – 922) görevi ve İslâm’ı anlatma yöntemi etkili olmuştur. Halacı Mansur’dan sonrasında Ahmet Yesevî; İslâm’ı anlatmış ve sevdirmiş; öğreticiler yetiştirmiş ve onların kanalı ile İslâm Türkler içinde benimsenip yayılmıştır. (Türkistan’dan Türkiye’ye Alevilik-Bektaşilik)
• Yirmibirinci Yüzyılın Kızılelması: Türk Birliği (Asrın Kızılelması Türk Birliği)
• “Bir medeniyetin seviyesini ölçmek isterseniz derhal kadının hayat şartlarına bakınız. Kadınların en fazla saygı gördüğü memleket medeniyette en ileri memlekettir.”
  ~John Stuart Mill~ (Türkiye Meselelerine Dair)
• Hz. Muhammed (s.a.v.) bir hadisinde, “Sakın ashabıma sebb ü şetm etmeyiniz. Onların onur ve fazileti yüksektir” demektedir. (Dönmeler (Sabatayistler) Tarihi)
• Yahudiler menfaatlerini herşeyin üstünde görürler. (Dönmeler (Sabatayistler) Tarihi)
• Geleneksel Türk Dini, hoşgörüye dayalı bir dindir. (Türkistan’dan Türkiye’ye Alevilik-Bektaşilik)