Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar kimin eseri? Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar kitabının yazarı kimdir? Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar konusu ve anafikri nedir? Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar kitabı ne konu alıyor? Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar PDF indirme linki var mı? Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar kitabının yazarı Çiğdem Kağıtçıbaşı kimdir? İşte Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: Çiğdem Kağıtçıbaşı

Yazar: Zeynep Cemalcılar

Yayın Evi: Evrim Yayınevi

İSBN: 9789755032290

Sayfa Sayısı: 382

Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Günümüzde İnsan ve İnsanlar, yirmibeş senelik ‘İnsan ve İnsanlar’ın güncelleştirilmiş revizyonudur ve toplumsal psikolojiye bir giriş kitabıdır. Bu güncelleştirme ve revizyonu yaparken, temel bir ilke gözetilmiştir. Bu da yenilikleri eklerken, geçerli aslı de koruyarak birikimli bir gelişmeyi ortaya koyma gereğidir.

Günümüzde İnsan ve İnsanlar’daki mühim bir yenilik, her mevzunun kültürel bir çerçeve içinde irdelenmesidir. Bunun en mühim sebebi,1980’lerden beri giderek kültürel ve kültürlerarası psikolojinin daha çok ehemmiyet kazanmasıdır. Türkiye’de kullanılan bir toplumsal psikoloji kitabının bir tercüme olması, ya da salt Amerikan toplumsal psikoloji kitaplarındaki detayları içermesi uygun değildir.

Sonuç olarak Günümüzde İnsan ve İnsanlar hem yepyeni bir kitaptır, hem de İnsan ve İnsanlar’ın kendisidir.

Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar Alıntıları – Sözleri

• Fiziksel gerçeğin belirsiz olduğu hallerde şahıs, durumu belirlemek, bir yere tutunmak ister ve bu amaçla bir gerçek yaratır.
• İnsanlar niçin çocuk sahibi olmak ister?
• Kişinin içinde bulunmuş olduğu ortam ferdin kendi benliğinin ortaya çıkmasını engellemekte ve bireyi ortamın şu demek oluyor ki ortamdaki grubun gerekliliklerini yapması için yönlendirmektedir.
• Karşı karşıya olma durumu, toplumsal etkinin sertliğini arttırmaktadır.
• Toplum içinde yaşayan insanların davranışlarının bir çok benzer davranışlardır.
• Bize uzak olan ya da kişiliğini yitirmiş birini istismar etmek daha kolaydır. Şartlar bu şekilde olduğunda insanoğlu büyük trajedilere bile tepkisiz kalabilirler.Cellatlar genel anlamda idam mahkûmlarının başına başlık geçirerek onların kişiliklerini yok ederler.
• Bilimsel yöntem sınanabilir, yanlışlanabilir.
• Kişinin içinde bulunmuş olduğu ortam ferdin kendi benliğinin ortaya çıkmasını engellemekte ve bireyi ortamın şu demek oluyor ki ortamdaki grubun gerekliliklerini yapması için yönlendirmektedir.
• İşte bilime tam da bu yüzden ihtiyacımız vardır – gerçekle yanılsamayı ve gerçek öngörülerle varsayımları birbirinden ayırt etmemize yardım etmesi için.
• Bazı kişiler, bireyselliklerini koruma ve kendine özgü olmayı oldukca önemserler. Herkesin yaptığını, her insanın giydiğini, söylediğini vs. yapmak hoşlarına gitmez ve kendilerine özgü kimliklerini sürdürmekte ısrarlı olurlar. Maslach ve arkadaşları (1985,1987) kişi olma gereksinimi yüksek olan insanları belirleyebilmek için bir kontrol geliştirmişlerdir. Bu testte kişilerin toplulukta, kendilerini başkalarından ayıran davranışlarda bulunma istekleri ölçülmektedir. Mesela, “büyük bir topluluğa konuşma yapmak”, “yabancı bir grup insana tartışmalı bir mevzuda kendi fikirlerini sunmak”, “doğruluğu hakkında güvenilir bulunmadığınız bir fikrinizi ortaya koymak” benzer biçimde sorularla kişilerin
  kişi olma gereksiniminin derecesi saptanabilmektedir. Laboratuvarda meydana gelen uyum araştırmalarında kişi olma gereksinimi kuvvetli olan deneklerin daha azca uyma davranışı gösterdikleri, çoğunluğa daha azca uydukları ve yaratıcı aykırılıkta bulundukları görülmüştür.

Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Ilk olarak olarak, “Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar – Sosyal Psikolojiye Giriş” kitabı, psikoloji okuduğum zamanlardan kalma bir ders kitabımdır.
İçeriğinde;
-Sosyal Biliş
-Sosyal Etki ve Uyma
-İletişim ve Propaganda
-Tutum ve Tutum Değişimi
-Benlik
-Grup Yapı ve Dinamiği
-Sosyal Psikoloji ve Kültür
benzer biçimde mevzu başlıkları bulunmaktadır. Yapılan gözlem ve araştırma örneklerine sıkça yer verilmiştir. Sosyal Psikoloji alanı ile ilgilenen her insanın okuması ve kütüphanesinde bulundurması ihtiyaç duyulan bir kitaptır .
Bazı alıntıları paylaşarak keyifli okumalar temenni ediyorum:)
“Düşük kişilik saygısının kaygı, yalnızlık, ya da yeme problemleri benzer biçimde sorunlarla ilişkili olduğu bulunmuştur. Kendimizi fena yada endişeli hissettiğimizde, eğer düşük kişilik saygısına haiz isek başımıza gelen her vakası negatif bir bakış açısı ile değer­lendirebiliriz. “
“Kadına yönelik şiddetin bu kadar yaygın olması rastlantı değildir. Ilk olarak şidde­
tin genel anlamda aile içinde ortaya çıkması ve bilhassa Türkiye benzer biçimde ataerkil toplumlarda bayanların şiddeti kabullenmesi şiddete neden olan etmenlerin saptanmasını ve engellen­ mesini güçleştirir. “
“Çocuklara sosyalleşmeleri sırasında saldırgan olmayan modeller, örnekler sunmak ileride saldırganlığın oluşmasını engellemede önemli rol oynar. Eğer, ana-baba birbi­ rine saldırgan davranışlarda bulunuyor, çocuk sürekli televizyonda şiddet içeren prog­ ramlar izliyor veya etrafında sorunların saldırganlık yoluyla çözüldüğünü görüyorsa, saldırganlığı problem çözücü bir davranış olarak öğrenir, saldırgan davranışların ya­ şamın bir parçası olduğunu düşünür ve bunu kendi yaşamında da uygulamaya koyar. Çocuğun saldırgan olmamasını istiyorsak, önce onun yakın çevresini saldırganlıktan armdırmalıyız.”
“Cezanın altında yatan temel mantık, kişinin cezadan bir şeyler öğreneceği ve bu davranışı tekrarlamayacağıdır. Ağır cezaların geçici olarak etkili olduğu araştırma­ larla gösterilmiştir. Ancak çok dikkatli kullanılmazsa uzun vadede tam tersi bir etki de yaratılabilir. Ana-baba ve çocuk ilişkilerine bakıldığında, fiziksel cezalar alan yani dayak yiyen çocukların ilerde daha saldırgan olduğu gözlemlenmiştir. Hapishanedeki mahkûmlar, ağır bir şekilde cezalandırılmalarına rağmen, benzer suçlan tekrar işleyebilmektedirler.”
“Saldırganlık konusunun sosyal psikolojinin çok araştırılan konularından birisi olması boşuna değildir. Saldırganlık, sonuçlan mutlaka zararlı olan ve günlük yaşantımızda hepimizin bir şekilde maruz kaldığı bir olgudur. Televizyonu veya ga­ zeteleri açtığımızda gördüğümüz “Cinnet geçirip karısını ve kızını bıçakladı”, “Anne, kızını dayaktan hastanelik etti”, “Otobüste tartışan iki gençten biri diğerini bıçakladı”, ’’Polis, izinsiz gosteri icra eden gruplara sert müdahalede bulunmuş oldu” benzer biçimde başlıklar bizlere
yabancı değildir.”
“..çocukta vicdan gelişimi için önemli olan şey, çocuğun yaptığı kötülük karşılığı ceza çekmesi değil, kötülük yaptığı kişinin yerine kendini koyup onun için üzülmesi, onun gibi hissetmesi ve yaptığından pişmanlık duymasıdır. Ancak bunu gerçekleştirebilirse, kötü davranışın bir daha tekrar edilmemesini sağlar ve çocukta vicdan gelişimine katkıda bulunur. Bu nedenlerle sevgiyi esirgeme ve özellikle kuvvet kullanarak cezalandırmak (fiziksel ceza) ahlak gelişimi için kanıt göstererek inan­ dırma kadar etkili disiplin türleri değildir.”
“ Kuzey Amerikalılar için el sıkışma arkadaşça bir selamlaşma manasına gelir. Ancak katı bir şekilde karşıdaki kişinin elini sıkmak güven anlamı taşır. Güney Asyalılar avuç içlerini bir araya getirip dua pozisyonunda selamlaşırlar.” (Gaye Elif)

Sosyal Psikoloji için oldukça verimli bir kitap. Psikoloji öğrencileri için iyi bir kaynak mütevazi ve güzel örneklerle mevzularda ilgi çekici ve güzeldi.Çiğdem Kağıtçıbaşına bu güzel yaratı için oldukca teşekkür ediyorum. (Mehmet Dağ)

Sosyal psikoloji ile ilgili olanların oldukca begenecegini düşünüyorum. Akademik bir kitap , toplumsal vakalar üstünden verilen örnekler ve incelemeler doğrultusunda toplumsal ve bireysel değerlendirmeleri daha sıhhatli değerlendirme imkanı sunuyor, yazar internasyonal alanda kıymet gören kişidir. (M Kürsat Çimen)

Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar PDF indirme linki var mı?

Çiğdem Kağıtçıbaşı – Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Çiğdem Kağıtçıbaşı Kimdir?

1940’da İstanbul’da hayata merhaba dedi. 1959’da Robert Kolej’nden mezun olan Çiğdem Kağıtçıbaşı, Massachusetts’teki Wellesley College’de, psikoloji alanında lisans eğitimi almış ve 1961 senesinde mezun olmuştur. Doktora tezini ise 1967yılında Berkeley’deki Kaliforniya Üniversitesi’nde toplumsal psikoloji alanında vermiştir. Günümüzde 1.200’ün üstünde atıf ile, en oldukca atıf meydana getirilen psikologlardan ve Türk akademisyenlerden biridir.

Türkiye Bilimler Akademisi’nin kurucu üyesi olan Kağıtçıbaşı, uzun seneler Boğaziçi Üniversitesi’nde vazife yaptıktan sonrasında Koç Üniversitesi’ne geçmiştir ve hâlen orada ders vermektedir. Önceki dönemlerde, Koç Üniversitesi Fen, İnsani Bilimler ve Edebiyat Fakültesi dekanlığı görevini de üstlenmiştir(1998-2001) ve halen aynı Fakültede Yönetim Kurulu üyeliği görevini yürütmektedir. Öte taraftan, Duke, Colombia, Harvard ve California-Berkeleyüniversitelerinde de konuk öğretim üyesi olarak vazife yapmıştır.

Araştırmalarında, insan gelişimi ve aile arasındaki etkileşimi kültürlerarası bir bakış açısıyla incelemiştir. Geliştirdiği kültürlerarası kişilik ve aile modeli ile psikolojide ABD egemenliğine karşı çıkmış ve bu karşı duruşuna karşın en büyük övgüyü gene ABD’de almıştır.

AÇEV Anne Çocuk Eğitim Vakfı’nda pek oldukca toplumsal uygulamanın başlatıcısı olmuştur. Geliştirdiği anne-çocuk eğitimi ve erken destek projesi 62 ilde uygulanmaktadır. Ayrıca, bulunmuş olduğu onlarca internasyonal dernekyöneticiliklerinin en önemlisi 2000 yılına kadar sürdürdüğü Dünya Psikoloji Derneği’nin destek başkanlığıdır. Kağıtçıbaşı, uzun seneler UNICEF danışmanlığı da yapmıştır.

Türkçe ve İngilizce olarak değindiği, çeşitli bilimsel mecmua ve kitaplarda gösterilen 200’e yakın makalesi vardır ve toplam 28 kitaba yazarlık yapmıştır. Emekleri, aile, ana-babalık, erken çocukluk periyodu ve kültürel bağlamda insan gelişimi üstüne kuramsal ve uygulamalı araştırmaları kapsamaktadır.

Çiğdem Kağıtçıbaşı Kitapları – Eserleri

• Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar
• Günümüzde İnsan ve İnsanlar
• Yeni İnsan ve İnsanlar
• Lüla Ve Ben – Çifte Anı
• Benlik, Aile ve İnsan Gelişimi
• Kültürel Psikoloji
• Sosyal Değişmenin Psikolojik Boyutları

Çiğdem Kağıtçıbaşı Alıntıları – Sözleri

• Sosyal değişimi “gelişim” olarak değerlendirebilmek için “dışa açıklığın”, “mahalli geçerlilikle” beraber var olması gerekir. (Kültürel Psikoloji)
• Biz neyin iyi neyin fena bulunduğunu belirlemek için bir mutluluk hesabı yapıyıruz (Günümüzde İnsan ve İnsanlar)
• İnsanlar niçin çocuk sahibi olmak ister? (Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar)
• Psikolojik vakalar hiçbir vakit içinde bulundukları ortamdan bağımsız olarak ortaya çıkmazlar, bu yüzden ortam devamlı ruhsal “gerçekliğin” bir parçasıdır. (Kültürel Psikoloji)
• Yaygınlık yanılgısı, bizimle herhangi bir mevzuda aynı düşüncede olan insanların oranının abartılmasıdır. ‘Eğer ben bu şekilde düşünüyorsam kesinlikle başka insanoğlu da öyleki düşünüyordur’ inancıdır. (Yeni İnsan ve İnsanlar)
• Bilimsel yöntem sınanabilir, yanlışlanabilir. (Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar)
• Toplumlar belirli tipteki çocuk davranışlarına yol açan çevreler yaratır. Bu çevre anne-baba ve toplumun çocuktan beklentilerini yansıtır ve evlatların bir çok belirlenmiş olan bu rolleri uygun olarak sosyalleşir. (Kültürel Psikoloji)
• İşte bilime tam da bu yüzden ihtiyacımız vardır – gerçekle yanılsamayı ve gerçek öngörülerle varsayımları birbirinden ayırt etmemize yardım etmesi için. (Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar)
• Olumlu bir izlenimi değişiklik yapmak negatif bir izlenimi değiştirmekten daha kolaydır. (Günümüzde İnsan ve İnsanlar)
• Bir süre ilkin meydana getirilen karşılaştırmalı bir çalışmada, Türk ve Amerikalı gençlere yetişme çağlarında ailelerinden ne kadar denetim ve şefkat gördüklerini sormuş oldum. Algılanan şefkatte herhangi bir kültürlerarası fark olmadığı halde, Türk gençlerinin Amerikalı gençlere bakılırsa daha çok aile denetimi algıladıkları ortaya çıktı. (Benlik, Aile ve İnsan Gelişimi)
• Psikolojik vakalar hiçbir vakit içinde bulundukları ortamdan bağımsız olarak ortaya çıkmaz, bu yüzden ortam devamlı ruhsal “gerçekliğin” bir parçasıdır. (Benlik, Aile ve İnsan Gelişimi)
• Sosyal psikoloji içindeki bu ikili akım, toplumsal psikolojinin bir bilim dalı olarak başlangıcından beri görülmüştür. 1908 senesinde ilk kere iki toplumsal bilimci tarafınca birbirlerinden bağımsız olarak iki toplumsal psikoloji kitabı yazılmıştır. Bu yazarlardan biri bir psikolog, diğeri ise bir sosyologdu. (Günümüzde İnsan ve İnsanlar)
• Toplumlar belirli tipteki çocuk davranışlarına yol açan çevreler yaratır. Bu çevre, ana-baba ve toplumun çocuktan beklentilerini yansıtır ve çocuklar bir çok belirlenmiş olan rollere uygun olarak sosyalleşir. (Benlik, Aile ve İnsan Gelişimi)
• Bazı kişiler, bireyselliklerini koruma ve kendine özgü olmayı oldukca önemserler. Herkesin yaptığını, her insanın giydiğini, söylediğini vs. yapmak hoşlarına gitmez ve kendilerine özgü kimliklerini sürdürmekte ısrarlı olurlar. Maslach ve arkadaşları (1985,1987) kişi olma gereksinimi yüksek olan insanları belirleyebilmek için bir kontrol geliştirmişlerdir. Bu testte kişilerin toplulukta, kendilerini başkalarından ayıran davranışlarda bulunma istekleri ölçülmektedir. Mesela, “büyük bir topluluğa konuşma yapmak”, “yabancı bir grup insana tartışmalı bir mevzuda kendi fikirlerini sunmak”, “doğruluğu hakkında güvenilir bulunmadığınız bir fikrinizi ortaya koymak” benzer biçimde sorularla kişilerin
  kişi olma gereksiniminin derecesi saptanabilmektedir. Laboratuvarda meydana gelen uyum araştırmalarında kişi olma gereksinimi kuvvetli olan deneklerin daha azca uyma davranışı gösterdikleri, çoğunluğa daha azca uydukları ve yaratıcı aykırılıkta bulundukları görülmüştür. (Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar)
• Psikolojik vakalar hiçbir vakit içinde bulundukları bağlamdan bağımsız olarak ortaya çıkmaz, bu yüzden bağlam devamlı ruhsal “gerçekliğin” bir parçasıdır. (Benlik, Aile ve İnsan Gelişimi)
• … Japonya’daki genç erişkin adamların boylarının İkinci Dünya Savaşı’ndan itibaren 10 santimetre. civarında uzadığı bildiriliyor. Eğer boy kadar yüksek düzeyde kalıtımsal bir özellik bile, toplumdan topluma ve göreceli olarak kısa vakit içinde bu şekilde dalgalanmalar gösterebiliyorsa, zeka ve kişilik benzer biçimde daha azca kalıtımsallığı olan özellikler daha da fazla değişebilir. (Kültürel Psikoloji)
• Kişinin içinde bulunmuş olduğu ortam ferdin kendi benliğinin ortaya çıkmasını engellemekte ve bireyi ortamın şu demek oluyor ki ortamdaki grubun gerekliliklerini yapması için yönlendirmektedir. (Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar)
• Bize uzak olan ya da kişiliğini yitirmiş birini istismar etmek daha kolaydır. Şartlar bu şekilde olduğunda insanoğlu büyük trajedilere bile tepkisiz kalabilirler.Cellatlar genel anlamda idam mahkûmlarının başına başlık geçirerek onların kişiliklerini yok ederler. (Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar)
• Karşı karşıya olma durumu, toplumsal etkinin sertliğini arttırmaktadır. (Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar)
• Cehennem öteki insanlardır. (Kültürel Psikoloji)