Eğitim

İntihar: Kan Dökücü Tanrı – Al Alvarez Kitap özeti, konusu ve incelemesi

İntihar: Kan Dökücü Tanrı – Al Alvarez Kitap özeti, konusu ve incelemesi

İntihar: Kan Dökücü Tanrı kimin eseri? İntihar: Kan Dökücü Tanrı kitabının yazarı kimdir? İntihar: Kan Dökücü Tanrı konusu ve anafikri nedir? İntihar: Kan Dökücü Tanrı kitabı ne konu alıyor? İntihar: Kan Dökücü Tanrı PDF indirme linki var mı? İntihar: Kan Dökücü Tanrı kitabının yazarı Al Alvarez kimdir? İşte İntihar: Kan Dökücü Tanrı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Al Alvarez

Çevirmen: Zuhal Çil Sarıkaya

Yayın Evi: Diğeri Yayınevi

İSBN: 9789757782285

Sayfa Sayısı: 264


İntihar: Kan Dökücü Tanrı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

İntihar diye yazar Al Alvarez, Yıkanarak çıkarılamayan bir boya şeklinde Batı kültürüne iyice işlemiştir. Alvarezin insan davranışının bu çoğunlukla tabu kabul edilen alanını irdelediği yeni tartışmalar açabilecek kitabı, intihar deneyimine edebiyatın içinden geniş bir temel sağlamakla beraber hem kültürel tutumların, hemde kuramsal çalışmaların gelişimini içermektedir. Alvarez, bu kitapta Danteden kalkıp, Donne ve Romantik Can Çekişmeye, sonrasında da çağıl edebiyatın merkezinde yer edinen Dada ve Kan Dökücü Tanrıya varan karanlık izi takip ediyor. Çalışmasına bir çerçeve sağlaması açısından, Al Alvarez iki intihar girişiminin değerlendirmesini yapar: Biri 1963te yaşamına son veren yetenekli genç Amerikalı ozan Sylvia Plathınki ve diğeri kendisinin başarısız girişimi. Fazlaca güzel yazılmış bir kitap, şiirsel gerçeklerle dolu. Okurun ilgisini çekeceği muhakkak, bu sebeple yazar kendisini tüm içtenliğiyle çalışmasına vermiş… İntihara yönelik yaklaşımlara yeni bir boyut ekliyor. Erwin Stengel, New Society


İntihar: Kan Dökücü Tanrı Alıntıları – Sözleri

  • “Tüm bunların uzağında yalnız olma dileği:
    Sema kararsa da çağrı kartlarıyla
    Uysak da beynimize kazınmış buyruğuna, sevişmelerin
    Gönderin altında çekilse de aile resimleri
    Tüm bunların uzağında, yalnız olma dileği.
    Tüm bunların arkasında, unutmak isteğidir kabaran:
    Sanatsal gerilimlerine karşın takvimlerin,
    Hayat sigortasının, masabaşı bolluk dansının
    Pahalı tiksincine karşın ölümden bakışların
    Tüm bunların arkasında, unutmak isteğidir kabaran.”
  • Farklılıklar değildi problem, katlanılmaz benzerliklerdi.
  • Kısacası intihar ölüme uzanmak değil, “acı çekmeden geceyi durdurmak”tı; sinir uçlarında hissedilmeli ve savaşılmalıydı, Sylvia’yı yalnız onun olan bir yaşama götürmüş olan bir ayine girişti.
  • Kendimi iyi hissettiğim anlamış olur daima oldukca azdı. Hayatım tıkanmış, darmadağın olmuştu, nefes alacak gücüm kalmamıştı. Kapalı, tek yönlü, havasız ve çıkışsız bir dünyada kalakalmıştım.
  • “İntihar büyük bir sanat eseri şeklinde yüreğin sessizliğinde yaratılır.”
  • Yaşama sebebi, bununla birlikte iyi bir ölüm nedenidir.
  • Geleceğimin karanlık uykularından esen hafifçe, ısrarlı bir esintiyi hayatım süresince üzerimde duydum. Ve kendi yolunda ilerleyen bu esinti yaşadığım aynı derecede yalan olan yıllarda insanların bana zorla kabul ettirmeye çalmış olduğu düşünceleri bir kenara savurup bıraktı.
  • Tanrısal mutluluk yalnızca bir bıçak darbesiyken yaşam niçin bir karşılık olarak verilmesindi?
  • İntihar ölüme uzanmak değil, “acı çekmeden geceyi durdurmak”tı; sinir uçlarında hissedilmeli ve savaşılmalıydı.
  • İntihar değişik zamanlarda değişik insanlara değişik şeyler ifade eder. Petronius Arbiter için intihar mağrur bir yaşama yakışır mağrur bir sondur. Thomas Chatterton yavaş yavaş açlıktan ölmektense intiharı seçer. Sylvia Plath için, onu kendine hapseden şiirinin çıkmazlarından kurtulma çabasıdır. Cesare Pavese için hiçbir övgü ve başarının ertelemeyeceği, güneşin her gün doğması şeklinde kaçınılmaz bir şeydir.


İntihar: Kan Dökücü Tanrı İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Alvarez ve İntihara Fazlaca Kısa Bir Bakış: Kitap Sylvia Plath’in intiharıyla başlıyor. Yazar, sanatçının içinde bulunmuş olduğu durumu detaylıca irdeliyor. Buralar bir öykü edasında geçiyor. Plath’in kendini öldürme isteğinin aslına bakarsak şiirlerinden belirgin bir halde anlaşılacağını söylüyor. Sanatçı yapıtını yazarken kendi içindeki karanlığı dışarı çıkarıyordur iyi mi olsa.
”Sanatçı güdülerinin öteki insnalardan oldukca daha farkındadır ve kendini daha iyi anlatabilir. Böylelikle toplumbilimcilerin, psikanalistlerin ve istatistikçilerin kaçırılmış olduğu bazı ipuçlarını verebilir.”
Antik Yunan dönemindeki, Orta Çağ’daki, Rönesans’daki ve 20. yy dönemindeki intihar olgusuna, kilisenin görüşlerine, dönem dönem intiharın bir hata olup olmadığına değiniliyor. Mesela Aristo intiharı reddederken Platon bunu olağan kabul ediyor.
”Bir kölenin kendisini öldürmesi suçtu. Nedeni bir köle sahibine gelir getiren mühim bir yatırımdı. ” şeklinde duygusuz görüşlerin olduğu dönemler de oluyor.
Kitabın ilerleyen sayfalarında oldukca derin olmasa da Freud’dan bahsedilmeye başlanıyor. Freud’un intihar, ölüm ve melankoli üstüne düşüncelerine yer veriliyor.
”Ölüm kısmen bir şeye nispeten vardır; problem kendini öldürmekten öte bir parçasının yaralarını saracak ve acılarını dindirecek aşırı bir yatıştırma çabasıdır.”
Kitabın orta sayfalarına ulaştığımızda bu sefer Alvarez intiharın edebiyattaki yerini bizlere göstermek amacıyla eserleri inceliyor.
-Dante ve Ortaçağ
-John Donne ve Rönesans
-W.Cowper, T.Chatterton ve Akıl Çağı
-20.yy
-Dada
-Dostoyevski
vs.
Kitabın son kısmı olan ‘Kan Dökücü Tanrı’da ise kendi başarısız intihar girişimini konu alıyor bundan utanç ve pişmanlık duyduğunu dile getiriyor; kitabı Paul Valery’nin son sözüyle bitiriyor:
”Dieu a tout fait de rien. Mais la rien perce”
Tanrı her şeyi yokluktan yaratır. Ama yokluk buna karşıdır.. (Tuğçe Aydın)


İntihar: Kan Dökücü Tanrı PDF indirme linki var mı?


Al Alvarez – İntihar: Kan Dökücü Tanrı kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de İntihar: Kan Dökücü Tanrı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Al Alvarez Kimdir?

A. Alvarez 1929’da Londra’da doğan, Oundle School’da ve Oxford’daki Corpus Christi College’da tahsil görmüştür. The Savage God, Life After Marriage, The Biggest Game in Town, Offshore ve Feeding the Rat şeklinde büyük ilgi toplamış oldukca sayıda araştırma kitabının yazarıdır. Ayrıca edebiyat eleştirisi ve şiir kitaplarının yanı sıra, Hers, Hunt ve son olarak Days of Atonement adlı romanı da yayımlanmıştır.

Yazar eşiyle beraber Londra’da yaşamaktadır.


Al Alvarez Kitapları – Eserleri

  • İntihar: Kan Dökücü Tanrı
  • Gece


Al Alvarez Alıntıları – Sözleri

  • Yaradılıştan evvel yalnızca öncesiz kaos vardı; Biçimsiz, boş ve ka­ranlık. Tanrı bu ilk direktifiyle ışığı yaratırken bununla birlikte kendi kendisini de yaratıyordu bu sebeple ışık, kaosu düzene, kafa karışıklığı ve cehaleti ise bilgiye dönüştürüyordu. Tanrının karanlığı fethet­mesi, kendi benzeri olmayan ve mutlak kudretini kanıtlamasından başka bir de kendi kendisini tanımlaması demekti. (Gece)
  • Rüya tam bir dramadır. İnsan rüyasında sürekli iki arada bir derededir. Daha açık söylemek gerekirse, bence rüya bilgili bir düşüncedir, imgelerle anlatılan bu fikir uyanıkken ki düşüncelerimizden daha bilinçlidir, fakat bununla birlikte da hakkaten ziyade bir dramaya benzer. (Gece)
  • Gördüğünüz şey bildiğiniz şeydir. Göremeyip de yalnız duyabildi­ğiniz, hissedebildiğiniz ya da kokusunu alabildiğiniz şey ise korku­lacak bir şeydir, bu sebeple biçimsizdir. Ve işte bu şekilde bir durumda gece­lere tahammül edebilmeniz için önünüzde yalnız iki yol vardır; Ya buluş edeceğiniz araçlarla gecelerinizi aydınlatacak ya da uyuyarak duyularınızı dış dünyaya kapatacaksınız. (Gece)
  • Tanrılar asla kuşkusuz şunu görüyorlardı; Ateş, en sonunda ken­dilerinin pabucunu dama atacak olan bir sürecin ilk halkasıydı. İn­sanlığın yolunu açan büyük bir olanak, ergonomik bilimlerin deposu ve de toplumsal yaşamın temeliydi. (Gece)
  • Şunun şurasında iki yüz yıldan daha azca bir süre öncesine dek, geceler hâlâ dehşetin, meşum manzaraların ve şiddetin başat olduğu saatler demekti. Suçluların, cinlerin ve tüm diğeri karanlık güçlerin cirit attığı bir yasak böl­geydi. Yasalara saygılı vatandaşların kapılarını sürgüleyerek ocak başına toplanıp, yataklarına gidene dek tek bir mumla yönetim ettikle­ri karanlık vakitlerin adıydı geceler. (Gece)
  • Ardından sema yavaş yavaş aydınlandı ve dolunay bü­tün haşmetiyle, uzaktaki tepeleri soğuk bir maviye boyayıp vadiyi bir karanlık gölüne çevirerek dünyaya geldi. (Gece)
  • Farklılıklar değildi problem, katlanılmaz benzerliklerdi. (İntihar: Kan Dökücü Tanrı)
  • İntihar ölüme uzanmak değil, “acı çekmeden geceyi durdurmak”tı; sinir uçlarında hissedilmeli ve savaşılmalıydı. (İntihar: Kan Dökücü Tanrı)
  • “Tüm bunların uzağında yalnız olma dileği:
    Sema kararsa da çağrı kartlarıyla
    Uysak da beynimize kazınmış buyruğuna, sevişmelerin
    Gönderin altında çekilse de aile resimleri
    Tüm bunların uzağında, yalnız olma dileği.
    Tüm bunların arkasında, unutmak isteğidir kabaran:
    Sanatsal gerilimlerine karşın takvimlerin,
    Hayat sigortasının, masabaşı bolluk dansının
    Pahalı tiksincine karşın ölümden bakışların
    Tüm bunların arkasında, unutmak isteğidir kabaran.” (İntihar: Kan Dökücü Tanrı)
  • Geleceğimin karanlık uykularından esen hafifçe, ısrarlı bir esintiyi hayatım süresince üzerimde duydum. Ve kendi yolunda ilerleyen bu esinti yaşadığım aynı derecede yalan olan yıllarda insanların bana zorla kabul ettirmeye çalmış olduğu düşünceleri bir kenara savurup bıraktı. (İntihar: Kan Dökücü Tanrı)
  • Tüm korku filmlerinde, ne kadar görkemli hususi efektler­le verilirse verilsin canavarın nihayet ortaya çıkmış olduğu sahne istisnasız hep bir hayal kırıklığıdır. Denizin derinliklerinden, morgdan, yeral­tından ya da uzaydan ge(tiri)len mahluk, ne kadar tehlikeli olursa olsun, sınırsız muhayyilemizdeki o muğlak şekillerden hep daha dost, hep daha yumuşaktır. Kötülüğe yüz giydirdiğiniz anda, Hannah Arendt’in söylediği şeklinde, bayağılaşıyor. (Gece)
  • İntihar değişik zamanlarda değişik insanlara değişik şeyler ifade eder. Petronius Arbiter için intihar mağrur bir yaşama yakışır mağrur bir sondur. Thomas Chatterton yavaş yavaş açlıktan ölmektense intiharı seçer. Sylvia Plath için, onu kendine hapseden şiirinin çıkmazlarından kurtulma çabasıdır. Cesare Pavese için hiçbir övgü ve başarının ertelemeyeceği, güneşin her gün doğması şeklinde kaçınılmaz bir şeydir. (İntihar: Kan Dökücü Tanrı)
  • Bu kitapta gecenin birçok yüzünü okuyacaksınız: Etıafımızdaki ve içimizdeki, harfi ve mecazi geceyi, ayın karanlığını ve ruhun karanlık gecesini. Güneş batıp da insanoğlunun kendi yaktığı ışıklar devreye girdikten sonrasında yaşadığımız dünyayı, arkasından
    daldığımız uyku alemini okuyacaksınız. Uyku araştırmalarını ve
    düş görmenin fizyolojisini, rüyaların yorumunu, uyanık dünyalarımıza ve eserlerimize iyi mi yansıdıklarını okuyacaksınız. Gecelerimize nöbetleşe bekçilik ederek gece yaşamını mümkün kılan insanları okuyacaksınız. Bir de geceyi. iyi mi aydınlattığımızı, gecenin önümüze serdiği tehlikelerle iyi mi başa çıktığımızı, hiçbir şeyi göremediğimiz gecenin boş ve zifiri karanlığını kafamızda hangi görünür yaratıklarla doldurduğumuzu ve nihayet geceyi iyi mi yok saydığımızı okuyacaksınız. (Gece)
  • Kısacası intihar ölüme uzanmak değil, “acı çekmeden geceyi durdurmak”tı; sinir uçlarında hissedilmeli ve savaşılmalıydı, Sylvia’yı yalnız onun olan bir yaşama götürmüş olan bir ayine girişti. (İntihar: Kan Dökücü Tanrı)
  • Yaşama sebebi, bununla birlikte iyi bir ölüm nedenidir. (İntihar: Kan Dökücü Tanrı)
  • On yedinci yüzyılda ışık şenlikleri barok saray kültürünün bir parçası haline geldi. Şenlikler karanlık bastırınca başlıyor ve ta gün ağarana dek sürüyordu. Esnaf ve zanaatkarlann uyanıp işlerinin yo­lunu tuttuğu bir vakitte saraylılar evlerine hemen hemen dağılıyorlardı ve bu da saraylılara ayrı bir zevk veriyordu. Yapay ışık şeklinde lüks bir şeye para harcamak bayağı insanoğlu için olacak iş değildi. Gece ha­yatı toplumsal imtiyaz işaretiydi. (Gece)
  • Kendimi iyi hissettiğim anlamış olur daima oldukca azdı. Hayatım tıkanmış, darmadağın olmuştu, nefes alacak gücüm kalmamıştı. Kapalı, tek yönlü, havasız ve çıkışsız bir dünyada kalakalmıştım. (İntihar: Kan Dökücü Tanrı)
  • “İntihar büyük bir sanat eseri şeklinde yüreğin sessizliğinde yaratılır.” (İntihar: Kan Dökücü Tanrı)
  • Tanrısal mutluluk yalnızca bir bıçak darbesiyken yaşam niçin bir karşılık olarak verilmesindi? (İntihar: Kan Dökücü Tanrı)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş