Eğitim

Fakir Gencin Hikayesi – Cüneyt Arkın Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Fakir Gencin Hikayesi – Cüneyt Arkın Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Fakir Gencin Hikayesi kimin eseri? Fakir Gencin Hikayesi kitabının yazarı kimdir? Fakir Gencin Hikayesi konusu ve anafikri nedir? Fakir Gencin Hikayesi kitabı ne konu alıyor? Fakir Gencin Hikayesi PDF indirme linki var mı? Fakir Gencin Hikayesi kitabının yazarı Cüneyt Arkın kimdir? İşte Fakir Gencin Hikayesi kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Cüneyt Arkın

Yayın Evi: Epsilon Yayınları

İSBN: 9789944828307

Sayfa Sayısı: 208


Fakir Gencin Hikayesi Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

“İşte bu yüzden ben hep dargın bakan bir çocuktum…”

Filmlerimde zalimin karşısında ezilen yoksulun, hakkı yenenin yanındaydım hep…

Kuvvetli, yiğit, cesurdum.

Emeğin, alın terinin yanındaydım.

Başıma gelecek belaları umursamadan, durmadan horlanan, hakkını arayamayan halkımın acılarını paylaşıyor, yenilmez görünen büyük, acımasız güçlerle ölümü göze alarak savaşıyordum.

Cömerttim, insan âşığıydım….

Yılmaz, yürekli bir savaşçıydım.

Ordular bozuyor, kaleler fethediyordum.

Peki filmlerimde böyleydim de, hususi hayatımda aynı doğrucu, halkını, yurdunu seven insan mıydım?

Halkıma ne kadar dürüst davrandım?

Hayatım süresince, kendime bu tarz şeyleri sormuş oldum, kendimle hesaplaşıp durdum.

(Tanıtım Bülteninden)


Fakir Gencin Hikayesi Alıntıları – Sözleri

  • Cenazenin götürdüklerinden daha fazlaca geride bıraktıkları insanoğlunun yüreğini yakıyor.
  • Cüneyt Arkın
    1937’de hayata merhaba dedi
    beş yıl sonrasında
    bozkırda
    babasının yanında
    çoban oldu
    öksüz kuzuları sevmiş oldu
    köpeğini, eşeğini
    güneşten, soğuktan bağrı yanık
    kara,kuru,yoksul
    fakat sonsuz hür bir çocukluğu oldu
    gençliğinde hiçbir kızın elini tutamadı
    ve bigün
    hekim oldu
    sonrasında artiz
    malın gözüydü artık
    nice bayanlar sebdi
    asla biri yoktu
    şu sebeple onları öpmüyor, karate yapıyordu
    yüzlerce film
    o denli köfte
    yaşamı süresince nayır, nolamaz dedi
    geçenlerde öldü
    reklam filmi çekerken
  • Cenazenin götürdüklerinden daha fazlaca geride bıraktıkları insanoğlunun yüreğini yakıyor.
  • Tıp Fakültesi’nin son döneminde üçer aylık hanım doğum cerrahi, dahiliye stajlarını bitirdiğimde kıymetli hocam Profesör Doktor Cihat Abaoğlu bana bir iş buldu. Evlerde 24 saat ağır hasta bekliyordum. Altlarını temizliyor, kriz anlarında doktorun yönerge yazısına nazaran müdahale ediyordum. İlk gün on lira aldım. Hemen fırına koştum. On liralık ekmek aldım.
    Oburca kusacak kadar yedim. Adeta çiğnemeden yutuyordum. Sonunda kustum.
    Ama gene yedim. Kalanları yatağımın başucuna koydum.
    Oda dostlarım dalga geçiyorlardı. Umrumda değildi. Ekmekleri orada görmekle açlık korkumu yeniyor, rahatlık buluyordum.
  • Bilhassa zamanı filmlerde o şekilde fazlaca kaza geçirdim ki,sonunda patronlar bir karar aldılar.
    “Cüneyt Arkın her kaza geçirdiğinde işler aksıyor, çekimler duruyor. Bu yüzden maddi kayıplarımız devasa yükseklikte oluyor. Bundan sonrasında yüksekten atlama, düşme benzer biçimde fazla beceri gerektirmeyen tehlikeli sahnelerde dublör kullanılacaktır.”
    İlk dublör o gün geldi. Yanında üç kız arkadaşı vardı. Belli yiğit, onlara hava atacaktı.
    Setimize kasıla kasıla girdi. Bir hava ki, Cüneyt Arkın onun yanında kaç para eder.
    Delikanlı tıpkı Cüneyt Arkın benzer biçimde bakıyor, onun benzer biçimde gülüyor.
    Hayran kaldık
    Bana bile Cüneyt Arkın benzer biçimde baktı.
  • Tramvayda tanışmıştık.
    O kadının bakışlarını asla unutamadım.
    İç çamaşırlarıma iğrenerek bakıyordu.
    Hayır, yamalı değildi, kirli de değildi. Onları anam Sümerbank pazarından kumaş alıp kendi eliyle dikmişti.
    Defalarca çivitle yıkadığından fazlaca lekeli ve fazlaca kirli duruyordu.O gün ceketimi satıp kendime yeni iç çamaşırları aldım.Bu olayın tesiri beni o şekilde sarsmış ve içime o şekilde işlemiş ki, şöhret olup paraya kavuştuğumda lüzumlu gereksiz durmadan iç çamaşırı satın alıyordum.
  • İlk dublör o gün geldi. Yanında üç kız arkadaşı vardı. Belli yiğit, onlara hava atacakti.
    Setimize kasila kasila girdi. Bir hava ki, Cüneyt Arkın onun yanında kaç para eder.
    Delikanlı tıpkı Cüneyt Arkın benzer biçimde bakıyor, onun benzer biçimde gülüyor.
    Hayran kaldık.
    Bana bile Cüneyt Arkın benzer biçimde baktı.
  • Bir insanoğlunun gencecik hayatında bir kızdan, bir sevgiliden yoksun kalması ne kadar hüzünlü, üzüntü verici bir şeydi.
    Bu acı yokluk, hayatım süresince icimde kanayan bir yara olarak kaldı.
  • Anadolu insanının yere çöküşünde acıklı bir hal vardır.
  • Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olacakmış. Olsun. Ne değişecek ki.
    Çocuklarımızı kendi ellerimizle öldürmeye devam edeceğiz.
  • Seven sevdiğinden ayrı kalamaz.Güzel, iyi olan her şeyi beraberce paylaşmak ister.Sevgide insanoğlunun iç dünyasının zenginlikleri, güzellikleri öne çıkar.
  • Hiddet duyan insan olup bitenlerin bilincinde olan insandır.


Fakir Gencin Hikayesi İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Anı, hatıra kitaplarını okumayı sevmem fakat Cüneyt Arkın’ı merak ettim, okudum.Cüneyt Arkın’a pek değinmemiş gerçek adı Fahrettin’in hayatından bahsetmiş daha fazlaca.Zor hayatında desteksiz kalmış bu günlere kolay gelmemiş lafın kısası DELİKANLI adammış. (Halil Bal)

Çocukluğumdan beri hayranıyımdır Cüneyt Arkın’ın. Kişiliği olsun, hayata görüş açısı olsun fazlaca iyi bir insan bulunduğunu devamlı hissetmişimdir. Oyunculuğuna esasen diyecek söz yok fakat yazar Cüneyt Arkın’ı görmek de güzel bir duygu.
Cüneyt Arkın, kitabında anılarına, şiirlerine yer vermiş. Kitapta bunun haricinde cemiyet adına güzel tespitleri de var. Hem tıp eğitimi almış olmasının, hem de oyuncu olmasının etkisiyle toplumumuzu oldukça iyi çözümleme etmiş bulunduğunu görebiliyorsunuz. Ayrıca kitap Cüneyt Arkın’ın niçin Cüneyt Arkın bulunduğunu da anlamanızı sağlıyor. (Fox Mulder)

Cüneyt Arkın’ın anılarını ve şiirlerini içeren “Adını Unutan Adam” adlı kitabını okumuştum, beğenmiştim. Şimdi bu kitaba rastlayınca merak ettim. (Exlibris)


Fakir Gencin Hikayesi PDF indirme linki var mı?


Cüneyt Arkın – Fakir Gencin Hikayesi kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Fakir Gencin Hikayesi PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Cüneyt Arkın Kimdir?

Cüneyt Arkın, aslolan adı Fahrettin Cüreklibatır, (d. 8 Eylül 1937; Karaçay, Odunpazarı, Eskikent), Türk oyuncu. Sinemada canlandırdığı Malkoçoğlu karakteri kendisine lakap olarak atfedilmiştir.

Yaşamı

Eskikent’in merkezine bağlı Karaçay köyünde hayata merhaba dedi. Babası Kurtuluş Savaşı’na katılmış Hacı Yakup’tur. Aslen Nogaydır. Lise öğrenimini Eskikent Atatürk Lisesi’nde görmüş oldu, 1961 senesinde İstanbul Tıp Fakültesinden mezun oldu.

Memleketi Eskikent’de, yedek subay olarak askerliğini yaparken, Göksel Arsoy’un başrol oynadığı Şafak Bekçileri (1963) filminin çekimleri esnasında yönetmen Halit Refiğ’in dikkatini çekti. Askerliğini bitirdikten sonrasında Adana ve civarında doktorluk yapmış oldu. 1963 senesinde Artist dergisinin yarışmasında birinci oldu. Bir süre iş arayan Cüneyt Arkın, 1963’te Halit Refiğ’in teklifiyle beyazperde oyunculuğuna başladı ve iki yıl içinde minimum otuz film çevirdi.

Gurbet Kuşları filminin finalindeki kavga sahnesi, Arkın’ın kariyerinde bir kırılma noktası oldu. Bir süre daha duygusal-duygusal jön karakterlerini canlandırdıktan sonrasında gene Halit Refiğ’in önerisiyle aksiyon filmlerine yöneldi. Bu dönemde İstanbul’a gelen Medrano Sirki’nde altı ay süreyle akrobasi eğitimi aldı. Burada öğrendiklerini Malkoçoğlu ve Battalgazi serilerinde beyaz perdeye aktararak, Türk sinemasına daha ilkin asla örneği olmayan bir biçim getirdi. Kısa sürede avantür filmlerin en aranan oyuncusu haline geldi. Romantik jön filmlerle başladığı beyazperde yaşantısını hareketli filmlerle sürdürse de derhal her karakter role de can verdi. Kariyeri süresince westernden komediye, serüven filmlerinden toplumsal filmlere değişik türlerde filmler çekti. Bilhassa Maden (1978) ve Vatandaş Rıza (1979) filmleri, Cüneyt Arkın’ın kariyerinde hususi bir yer kaplar.

12 Mart süreci esnasında, 4. Altın Koza Film Festivali’nde (1972) jürinin ilk oylamasında Yılmaz Cenup’i Baba filmindeki rolüyle en iyi adam oyuncu seçilmesine karşın sonrasında siyasal baskılarla Yılmaz Cenup’in yerine, ilk oylamada Yaralı Kurt filmindeki performansıyla ikinci olan Cüneyt Arkın’ı en iyi adam oyuncu seçti. Bu karara tepki gösteren Arkın ödülü reddetti.

Cüneyt Arkın sinemasına ayrı bir renk getiren, yönetmenliğini Çetin İnanç’ın yapmış olduğu 1982 tarihindeki Dünyayı Kurtaran Adam zaman içinde bir kült film haline geldi. 1980’li yıllarda Ölüm Savaşçısı, Kavga, Sürgündeki Adam ve İki Başlı Dev benzer biçimde aksiyon filmlerinden sonrasında, 1990’lı yıllarda da polisiye dizilere yöneldi.

At binmede ve karatede uzman sporcu unvanına haizdir. Oyunculuğun yanı sıra tv izlenceleri sunmuş ve kısa bir süre gazetelerde sağlıkla ilgili köşe yazarlığı da yapmıştır.

Cüneyt Arkın, 2009 senesinde omurgasındaki sinir sıkışmasından dolayı ortalama üç ay hastanede tedavi görmüş oldu.

Hususi yaşamı

Cüneyt Arkın ilk evliliğini 1964 senesinde kendisi benzer biçimde hekim olan Güler Mocan ile yapmış oldu. 1966 senesinde kızları Filiz hayata merhaba dedi. 1968 senesinde boşandıktan bir yıl sonrasında Betül (Işıl) Cüreklibatır ile evlenen Cüneyt Arkın’ın,bu evlilikten de Kaan ve Murat adlarında iki evladı vardır. Kızı bir şirkette genel müdürlük icra eden Arkın’ın oğullarından Murat da dizilerde oyunculuk yapmaktadır. Bir dönem alkolizm tedavisi görmüş olan Arkın, alkol, uyuşturucu ve gençliğin sorunları temalı sayısız konuşma vermiş, bunlarla ilgili teşekkür beratları ve onur ödülleri almıştır.

Politikaya ilgisi

2002 Genel Seçimlerinde Anavatan Partisi’nden Eskikent milletvekili talibi olması için Mesut Yılmaz tarafınca teklif götürüldü. Sonraki yıllarda ise İşçi Partisi adına düzenlenen ve bir grup bilim adamı, aydın ve sanatçının katılmış olduğu “İşçi Partisi Hükümeti’nde Göreve Hazırız” kampanyasına katılarak, tekrardan politika sahnesinde adı duyuldu.

Ödülleri

1963 senesinde Artist mecmuasının artist yarışmasında 1.’lik ödülü.

1969 Antalya Altın Portakal Film Festivali – En İyi Erkek Oyuncu Ödülü, İnsanlar Yaşadıkça

1972 Adana Altın Koza Film Festivali – En İyi Erkek Oyuncu ödülü, Yaralı Kurt filmine

1976 Antalya Altın Portakal Film Festivali – En iyi Erkek Oyuncu ödülü, Mağlup Edilemeyenler filmi ile

1999 Antalya Altın Portakal Film Festivali – Yaşam boyu Onur Ödülü

(2013) Engelsiz Yaşam Vakfı)- Yaşam Boyu Meslek ve Onur Ödülü

2013 18. Sadri Alışık Tiyatro ve Sinema Oyuncu Ödülleri – Yaşam Boyu Onur Ödülü


Cüneyt Arkın Kitapları – Eserleri

  • Fakir Gencin Hikayesi
  • Adını Unutan Adam
  • Cüneyt Arkın Yenilmez Adamlar


Cüneyt Arkın Alıntıları – Sözleri

  • Anadolu insanının yere çöküşünde acıklı bir hal vardır. (Fakir Gencin Hikayesi)
  • Az şey mi; dört şahıs, yüz babayiğidi parçalayacağız. Dört Türkten biri de “Parçala Behçet.” (Adını Unutan Adam)
  • Tramvayda tanışmıştık.
    O kadının bakışlarını asla unutamadım.
    İç çamaşırlarıma iğrenerek bakıyordu.
    Hayır, yamalı değildi, kirli de değildi. Onları anam Sümerbank pazarından kumaş alıp kendi eliyle dikmişti.
    Defalarca çivitle yıkadığından fazlaca lekeli ve fazlaca kirli duruyordu.O gün ceketimi satıp kendime yeni iç çamaşırları aldım.Bu olayın tesiri beni o şekilde sarsmış ve içime o şekilde işlemiş ki, şöhret olup paraya kavuştuğumda lüzumlu gereksiz durmadan iç çamaşırı satın alıyordum. (Fakir Gencin Hikayesi)
  • “Avrupa Birliğine girmek için Türk erkekleri bıyıklarını kestir­mek zorundalar,” lafını duyunca bu vaka aklımıza geldi.
    “işkembe, kokoreç yenmeyecek,” geyik muhabbetlerinin arka­sında dehşetli bir hakikat var. Türk halkı Avrupa Birliği ile dalgası­nı geçiyor. (Adını Unutan Adam)
  • İlk dublör o gün geldi. Yanında üç kız arkadaşı vardı. Belli yiğit, onlara hava atacakti.
    Setimize kasila kasila girdi. Bir hava ki, Cüneyt Arkın onun yanında kaç para eder.
    Delikanlı tıpkı Cüneyt Arkın benzer biçimde bakıyor, onun benzer biçimde gülüyor.
    Hayran kaldık.
    Bana bile Cüneyt Arkın benzer biçimde baktı. (Fakir Gencin Hikayesi)
  • Kimse benim tarihimle dalga geçemez. (Adını Unutan Adam)
  • Günler kılıç sallamakla, karate yapmakla geçip gidiyordu. (Adını Unutan Adam)
  • İleri ileri, saldırı, gün bugündür, yiğitlerim komayın kafirleri!” Bu haykırışlar bile atları uyandıramadı, sallapati düşmanın içine daldık.
    “Vurun yiğitlerim!”
    “Kelle koparın, kol alın, can alın!” (Adını Unutan Adam)
  • Cenazenin götürdüklerinden daha fazlaca geride bıraktıkları insanoğlunun yüreğini yakıyor. (Fakir Gencin Hikayesi)
  • “Vatan konu olunca, hem öyle bir oynarım ki.”
    “Vatan konu olunca,” dedi patron. Hınzır, hain zekâsı gözlerin­ de pırıl pırıldı. “Vatan konu olunca, insan oynamamazlık edebilir mi benim canım yavrucuğum? Vatan konu olunca insan neler ne­ler yapmaz ki, filmde bile oynar, sokakta oynar, çarşıda oynar, değ­me köçeklere taş çıkartmasına öyle bir oynar ki, bir bakmışsın va­tanı kurtarıvermiş.” (Adını Unutan Adam)
  • O günden sonrasında elinde sopa, adam döven hiçbir kadının gözle­rine bakmamaya yemin ettim. (Adını Unutan Adam)
  • Sahaya Türk bayraklarıyla çıkan Türk mahalle takımını çılgınlar benzer biçimde alkışladık. Oyun başladı. Almanlar fazlaca sert oynuyordu. İkinci yarıda ben de oyuna girdim. Baktım durmadan gol yiyoruz, bıraktım futbol oynamayı, başladım karate halletmeye. Önüme gelen Almanı devirdim, bir iki şahıs hastanelik oldu. (Adını Unutan Adam)
  • Bir insanoğlunun gencecik hayatında bir kızdan, bir sevgiliden yoksun kalması ne kadar hüzünlü, üzüntü verici bir şeydi.
    Bu acı yokluk, hayatım süresince icimde kanayan bir yara olarak kaldı. (Fakir Gencin Hikayesi)
  • Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olacakmış. Olsun. Ne değişecek ki.
    Çocuklarımızı kendi ellerimizle öldürmeye devam edeceğiz. (Fakir Gencin Hikayesi)
  • Erkeklik öldü mü be?”
    Erkeklik ölmedi, fakat eşcinselliği çağdaşlık kabul edip eşcinsel­leri şöhret yaptık. (Adını Unutan Adam)
  • Seven sevdiğinden ayrı kalamaz.Güzel, iyi olan her şeyi beraberce paylaşmak ister.Sevgide insanoğlunun iç dünyasının zenginlikleri, güzellikleri öne çıkar. (Fakir Gencin Hikayesi)
  • Şu vatan ne müba­rek bir şey. (Adını Unutan Adam)
  • Cenazenin götürdüklerinden daha fazlaca geride bıraktıkları insanoğlunun yüreğini yakıyor. (Fakir Gencin Hikayesi)
  • Tıp Fakültesi’nin son döneminde üçer aylık hanım doğum cerrahi, dahiliye stajlarını bitirdiğimde kıymetli hocam Profesör Doktor Cihat Abaoğlu bana bir iş buldu. Evlerde 24 saat ağır hasta bekliyordum. Altlarını temizliyor, kriz anlarında doktorun yönerge yazısına nazaran müdahale ediyordum. İlk gün on lira aldım. Hemen fırına koştum. On liralık ekmek aldım.
    Oburca kusacak kadar yedim. Adeta çiğnemeden yutuyordum. Sonunda kustum.
    Ama gene yedim. Kalanları yatağımın başucuna koydum.
    Oda dostlarım dalga geçiyorlardı. Umrumda değildi. Ekmekleri orada görmekle açlık korkumu yeniyor, rahatlık buluyordum. (Fakir Gencin Hikayesi)
  • Hiddet duyan insan olup bitenlerin bilincinde olan insandır. (Fakir Gencin Hikayesi)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş