Eğitim

Tonguç ve Enstitüleri – Pakize Türkoğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Tonguç ve Enstitüleri – Pakize Türkoğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Tonguç ve Enstitüleri kimin eseri? Tonguç ve Enstitüleri kitabının yazarı kimdir? Tonguç ve Enstitüleri konusu ve anafikri nedir? Tonguç ve Enstitüleri kitabı ne konu alıyor? Tonguç ve Enstitüleri PDF indirme linki var mı? Tonguç ve Enstitüleri kitabının yazarı Pakize Türkoğlu kimdir? İşte Tonguç ve Enstitüleri kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Pakize Türkoğlu

Yayın Evi: İş Bankası Kültür Yayınları

İSBN: 9789754582017

Sayfa Sayısı: 622


Tonguç ve Enstitüleri Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Rauf İnan’ın sözleriyle: “Amerika’da John Dewey, Avrupa’da Kerschensteiner, Asya’da İsmail Hakkı Tonguç vardı…”

“Türkiye’de 20. yüzyılın ilk yarısında dünyayı şaşırtan iki büyük savaşım örneği verildi. Bu iki mühim vakadan biri, çökmekte olan Osmanlı İmparatorluğu’ndan yeni bir cumhuriyet yaratan Ulusal Bağımsızlık ve Kurtuluş Savaşımızdı (1919-1923). İkincisi de, savaştan sonrasında kurulan yeni devletin kısa sürede gelişip ilerlemesini etkileyecek, yerli bir eğitim ve kalkınma seferberliği olan Köy Enstitüleri hareketidir (1935-1946).”

Okumak için elinde ufak tahta bavuluyla Silistre’den ‘vatan’a geldiği günlerden ölümüne değin, halk evlatlarının eğitimine, köyün -eğitim yoluyla- canlandırılmasına adanmış bir yaşam: İsmail Hakkı Tonguç (1897-1960)…


Tonguç ve Enstitüleri Alıntıları – Sözleri

  • “Öğretmenlik mesleği ,fikirsiz ,ilkesiz insanlarla güçlenemez”
  • kelle vermeye başlarsanız, sizin de kellenizi isteyeceklerdir..
  • “Anadolu’ya yeni bir çıkarma yapıyoruz “
  • Toprağa 1200 ayak birden vururduk .
    1200 ayak birden kırardık .
  • “Gelecekte tarih bunların yaptığını başlarına çarpar. “
  • Remzi Bengü
  • “Seni o şekilde bir döverim ki ,dünyaya geldiğine üzülürsün. “
  • “Öğrenciyi asla eğitim piyonu olarak görmez “
  • Bize erişince :Dizginleri softaya kaptırmış durumdayız. Hem de Cumhuriyet devrinde yetişmiş sözde çağıl softalara.
  • 20 Enstitü harıl harıl çalışmaya başlamıştı .Köyler ışıktan yanıp tutuşacaktı .


Tonguç ve Enstitüleri İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Köy enstitulerini,donemin turkiyesini,turk inkilabinin neligini idrak etmek icin okunmasi elzem bir yapıt. Kitap yer yer kendini yeniden etse de okunmaya engel degil. (Ali Efe)


Tonguç ve Enstitüleri PDF indirme linki var mı?


Pakize Türkoğlu – Tonguç ve Enstitüleri kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Tonguç ve Enstitüleri PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Pakize Türkoğlu Kimdir?

Pakize Türkoğlu, 1927 senesinde Antalya, Gazipaşa, Göksenir Yaylası’nda hayata merhaba dedi. Köyünde okul olmadığı için, ilköğrenimine başka bir ailenin yanında kalmış olarak, Gazipaşa Bucağı’nda başladı.1938’de Alanya İlkokulu’nu, 1944’te Antalya Aksu Köy Enstitüsü’nü, 1947’de Ankara Hasanoğlan Yüksek Köy Enstitüsü’nü tamamladı. İlk, orta ve yüksek öğretim kurumlarında yönetici ve öğretmen olarak 35 yıl çalıştı. Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi iken, 1985’te emekli oldu. Bir süre Hususi Ortadoğu Lisesi ve Koç Hususi Lisesi’nde Eğitim Danışmanı ve Rehberlik Uzmanı olarak çalıştı. Türkiye Öğretmenler Sendikası’nın Genel Yönetim Kurulu’nda ve İstanbul Temsilciliği’nde bulunmuş oldu. 1998’de, Tonguç ve Enstitüleri adlı yapıtıyla, Türkiye İş Bankası “Toplum ve İnsan Bilimleri” büyük ödülünü aldı. Dergi ve gazetelerde, kültür ve eğitim mevzularında yazılar yazıyor.


Pakize Türkoğlu Kitapları – Eserleri

  • Kızlar da Yanmaz
  • Tonguç ve Enstitüleri
  • Kısa Devam eden Hasat
  • Kimseli Kimsesiz


Pakize Türkoğlu Alıntıları – Sözleri

  • “Anadolu’ya yeni bir çıkarma yapıyoruz ” (Tonguç ve Enstitüleri)
  • Allah kız adam ayırmaz, günah yazarken haksızlık etmezdi.Evlatların yapmış olduğu iyi şeyler için onları daha oldukca severdi.Okumak güzel şeydi.Eğer fena olsa hiçbir baba kızının yanmasına razı olup kızını okula gönderir miydi? (Kızlar da Yanmaz)
  • “Müdür: söyle Orhan bizi sevmediğin için mi (yurttan) kaçıyorsun?
    Orhan: Hayır öğretmenim, Amerikan etinden bıkıyorum. Evde annemle yer sofrasında soğan ekmek yiyoruz. Hiç gürültü olmuyor. Burada zorla etli yiyecek yediriyorlar. Sorfabaşı başımızda bekliyor. Bundan kaçıyorum…” (Kimseli Kimsesiz)
  • Bugünün öğrencileri benzer biçimde hem okul yaşamında kaytarıp, hem de yükseklere göz diken tiplerden değildik. Sınava hazırlanmak diye ayrı bir etkinlik yoktu. Bu sebeple aslına bakarsanız öğretmenliğe hazırlanıyorduk. Bu hazırlık bizlere birikim sağlıyordu. Yüksek tahsil düşünenler, amaçlayanlar, kurum içindeki tüm çalışmalarında daha oldukca başarıya ulaşmış olmalılardı. Bu nedenle, günümüz öğrencilerinin türbeleri doldurarak, yakarma ederek, din ulularından kendilerine imtihan başarısı dilemelerini bizim kuşağın anlaması hiçbir süre ihtimaller içinde değildir. (Kısa Devam eden Hasat)
  • Yeni evlendikleri günlerden birinde anam pencerenin önünde oturuyormuş,karşıdan,Dutçağızın yanından fesli bir genç insanın geçtiğini görmüş. Bu köyde bu şekilde yakışıklı birini asla görmediğini,yabancı olabileceğini düşünmüş,adam bizim eve dolanınca yabancıya görünmemek için içeri firar etmiş. Nenem onun kocasını odada yalnız karşılamak istediğini sanarak,”Nereye gidiyorsun gelin?İnsan kocası gelirken önüne varır” diye çıkışmış.Anam o süre anlamış o yakışıklı insanın kocası bulunduğunu. Bu sebeple o güne kadar asla yüzüne,boyuna posuna bakamamış babamın utanmaktan. (Kızlar da Yanmaz)
  • “Yoksulluktan kendi çocuğunu bile başka aileye hizmet işçisi olarak vermek zorunda kalan oldukca insan var devletimizde, sonrasında çocuk gelinler ve son yıllarda artan çocuğa yönelik cinsel hücum vakaları…” (Kimseli Kimsesiz)
  • “Gelecekte tarih bunların yaptığını başlarına çarpar. ” (Tonguç ve Enstitüleri)
  • Sanki tabiat ananın ve insanoğlunun uyanışı ve neşesi üzerine çizilmiş bir tablo benzer biçimde gözümün önüne geliyor o günler şimdi. (Kızlar da Yanmaz)
  • Kayhan Yükseler söze , anası vefat edince dört kardeşiyle beraber Yetiştirme Yurdunda büyüdüğünü anlatarak başlıyor.
    Köy Enstitülü eğitimci Pakize Turkoglu’nun yurtta grup öğretmeni bulunduğunu söylüyor, “Edebiyatı, yaşamı ondan ogrendim,” diye devam ediyor.
    Askeri ortaokulda yabancı dil için çekilen kurada kendisinin Rusçayı çektiğini belirten Yükseler, “Fransızca ve Rusça çekenlere baktım, agliyorlardi, ben de ağladım, ” diyor.
    , (Kimseli Kimsesiz)
  • Anam ve babam dürüstlüğü, beraberce beraber olmayı, paylaşmayı zenginlik olarak gören, sağduyulu insanlardı. (Kızlar da Yanmaz)
  • “Ben istemiyorum öbür dünyaya gitmeyi öğretmenim, burada bile yoruluyorum, çantamı zor taşıyorum.Ben daha küçüğüm, bu dünyada kalmak istiyorum, öbür dünyaya gitmeyeceğim” (Kızlar da Yanmaz)
  • “…köylü okursa ziraatçi kim olacak , çoban kim olacak bir düşün bir kere.” Diye ekledi… (Kimseli Kimsesiz)
  • senin yanına gelmeyen devlet adamları, senin hesabına milleti yönetemez. (Kısa Devam eden Hasat)
  • Bize erişince :Dizginleri softaya kaptırmış durumdayız. Hem de Cumhuriyet devrinde yetişmiş sözde çağıl softalara. (Tonguç ve Enstitüleri)
  • Toprağa 1200 ayak birden vururduk .
    1200 ayak birden kırardık . (Tonguç ve Enstitüleri)
  • “Öğrenciyi asla eğitim piyonu olarak görmez ” (Tonguç ve Enstitüleri)
  • “Evet, ancak içi yanan bir kadın böyle bir kilim dokuyabilir” (Kızlar da Yanmaz)
  • kelle vermeye başlarsanız, sizin de kellenizi isteyeceklerdir.. (Tonguç ve Enstitüleri)
  • Bir okulun, eğitim kurumunun hatta üniversitenin büyük bir açıkhava tiyatrosu olabileceğini okurların anlaması kolay değil. Ne dün ne de bugün bir örneği yok bu sebeple. Ama bizim eğitim gördüğümüz Hasanoğlan’da büyük bir açıkhava tiyatromuz vardı. Hem de talebe emeğiyle yapılmıştı, ülkede cumhuriyet döneminde yapılmış ilk açıkhava tiyatrosuydu.
    Köy enstitülerinin hepsinde iyi bir tiyatro çabası vardı. Bilhassa hafta eğlencelerinde öğrencilerin amatörce yapmış olduğu tiyatro emek harcamaları küçümsenecek benzer biçimde değildi. Oyun yazanlar da olurdu. Ayrıca, kitaplıklarda bilhassa de klasikler içinde birçok oyunun metinleri vardı. Onlar bizim elimizin altında, okuduğumuz kitaplar arasındaydı. (Kısa Devam eden Hasat)
  • Gün gelir Tanrı’ya bile kızar kırılırlar, başkaldırırlar fakat yaşama küsmezlerdi.Zorluklara meydan okuyanlar, tüm belalara, safa geldi hoş geldi diye sitem edenler vardı aralarında.Kimi süre acı ya da iğneleyici sözleriyle ortalığı kırıp geçirirler fakat arkasından hoşgörü ve sevgi gösterebilirlerdi.Yaşamımın örgüsünü bir uçtan bir uca, kilim benzer biçimde renk renk dokuyan, bilincimi, bilinçaltımı dolduran o iyi hanımefendilerin etkileriydi sanki. (Kızlar da Yanmaz)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş