Eğitim

Erken Çöken Karanlık – Kay Redfield Jamison Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Erken Çöken Karanlık – Kay Redfield Jamison Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Erken Çöken Karanlık kimin eseri? Erken Çöken Karanlık kitabının yazarı kimdir? Erken Çöken Karanlık konusu ve anafikri nedir? Erken Çöken Karanlık kitabı ne konu alıyor? Erken Çöken Karanlık PDF indirme linki var mı? Erken Çöken Karanlık kitabının yazarı Kay Redfield Jamison kimdir? İşte Erken Çöken Karanlık kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Kay Redfield Jamison

Çevirmen: Emine Bademci

Yayın Evi: Ayrıntı Yayınları

İSBN: 9789755394220

Sayfa Sayısı: 398


Erken Çöken Karanlık Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Çoğumuz yaşamımızın bir anında her şeyi bırakıp bu dünyadan ayrılmayı düşünmüşüzdür. Ama düşünsek de bunu yapmayız, bir şey bizi vazgeçirir. Oysa hakikaten bırakıp gidenler hep olmuştur ve olacaktır. Kendini öldürmek pek çoğumuz için anlaşılmaz bir eylemdir. İnsan eylemleri içinde en anlaşılmaz olanı kim bilir… İntihara eğilimli olanlarımız için ise öylesine tanıdık ve anlaşılır bir eylemdir ki bu! Tüm acılara son veren en makul ve en rahatlatıcı çözüm benzer biçimde görünür. Bu yüzden olsa gerek intihar oldukca sık yaşanmış olan bir olgudur ve ne yazık ki intihar karşısındaki toplumsal duyarlığımız oldukca azdır.

Peki biz intihar hakkında ne biliyoruz? Neden bazı insanoğlu kendini öldürür? Kendini öldüren insanların psikolojisi nasıldır? Bazı insanoğlu biyolojik olarak intihara eğilimli midir? İntihara neden olan genler var mıdır ve intiharın evrimsel bir sebebi olabilir mi? İntihara neden olan düşüncelerin altında ruhsal hastalıklar mı vardır? Varsa hangileridir ve bu hastalıklar tedavi edilebilir mi? İntiharda psikopatoloji ve nörobiyolojinin görevi nedir? İntihar düşüncesi bulaşıcı olabilir mi? Zaman vakit birçok ülkede görülmüş olan intihar salgınlarının bir sebebi var mıdır, yoksa bunlar tamamen rastlantısal mıdır? İntiharda yaşın ve cinsiyetin görevi nedir? Bir kimsenin intihara niyetli olduğu öncesinden anlaşılabilir mi? İntihar engellenebilir mi? Tarih süresince toplumsal kurumlar ve yöneticiler insanların kendini öldürmesini engellemek için hangi önlemleri almışlardır? Bu kanayan yarayı iyileştirmek için kişi ve cemiyet olarak bizlere düşen görevler nedir? Bilimin tüm bu sorulara yanıtları var mıdır?

Manik depresif hastalıktan mustarip ve kendisi de intihara girişim etmiş olan psikiyatr Kay Redfield Jamison senelerdir bu mevzu üstünde çalışıyor. Kişisel deneyimlerinin kazandırdığı kavrayış ve duyarlığı bilimsel bilgileriyle harmanlayarak yazdığı kitabında yukarıdaki sorulara yanıt arayarak intiharı anlamamıza destek oluyor. Kim bilir, bazı insanların hayatla kurmuş oldukları acılı ilişkide küçük da olsa bir rol üstlenebilir!

Derinlikli ve coşkulu bir kitap… Seneler boyu üstüne yeni bir kitap yazılmadan, kabul görmüş bir intihar incelemesi olarak duracak.”William Styron

Bu etkili kitap insanların hayatlarını değiştirecek; kuşkusuz birkaç kişininkini de kurtaracak.”Newsday


Erken Çöken Karanlık Alıntıları – Sözleri

  • Yazıları yitik bir dünya, yitik bir kişilik ve umutsuzluk hissiyatıyla doluydu.
  • İnsanoğlunun elleri dünyayı parça parça etti.
  • Ölüm derhal ensemizdedir. Boğaz bir ilmekle so­luksuz bırakılabilir, su nefes almayı durdurabilir yada sert zemin per­vasızca atlayan birinin kafatasını ezebilir, içe çekilen duman solunumu durdurabilir; sebebi ne olursa olsun… Sonuç bellidir.
  • Oldukça acayipti!
    Sanki periler beni gizlice götürmüş ve yerime bir kütük bırakmışlardı!..
    Randall Jarrell
  • İntihar kimileri için ani bir eylemdir. Kimileri içinse birikmiş umutsuzluğa yada çok kötü koşullara dayanan, uzun süre düşünüldükten sonrasında varılan bir karardır. Pek oldukca kimse için de ikisi birden geçerlidir: değişmez ve intihara eğilimli bir umutsuzluk süresi içinde aniden girişilen fiil. Ani ölüm aile geçmişlerinin ya da beyin kimyalarının dürtüsel intihara yatkın kıldığı kişileri bir çok vakit kuliste bekler; yaşamın sıçratacağı kaçınılmaz kıvılcımlar karşısında korunmasız, kuru, gevrek odun yığınlarına benzerler. Mizaçları değişken ve sav canlıysa, risk alma eğilimleri yardımıyla bu kıvılcımları bizzat üretip sıçratırlar: Kavgaları galeyana getirir; kargaşalı ve heyecanlı vakalara katlin ve vakası sürdürür; kumar oynar; yüksek gerilimli eylemlerde yer alır; anlaşmazlıkları çözmek için aracılık ederler. Stephen Pyne’nin Word Fire adlı kitabında tarif etmiş olduğu benzer biçimde “bu bitkilerle kaplanmış, kıtaların en kurak ve sıcak olanında…alışıldığı üzere her yere közleri düşen yanan odun parçalarıyla dolaşan” Avustralya yerlileri gibidirler. Dürtüsel intihara yatkın olan onlar dır: yaradılıştan aksi ve sav canlı olanlar, maninin çarkıfelek istikrarsızlığına doğal olarak olanlar, kişilik bozuklukları ve alkolizmle bağlantılı kargaşa ve bunalımlı hayadan yaşayanlar.
    Ötekiler sadece etraflıca düşünüp taşındıktan ve ıstırap, ruhsal hastalık ve kronik stresle uzun süre yaşadıktan sonrasında kendini öldürür.
  • Keşke bunu anlatabilseydim,
    böylece birileri anlayabilirdi.
    Korkarım bu;kelimelerle ifade edebileceğim bir şey değil.
    Yalnızca bu ağır, kahredici umutsuzluk var,
    her şeyden korkutan,yaşamdan korkutan.
    İçim uyuşukluk derecesinde boş.
    Sanki içimde çoktan ölmüş bir şey var.
    Aylardır tüm benliğim bu boşluğun içine çekiliyor.
    Herkes bana karşı oldukca iyiydi,oldukca çaba gösterdiler.
    Ailemin hatırı için daha değişik olabilmeyi hakikaten arzu ederdim.
    Ailemi incitmek hepsinden beterdi ve bu suçluluk duygusu bir tek ortadan yitmek isteyen yanımla savaşım ediyor.
    Fakat tam yaşamın özünde tamamlanmamış olan bir şey var.
    Son günlerde “iyileşmekte olduğum” üstüne söylenenlere karşın, kafamın içindeki,beni
    çılgına çeviren ses her zamankinden oldukca daha yüksek.
    Sanki asla kimsenin,hiçbir şeyin ulaşamayacağı bir yerde.
    Buna daha çok dayanamayacağım.
    Sanırım beni ruhsal olarak sapkın,tersyüz olmuş öyleki bir şey ele geçiriyor ki; artık savaşım edemeyeceğim.
    Keşke kimseyi incitmeden yok olabilseydim,
    Üzgünüm!


Erken Çöken Karanlık İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Kitabı daha bitirmedim fakat buraya bi not düşmek isterim şundan dolayı daha bir tek bir çeyreğini okumama karşın fanatik kaldığım kitabın azca ilkin okuduğum 10 sayfası beni büyük hayal kırıklığına uğrattı. Yazara oldukca öfkeliyim. Ertelemeden yazmak istedim.
Sen ki kendin de depresyondan muzdarip olmuş ve zamanında sıkça intiharı düşünmüş hatta intihardan oldukca yakın bir arkadaşını yitirmiş bir insansın, ne diye her istatistiki verinin arkasından “her intihar eden kişide muhakkak psikiyatrik bir hastalık vardır” diye vurgularsın? Gerçekten bu söylediğim cümleyi son 10 sayfadır o denli oldukca yeniden etti ki ben bu mevzuyla ilgilenen bir hekimin vakalara geniş bir perspektiften bakabilen biri olmasını beklerdim. Benim ruhsal hastalıklar ve bunlardan muzdarip kişilerle ilgili tüm görüşlerimi baştan şekillendiren ve tüm önyargılarımı yıkan Oliver Sacks’ın kitap/kitap–8265 kitabı olmuştur. Ayrıca yazar/i212 ‘nun kitap/kitap–254 kitabı da beni müthiş sarsıp bakış açımı değiştirmiştir. Yani diyeceğim o ki, yaşını başını almış bir tabip olarak kendi de oldukca iyi bilir ki tıpta %100 kati hiçbir şey yoktur. Durum buyken, daha karaciğer rahatsızlığı olan birini bile tüm laboratuar tetkikleri ve görüntüleme yöntemleriyle takip edebildiğimiz halde, ona kati tanı koymakta zorlanırken; yapısı hala tamamen çözülememiş beyin ve sinir sistemiyle ilgili sorunları olan insanları “akıl hastası”, “psikiyatrik hasta” diye etiketlemek bu kadar kolay olmamalı. Hele de intihardan yaşamını yitirmiş olup artık kendini anlatma şansı olmayanları. (bahar)

Kay Redfield Jamison – Erken Çöken Karanlık (İntiharı Anlamak)… Ayrıntı Yayınları’ndan çıkıyor bu görkemli araştırma/araştırma kitabı. Yaklaşık dört yüz sayfa. Bildiğim kadarıyla baskısı yok. İntiharla ilgili, yenisi yazılana kadar, en yetkin kitap budur, diyenler var. İnceleme/araştırma olmasına karşın, bir romanmış benzer biçimde akıp gitti. Bu arada yazarı da intihar etmesine karşın ölümden kıl oranı kurtulan bir psikiyatrist. Kitabı okurken intiharın karmaşık, konuşmaktan imtina edilen ve kimi zaman hakir görülen yaşamına eğilip yansımasını seyrediyor insan. Süratli giden bir trenin önüne atlamak, bileğini, boynunu kesmek, havagazı ocağına kafasını sokmak, siyanür içmek, kaşık yutmak, yakıcı tabanca kullanmak… Kendini öldürecek derecede yaralanlayanların bir bir çok; çevreleri tarafınca sevilen, iş yaşamında başarıya ulaşmış, pozitif ilişkiler kurabilen insanoğlu. İnsanın kendine zarar vermekten başka bir çaresinin kalmaması ve bu eylemi yaparken çoğunlukla çevresindeki insanların daha rahat edeceğini varsayarak bu fiili gerçekleştirmesi oldukca acı… Kitap çok da fazla öğretici. Mesela kolestrol ve OMEGA – 3 yağ asitlerinin eksikliği ile intihar içinde bir birlikteliğin var olduğuna dair ciddi bulguların olması beni şaşırttı. Serotonin denen b.kun “bu kadar mühim” olabileceğini düşünmemiştim, genetik yatkınlığın belirleyiciliğini bir tarafa bırakırsak, intihara meylin ilkbahar-yazları arttması, güz/kış depresyon ayı klişesini yerle bir etti. Doktorları tarafınca “iyileşiyor” dendiği dönemlerde, daha oldukca intihar vakasının gerçekleşmesi, intihar olgusunun ne kadar karmaşık bir yapısının bulunduğunun da kanıtı durumunda. Kadınların intihara daha yatkın olduğu; fakat adamların sertlik eğilimlerinden (yakıcı silahlara kolay erişim, eylemin sonuçlanmamasını başarısızlık olarak görmek vb.) dolayı, intiharı ölümle sonlandırma noktasında daha başarıya ulaşmış oldukları da bir başka garip bilgiydi. Kitabın muradı, intiharı önlemek için toplumda farkındalık oluşturmak. Ulaşabilirseniz oldukca başarıya ulaşmış bir kitap. İyi okumalar… (Özgür Çırak)

Kendisi de bipolar bozukluktan muzdarip bir hekimin dilinden kaleme alınmış, depresif ve mantık atak donemlerini irdeleyen bir kitap. Seneler ilkin okudum sadece oldukca begenmistim, hisleri betimleme tarzi etkileyiciydi. Kütüphanemde buldunduracağim turden bir kitap. (dalgalı.bulutlu)


Erken Çöken Karanlık PDF indirme linki var mı?


Kay Redfield Jamison – Erken Çöken Karanlık kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Erken Çöken Karanlık PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Kay Redfield Jamison Kimdir?

Kay Redfield Jamison, Johns Hopkins Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde psikiyatri profesörü ve İskoçya’daki St. Andrews Üniversitesi’nde fahri İngilizce profesörüdür. Ülkesinde satış rekorları kıran An Unquiet Mind: A Memoir of Moods and Madness [Durulmayan Bir Kafa: Bir Delilik ve Duygudurum Güncesi, çev.: Pınar Kür, Oğlak Yay., 1996] kitabının yazarı ve manik depresif hastalık hakkında genel kabul gören tıbbi bir metnin yazarlarından biridir. Touched with Fire: Manic-Depressive Illness and the Artistic Temperament kitabının yanı sıra ruh hali bozuklukları, psikoterapi, psikofarmakoloji ve intihar hakkında yüzden fazla bilimsel makalesi vardır. Los Angeles, Kaliforniya Üniversitesi Duygulanım Bozuklukları Kliniği eski direktörü Dr. Jamison, Amerikan İntiharı Önleme Vakfı Araştırma Ödülü dahil birçok ulusal ve internasyonal ödülün sahibidir. Halen Ulusal Sağlık Kurumu’nda doktor ve bilim adamı olan eşi Richard Wyatt ile beraber Washington’da yaşamaktadır.


Kay Redfield Jamison Kitapları – Eserleri

  • Durulmayan Bir Kafa
  • Erken Çöken Karanlık


Kay Redfield Jamison Alıntıları – Sözleri

  • Babam bir şeye merak saldı mı sanki büyüye kapılırdı; coşkulu, esprili, derhal her şeyle ilgilenen, tabiat ananın güzelliklerini derin bir keyif ve orijinallikle betimleyebilen bir kişiydi. (Durulmayan Bir Kafa)
  • Aldanıp içimi döktüm onlara ben. Dökülene basıp geçtiler. (Durulmayan Bir Kafa)
  • Bir günün sonunda tedirginlik sarıyor insanı, ya da üzerine kasvet yığılır, ya da kuvvetli inançlar baş gösterir ya da deli hevesler üşüşür kafasına. İnsanın yaşamını belirleyen, çalışmalarının özünü ve yönünü değiştiren, sevgilerine ve dostluklarına renk katan, nihai anlam veren bunlardır işte. (Durulmayan Bir Kafa)
  • Oldukça acayipti!
    Sanki periler beni gizlice götürmüş ve yerime bir kütük bırakmışlardı!..
    Randall Jarrell (Erken Çöken Karanlık)
  • Ölüm derhal ensemizdedir. Boğaz bir ilmekle so­luksuz bırakılabilir, su nefes almayı durdurabilir yada sert zemin per­vasızca atlayan birinin kafatasını ezebilir, içe çekilen duman solunumu durdurabilir; sebebi ne olursa olsun… Sonuç bellidir. (Erken Çöken Karanlık)
  • “Dünyaya katlanabilmemizi sağlayan iyiliklerimizin tarihidir” demiş Robert Louis Stevenson. “Eğer iyi yürekliler olmasaydı, iyilik dolu sözler, bakışlar, mektuplar olmasaydı… yaşamımızın en kötü niyetle hazırlanmış pis bir şaka olduğuna inanasım gelirdi.” (Durulmayan Bir Kafa)
  • Hangi duygularım gerçek? Ben, hangi benim? Aklına eseni icra eden, deli, kaotik, anarşik, deli şahıs mi benim? Çekingen, içine kapanık, çaresiz, intihara eğilimli, karamsar, bitkin şahıs mi benim? Herhalde her ikisinden de var içimde, ümit ederim ikisinin de fazlası yok. İniş çıkışlarıyla meşhur olan Virginia Woolf ne güzel özetlemiş: “Yeraltına dalışlarımız duygularımızı ne ölçüde renklendiriyor? Yani, demek istediğim, herhangi bir duygu ne kadar gerçek?” (Durulmayan Bir Kafa)
  • İntihar kimileri için ani bir eylemdir. Kimileri içinse birikmiş umutsuzluğa yada çok kötü koşullara dayanan, uzun süre düşünüldükten sonrasında varılan bir karardır. Pek oldukca kimse için de ikisi birden geçerlidir: değişmez ve intihara eğilimli bir umutsuzluk süresi içinde aniden girişilen fiil. Ani ölüm aile geçmişlerinin ya da beyin kimyalarının dürtüsel intihara yatkın kıldığı kişileri bir çok vakit kuliste bekler; yaşamın sıçratacağı kaçınılmaz kıvılcımlar karşısında korunmasız, kuru, gevrek odun yığınlarına benzerler. Mizaçları değişken ve sav canlıysa, risk alma eğilimleri yardımıyla bu kıvılcımları bizzat üretip sıçratırlar: Kavgaları galeyana getirir; kargaşalı ve heyecanlı vakalara katlin ve vakası sürdürür; kumar oynar; yüksek gerilimli eylemlerde yer alır; anlaşmazlıkları çözmek için aracılık ederler. Stephen Pyne’nin Word Fire adlı kitabında tarif etmiş olduğu benzer biçimde “bu bitkilerle kaplanmış, kıtaların en kurak ve sıcak olanında…alışıldığı üzere her yere közleri düşen yanan odun parçalarıyla dolaşan” Avustralya yerlileri gibidirler. Dürtüsel intihara yatkın olan onlar dır: yaradılıştan aksi ve sav canlı olanlar, maninin çarkıfelek istikrarsızlığına doğal olarak olanlar, kişilik bozuklukları ve alkolizmle bağlantılı kargaşa ve bunalımlı hayadan yaşayanlar.
    Ötekiler sadece etraflıca düşünüp taşındıktan ve ıstırap, ruhsal hastalık ve kronik stresle uzun süre yaşadıktan sonrasında kendini öldürür. (Erken Çöken Karanlık)
  • Keşke bunu anlatabilseydim,
    böylece birileri anlayabilirdi.
    Korkarım bu;kelimelerle ifade edebileceğim bir şey değil.
    Yalnızca bu ağır, kahredici umutsuzluk var,
    her şeyden korkutan,yaşamdan korkutan.
    İçim uyuşukluk derecesinde boş.
    Sanki içimde çoktan ölmüş bir şey var.
    Aylardır tüm benliğim bu boşluğun içine çekiliyor.
    Herkes bana karşı oldukca iyiydi,oldukca çaba gösterdiler.
    Ailemin hatırı için daha değişik olabilmeyi hakikaten arzu ederdim.
    Ailemi incitmek hepsinden beterdi ve bu suçluluk duygusu bir tek ortadan yitmek isteyen yanımla savaşım ediyor.
    Fakat tam yaşamın özünde tamamlanmamış olan bir şey var.
    Son günlerde “iyileşmekte olduğum” üstüne söylenenlere karşın, kafamın içindeki,beni
    çılgına çeviren ses her zamankinden oldukca daha yüksek.
    Sanki asla kimsenin,hiçbir şeyin ulaşamayacağı bir yerde.
    Buna daha çok dayanamayacağım.
    Sanırım beni ruhsal olarak sapkın,tersyüz olmuş öyleki bir şey ele geçiriyor ki; artık savaşım edemeyeceğim.
    Keşke kimseyi incitmeden yok olabilseydim,
    Üzgünüm! (Erken Çöken Karanlık)
  • Oldukça daha çok şeyi oldukca daha derinden hissettim, oldukca değişik, oldukca yoğun yaşantılarım oldu; daha oldukca sevdim, daha oldukca sevildim; daha oldukca ağladığım için daha oldukca güldüm; oldukca fena kışlar geçirdiğim için baharların tadına daha oldukca vardım. (Durulmayan Bir Kafa)
  • Yazıları yitik bir dünya, yitik bir kişilik ve umutsuzluk hissiyatıyla doluydu. (Erken Çöken Karanlık)
  • İnsanoğlunun elleri dünyayı parça parça etti. (Erken Çöken Karanlık)
  • Doğası tutkulu olan biri düş-katilleri karşısında korunmasızdır. (Durulmayan Bir Kafa)

loading…

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş