Eğitim

Eupalinos ve Öteki Söyleşimler – Paul Valery Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Eupalinos ve Öteki Söyleşimler – Paul Valery Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Eupalinos ve Öteki Söyleşimler kimin eseri? Eupalinos ve Öteki Söyleşimler kitabının yazarı kimdir? Eupalinos ve Öteki Söyleşimler konusu ve anafikri nedir? Eupalinos ve Öteki Söyleşimler kitabı ne konu alıyor? Eupalinos ve Öteki Söyleşimler PDF indirme linki var mı? Eupalinos ve Öteki Söyleşimler kitabının yazarı Paul Valery kimdir? İşte Eupalinos ve Öteki Söyleşimler kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Paul Valery

Çevirmen: Tahsin Yücel

Editör: Orçun Türkay

Yayın Evi: Yapı Kredi Yayınları

İSBN: 9789753630719

Sayfa Sayısı: 123


Eupalinos ve Öteki Söyleşimler Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Paul Valery yüzyılımızın en büyük ozanlarından biridir, dönerek dolaşıp anlığın yaratım etkinliğine gelen düşünsel serüveniyle de uygar yazın anlayışının ana kaynaklarından birini oluşturur. Eupalinos işte bu düşünsel serüvenin garip dışavurumlarından biri. Mimarlık, dans, müzik, şiir, tek sözcükle sanat, hangi yönelimlerin ve ne tür etkinliklerin sonucudur? Valery burada bunu sorgular. Bunu yaparken de, Platon şeklinde, ilk olarak Sokrates’in yetkesinden yararlanmak ister şeklinde görünür. Ama onun Sokrates’i uygar bir Sokrates’tir; bir Mallarme inceliğiyle simgeci kuramı savunur, bir Baudelaire duyarlığıyla “adına yaşama sıkıntısı denen zehir”den sözeder. Ne var ki, derhal devamlı, tıpkı Sokrates şeklinde, her şeyin kaynağına inmek ister; derhal devamlı da, gene Sokrates şeklinde, olguları can evinden yakalar.


Eupalinos ve Öteki Söyleşimler Alıntıları – Sözleri

  • Dünyaya gelen çocuk sayılmaz bir kalabalıktır, yaşam erkenden tek bir bireye, ortaya çıkan ve ölen kişiye indirger onu.
  • “İnsanın kimi yaşları yol kavşakları gibidir. “
  • Olan şey olma ürküntüsü onu kendine binlerce maske yapmış olup binlerce maske boyamaya yöneltmiştir; ölümlülerin başka hiçbir varolma sebepleri yoktur. Ölümlüler ne için vardır?-İşleri bilmektir. Bilmek mi? Peki bilmek nedir? – Hiç kuşkusuz olduğu şahıs olmamaktır.
  • “Ben kendi zincirlerimin kuyumculuğunu yaptım!”
    .
  • Beklenmedik incelik bizi sarhoş eder.
  • Bu ne büyük özsaygı bu şekilde! Birer gölge olduğumuzu unutuyorsun…
  • PHAİDROS
    Hiçbir şey işitmiyorum. Pek bir şey de görmüyorum.
    SOCRATES
    Belki de yeterince ölmedin.
  • Şimdi varlığımızı oluşturan ince madde gülmemize elvermiyor. Gülmem icap ettiğini duyuyorum, fakat gülemiyorum…
  • Hiçbir şey duymuyorum. Ölmedim. Gene de canlı değilim.


Eupalinos ve Öteki Söyleşimler İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Modern Sokrates’in Zihni Kurcalamaları: “Bizim Sokrates her şeyin ruhunu, hatta ruhun ruhunu kavramadıkça rahat edemez!”
Her şeyin derinini sorgulayan bir Sokrates’in satırlarını okumak ister misiniz? Hem de bu Sokrates, uygar bir Sokrates! Bu sorgulama eylemi öyleki yoğun bir durumda ki, kitabı anlamayı oldukça zorlaştırır duruma getiriyor. Bir de Valery’nin sembolist bir fikir dünyası olması sebebiyle eserimizdeki semboller havada uçuşmaya başlıyor. Metinde tuttuğunuzu koparmalısınız, aksi hâlde satırlar su şeklinde akıp gidecek ve anlamakta oldukça zorlanacaksınız. Tam anlamıyla sindirememenin hüznünü yaşayacaksınız. Özellikli felsefe okumalarınızın başlangıcındaysanız bu kitabından inanılmaz sıkılmanız pek ihtimaller içinde bir durumdur.
Dans, mimari, müzik, şiir şeklinde kavramların üstünden insanların dünyadaki çırpınışları aktarılmaktadır. Bu sanatlar birebir ruh dünyamız ve çoğunlukla duygularımızla alakalıdır. Sokrates’e söz verelim: “En güzel şey seni kendisinden çok uzaklara götürdüğünden, hep başka şey görürdün,” evet, bu sanatlar bizi görünüşlerin pek ötesine götürür. Var olan ile var olmayanın çatışması yaşanır ve bu çatışmada ruhumuz inanılmaz bir haz duyar. Ayrıca ekler: “Konuşmayan, şarkı da söylemeyen yapılar yalnızca horgörümüzü hakeder; bunlar ölü nesnelerdir.”
Sanat, yaratmaktır. Yaratmaksa aşkların ve hazların en ateşlisidir. Yaratmanın tadına varan ruhen büyük bir doyuma ulaşmaktadır. Biraz da Sokrates bu durumu anlatsın:
“’Phaidros, sanatım üzerinde ne denli çok düşünürsem, onu o denli çok uyguluyorum,’ diyordu bana; ‘ne denli çok düşünüp o denli fazla etkinlik gösterirsem, mimar olarak o denli acı çekip o denli sevinç duyuyorum; – o denli de kendimi kendim olarak duyuyorum, gittikçe daha kesin bir haz ve açıklıkla.’” Ve sözcüklerin, düşüncelerin ruh dünyamızdaki tesirini de belirtmeden geçmeyelim: “Evet… Işıldayan düşünüm sarhoş ediyor beni… Ve tüm sözcüklerin ruhumda titrediğini duyuyorum.”
Varoluşçuları sevindirecek bir alıntı, kurun kendinizi: “Yapıları kura kura kendimi de kurduğuma inanıyorum.”
Hepimiz içimizde nice nice meslekler, statüler besleriz, fakat karşımıza çıkan bazı durumlardan dolayı beslediklerimizin yavaş yavaş öldüğünü fark ederiz. Şöyleki diyor Sokrates: “Benim içimde de bir mimar vardı, koşullar oluşmasını sağlayamadı.”
Kitabı oldukça beğendiğimi söyleyebilirim, oldukça yoğun bir felsefeden ve bol miktarda güzel alıntıdan sonrasında ağzımda güzel bir tat bıraktı. Yalnız kitabın zorluğuyla beraber onu tam olarak özümseyememiş olmam birazcık canımı sıktı. Kitabı yavaş yavaş, sindire sindire okumayı tavsiye ederim. Yakalayabileceğiniz bir cümle bile yaşamınıza oldukça değişik bir perspektif elde edecektir diye düşünüyorum.
Keyifli okumalar 🙂 (Doğukan)


Eupalinos ve Öteki Söyleşimler PDF indirme linki var mı?


Paul Valery – Eupalinos ve Öteki Söyleşimler kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Eupalinos ve Öteki Söyleşimler PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Paul Valery Kimdir?

20. yüzyılın en büyük şairlerinden biridir. 1894’ten başlayıp ölünceye kadar her gün düşüncelerini not etmiş olduğu Defterler yazarın kimliğinin aynası sayılır. Deniz Mezarlığı ise şiir sanatının doruklarına çıkmış olduğu eseridir. Bundan başka felsefe ve eğitim üstüne de yazılar yazmış, 1925’te de Fransız Akademisi’ne seçilmiştir.

Paul Valéry, Sembolizm akımının en mühim temsilcilerindendir. Korsikalı bir gümrük memuruyla asil bir İtalyan kadının oğlu olarak Cenup Fransa’da Sete adlı bir liman kentinde dünyaya geldi. 30 Ekim 1871’de doğan Valery, liseyi bitirdikten sonrasında Montpellier Üniversitesi’nde hukuk okumaya başladı. Aradan fazla süre geçmeden daha oldukca doğa bilimleri, müzik ve edebiyata ilgi duymaya başladı. 1892’de kendini tamamen yazarlık çalışmalarına verebilmek için Paris’e yerleşti. Güzellikle gerçeklik mevzusundaki düşlerinin şiirle gerçekleşemeyeceğini anlayınca derin bir ruhsal bunalıma giren yazar 1892’de edebiyat alanında kariyer yapmaktan vazgeçti. Bunun yerine daha oldukca matematikle ilgilenmeye karar verdi. 1894’te düşüncelerini günü gününe kaydetmeye başladı. 51 yıl süresince uğraş verdiği bu alandan ortaya 271 defter çıktı. Cahiers adıyla gösterilen bu defter post çağdaş dönem insanının şuur analizidir. Andre Gide ile arkadaşlığını yaşam boyu sürdüren Valery, adı geçen yazarla mektuplaşmalarında Cahiers’lerin düşüncelerine hakim olmak için bir olarak sağladığını ifade etmiştir. Bu defterler kültür, siyaset, din ve felsefe mevzularındaki düşüncelerini olduğu şeklinde düzyazı, şiir, karakalem çalışmalarını ve suluboya resimlerini içermektedir.

En üst düzeydeki soyuk düşüncelerini tam bir sanat içerikli yaratıcı güçle birleştirerek seçkinleşen Leonardo da Vinci’yi en ideal insan tipi olarak gören Valery, Leonardo da Vinci Yöntemine Giriş adlı kitabında bu hayranlığını dile getirdi. Aynı yıllarda 10 bölümden oluşan ve 1946’da tamamı gösterilen Teste dizisinin ilk kitabı Mösyö Teste ile Bir Akşam’ı da çıkardı. Yazarın içsel değerleri anlatmayı amaçladığı bu metinlerin odak noktasını, oldukca sıkı zihinsel bir çilecilik içinde yaşanmış olan borsa spekülatörü Mösyö Teste oluşturmaktadır.

Paul Valery, 1897’de Savaş Bakanlığı’nda tutanak sekreterliği görevine getirildi. Üç yıl sonrasında Jeannie Gobullard ile evlenen yazar, 1920’ye kadar çalışacağı Havas adlı haber ajansına da o yıllarda geçti. 1917’de dört senelik bir çalışmanın ürünü olan Genç Parque adlı ilk manzum yapıtını tamamladı. Bu yapıtında 512 dizelik klasik Aleksandren’lerden oluşmaktadır. Yaşamı düzenleyen üç alınyazısı tanrıçasının en genci, şairin yeni uyanmış olan yaratıcı enerjisini simgelemektedir. Şiirin bunun haricinde, Valery’nin güzel duyu bir kuram ve bunun ergonomik uygulaması için verdiği harp vurgulanmaktadır. Valery için mühim olan biçimdir. Şiir sanatına karışık bir evren olarak bakan ozan, şiirin arkasında bir anlam aramaksızın bir partisyon şeklinde okunması icap ettiğini savunuyordu. Büyüler adlı yapıtı poesie pure denilen arı şiir akımına dayanan ve estetiğin otonom dünyasını üretmeyi amaçlayan simgesel şiir antolojisi içinde gösterildi. Bu antolojinin en meşhur şiiri ölüm ve yaşam, süre ve edebiyat mevzularında şiirsel bir meditasyon olan Deniz Mezarlığı adlı, Rainer Maria Rilke tarafınca 1925’ta Almanca’ya çevrilen şiirdir. Pitya Delfi Kehaneti’nin aynı adlı rahibesinin öyküsünü özetleyen bu yapıtta sanatçının esinine uymasının mı yoksa emek vererek yaptığını oluşturması icap ettiğinin mi sorusunu ele almaktadır. Valery için devamlı emek verme süreci, sağlanan sonuçtan daha mühim olmuştur. Bu nedenle “Palmiye” şiirinde de şiir çalışmalarını ele almıştır. Sonraki yıllarında tecrübe etme yazarlığına ağırlık veren Paul Valery, bu yazılarıyla şiirin birçok çağdaş terimine öncülük etti. 1925 senesinde Academie Française üye seçilen yazar, bir yıl sonrasında Rhumbs adlı aforizma denemesini yayınladı. 1927’de denemenin ikinci cildi olan Autre Rhumbs çıktı. 1937 senesinde College de France’a Şiir Sanatı Kürsüsü Profesörü olarak atanan Valery, dört yıl sonrasında Benim Faust’um adlı tiyatro oyununu yazdı. Bu oyunda düşlemeyi ve varolmayı benzeri olmayan bir halde birleştiren bir kişilik olarak görmüş olduğu Goethe’yi incelemesi sonucunda kaleme aldı. Oyunun başkahramanı olan Faust adındaki alim, sekreterine yaşamının toplamı ve takdiri anlamında bir tür anlarından oluşan son eserini dikte ettirmekteydi. 20 Temmuz 1945’te Paris’te yaşamını yitiren Paul Valery, devlet töreniyle defnedildi.


Paul Valery Kitapları – Eserleri

  • Monsieur Teste
  • Eupalinos ve Öteki Söyleşimler
  • Bugünkü Dünyaya Bakış
  • Şiir Sanatı
  • Degas Dans Desen
  • Defterler
  • Tinsel Kriz


Paul Valery Alıntıları – Sözleri

  • Ben sevdiğimi gizlemek istiyordum. Sır sahibi olmak bana iyi geliyordu, onu bir aldanma yada bir tohum şeklinde içimde saklıyordum. (Şiir Sanatı)
  • .
    Kurguya, yabancı seyahatlere ve olağan dışı şeylere olan özlemimiz, görsel hayal gücü eksikliğinden ve tam anlamıyla zihin yokluğu için yetersizlikten meydana gelmektedir.
    Yine de herhangi bir şeye birkaç dakika bakmak yeterlidir ve malum bilinmeyene, yaşam bir rüyaya, an ise sonsuzluk olur.
    … (Defterler)
  • .
    Bulmak oldukça kolay, bulduğunu kendine eklemek zor.
    … (Defterler)
  • Sözcüklerle meydana getirilen suikastlar vardı. (Monsieur Teste)
  • Acı çekmek, dikkatini, bir şeye, en üst düzeyde vermek anlamına gelir; ben de bir parça dikkat adamıyım. (Monsieur Teste)
  • İnsan yapmış olduğu şeyi değil, günün birinde yapabileceği şeyi önemsemeli; yoksa, çalışmanın anlamı yok. (Degas Dans Desen)
  • Her alanda, hakikaten kuvvetli olan şahıs hiçbir şeyin verilmediğini,her şeyin kurulması,her şeyin karşılığının verilmesi icap ettiğini en iyi duyumsayan,önünde engel göremediğinde ürperen, engeller yaratan kişidir…
    Onda,şekil gerekçeli bir karardır. (Degas Dans Desen)
  • Umut yaşatır fakat gerilmiş ip üstünde. (Bugünkü Dünyaya Bakış)
  • “Neyi istiyorsam, değerim odur.” (Bugünkü Dünyaya Bakış)
  • Karşılıklı yanlış anlamadan daha organik bir şey yoktur; tersi devamlı şaşırtıcıdır. Hata haricinde hiçbir şey üstünde anlaşmaya varılmadığına ve insanoğlu arasındaki tüm uyumun bir hatanın mutlu meyvesi olduğuna inanıyorum. (Şiir Sanatı)
  • insan kendi benliğine tepeden tırnağa silahlı girmeli. (Monsieur Teste)
  • ” Doğaya eklenmiş insan…” (Degas Dans Desen)
  • “İnsanın kimi yaşları yol kavşakları gibidir. ” (Eupalinos ve Öteki Söyleşimler)
  • Olan şey olma ürküntüsü onu kendine binlerce maske yapmış olup binlerce maske boyamaya yöneltmiştir; ölümlülerin başka hiçbir varolma sebepleri yoktur. Ölümlüler ne için vardır?-İşleri bilmektir. Bilmek mi? Peki bilmek nedir? – Hiç kuşkusuz olduğu şahıs olmamaktır. (Eupalinos ve Öteki Söyleşimler)
  • Dünyaya gelen çocuk sayılmaz bir kalabalıktır, yaşam erkenden tek bir bireye, ortaya çıkan ve ölen kişiye indirger onu. (Eupalinos ve Öteki Söyleşimler)
  • Kişi yalnızca kendini şaşırtmaya çalışmalıdır. (Degas Dans Desen)
  • PHAİDROS
    Hiçbir şey işitmiyorum. Pek bir şey de görmüyorum.
    SOCRATES
    Belki de yeterince ölmedin. (Eupalinos ve Öteki Söyleşimler)
  • “İçimizde olanlarla aramıza mesafe koyamayız.” (Monsieur Teste)
  • Beklenmedik incelik bizi sarhoş eder. (Eupalinos ve Öteki Söyleşimler)
  • “Ben kendi zincirlerimin kuyumculuğunu yaptım!”
    . (Eupalinos ve Öteki Söyleşimler)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş