Eğitim

İlişmek – Hakan Akdoğan Kitap özeti, konusu ve incelemesi

İlişmek – Hakan Akdoğan Kitap özeti, konusu ve incelemesi

İlişmek kimin eseri? İlişmek kitabının yazarı kimdir? İlişmek konusu ve anafikri nedir? İlişmek kitabı ne konu alıyor? İlişmek PDF indirme linki var mı? İlişmek kitabının yazarı Hakan Akdoğan kimdir? İşte İlişmek kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Hakan Akdoğan

Yayın Evi: Doğan Kitap

İSBN: 9789752933866

Sayfa Sayısı: 128


İlişmek Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Çelişkilerle dolu, hafızalara derin izlerle kazınmış iki çocukluk… Yapılan hatalar… Ödenen bedeller… İki ayrı yaşam… Tüm bunların buluşma noktası ise tutkuya dönüşen aşkın getirmiş olduğu baskıcı bir ilişki. Bir taraftan sevdiğini yitirme korkusu, bir taraftan da kendi ruhunu kaybetmemenin mücadelesi… Bu noktada buluyor kendini romanın kahramanı Ayaz. Karısı Melek’i kaybetmektense, her şeyini, ruhunu bile satıyor onun için. Bunun bedelini ise tutkuyla bağlandığı Melek’in yaşamını fizyolojik ve ruhsal şiddetle kısıtlayarak ödetiyor.

“Nü Peride” ve “Gölge Yaşatan”la Türk edebiyatına değişik bir ses getiren Hakan Akdoğan bu sefer “İlişmek” adlı romanıyla karşımızda. Hayatınızda en azından bir kere bile âşık olduysanız, kesinlikle bu romanı okuyun! Hakan Akdoğan’ın size ve ilişkinize tuttuğu aynadaki yansımadan ürkeceksiniz!


İlişmek Alıntıları – Sözleri

  • “Farklılık her zaman çekicilik yaratmaz.”
  • O öldü. Bir özne, bir yüklem. Bu kadar kolay aslına bakarsak.
  • Yavaş yavaş ölüyorum. Korkunun damarlarımda bir diken şeklinde gezinişini duyumsayarak, görüntülerin silinişini birer birer fark ederek, geleceğimin olamayacağını, geçmişimin hiçbir anlamının kalmadığını, bir tek şimdinin, şu anın gerçekliğini, onun da ölüme eşdeğer bulunduğunu bilerek. Acı çekerek, çırpınarak, yok oluşumu, bakışımın kayboluşunu, kalbimin duruşunu, tüm acıların, sancıların, mutlulukların, umutların, umutsuzlukların, korkuların ve aşkların bittiğini hissederek. Onu, onun bana yaşattıklarını, yaşatabileceklerini, gelecekteki her türlü ihtimali kaybettiğimi bilerek. Kendi ölümümün zamanını seçerek.
  • Dile getirilemeyen fikir, fikir kıymeti taşır mı ?
  • Dünya yok oluyor. Devamlı küresel ısınmadan, ozon tabakasının delinmesinden, organik yaşamın yok olmasından, çevre kirliliğinden bahsediyorlar. İnsanların içinde bulunmuş olduğu ruhsal kirlenmenin boyutları tüm bu tarz şeyleri aşmış durumda. Öncelikli olarak çözülmesi ihtiyaç duyulan mesele bu aslına bakarsak. Ne yazık ki çözülmesi imkânsız olan mesele da bu. Her geçen gün kirlenmenin boyutları artacak ve dünyayı bu yok edecek.
  • Hayatıma son verebilme hakkımı kullanıyorum. Kendimle beraber sizleri de öldürüyorum, sizleri tekrar görebilme ihtimalini de. Sizlerin beni üzmeniz ihtimalini de. Aslında ben sizleri de öldürüyorum. Hayatıma haiz çıkıyorum. Beni daha çok hırpalamanıza izin vermiyorum, anlamına gelir aslına bakarsak intihar etmek.
  • Mutluluğun hesabını soran birileri hep çıkar.
  • Çıkmaz nerede, diye düşünürken başka bir çıkmaza giriyorum. Geriliyorum.
  • Özetle, iki ucu belli yaşıyoruz:
    Rahim çıkışı
    Toprak girişi
    Arası:
    (U)mutsuzluk, en baştan bitmeye mahkûm uyduruk mutluluklar, yüzümüze kapanan kapılar, her geçen gün kendisini tüketen birliktelikler, bozuk para şeklinde harcanan kişilikler, klişeler, her yerde klişeler, endişeler, normalleşen depresif ruh halleri, istatistiksel yalnızlıklar, matematiksel korkular, ölümü kanıksayan çocuklar, reklamlara endeksli alışkanlıklar, kültleştirilen poplar, poplaştırılan kültler, içi boşaltılan aşklar, en basit, en boş olanlara adanan adaklar, tapınılan kaltaklar, kutsanan pezevenkler, ödüllendirilen kişiliksizlikler, averajda yaşamaya tutkallanmış ahlaklılar, ellerine çanta verilmiş, üstlerine güzel elbise giydirilmiş, çarpıcı kokular sıkılmış, renkli kravat takılmış, ileri derecede rapor, grafik, göğüs ve kalça analizi yapabilen etkisinde bırakan iş adamları, kimyasallarla yüklü çarpıcı iş hanımefendileri, pazarlanan erotizm, siparişle yaşanmış olan cinsellik, kanaması dindirilemeyen Yazarın geçmişe özlemi ve daha ilkin de söylediğim şeklinde Minik İbo ve Ünlüler Çiftliği…
  • Marazî bir yaşamın orta yerinde ödünç avuntular bulamıyorum.


İlişmek İncelemesi – Kişisel Yorumlar

İlişmek: Az sözle oldukca şey kasdetmek budur. Oldukca kısa sürede okunup bitirilen bir kitap olduğundan ve bir tek kilit noktalar uzun uzadıya anlatılıp yan durumlar özetlemek gerekirse belirtilip yorumu okuyucunun kendi algısına bırakıldığından eksiklikler kopukluklar varmış şeklinde hissettiriyor kitap fakat değil. İlişkileri bilmeyen yoktur, ilk kez bu kitabından hanım adam ilişkileri dinamiklerini öğrenecek olan yoktur. O yüzden sorun yok. Ha bir ihtimal +25 olabilir. Bir de oldukca _ ( eksi kısaca negatif) düşünceli okuyucu için daha da batma açısından sıkıntılı olabilir.
İlişkiler gerçeğini bilip kabul edip akıl sağlığımızı korumak açısından çok da fazla şey etmemek lazım. Ya da meditasyon. (Burcu Yılmaz)

Hakan Akdoğan’ın okuduğum ikinci kitabı. Daha ilkin Karanlıkta Bir Ninni: Struma kitabını okumuş ve yazarın dilini, kimliğini, kurgusunu ve vakalara karşı kurduğu bağlayıcı tavrını oldukca beğenmiştim. Ve nerdeyse bir siparişimde tüm kitaplarını aldım. (Büyük bir çoğunluğunu) Ama ne yazık ki bu kitabını asla beğenemedim. Olaylar içinde bağlayıcılık yok, belli bir amaç yok, mevzular suni kalmış kısaca daha ne desem bilemiyorum. Kapağında Hakan Akdoğan yazmasa başka bir yazara ilişkin diye düşünmeye başlayacaktım nerdeyse. Bu sözlerim size abartı gelmiş olabilir fakat emin olun ki değil 🙂 Bu kitabından başka kitaplığımda Nü Peride , Varlık ve Piçlik ve Kirpi Mesafesi var . İnşaAllah onlar güzeldir . Yorumum bu kadar sevgilerimle (••Kitap Koçu••)

Üzülerek söylüyorum bunu fakat bence Hakan Akdoğan’ın en orta derece romanı… Struma’dan, hele hele Varlık ve Piçlik’ten sonrasında beni pek doygunluk etmedi. Hikayenin içine giremedim, sanki birazcık eksikti. Bu eksiklik hissini de şöyleki ifade etmeye çalışayım: Murakami olsaydı, bu hikayeyle 700 sayfalık kitap yazardı. Hikayenin özetini okumuşum şeklinde hissetsem de; kabuklarında yaşayan insanların, hem dünyayı hem de yalnızlığı tercih edebilme özgürlüğüyle bunalıma/depresif modlara girebildiğini bir kez daha görmüş oldum. En kısa zamanda Nü Peride’yi okuyacağım. Hakan Bey’in kalemini daha ilkin okumadıysanız, favorim olan Varlık ve Piçlik’i okumanızı tavsiye ederim. Sonra esasen devamı gelecektir. =) (G. İlke)


İlişmek PDF indirme linki var mı?


Hakan Akdoğan – İlişmek kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de İlişmek PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Hakan Akdoğan Kimdir?

Ankara’da 1971 senesinde doğan Hakan Akdoğan, Hacettepe Üniversitesi İngiliz Dil Bilimi ile Anadolu Üniversitesi Medya ve İletişim bölümlerini tamamlamış oldu. Ardından, Uludağ Üniversitesi’nde sosyoloji ve felsefe alanlarında eğitimini sürdürdü. Dil ve edebiyat üstüne oldukca sayıda yazısı çeşitli dergilerde yayımlandı. Dilbilim uzmanı Akdoğan’ın, Yunus Nadi Roman Ödülü kazanan Nü Peride, Gölge Yaşatan, İlişmek, Struma-Karanlıkta Bir Ninni, Varlık ve Piçlik olmak suretiyle 5 romanı bulunuyor. Önümüzdeki dönemde, romanları kimi Avrupa ülkelerinin örneksiz dilinde yayımlanacak olan yazar, halen Dil Derneği Bursa Temsilciliği’ni de yürütüyor.

Yunus Nadi Roman Ödülü’nü kazanan “Nü Peride”nin peşinden “Gölge Yaşatan” ve “İlişmek” adlı romanları yayımlandı. Akdoğan Uluslararası Pen Yazarlar Derneği, Edebiyatçılar Derneği ve Dil Derneği üyesidir.


Hakan Akdoğan Kitapları – Eserleri

  • Nü Peride
  • Kirpi Mesafesi
  • Karanlıkta Bir Ninni Struma
  • Varlık ve Piçlik
  • İlişmek
  • Gölge Yaşatan


Hakan Akdoğan Alıntıları – Sözleri

  • Marazî bir yaşamın orta yerinde ödünç avuntular bulamıyorum. (İlişmek)
  • Koca bir duvar taşıyordun yüreğinde kimsenin aşamayacağı, aşmaya cesaret bile edemeyeceği. (Nü Peride)
  • Yavaş ölüm en zoru. Bir anda ölüp kurtulasım geliyor kimi zaman. (Karanlıkta Bir Ninni Struma)
  • Kişinin gerçek ölümü kendi vefatıyla değil, onu tanıyan son kişinin vefatıyla olur. (Varlık ve Piçlik)
  • İnsan, elindekilerin kıymetini anlamakta niçin hep gecikir? (Karanlıkta Bir Ninni Struma)
  • En dibe indik, yerin altına, hayal kırıklıklarımıza, nefretimize, kendimizden bile sakladıklarımıza. Bu gece yerin altındaki zirvemize tırmandık. Bu gece en büyük sırrımızı anlattık. Bu gece en ağır yüklerimizden kurtulduk. (Varlık ve Piçlik)
  • Mutlu şahıs her an mutluluğunun bölüneceği endişesiyle kaygı yaşar. Bu kaygı bile mutluluğun salt mutluluk olamayacağının göstergesidir. Mutsuz şahıs ise mutsuzluğun her an biteceği umudunu taşımaya, o fena dönemin da ötekiler şeklinde geçeceğini düşünmeye eğilimlidir. İşte temel nokta: Mutsuzluk ümit anlamına gelir, mutluluk ise kaygı. Umut duymak da mutluluğa kavuştuğunda yitirme korkusu taşıyacağının göstergesi. Paradoksal rezillik. (Varlık ve Piçlik)
  • Hiçbir gündoğumu eskisi şeklinde olması imkansız. (Karanlıkta Bir Ninni Struma)
  • Kurtulmak için kelimelerden kayıklar yapıyordu.
    Batıyordu. (Gölge Yaşatan)
  • “Seni bekliyordum ama o gün değil. Çok daha önce…” (Varlık ve Piçlik)
  • Çıkmaz nerede, diye düşünürken başka bir çıkmaza giriyorum. Geriliyorum. (İlişmek)
  • Ama asla unutma;
    devamlı giden kalandan oldukca acı çeker. (Gölge Yaşatan)
  • Hayat biçimleri pazarlayanlar aslına bakarsak size özgürlük vaat ederken özgürlüğünüzü ayraç içine alıyor. (Varlık ve Piçlik)
  • Eskiyi, hiçbir vakit kopmak istemediği, fakat acılarına da bir türlü katlanamadığı geçmişi yaşıyordu (Gölge Yaşatan)
  • ‘Acı çekmeye razıydım, ölüp ölüp dirilmeye. Susamaya razıydım o zaman, ağlamaya, ağlarken titremeye, kendim olmaya sahtelik katmaksızın, kabuslar görmeye, kabuslarda ölmeye, öldürmeye.’ (Nü Peride)
  • İnsanoğlu bulunmuş olduğu her ortamda bir ceza sistemi oluşturmak zorunda kalıyor. Yoksa olmuyor. Beceremiyoruz yaşamayı. (Karanlıkta Bir Ninni Struma)
  • Yavaş yavaş ölüyorum. Korkunun damarlarımda bir diken şeklinde gezinişini duyumsayarak, görüntülerin silinişini birer birer fark ederek, geleceğimin olamayacağını, geçmişimin hiçbir anlamının kalmadığını, bir tek şimdinin, şu anın gerçekliğini, onun da ölüme eşdeğer bulunduğunu bilerek. Acı çekerek, çırpınarak, yok oluşumu, bakışımın kayboluşunu, kalbimin duruşunu, tüm acıların, sancıların, mutlulukların, umutların, umutsuzlukların, korkuların ve aşkların bittiğini hissederek. Onu, onun bana yaşattıklarını, yaşatabileceklerini, gelecekteki her türlü ihtimali kaybettiğimi bilerek. Kendi ölümümün zamanını seçerek. (İlişmek)
  • fotoğraf çerçeveleri ya da pencere çerçeveleriyse umudunuz, bitmişsiniz anlamına gelir. (Kirpi Mesafesi)
  • Dile getirilemeyen fikir, fikir kıymeti taşır mı ? (İlişmek)
  • Gülümsüyordun ve gülümsemek senin için vardı. Oysa acı kemiriyordun, korku emiyordun yaşamın bin bir türlü memesinden. Yüreğin su topluyordu bir işçinin elleri şeklinde. –Mühim olan acılara gülümseyebilmektir.– (Nü Peride)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş