Eğitim

Hayatım İbret Aynası – Ahmet Muhtar Büyükçınar Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Hayatım İbret Aynası – Ahmet Muhtar Büyükçınar Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Hayatım İbret Aynası kimin eseri? Hayatım İbret Aynası kitabının yazarı kimdir? Hayatım İbret Aynası konusu ve anafikri nedir? Hayatım İbret Aynası kitabı ne konu alıyor? Hayatım İbret Aynası PDF indirme linki var mı? Hayatım İbret Aynası kitabının yazarı Ahmet Muhtar Büyükçınar kimdir? İşte Hayatım İbret Aynası kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Ahmet Muhtar Büyükçınar

Yayın Evi: Marifet Yayınları

İSBN: 9756055510503

Sayfa Sayısı: 855


Hayatım İbret Aynası Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Hatıralarımı, canım şeklinde sevdiğim talebelerimin ısrarlı arzuları üstüne yazmaya başladım. Niyetim acı tatlı inanılmaz vakalar ve maceralarla dolu hayatımı özetlemek gerekirse hülasa etmekti. Ama yazmaya oturunca durum değişti. Ilkin kendimi geçmiş günlerin akışına kaptırdım. Olayları yazmıyor sanki tekrardan yaşıyordum. Çocukluğumu yazarken, asla görmediğim sadece hayalimde canlandırdığım anneciğimi, onu bana aratmayan sevgili teyzemin tatlı tebessümünü hatırlayınca ferahlıyordum. Gençliğimi yazarken, küflü oyuklarda saklanarak Kuran okuyup okuttuklarım, tahsilim uğruna sırtımda kitaplarım peşimde yırtıcı köpekler huduttan kaçak geçişlerim, hapishane günlerim, Halep, Şam ve nihayet El-Ezherdeki eğitim günlerim gözlerimin önünden geçiyordu. Yaşam oldukca kısa, arzu oldukca, yaşım 86 Önümde dağlar kadar hizmet var. Ben ise hemen hemen işin başındayım.


Hayatım İbret Aynası Alıntıları – Sözleri

  • Bu ne şekil laiklik? Hani ya devlet din işlerine karışmayacaktı? Biz devletin işine
    karışmıyoruz, siyasetten konuşmuyoruz, hiç kimseye zararımız olmuyor. Onlar niçin dinimize karışıyorlar?..
  • Nerede olursan ol, Allah’ı unutma.
  • Kişi aile sevgisinden, çevre sevgisinden ve maneviyattan yoksun olursa, yalnız madde ile iyi mi mutlu olabilir ki?
  • “Her tehlikeyi göze almayan bir şey yapması imkansız”
  • Allah Kur’an’ı -papağanın hitabı gibi- anlamadan okunsun diye göndermemiş, anlaşılsın ve içindekiler uygulansın diye göndermiştir.
  • Boğulurken koca bir memleketin îmânı,
    Manevî cephemizin nerde düşünce kahramanı ?
  • …kimi zaman akıllıların yapamadığı işlerin yapılması için delillere de gereksinim vardır.
  • – Hocam! Adam bizi iyi mi aldatır? Defalarca hacca gitmiş. Kabe’ye yüz sürmüş. Namazında niyazında. Buna güvenemezsek kime güveneceğiz?
  • Az uyumak, azca konuşmak, azca yiyecek
    İnsan iken insanı eyler melek.
    Oldukça uyumak, oldukca konuşmak, oldukca yiyecek,
    İnsan iken insanı eyler merkep
  • Çağırılan yere erinme, çağırılmayan yere görünme.


Hayatım İbret Aynası İncelemesi – Kişisel Yorumlar

“Ezher’de Fakülte’de derse başladığımızın 3. günü İlm-i Kelâm dersine girmiştik. Sınıfta benden başka Türk yoktu. Hocamız Prof. Dr. Ali Câbir, derse başlamadan ilkin kısa bir konuşma yapmış oldu: “Çocuklar! Okuyacağımız kitap, “Mevâkıf ve başka bir hocanızın okutacağı Şerh-i Akâid’tir. Bu kıymetli kitapların yazarları Türk’tür. Şerh-i Akaid’in üstüne 19 şerh ve haşiye yazılmış! Bunların 17’si Türk ulemâsının eseridir. Kur’ân-ı Kerîm’e ilk tefsir yazan allâme Zemahşerî, Türk’tür. Burada okuyacağınız Nesefî ve Ebussuûd tefsirleri, daha birçok mühim tefsirler Türk ulemâsının eseridir. Kur’ân-ı Kerîm’den sonrasında, İslâm dininin ikinci deposu olan hadis kitaplarından “Kütüb-i Sitte”nin başta Buhârî olmak suretiyle 5’i de Türk eseridir. Dinimizle ve ve tüm dinlerle ilgili bir oldukca kıymetli eserlerin yazarı da Türk’tür. Biz Araplara ve tüm müslümanlara Arapça kelimelerin manasını özetleyen ve bu alanda ilk kere kaleme alınan en büyük kaynak, Türk âlimlerinden Fîrûzâbâdî’nin yazdığı “Kâmûs kitabının adı nedir? Okyanus’tur. Sade bunlar mı? Türklerin başka özellikleri de var. Din birliği kadar, Türklerde mezhep ve inanç birliği de var. Dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar, Türklerin hepsi amelde Hanefî mezhebine, itikadda Mâturîdî mezhebine bağlılar. Hiç bir süre Türkler ehl-i sünnet ve’l-cemâat’ın yolundan ayrılmamış, yanlış yola sapmamış ve bâtıl mezheplere yönelmemişlerdir. Türkler, tarih süresince İslâm’ın savunucusu, müslümanların “koruyucusu” olmuştur” Hocamız Ali Câbir’in ecdâdımız hakkında konuştukları beni duygulandırdı, okuluma bağlılığımı ve ilme karşı iştiyâkımı artırdı” (Hamza)

“Ahmet Muhtar Büyükçınar’ın Hayatım İbret Aynası’nı okurken hissettiğim heyecanların, hayretlerin ve hayranlıkların lezzetini ve yoğunluğunu unutamamışımdır. O kitabı bana emanet veren arkadaşa iade etmekte epeyce gecikmiştim. Şu sebeple çevremdeki pek oldukca hiç kimseye o kitabı vermekten, okumalarını hararetle tavsiye etmekten kendimi alamamıştım.” (1000Kitap OkumA GüNLüğüm¯_(ツ)_/¯,️)

Hayatım öğrenek aynası 1 ‘in devamı niteliğindedir…Kendi yaşamını yazdığı bu kitap alim olma yolunda Halep ,Şam ,Mısır’a kadar uzan alim olma yolunda devam eder ….. (Saliha)


Hayatım İbret Aynası PDF indirme linki var mı?


Ahmet Muhtar Büyükçınar – Hayatım İbret Aynası kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Hayatım İbret Aynası PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Ahmet Muhtar Büyükçınar Kimdir?

“1920 senesinde Gaziantep’te hayata merhaba dedi. Merhametsiz bir baba ile üvey ana elinde oldukca sıkıntılı bir çocukluk devri geçirdi. Altı yaşlarında dokuma atölyesinde çalışmaya başladı. Yedi yaşlarında evden kaçmaya başladı. Sığırtmaçlık, bağ bekçiliği, çerçicilik, kebapçılık, aşçılık, baklavacılık, marangozluk, Mersin’de deniz hamallığı ve Adana’da birkaç mevsim ırgatlık şeklinde işlerle uğraştı.

Bir taraftan derviş dedesiyle tekkelere giderken, dayısı da onu kaçak rakı imalatında ve esrar satıcısı olarak çalıştırıyordu.

On yedi yaşından sonrasında gönlünü dolduran Kur’ân aşkı ile her şeyi bırakıp Arapça öğrenmeye ve öğretmeye yöneldi. İslâmî ilimleri eğitim edebilmek için elinden gelen gayreti sarf edip, adını duyduğu tüm hoca efendilerden istifadeye girişti. Bir taraftan okuyor, öteki taraftan da devrin şartları gereği polis tarafınca takip edildiğinden gizli saklı gizli saklı okutuyordu. Ancak bir keresinde yakalanıp hapsedildi ve hakkında dava açıldı. Bu sırada Nakşibendî tarikatına intisap etti. Türkiye’de daha çok din eğitimi alma imânı bulamadığından kaçak olarak Halep’e ve Şam’a giderek, iki yıl okudu. Bu sırada yaşamını dokumacılık yaparak kazanmıştır.

1945’te Türkiye’ye dönerek askerliğini yapmış oldu.

Yirmi sekiz yaşlarında iken Gaziantep’te Şeyh Camii’ne imtihanla imam belirleme olundu. Daha sonrasında dini ilimlerde daha da ilerlemek için, geçişlik alarak Mısır’a gitti. On iki yıl Kahire’de el-Ezher Üniversitesi’nde okuyup Usulü’d-Din Fakültesi’ni tamamlamış oldu (1960). Kahire’de iken, Ezher hocalarının dışındaki âlimlerden ders aldı. Mısır’ın ünlü alimleri yanında o yıllarda orada yaşayan Şeyhü’l-Islâm Mustafa Sabri, Zahid Kevseri ve Yozgatlı İhsan efendilerden de istifade etti.

Ayrıca bir taraftan oradaki Türk ve Arap talebelere ders veriyor öteki taraftan Aynü’ş-Şems Üniversitesinde hocalık yapıyordu. Bu arada Ezher’de Yüksek lisansını tamamladı. Mısır’daki Islâmî uyanış hareketlerini takip etti, konuşma ve seminerlere devam etti. İhvan’ hareketi, Nâsır ihtilâli ve İngiliz bombardımanı esnasında, Kahire’de, hâdiselerin içinde yaşadı.

Tahsilini tamamladıktan sonrasında, Ezher’de hoca olarak kalması yada Arap ülkelerinden birine geniş imkânlarla tâyin olunması tekliflerini kabul etmeyerek, İslâmiyet’in elli senedir zulüm ve baskı altında zayıflatıldığı ana yurduna hizmet etmek niyet ve sonucu ile 1962 senesinde Türkiye’ye döndü.

Kendisini tanıyan o yıllarda tanıyan Mahir İz Hoca’nın “Nihayet aradığım adamı buldum. Ezerde Okuyup gelmiş, ilmî tedrisat ve dinî hizmette tam arzu ettiğim metodu takip ediyor. Kendisiyle önemli işler yapacağız. Bu gün oldukca bahtiyarım!” şeklindeki cümleleri Ahmet Muhtar Büyükçınar Hoca’nın kişiliği ve ilmî hüviyeti hakkında en kıymetli tespittir.

Ezher’deki tahsili esnasında Türkiye’den evliliğe ilk adımını atmıştı ve üç evladı bulunuyordu. Ezher mezuniyet belgesi o yıllarda kabul edilmediği için kendisine bir vazife verilmedi. İlk hocasına verdiği sözün gereği, her isteyene ders verdiği ve okuttuğu kimselerden yaşam boyu para almamayı ilke edinmiş olduğu için, ailesini, dokumacılık, baklavacılık ve konfeksiyon işi yaparak geçindirmeye çalıştı.

İsteyen talebelerine evinde, mektepte, kurslarda, camilerde ve mümkün olan her yerde ders verdi. İstanbul İmam Hatip Lisesi, İstanbul Yüksek İslâm Enstitüsü ile İlâhiyat Fakültesi talebelerine Arapça ve İslâmî ilimler okuttu, onlar için kurslar açtı.

Yalova Esenköy’de düzenlemiş olduğu yaz kampları kamplarıyla pek oldukca öğrenci yetiştirdi. Talebelerini yetiştirmek suretiyle çeviri faaliyetlerine girişti. Onlarla beraber “Divan İlmî Araştırmalar Müessesesini” kurdu.

1977’de, resmen vazife yapmış olup maaş almış olduğu ikinci yer olan “Diyanet İşler Haseki Eğitim Merkezi”ne belirleme olundu. Burada dokuz yıl Arapça, tefsir ve hadis hocalığı yaptıktan sonrasında yaş haddinden emekli oldu (1985).

Emekli olduktan sonrasında Yalova Esenköy’deki evinde, gene talebeleriyle ve yazmakta bulunmuş olduğu eserleriyle meşgul olarak, dünyadaki tek gayesi olan dinine hizmet yolunda çalışmalarını sürdürdü. Pek oldukca baskı icra eden bir oldukca kitap kaleme aldı. Esenköy Kanarya Camiinin yapımına öncülük etti.

5 Nisan 2013’ü 6 Nisan Cumartesi’ye Bağlayan gece saat 02’de Yalova Devlet Hastahanesinde Hakk’a yürüdü.”


Ahmet Muhtar Büyükçınar Kitapları – Eserleri

  • Hayatım İbret Aynası
  • Mutluluk Yolları – Hayat Kitabı 1
  • Hayat Kitabı
  • İnanç Dünyamız
  • Hayatın İçindeki İslam 2
  • Mutlu Bir Aile Yuvası
  • Dinimiz ve Hayatımız


Ahmet Muhtar Büyükçınar Alıntıları – Sözleri

  • “Gönülsüz yenen aş, ya karın ağrıtır ya baş” (Mutlu Bir Aile Yuvası)
  • Nerede olursan ol, Allah’ı unutma. (Hayatım İbret Aynası)
  • “ En şerli yemek, sadece zenginlerin davet edilip fakir bulunmayan düğün yemeğidir.”
    Resulullah ( S.a.v) (Mutlu Bir Aile Yuvası)
  • Huyları güzelleştirmenin en etkin bir yolu da inanç, yakarma ve maneviyattır. Yani gerçek anlamda Allah’a kulluktur. İbadet, huyların güzelleşmesini sağlamış olduğu şeklinde ruhu da sıhhatli kılar. Onu yüceltir ve kuvvetlendirir. Şu sebeple yakarma, ruhun gıdasıdır. İbadet yapmayanların ruhları gıdasız kalır. Allah’ın yardımı olmadan hiçbir şey yapamayız. Allah (c.c.), sadece kendine kulluk ve yakarma edenlere yardım eder.
    “İbadetle bulanlar buldu Hakk’ı / İbadetsiz kimin var Hakk’ta hakkı?” (Hayat Kitabı)
  • Az uyumak, azca konuşmak, azca yiyecek
    İnsan iken insanı eyler melek.
    Oldukça uyumak, oldukca konuşmak, oldukca yiyecek,
    İnsan iken insanı eyler merkep (Hayatım İbret Aynası)
  • Aç insan uyuyamaz. Tok karnına da gece uykusu sağliklı ve dinlendirici olmaz. O şekilde ise akşam yemeği, yalnız rahat uyku uyumak içindir. Onun için de birazcık yiyecek yeterlidir.
    Bilhassa şu besinlerin devamlı kucak dolusu yenilmesi oldukca yarar sağlar:
    Bunlar, meyveler, sebzeler, salatalar; bilhassa limon, sarımsak, soğan, yeşilbiber, hele maydanoz, havuç… Bunlar şişmanlatmadan, vücudumuzu ve beyin sistemimizi besler. Bize güç verir. Zekâmızı, hafızamızı ve tüm duygularımızı kuvvetlendirir, cildimizi güzelleştirir. Daha iyi görmemizi, daima genç ve dinç kalmamızı sağlar. Cinsel gücü artırır. Bu besinlerin bolca girmiş olduğu eve hekim girmez. (Hayat Kitabı)
  • لاَ تَحْزَنْ إِنَّ اللّهَ مَعَنَا
    La Tahzen ! İnnAllahe meana!”
    “ Üzülme, Allah bizimle beraberdir” (Mutlu Bir Aile Yuvası)
  • İnsan yatınca, derhal uyuyabilmesi ve uykunun sıhhatli olması için başını yastığa koyunca dünya ile kısaca madde ile bağlarını kesmeli, kafasından her şeyi atmalı, hafızasını boşaltmalı ve kendini uykuya bırakmalıdır. O süre derhal uyur ve uykusu sıhhatli olur. Yatınca kafasından fikir ve endişeleri atmazsa, uyku geciktiği şeklinde sıhhatli da olmaz.
    Yatarken birazcık düşünmeliyiz: İşlerimiz ne kadar oldukca, ne kadar karışık olursa olsun, o anda ölsek ne yapabiliriz? Uyku da minik ölüm olduğuna bakılırsa uyku saati erişince yatağa girip, ölüyormuşuz şeklinde derhal uykuya dalmalıyız ki, tüm problemlerimizi de uyanıkken ve sağlam kafa ile çözelim. Kafamızın sağlamlığı ve beynimizin sağlıkli emek harcaması, bir an ilkin uyuyup dinlenmemizle olabilir. Gerçi bizi uyutan, Allah’tır. Fakat derhal uyumamız, kafamızdan her şeyi çıkarıp atmamıza bağlıdır. (Hayat Kitabı)
  • ‘Eğer, ilerde birgün ‘keşke’ demek istemiyorsan, 3 şeyi doğru seç; eşini, işini ve arkadaşını.’ (Mutlu Bir Aile Yuvası)
  • …kimi zaman akıllıların yapamadığı işlerin yapılması için delillere de gereksinim vardır. (Hayatım İbret Aynası)
  • Beyni açıklarken, “Beyni dinlendirmenin bir yolu da beyni boşaltmaktır” demiştik. İşte bir şeyi kolayca ezberlememiz için de hafızamızı boşalttıktan sonrasında istediğimiz bir metni, bir yazıyı ve bir şiiri azca zamanda ezberleriz. Ezberlediğimiz şeyin hafızamızda uzun süre kalması için de onu tekrarlamalıyız. Ezberlemek için en uygun zaman, sabahları ve dinlendikten sonradır. Aç karnına, yorgunken, aşın tokken, uykulu iken, sıkıntılı yada öfkeli iken, zihnimiz bir şeylerle meşgulken ve ağrıyan bir yerimiz varken ezberleme zorlaşır. Bunlar varken hafızamız çalışmaz. (Hayat Kitabı)
  • “GÖNÜL UMDUĞU YERE KÜSER” (Mutlu Bir Aile Yuvası)
  • İnsanlığın Dört Büyük Düşmanı
    Bunlar; bilgisizlik, dinsizlik, yoksulluk ve hastalıktır. Din, bil giye dayandığına bakılırsa, yoksulluk ve hastalığın sebebi de bilgisizlik olduğuna bakılırsa, insanlığın en büyük düşmanı gene bilgisizliktir. Diğer ikisi ile ilim ters orantılıdır.
    Bir memlekette ilim yayıldıkça hastalık azalır, yoksulluk ve yoksulluk yok olur. İlim ve kültürde geri kalmış memleketlerde hastalık yayılır, yoksulluk çoğalır.
    Yükselme ve kalkınma da ilimle orantılıdır. Bir millet, ilim ve kültürde ilerledikçe her bakımdan yükselir ve kalkınır. Hele günümüzde her şey bilgiye dayanır. Başarının bir anahtar da bilgidir. Bilgi, en büyük sermayedir. Bilinçli ve tecrübeli kimseler azca ana para ile büyük işler yapabilirler. Onlar, bilgisiz ve tecrübesiz ana para sahipleri ile ortaklaşa emek vererek, parasız da olsalar büyük işlere katılabilirler. (Hayat Kitabı)
  • 5 Beyni yoran sebep ne olursa olsun, onu dinlendirme şekillerinden biri de, kafamızdan yorucu şeyleri çıkarıp beyni boşaltmaktır. Beynimizin yorulduğunu fark edince derhal duralım. Zihnimizdeki ve hatırımızdaki her şeyi hatta kendimizi bile unutmaya çalışalım. Kendimizi uyumuş hatta ölmüş bilelim. Beynimizi tamamen boşalttıktan sonrasında, gözümüz kapalı 10-15 dakika kadar hareketsiz duralım. Gözümüzü açtığımızda kendimizi ve beynimizi dinlenmiş buluruz. (Hayat Kitabı)
  • Boğulurken koca bir memleketin îmânı,
    Manevî cephemizin nerde düşünce kahramanı ? (Hayatım İbret Aynası)
  • – Hocam! Adam bizi iyi mi aldatır? Defalarca hacca gitmiş. Kabe’ye yüz sürmüş. Namazında niyazında. Buna güvenemezsek kime güveneceğiz? (Hayatım İbret Aynası)
  • “Her tehlikeyi göze almayan bir şey yapması imkansız” (Hayatım İbret Aynası)
  • Çağırılan yere erinme, çağırılmayan yere görünme. (Hayatım İbret Aynası)
  • İnsan, bir işi yapmak yada bir problemi çözmek ya da da bir şey buluş etmek için çalışmaya başlarken, kafasından her şeyi çıkarmalı, üstünde çalışacağı mevzunun dışındaki her şeyden ilişiğini kesmelidir. Zihnini ve zekâsını, mevzusuna ve çalmış olduğu şeye çevirmelidir. Bunu yapabildiği süre zekâsı süper zekâya dönüşür. Başka zamanlarda düşünemediği, kavrayamadığı ve çaresiz kalmış olduğu şeyleri hatırlamaya adım atar; parlak fikirler, buluşlar ve incelikler aklına gelir. İcat icra eden tüm ilim adamları, bu metodu uygulayarak icatlarını yaparlar. Bu hâl, kısaca bu metodu uygulamak önceleri zor da olsa, azimle başlayınca ve her gün bir şeyler ezberlemek için yine ettikçe kolaylaşır; sonrasında da güzel ve oldukca yararlı bir alışkanlık hâline gelir. (Hayat Kitabı)
  • Allah Kur’an’ı -papağanın hitabı gibi- anlamadan okunsun diye göndermemiş, anlaşılsın ve içindekiler uygulansın diye göndermiştir. (Hayatım İbret Aynası)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş