Duayı Anlamak kimin eseri? Duayı Anlamak kitabının yazarı kimdir? Duayı Anlamak konusu ve anafikri nedir? Duayı Anlamak kitabı ne konu alıyor? Duayı Anlamak PDF indirme linki var mı? Duayı Anlamak kitabının yazarı Halil Altuntaş kimdir? İşte Duayı Anlamak kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: Halil Altuntaş

Yayın Evi: Diyanet İşleri Bakanlığı

İSBN: 9751949172

Sayfa Sayısı: 115

Duayı Anlamak Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Allah ile kul arasındaki iletişimin direkt ifadesidir yakarma. Bu bakımdan, tanrısal vahyin yeryüzündeki son tecellisi olan Kur`an, yakarma olgusuna çoğunlukla vurgu yapmış, bunu doğal bir sonucu olarak da Hz. Peygamber`in hayatında yakarma mühim bir yer tutmuştur. Kur`an çeşitli vesilelerle tarih süresince gönüllerde yükselen pek oldukça yakarma mühim bir yer tutmuştur.

Duayı Anlamak Alıntıları – Sözleri

• İnsan her dönemde hastalığının şifa bulması için duada buluna gelmiştir. Bu oldukça kere kendiliğinden gelişen bir yönelişle olur. Ne kadar
  zor durumda kalınırsa kalınsın, kişinin kendisi için bile ölmeyi istemesi meşru değildir. Bu mevzuda Peygamberimizin koyduğu ölçü şudur:
  “Hiç kimse başına gelen bir musibet sebebi ile ölümü istemesin. Eğer illa da bu yönde bir şey söyleyecekse, ‘Allah’ım! Hayat benim için hayırlı olduğu sürece beni yaşat. Eğer ölüm benim için daha hayırlı ise canımı al’ desin.” (Buhârî, “Deavât”, 30)
• Allah ile kul arasındaki iletişimin direkt ifadesidir yakarma.
• Biliniz ki, Allah kalbi gafil, boş işlerle uğraşan bir kişinin duasını kabul etmez
• Yeryüzü günahkarların vatanıdır. Günahsız olanlar, dünyaya asla gelmeyenlerdir. Rabb’in huzuruna aslen günahsızlıkla değil, günahlarımızdan temizlene temizlene gidiyoruz. Fazilet, dünyaya günahsız gelip, buradan günahsız gitmek değil, günahlarından temizlenmesini bilmektir. Ebediliği fetheden kahramanlar, günahlardan temizlenmenin en ulvi, en görkemli vasıtalarını kullananlardır; günahtan sevaba, şerlerden hayra kahraman bir atlayışla geçebilen yürekli ruhlardır.
• İslâm, insana asla yalnız olmadığı, her nerede olursa olsun, Allah’ın kendisi ile beraber olduğu gerçeğini telkin eder. “Nerede olsanız, O sizinle beraberdir.” (Hadid 57/4) der. Bu ruh hali kişiyi, “Kimsesiz asla kimse yoktur / Herkesin var bir kimsesi / Kimsesiz kaldım medet / Ey kimsesizler kimsesi!” diyebilme bilincine ulaştırır. Kulluğu, acizliği ve yakarmayı ifade eden, pişmanlığın ve itirafın söz kalıbına döküldüğü yerdir yakarma.
• … telaşlı tavır, bir an ilkin istediğim olsun ısrarı, insanı beklemediği durumlarla karşı karşıya bırakabilir. Bu sebeple insan bilmesi imkansız, istediği şey kim bilir onun için sandığı şeklinde iyi olmayacaktır. “Olur ki, bir şey sizin için hayırlı iken siz onu hoş görmezsiniz. Yine olur ki, bir şey
  sizin için fena iken, size onu seversiniz. Allah bilir, siz bilmezsiniz.” (Bakara, 2/216) uyarısını burada anımsamak gerekir.
  Sonra, iyilik isterim derken, fenalık istemiş olabiliriz. Şu ayete bakınız: “İnsan hayra dua eder gibi şerre de dua eder. İnsan çok acelecidir.” (İsra, 17/11) Bu acil, duasının kabul görmesi mevzusunda insanı ümitsizliğe de düşürebilir. Oysa Allah’ın rahmetinden umut kesilmez!
  (Zümer, 39/53)
• Kul iradesini iyi yönde kullanacaksa alınyazısı o yönde,fena yönde kullanacaksa alınyazısı o yönde gerçekleşir.Ancak Allah açısından bu şekilde bir değişme söz konusu değildir.Bu sebeple O,kulun iradesinin ne yönde işleyeceğini en baştan bilmektedir.
• Hiç kimse yok kimsesiz, her insanın var bir kimsesi, ben bugün kimsesiz kaldım ey kimsesizler kimsesi…
• Gerçekten zorunlu kalmadıkça ah etme yerine duaya başvurmak,karşılaşılan zor durum için Allah’ın yardımını istemek,İslami nezakete daha uygundur.
• Allah ile insan arasındaki ilişki, Allah’ın mutlak kudret sahibi, insanoğlunun ise mutlak gereksinim içinde olduğu esasına dayalıdır.

Duayı Anlamak İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Dua: Duanız olmasa, Rabbim size ne diye kıymet versin?” (Furkân, 25/77)
Duanın ehemmiyetini bu ayet açıklıyor. Bu kitapta Niçin Dua ettiğimizi, Duanın bazı dini yönelişlerimizle ilişkisi, Duanın unsurları, Duanın fiziki ve ruhi tesirleri, ah etme, yakarma ve tevessül, yakarma ve namaz ilişkisi ve peygamberlerin duaları ana başlıkları altında duayı incelemiş yazar. Samimi bir halde yakarma eden ve duası kabul edilen kullardan olmak duasıyla. (Ömer Faruk)

Eser “Anlamak serisi” kapsamında hazırlanmıştır. Yüce Allah ile kul arasındaki iletişimin direkt ifadesi olan yakarma, duygu yüklü anlatımla ele alınmış ve mevzunun hikmet boyutu bilhassa vurgulanmıştır. Kitap bilgilendirmekten ziyade kulluğa teşviki ön planda tutmuştur.
Dua, Allah’ın kazasını değiştirmez. Ama duanın tesiri ile insanda bir değişim meydana gelmesi umulur ki, bu değişim yardımıyla yaşamın akışı değişmiş olur. (Esra Karakaya)

Allah ile kul arasındaki iletişimin direkt ifadesidir yakarma. Bu bakımdan, tanrısal vahyin yeryüzündeki son tecellisi olan Kur’an, yakarma olgusuna çoğunlukla vurgu yapmış, bunun doğal bir sonucu olarak da Hz. Peygamber’in hayatında yakarma mühim bir yer tutmuştur. Kur’an çeşitli vesilelerle tarih süresince gönüllerde yükselen pek oldukça yakarma örneğini dikkatimize sunarken, Allah’a yakarma ile yönelmemizi isterken, Kainatın Efendisi de bizlere pek oldukça yakarma öğretmiştir. Kur’an ve sünnette yer edinen bu dualar, temel itibari ile kolluk yolunda kat edilecek mesafenin işaret levhaları durumundadır.
İlgi alanına bağlı sanırım, ben arka kapak alıntısını okuduğum vakit bu kitabı okumalıyım dedim ve okudum. Beni etkiledi, hoşuma gitti ve bir solukta bitti. (Sıdıka)

Duayı Anlamak PDF indirme linki var mı?

Halil Altuntaş – Duayı Anlamak kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de Duayı Anlamak PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Halil Altuntaş Kimdir?

Halil Altuntaş Kitapları – Eserleri

• Duayı Anlamak
• Pencereyi Işığa Açmak
• Başkaları İçin Ağlayabilmek
• Terazinin Dili Tutulunca
• İslam’da Din Hürriyetinin Temelleri
• Adalet
• KURANI KERİM MEALİ CİLT-1 (GÖNÜL YARDIMLAŞMA VE KÜLTÜR VAKFI),

Halil Altuntaş Alıntıları – Sözleri

• Adalet sevgi ve düşmanlığın tesirinde kalmaz. Soy-sop, varlıklı yoksul, kuvvetli-kuvvetsiz, inanan-inanmayan ayırımı yapmaz. Aralarındaki ilişkiler iyi mi olursa olsun, yeryüzünde yaşayan hepimiz hakkaniyet önünde eşittir. (Adalet)
• Toplumsal bir varlık oluşu yönü ile temelde bir seviye ve düzen duygusuna haiz olan insan, zaafiyetleri sebebi ile oldukça kere bu düzeni sağlayacak çaba ve fedakârlıkları başkalarından bekleme eğilimi içine girebiliyor. Kendi içimize dönerek yapacağımız minik bir değerlendirme ile bu durumu bizim de fiilen yaşadığımızı ortaya koyacaktır.. (Terazinin Dili Tutulunca)
• Ölüm minik kıyamettir.
  Bu gerçekleşmeden ilkin büyük kıyamete hazırlanmak gerek. (Başkaları İçin Ağlayabilmek)
• Kul iradesini iyi yönde kullanacaksa alınyazısı o yönde,fena yönde kullanacaksa alınyazısı o yönde gerçekleşir.Ancak Allah açısından bu şekilde bir değişme söz konusu değildir.Bu sebeple O,kulun iradesinin ne yönde işleyeceğini en baştan bilmektedir. (Duayı Anlamak)
• “Siz her şeyin en iyisine layıksınız” cümlesi kimin hoşuna gitmez? (Terazinin Dili Tutulunca)
• Ölümü hep uzak görüyor mezarlıkları “başkalarına ilişkin ebedî istirahatgâhlar” olarak düşünüyor ve onu kendimize yakıştırmıyorsak bu , dünyanın bizimle “oynadığını”, bizi oyaladığını göstermez de neyi gösterir? (Pencereyi Işığa Açmak)
• Yeryüzü günahkarların vatanıdır. Günahsız olanlar, dünyaya asla gelmeyenlerdir. Rabb’in huzuruna aslen günahsızlıkla değil, günahlarımızdan temizlene temizlene gidiyoruz. Fazilet, dünyaya günahsız gelip, buradan günahsız gitmek değil, günahlarından temizlenmesini bilmektir. Ebediliği fetheden kahramanlar, günahlardan temizlenmenin en ulvi, en görkemli vasıtalarını kullananlardır; günahtan sevaba, şerlerden hayra kahraman bir atlayışla geçebilen yürekli ruhlardır. (Duayı Anlamak)
• “Unuttuk ki, kullandığımız eşya, yediklerimiz, giydiklerimiz, bizim dışımızdaki her şey bizlere “âmâde”dir. Âmâdedir ki kulluk yolunu kat etmemiz kolay olsun. Biz tuttuk “âmâde’lere âmâde olduk, gerçek köleliğin bu bulunduğunu düşünmeden.” (Pencereyi Işığa Açmak)
• İslam’ı tek kelime ile tanımlamak gerekse bunun için “Ahlak” kelimesi kafi olacaktır. (Başkaları İçin Ağlayabilmek)
• Kur’ân yaşamı değişiklik yapmak ve ona tanrısal rızaya uygun bir biçim vermek için vardır. Bu hedef gözetilmeksizin Kur’ân’ın maddi olarak asli şeklini koruyor olması ciddi bir anlam taşımayacaktır. (Başkaları İçin Ağlayabilmek)
• “Bilenlere sormak gerek bu tendeki can ne imiş.” (Yunus Emre) (Başkaları İçin Ağlayabilmek)
• “Asıl engellilik, kalbin penceresini imana kapamakla gerçekleşiyor.” (Pencereyi Işığa Açmak)
• Hakikat insanlara bakarak öğrenilmez. Ilkin hakikati öğren, hakikat suretiyle olanları da tanırsın.
  Hz. Ali (Terazinin Dili Tutulunca)
• Doğal zenginliğe haiz coğrafyalarda yaşayan toplumları açlık ve sefalete mahkum eden projelerin mimarları bununla beraber insan hakları davasının sahipleri konumunda bulunuyorlar. (İslam’da Din Hürriyetinin Temelleri)
• Hiç kimse değişime karşı değildir, yeterki ucu kendisine dokunmasın.
  Ahmet Hamdi TANPINAR (Terazinin Dili Tutulunca)
• Niyetle sözün, sözle eylemin aynı doğrultuda bulunması… (Başkaları İçin Ağlayabilmek)
• Biliniz ki, Allah kalbi gafil, boş işlerle uğraşan bir kişinin duasını kabul etmez (Duayı Anlamak)
• … merhameti, ” bencilliğe tutsak olmadan, dünyada/ kendi iç dünyasında başkalarına yer açabilen kuvvetli yüreğin niteliği” diye tanımlarım. (Başkaları İçin Ağlayabilmek)
• Muhammed İkbal şu şekilde dile getiriyor ; “Hak bu toprağı bizlere meta (geçici bir süre yararlanmak suretiyle) vermiş ,bu meta tamamıyla karşılıksızdır demiş. Ey köy ağası! şu nükteye kulak ver:Rızkı ve mezarı al,toprağı bırak.Ne kadar süre var olmayanın sohbetinde olacaksın?” (Pencereyi Işığa Açmak)
• Toplumu oluşturan tüm kesimler bir maddenin atom yapısı şeklinde birbirine bağlı olduğuna nazaran , bunlardan birinde ortaya çıkan adaletsizlik o parça ile sınırı olan kalmaz, kısa sürede tüm bünyeyi sarıyor. (Adalet)