Eğitim

İlkel Mitoloji – Joseph Campbell Kitap özeti, konusu ve incelemesi

İlkel Mitoloji – Joseph Campbell Kitap özeti, konusu ve incelemesi

İlkel Mitoloji kimin eseri? İlkel Mitoloji kitabının yazarı kimdir? İlkel Mitoloji konusu ve anafikri nedir? İlkel Mitoloji kitabı ne konu alıyor? İlkel Mitoloji PDF indirme linki var mı? İlkel Mitoloji kitabının yazarı Joseph Campbell kimdir? İşte İlkel Mitoloji kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Joseph Campbell

Çevirmen: Kudret Emiroğlu

Orijinal Adı: The Masks of Gold Primitive Mythology

Yayın Evi: Islık Yayınları

İSBN: 9786056469954

Sayfa Sayısı: 480


İlkel Mitoloji Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Joseph Campbell’in “Tanrının Maskeleri” dizisi, tüm dünya mitolojilerinden bir seçme değil; mitolojiyi insanlığın ürettiği anlama ve anlamlandırma çabası olarak başta felsefe, insanbilim, psikoloji olmak suretiyle öteki disiplinlerden ve edebiyattan da yararlanarak çözümlediği ve aynı anda tüm bu insanlık birikiminin mitolojiden yararlanarak da anlaşılabileceğini ortaya koyan “sav”li bir başyapıttır. Campbell bu tezini, insanlığın doğum, ölüm, sevgi karşısındaki “alınyazısı”ine karşı tek bir kaynaktan doğup gelişen ve farklılaşan içsel yaşamının bütüncüllüğü üzerine kurduğu için de başarılıdır. Dünyanın tarihe geçmiş ve antropologlar eliyle toplanmış mitoslarını anlamlı bir bütünsellik içinde öğrenirken, Freud, Jung, Mann, Spengler, Schopenhauer, Nietzsche, Goethe, Wagner, Joyce, Picasso ve daha birçok düşünür ve sanatçının bu dünyaya bakışlarına, bir de bu şekilde bir pencereden bakacaksınız.

İlkel Mitoloji psikolojimize damgasını vuran kalıtımsal yada öğrenilen tepkiler tartışmasından başlayarak İÖ 600.000’lere giden ilk insan kalıntılarından yola çıkar ve insanlığın yarattığı çeşitli kültürlerin kökenini sorgular. Ortak mirasımızı kavramada nebat yada hayvanla beslenen toplumların ödedikleri kefaret, ölümsüz tanrıça ve kurban bakire, Adem ve ikinci Adem İsa, şaman ve rahibin temsil etmiş olduğu toplumsal yapılar bağlamında, kişinin toplumsallaştırılması ve nirvana arayışı içinde çözümlenir ve bizi insan icra eden tarihimize doğru yolculuğa çıkar….

(Tanıtım Bülteninden)


İlkel Mitoloji Alıntıları – Sözleri

  • “… hayvansı özellikleri bakımından insanın en azından bir yıl erken doğduğu ve diğer türler ana rahminde gelişirken insanın gelişimini toplum içinde tamamladığı düşüncesi, biyolojinin ortak bir görüşü olmuştur.”
  • “Tarih başarısız kaldığı ve aynada karanlıklar belirdiği zaman önde gelen yetkelerin tahminlerine yer verip gerisini sessizce geçmek zorundayız, çünkü bilmeliyiz ki bu sessizlikte yalnızca Dryopitekus’un cangıllarda attığı çığlıklar değil, belki de daha milyonlarca yıl duyulmayacak olan normalüstü bir melodi saklı olabilir.”
  • “… insanlığın yeni düzeninin ürettiği zihin ve bilimin insanlık tarihinde daha önce görülmemiş bir biçimdeki bilin ürünüdür (bu kadarı güvenle söylenebilir) yani profesyonel, tam zamanlı çalışan, eğitim gören ve katı biçimde örgütlenmiş olan tapınak rahibinin ürünüdür.”
  • “Geçmişin kuyusu oldukça derin; kim bilir dipsiz demek daha doğru. Ne kadar derinden seslenirsek, geçmişin derinlerine o denli iniyor ve o denli aşağılara batıyoruz. İnsanlığın ilk temellerini buldukça, tarih ve kültürünün kavranılmazlığı daha oldukça anlaşılıyor.”
    Thomas Mann, Yusuf ve Kardeşleri, s.3
  • “Tanrının işi büyüktür fakat en büyüğü gökteki yazısı değil, dünyadaki yaşamdır.”
  • “Formlar kültür dünyasında yaşarlar ortaya çıktıkları malzemede değil fakat kalıcılık gösteren malzeme taş ve metal dünyasıdır.”
  • “Thomas Mann, mitolojiden esinlendiği dörtlemesi Yusuf ve Kardeşleri’nin başında ‘geçmişin kuyusu çok derin; belki de dipsiz demek daha doğru’ diye yazmıştı. Sonra da şöyle diyordu: ‘Ne kadar derinden seslenirsek, geçmişin derinlerine o kadar iniyor ve o kadar aşağılara batıyoruz. İnsanlığın ilk temellerini daha çok buldukça, tarih ve kültürünün kavranılmazlığı daha çok anlaşılıyor.’”
  • “… güzel Radha ‘Krişna’yı her yerde görüyorum’ der ve kızlar ona şöyle yanıt verirler: ‘Canım, sen gözlerini aşk damlasıyla boyamışsın, Krişna’yı onun için her yerde görüyorsun.’”
  • “Dünyadaki yaşam, olanaklı olduğu kadarıyla mükemmel biçimde nerdeyse kaybolmuş -ve keşfedilmesi gereken- gök törenlerinin insan gövdesine yansıtılmasıdır.”


İlkel Mitoloji İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Bu yaratı insan türünün bildiğimiz kadarı ile inanç evveliyatına bir ışık tutuyor.Cesur bir adımla mukaddes denilen, dokunulmaz olarak atfedilen mevzulara ‘Bilim’ adını verdiğimiz büyüteç ile mercek altına alıyor.Hepimizin ebeveynlerine sordurulmuş olduğu ‘Ben nereden geldim?’ sorusunun binlerce yıl öncesine dayandığını düşünün ve bu soruya ‘Ölümden sonrasında yaşam varmı?’ benzer biçimde insan zihnini meşgul eden çeşitli soruları ve yanıt olabilecek yüzlerce inancın iyi mi oluştuğunu.
Kitabın ilk kısmı Mitos Psikoloji, doğuştan gelen uyarıcı mekanizmayı ve düzgüsel üstü bulguları önümüze sermiş.Hayvanların davranışları ile ilgili gözlemler ve deneyler kayıtlara geçirilip insan ile karşılaştırılmış.Doğumundan itibaren insanoğlunun aklındaki ulaşılması güç edinimlere ve psikolojisine değinilmiştir.Farklı kültürlerin inançlarının birbirinden bağımsız şekilde varlığını sürdürürken birbirlerine benzerliklerini göstermiştir.İnançların antik kalıntıları ile ilgili benzerlikleri irdelenmiştir.İnsanın doğumu, gelişimi ve son durak olan ölüme bakış açısını evrensel bir psikoloji çerçevesinde değerlendirmiş.İnancın boyutlarını üstümüzdeki etkilerini ve coğrafyanın bu etkilere katkılarını azalan-çoğalan kıymeti ile bağlantılarını açığa çıkarmıştır.
İkinci bölümde Homo Sapiens’in kültürel olarak ırklar arasındaki benzerlikleri gösterilmiş ilkel tarımcılığın, hayvan evcilleştirmenin, mağara resimlerinin ve çanak üstünü işlenmiş süslemelerin imgesel olarak birbirinden bağımsız ya da taşınma ile benzerlikleri ve anlamlandırılmalarını göstermektedir.Kimi kültürlerin bağımsız kimi kültürlerin bağlantılı bir halde geliştiğini düşündürecek güçlü kanıtlar görülmektedir.İnsan kurban etme ritüelini, Sudan gezisi esnasında çıkan kralların kurban edilmesini özetleyen masalları ve Hindistan ile Doğu Afrika’daki kral kurbanı ritüelini göstermiştir.En canlı kanıtı olarak Duarte Barbosa’nın ’16. Yüzyıl Başında Doğu Afrika Sahilleri ve Malabar’ın Anlatımı’ adlı kitabından alıntı ile göstermektedir.Akabinde bakire kurban etme ritüelini görmekteyiz insan türünün zihninde oluşturup eyleme döktüğü bu ritlerin kaç can aldığını aklımız almaz.Bu mitolojik hikayelerin her iyi mi olduysa çoğunda insan kurban etme sonrası dünya üstündeki yaşam çeşitliliğinin artış gösterdiğini görüyoruz.Ölüm devamlı yaşamı, yaşam da devamlı ölümü besliyor.Mitosların özünde bunu görmek kaçınılmaz.Bir öteki mevzuda Polinezya’da ki hindistancevizi ağacının oluşumundaki mitolojik benzerlikler, her bir adada değişik isimlerle sadece mevzunun özünde yılanın olması ile dikkat çekiyor.Yılan ve hanım içinde geçen vakalar örgüsü nerdeyse her dinin muhteviyatında içeriyor.Mısırın nebat olarak varlığını ilk kez ortaya çıkarması da Kuzey ve Cenup Amerika’da ilkel toplulukların acı çekme ve sonucunda mükâfatı olarak dinsel öğeleri içinde ki yerini almış.Her iki mitolojide de oruç sonrası inandıkları Tanrı tarafınca armağanları olarak görülmektedir.
Üçüncü kısım kızılderili avcı toplulukların ikinci bölümde nebat yetiştiren toplulukların kültürlerini özümsenmesini işlemiş.Şamanizmin kapısını aralamakta ve hayatlarını, hayata bakış açılarını göstermektedir.İkinci bölümde yer edinen nebat yetiştiricileri ile aralarındaki fark bu aşamada açığa çıkmış.Avcı mitolojisinde bireye vurgu yapılırken, nebat yetiştiricileri toplumun kendisine ve üstündeki tanrısal güce vurgu yapmaktadır.Eskimo ve Kızılderili toplulukların şamanları büyü yapma mevzusunda belirgin karakteristik özellikler sergilemektedir.Ve düşünüldüğünde bu iki ilkel topluluğun birbirinden uzaklıklarını, dış dünya ile kopukluklarını bildiğimizden şamanların aynı toplumsal rolleri paylaşmasını görmek oldukça şaşırtıcı.Ayrıca eserin içinde çeşitli mağara resimleri görülmektedir.Bunlar şamanların insandan hayvana boyut değiştirmesini simgelemektedir.Anaerkil toplumun büyücülük ile ilgili varlığına ve iyi mi ataerkil topluma dönüşmesini gösteren mantıksal görüşlere yer verilmiştir.Hayvanların kurbanı sonrasında ruhlarının musallat olmaması için inanılan kavramların ve eylemlerin 200.000 senelik bulunduğunu öğrenmek ufuk açıcı.Yani Homo neanderthalensis insan türünden Sapiens’lere kalmış bir miras, sürdürülmüş bir defin töreni, bir inancın öyküsü.
Dördüncü bölümde mitolojinin basamaklarına bir özet durumunda bakıyoruz.Okunması kolay hazmedilmesi zorluk derecesi yüksek MÖ 600.000 yılından 2.500 yılına doğru kabaca mağara insanları dediğimiz dönemleri sekiz başlıkta anlatmış.Joseph Campbell görkemli bir yaratı çıkarmış.İnsan türünün evresine ve evrimine yönelik bilgeleri azca ve öz şekilde okuyoruz.Bu uzun soluklu zamanı kavramak, anlaşılır bir halde anlatmak hakkaten zor bir iş.İnançların ve yaşam biçimlerinin yayılmasına dair arkeolojik kanıtlara bir kez daha değinmiş.Ve bizlere daha yakın olan MÖ 4000’den MS 500’e kadar uzanan tarihte varolan kültürlerin bağlantılı gelişmelerini göstermektedir. (Volkan Uzunyurt)

Mitoloji ve Dinler Tarihi mevzularında bu aralar oldukça meraklıyım. Öğrenme hevesim tavan yapmış oldu. Bu biçim okuduğum 6. kitap, dünyaca meşhur yazar Joseph Campbell’ın İlkel Mitoloji kitabıydı. Okurken oldukça zorlandım. Anlamadığım bölgeleri anladığım yerlerden daha çok. 2 kere okumamak suretiyle bıraktım kitabı. Bana ağır geldi. Daha hazır değilmişim bu kitap için. (Onur)

suphistike: Levi-Strauss’un meşhur Yaban Fikir’si kadar etkili, şaşırtıcı ve büyüleyici bir çalışmadır. İnsanın kökeni ve varoluş serüveni, yazarın budunbilimci bakış açısıyla, arkaik toplumlardan günümüzdeki ilkel kabilelere kadar geniş bir yelpazede incelenerek oldukça görkemli halde ortaya çıkarılmış. (Suphi Eraslan)


İlkel Mitoloji PDF indirme linki var mı?


Joseph Campbell – İlkel Mitoloji kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de İlkel Mitoloji PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Joseph Campbell Kimdir?

Asıl olarak mitler üstüne devrim niteliğindeki çalışmalarıyla tanınan Amerikalı yazar, editör ve öğretmen. New York City’de dünyaya gelmiştir.

Pablo Picasso ve Henri Matisse’in sanatının, Sigmund Freud ve Carl Jung’un psikoloji çalışmalarının ve James Joyce ve Thomas Mann’ın yapıtlarının etkisiyle, Campbell tüm mit ve destanların, toplumsal, kozmolojik ve ruhsal dünyayı açıklamaya yönelik evrensel insan çabasının kültürel dışavurumları olarak birbirine bağlandığını ortaya koyan bir kuram geliştirdi. Campbell’in ilk örneksiz emek vermesi olan Kahramanın Sonsuz Yolculuğu (1949), sonrasında sıkça başvurulan bir klasik oldu; ilk olarak burada, tüm kültürlerin kahraman mitlerinde ortak tek bir kalp bulunduğunu ortaya koymuştur. Daha sonraki, dört ciltlik Tanrının Maskeleri (1959-1967). [İmge Yayınevi, 1992] ve Mitsel İmge adlı yapıtları, bu kuranın daha detaylı bir serimini sunmaktadır.


Joseph Campbell Kitapları – Eserleri

  • Mitolojinin Gücü
  • Yaratıcı Mitoloji
  • İlkel Mitoloji
  • Batı Mitolojisi
  • Doğu Mitolojisi
  • Kahramanın Sonsuz Yolculuğu
  • Tanrıçalar ve Tanrıça’nın Dönüşümleri
  • The Hero’s Journey: Joseph Campbell on His Life and Work


Joseph Campbell Alıntıları – Sözleri

  • “İnsanlar bir çok kez Tanrıça’yı yalnız bir doğurganlık ilahesi olarak düşünürler. Hiç de o şekilde değildir. O müz’dür. Şiirin esin deposudur. Tinin esin deposudur. Dolayısıyla, üç işlevi vardır: Bize yaşam vermek, öldüğümüzde bizi almak ve tinsel, şiirsel idrakimize esin deposu olmak.” (Tanrıçalar ve Tanrıça’nın Dönüşümleri)
  • Yılanın semavi işareti de büyüyen ve solan, görüntüsünü yok eden ve gene büyüyen Aydır. (Batı Mitolojisi)
  • Tanrı tek yasak şeyi gösterir. O vakit Tanrı insanoğlunun o yasak meyveyi yiyeceğini oldukça iyi biliyor olmalıdır. Ama insan bunu yaparak kendi hayatına adım atmıştır. Hayat gerçek manada bu itaatsizlik eylemiyle adım atmıştır. (Mitolojinin Gücü)
  • Kitabı Mukaddes’in övünçlerinden biri, kendininkinden başka tüm tapınma yollarını lanetlemedeki üstünlüğüdür. (Batı Mitolojisi)
  • “Hayatın deposu nedir? Kimse bilmiyor. Daha atomun ne işe yaradığını bile bilmiyoruz. Bir dalga mı yoksa bir partikül mü? Her ikisi birden. Bu şeylerin ne olduğu hakkında hiçbir fikrimiz yok. Tanrısal olandan söz etmemizin sebebi bu. Aşkın bir enerji deposu var. Fizikçi atomun altındaki partikülleri incelemiş olduğu vakit, bir ekran üstünde bir iz görüyor. Bu izler gelip gidiyor, gelip gidiyor. Bizler de gelip gidiyoruz. Tüm canlılar gelip gidiyor. Bu enerji her şeye özünü veren enerji. Mitolojideki tapınma da bunu hedef alır.” (Mitolojinin Gücü)
  • “Gerçek birdir, fakat bilgeler ona birçok isim takmışlardır.” (Kahramanın Sonsuz Yolculuğu)
  • Kaza bir kaderin boy vermesini sağlayabilir (Kahramanın Sonsuz Yolculuğu)
  • “O sabahleyin gazetelerde ne işe yaradığını bilmeyeceğiniz, arkadaşlarınızın kim bulunduğunu bilmeyeceğiniz, hiç kimseye ne borçlu olduğunuzu ve kimsenin de size ne borçlu bulunduğunu bilmeyeceğiniz bir odanız ya da gün içinde birkaç saatiniz olmalı. Burası, yalnızca olduğunuz ve olabileceğiniz şahıs olma deneyimini yaşayabileceğiniz ve bu kişiyi ortaya çıkarabileceğiniz bir yer olmalı. Burası yaratıcı kuluçka yeridir.” (Mitolojinin Gücü)
  • Tanrı tek yasak şeyi gösterir. O vakit Tanrı insanoğlunun o yasak meyveyi yiyeceğini oldukça iyi biliyor olmalıdır. Ama insan bunu yaparak kendi hayatına adım atmıştır. Hayat gerçek manada bu itaatsizlik eylemiyle adım atmıştır. (Mitolojinin Gücü)
  • “İster ilkel isterse yüksek uygarlıklara ilişik olsun, mitolojilerin çoğunda tanrı yada tanrıçalar tabiat ananın enerjilerinin kişileştirilmiş simgeleridir. Enerjiler birincilken, mabutlar ikincildir.
    Doğanın enerjileri dış dünyada olduğu benzer biçimde içimizde de mevcuttur, şundan dolayı biz tabiat ananın birer parçasıyız. Dolayısıyla, bir mabut üstüne düşünmekte olduğunuz vakit, kendi tin ve psişenizin güçleri üstüne ve bununla birlikte dışarıdaki güçler üstüne düşünmektesinizdir. Dünyadaki (bir iki kural dışı hariç) neredeyse tüm dinî geleneklerde kişinin hedefi tabiat ve kendi doğası ile uyum içine girmek, böylelikle hem fizyolojik hem de ruhsal sağlığını kazanmaktır. Geleneğimizde bunlara tabiat dinleri deriz; bunların tanrıları ya da tanrıçaları nihai terimler değil, tinsel enerjilere meydana getirilen göndermelerdir. Yani mitolojiyi doğru anlarsak, saygı ve saygı gösterilen nesne nihai terim değil, kişinin içinde ikamet eden bir enerjinin kişileştirilmiş halidir.” (Tanrıçalar ve Tanrıça’nın Dönüşümleri)
  • Sümer-Babil göksel mitolojisi, kozmik dişinin özelliklerini Venüs gezegeninin evreleri ile tanımlamıştı. Sabah yıldızı benzer biçimde bakireydi o, akşam yıldızı benzer biçimde sürtük, gece göğünün hanımı olarak ayın karısı; ve güneşin yalımı ile yok olduğunda cehennem cadısıydı. (Kahramanın Sonsuz Yolculuğu)
  • “Ruh aslen yaşamın hoş kokusudur.
    Hayatın içine üflenen bir şey değildir, yaşamın içinden gelir..” (Mitolojinin Gücü)
  • “Geçmişin kuyusu oldukça derin; kim bilir dipsiz demek daha doğru. Ne kadar derinden seslenirsek, geçmişin derinlerine o denli iniyor ve o denli aşağılara batıyoruz. İnsanlığın ilk temellerini buldukça, tarih ve kültürünün kavranılmazlığı daha oldukça anlaşılıyor.”
    Thomas Mann, Yusuf ve Kardeşleri, s.3 (İlkel Mitoloji)
  • “Ah insanlar! Ve ‘insanlar’ şu veya bu kişi değildir, ‘insanlar’ daima başkalarıdır, şu veya bu kişi değil, saf ‘başkası’ dır, hiç kimse olmayan kişidir, ‘insanlar’ sorumsuzdur. ‘Ben, toplum içindeki ‘ben’ , toplumsal ‘ben’ . ‘Diyorlar ki’ye dayanarak yaşadığımda ve yaşamımı bununla doldurduğumda, tek başıma olan beni yığınsal ‘ben’ içinde eritiyorum demektir, kendimi ‘insanlar’ yapıyorum. Kendi yaşamımı yaşamak yerine, onu başkalarına dönüştürerek yaşamaz oluyorum.” (Yaratıcı Mitoloji)
  • “Dünyadaki yaşam, olanaklı olduğu kadarıyla mükemmel biçimde nerdeyse kaybolmuş -ve keşfedilmesi gereken- gök törenlerinin insan gövdesine yansıtılmasıdır.” (İlkel Mitoloji)
  • “Tanrının işi büyüktür fakat en büyüğü gökteki yazısı değil, dünyadaki yaşamdır.” (İlkel Mitoloji)
  • “Ruh aslen yaşamın hoş kokusudur.
    Hayatın içine üflenen bir şey değildir, yaşamın içinden gelir..” (Mitolojinin Gücü)
  • Dante nin korkulu karanlık ormanıyla Sessiz Thalia’ nın dairesinin ve vadinin sonunda ulaşmış olduğu “doğru yolu gösteren gezegenin ışınlarıyla örtülmüş” tepesiyle Apollo’nun Helikon Dağının benzeştiğine ilişkin kuşkuları maceranın derhal sonrasındaki vaka artırmaktadır. Dantenin anlattığına nazaran derhal üç tehlikeli hayvan görülür; birincisi dişi leopardır, “hafifçe ve çevik, benekli postu var”. İkincisi aslandır, “başı yukarda öfkeli bir açlıkla bana doğru geliyor.” Sonuncusu dişi kurt, “zayıflığına rağmen her türlü özlemle dolu ve o zamana kadar oldukça insanoğlunun yaşam umudunu kırmış benzer biçimde görünüyor, Leopar, hoş ve değişik görünümüyle, Dante için etin, Gafurius’un deseninde köpek başının temsil etmiş olduğu yanlış boş hırslarını dile getiriyor. Aslan gururu, kendi sınırlarıyla kapalı kalan insanoğlunun Tanrıyı görmesine engel olan en büyük günahı konu alıyor. Ve dişi kurt hırsı,
    dönemin alıp götürdükleri için verilen savaşımı temsil etmekte. Bunlar doğru yolu kaybeden İnsanı tuzağa düşüren hayallerin güçleri, dönemin boş çekiciliğinin işlevleri. (Yaratıcı Mitoloji)
  • “… insanlığın yeni düzeninin ürettiği zihin ve bilimin insanlık tarihinde daha önce görülmemiş bir biçimdeki bilin ürünüdür (bu kadarı güvenle söylenebilir) yani profesyonel, tam zamanlı çalışan, eğitim gören ve katı biçimde örgütlenmiş olan tapınak rahibinin ürünüdür.” (İlkel Mitoloji)
  • Zihin garip yollara sapabilir ve bedenin istemediği şeyleri isteyebilir. Mitler ve ayinler, zihnin bedenle harmonisini sağlama ve yaşam şeklini tabiat ananın dikte etmiş olduğu şekle sokma araçlarıydı. (Mitolojinin Gücü)

loading…

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş