Kitap Künyesi

Yazar: Pascal Bruckner

Çevirmen: Mustafa Balel

Orijinal Adı: Lunes de Fiel

Yayın Evi: Ayrıntı Yayınları

İSBN: 9789755394770

Sayfa Sayısı: 224

Hınç Ayları Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Bir aşk ilişkisinde birbirimize tapınarak monotonluktan kaçınabilir miyiz? Erotizme sığınmak bıkkınlıktan kurtulmanın bir yolu olabilir mi? Pascal Bruckner bu romanında kahramanlarını Akdeniz’de, Marsilya’dan İstanbul’a doğru yol almakta olan bir yolcu gemisinde, bu üstü örtülü soruların çevresinde bir araya getiriyor.

Tekerlekli sandalyeye mahkûm Franz, karısı Rebecca’yla yaşamış olduğu ilişkiyi bir başka vapur yolcusu Didier’ye anlatır. Hem de ta en baştan ve ortak yaşamlarının en mahrem noktalarını da es geçmeden… 

Ne adamın ne de kadının üstünlük sağlamış olduğu, yıkıcı bir tutkunun çevresinde rollerin her daim değişmiş olduğu, devamlı bir yenilik arayışı içinde fazlasıyla dozu firar etmiş bir cellat-kurban ilişkisi olarak gelişen bir birlikteliktir söz konusu olan. Franz’ın hikâyesi, ilişkilerinin tekdüzeliğinden sıyrılıp beraberliklerine birazcık coşku katmak amacıyla yolculuğa çıkan Didier ile Béatrice’in de mahvına yol açacaktır.

Her biri, kendi geçmiş yaşamının şekillendirdiği idrak etme biçimlerinin esiri olan bu insanoğlu, yıkıcı duyguların pençesinde birbirlerine son aşama zalimce davranabilmektedirler. 

Franz ile Rebecca’nın bin bir badire atlatan ilişkilerinde artık buluş edilecek bir yenilik kalmadığında ne olacaktır? Tutkuyla nefret arasındaki sıkı akrabalığın onları götüreceği son nokta nedir? Ancak kendimizden daha kuvvetli birine mi âşık olabiliriz? Huzur, bir aşk ilişkisinde tutkunun baş düşmanı mıdır?

Roman Polanski tarafınca 1992’de Acı Ay adıyla beyazperdeye de aktarılan roman, hususi yaşamın çıkmaz sokaklarına ve insan doğasının en karanlık kuytu köşelerine ayna tutuyor.

Hınç Ayları Alıntıları – Sözleri

• Deniz çekilmesi esnasında suların kumsaldan çekilmiş olduğu benzer biçimde tutku ateşlerinin bedeninizden çekildiğini hissetmekten daha iğrenç yara var mıdır?
• Olay yokluğunun getirmiş olduğu sakinliğin de tıpkı en büyük felaketler kadar bizleri çökerttiğine asla dikkat ettiniz mi?
• Olduğum yerden bir duvarın üstünde İtalyanca olarak kazınmış bir yazı okudum: “Geçmiş çok fazla, şu an yetersiz, gelecek hiç yok.”
• Yoksa sen, deli bir aşkın bayanları köleleştirmek için erkekler tarafınca yaratılmış baskıcı bir mit bulunduğunu bilmiyor musun?
• Bir zamanlar aşkın en mükemmel sebebi aşkın bizzat kendi tehlikesiydi. Tedbirsizlik bugün güvenlik çağımızın asla tanımayacağı tutkuları alevlendiriyordu. Sevmenin tehlikeye atılma olduğu güzel günler geride kalalı pek de uzun vakit olmadı. Bugün aşklarımız hemen hemen açlığı bile tanımadan doygunluktan ölüyor.
  …
  Hem kuzum, aslına bakarsanız kanamakta olan bir ruhu yaralamaktan güzeli var mıdır?
  …
  Yoksa sen, deli bir aşkın bayanları köleleştirmek için erkekler tarafınca yaratılmış baskıcı bir mit bulunduğunu bilmiyor musun?
• “Geçmiş oldukca fazla, şu an yetersiz, gelecek asla yok. “
• Yeni yollar açan yenilgiler olduğu benzer biçimde, insanı çıkmaz sokağa sürükleyen zaferler de vardır.
• Benim için gerçek boğuntu, ölmek zorunda oluşumuzdan oldukca, hakkaten yaşadık mı diye kuşku duymaktır.

Hınç Ayları İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Hınç Ayları PDF indirme linki var mı?

Pascal Bruckner – Hınç Ayları kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Hınç Ayları PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Pascal Bruckner Kimdir?

15 Aralık 1948, Paris doğumlu Fransız yazar. Ecole Pratique des Hautes mezunudur. Institut d’Etudes Politiques de Paris’te öğretim görevlisi olarak çalışmış, Nouvel Observateur’un yazarları içinde yer almıştır. Hayatı süresince politik olarak etken olmuş, görüşleriyle birçok yazara esin deposu olmuştur. Sırp saldırılarına karşı Hırvatlar, Bosnalılar ve Kosovalılardan yana tavır almış, Sırp güçlerine karşı Nato bombardımanını, Saddam’ın devrilmesini desteklemiş sadece ABD’nin Irak’taki tutumuna ve varlığına karşı çıkmıştır. Çokkültürcülüğe karşı tezleri internasyonal bir münakaşa başlatmıştır. Eserleri şunlardır:

Romanları: Parias, Editions du Seuil (1985); Lunes de fiel, Editions du Seuil (1981); Evil angels, Grove Press (1987); Les voleurs de beauté, B. Grasset, (1997); Le divin enfant, Editions du Seuil (1992); The Divine Child, Rupa & Co. (2005).

Denemeleri: La tentation de l’innocence, Grasset, 1995; Temptation of innocence, Algora Publishing. 2000; Le Sanglot de l’Homme blanc, Éditions du Seuil, 1983; La tyrannie de la pénitence, Grasset, 2006.

Pascal Bruckner Kitapları – Eserleri

• Hınç Ayları
• Güzellik Hırsızları
• Adsız Devler
• Doğmadı Kutsal Çocuk
• Yaşam Boyu Esenlik
• Masumiyetin Ayartıcılığı
• Aşk Paradoksu

Pascal Bruckner Alıntıları – Sözleri

• Aşk yoktur artık demişti Robert Musil, yalnızca cinsellik ve arkadaşlık vardır. Deleuze ve Guattari ise şu iğrenç sevilme arzusuna dikkat çekiyorlardı. Seni seviyorum yerine tek gerçek kalıp olan seni isterim kalıbını getirmek gerekt (Aşk Paradoksu)
• Olay yokluğunun getirmiş olduğu sakinliğin de tıpkı en büyük felaketler kadar bizleri çökerttiğine asla dikkat ettiniz mi? (Hınç Ayları)
• …adamı sevip sevmediğini düşünmeden onunla evliliğe ilk adımını attı. Aşk terimi, üstünde durulmağa değmeğeyecek kadar belirsizliklerle doluydu. (Doğmadı Kutsal Çocuk)
• “Ne yöne döneceğimi bilemiyorum,
  bir çıkış bulamayan ne var ise, o benim işte.“ (Masumiyetin Ayartıcılığı)
• İnsanın karşılaşacağı en fena vaka, farkına varmadan kendi mutluluğunun yanından geçip gitmektir. Mucizenin yaşadığımız vakada bulunduğunu fark etmeden, bigün her şeyi telafi edecek olağanüstü bir vaka olmasını beklemektir. (Yaşam Boyu Esenlik)
• Mutsuzluk yalnızca mutsuzluk değildir. Daha da beteri, mutlu olma mevzusunda başarısız olmaktır. (Yaşam Boyu Esenlik)
• Devamlı değişen bir fizyonomiye tek bir ifade dayattığı için, maske insanı kaygılandırır. (Güzellik Hırsızları)
• Değerli olan herşey , ender olmasıyla birlikte zor olsa gerek.. (Yaşam Boyu Esenlik)
• körfez savaşı esnasında, suudi arabistan’ daki amerikan birlikleri petrol kuyularına girişleri, arap güçleri de mekke yolunu koruyorlardı. her insanın mukaddes yeri kendine gore! (Masumiyetin Ayartıcılığı)
• Ne yöne döneceğimi bilemiyorum ,
  Bir çıkış bulamayan ne var ise o benim işte (Masumiyetin Ayartıcılığı)
• “Şundan dolayı bir insan bir şeyin hem kölesi hem efendisi olması imkansız.” (Güzellik Hırsızları)
• Kendi kendiyle doluyken ötekilere bir yer ayıramaz insan. (Aşk Paradoksu)
• “İnsanın karşılaşacağı en fena vaka, farkına varmadan kendi mutluluğunun yanından geçip gitmektir. Mucizenin yaşadığımız vakada bulunduğunu fark etmeden, bigün her şeyi telafi edecek olağanüstü bir vaka olmasını beklemektir.” (Yaşam Boyu Esenlik)
• Bağlı olanlara iyi mi eziyet edilirse, eziyet edenlere o denli bağlanılır. (Doğmadı Kutsal Çocuk)
• …muhteşem bir kobaydı Madeleine : Hem bilgisiz, hem sabırlı ! (Doğmadı Kutsal Çocuk)
• Kendileri zayıf oldukları halde sizin zayıflığınızı hissedebilme kabiliyetleri olan kimselere özgü keskin görüşlülüğe sahipti. (Güzellik Hırsızları)
• Oldukca korktuğum içim peşinen hepsini horgörüyordum.
  Horgörü: Başkalarından aşağıda olma korkusu ve böylece onların kendilerine yönelik hükümlerini evvelinde kestirme. (Güzellik Hırsızları)
• İnsanın karşılaşacağı en fena vaka, farkına varmadan kendi mutluluğunun yanından geçip gitmektir. Mucizenin yaşadığımız vakada bulunduğunu fark etmeden, bigün her şeyi telafi edecek olağanüstü bir vaka olmasını beklemektir. (Yaşam Boyu Esenlik)
• Bir zamanlar aşkın en mükemmel sebebi aşkın bizzat kendi tehlikesiydi. Tedbirsizlik bugün güvenlik çağımızın asla tanımayacağı tutkuları alevlendiriyordu. Sevmenin tehlikeye atılma olduğu güzel günler geride kalalı pek de uzun vakit olmadı. Bugün aşklarımız hemen hemen açlığı bile tanımadan doygunluktan ölüyor.
  …
  Hem kuzum, aslına bakarsanız kanamakta olan bir ruhu yaralamaktan güzeli var mıdır?
  …
  Yoksa sen, deli bir aşkın bayanları köleleştirmek için erkekler tarafınca yaratılmış baskıcı bir mit bulunduğunu bilmiyor musun? (Hınç Ayları)
• İnsan kendi kurduğu dünyaya aittir, başkalarının kurduğuna değil! (Doğmadı Kutsal Çocuk)