Kabine toplantısı kararları açıklandı mı, nelerdir? 28 Mart Pazartesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları nelerdir? Tüm kabine toplantısı sonuçları!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında bir araya gelen Kabine Toplantısı bugün yapılmış oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ana gündem maddesi harp ve iktisat olan toplantı sonrası açıklamalarda bulunacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan, harp ve iktisat gündemiyle bir araya gelen kabine toplantısı sonrası açıklamalarda bulunuyor. Peki, Kabine toplantısı kararları nedir? 28 Mart Pazartesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları nedir? Tüm kabine toplantısı neticeleri! Detaylar sizlerle…

(*28*)28 MART PAZARTESİ KABİNE TOPLANTISI AÇIKLANDI MI, KARARLARI NELERDİR?

Beştepe’de gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı Kabinesi sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan açıklamalarda bulunmuş oldu.

Kabine toplantısı sonrası konuşma meydana getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya ve Ukrayna içinde yarın gerçekleşecek İstanbul’daki sulh müzakeresi öncesi her iki heyetle de kısa bir görüşme yapacaklarını açıkladı. Öte taraftan Erdoğan, “Sayın Putin ve Zelenski ile sürdürdüğümüz telefon trafiğinin pozitif istikamette seyrettiğini söyleyebilirim” dedi.

(*28*)“HEYETLER YARIN İSTANBUL’DA BİR ARAYA GELECEK”

Rusya- Ukrayna arasındaki harp hakkında açıklamalarıyla sözlerine başlamış olan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Herkesin tahrik ardında koştuğu günlerde taraflara her fırsatta barışın tesisini telkin ettik. Bugün de her iki tarafın hakkaniyetine, samimiyetine, dostluğuna güvenen olan ülke durumundayız. Dışişleri Bakanları toplantısı Antalya’da yapılmış oldu. İnşallah ateşkes ve sulh müzakerelerini yürüten Rusya ve Ukrayna heyetleri yarın İstanbul’da yine bir araya gelecek” ifadelerini kullandı.

(*28*)“TOPLANTI ÖNCESİNDE HEYETLERLE GÖRÜŞECEĞİZ”

Yarın İstanbul’da gerçekleşecek toplantı öncesinde heyetlerle bir araya gelmiş olarak kısa bir görüşme yapacaklarını söyleyen Erdoğan, “Sayın Putin ve sayın Zelenskiy ile sürdürdüğümüz telefon görüşmelerinin pozitif istikamette sürdüğünü söyleyebilirim.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarının devamından satır başları;

“Davos’ta ‘one minute’ diyerek zulme, işgale, zorbalığa karşı tavrımızı ortaya koyarken derdimiz, sulh, refah ve insan hayatına saygıydı. Türkiye 40 yıla yaklaşan terör tarihinde ödediği ilkin bedele karşın aynı çizgiden sapmamıştır.. Balkanlar, Kafkasya, Suriye, Libya’da sınır ötesi siyasal, güvenlik mücadelemizi bu anlayışla yürüttük.

(*28*)“ÇANAKKALE KÖPRÜMÜZ DÜNYANIN 1 NUMARASI OLDU”

Rusya Ukrayna krizinde savaşın tarafı yapmak için var güçleriyle çalışanların bizim kurduğumuz sulh köprüsünü yürekleri daralarak izlediklerini biliyoruz. 1915 Çanakkale Köprüsü’nün görkemli görüntüsü altında ezildiklerinin de farkındayız. Bizim nezdimizde ülkemizi ve milletimizi hedef alanlara mesajımızı altını çizerek tekrarlıyorum; ihmal etmeyin orta açıklıkta daha ilkin Japonya 1 numara iken şu anda köprümüz dünyanın 1 numarası olmuştur.

Bundan dolayı takdirinizi beklemiyoruz, fakat takdir etmeniz sizi küçültmez tam aksine büyütür. Büyük ve kuvvetli Türkiye’nin inşasını önlemeyi başaramayacaksınız. Türkiye’nin barışın, huzurun, güvenin köprüsü haline dönüşmesini engelleyemeyeceksiniz. En büyük 10 iktisat arasına girerek kendi ve dostları için yeni dünya inşası gayretlerini baltalayamayacaksınız.

(*28*)“AYNI ZEHİRLİ OKLAR BU KEZ BİZE YÖNELDİ”

Boğaza meydana getirilen ilk köprüyü inşa ederken birileri bu eserin İstanbul’a yapılacak en büyük fenalık bulunduğunu söyleyebilmiştir. 15 Temmuz Şehitleri Köprüsü hizmete açılmıştır. İkinci köprüde aynı hezeyanlar rahmetli Özal üstünden yine sergilenmiştir. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü de bitirilmiştir. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığımız döneminde Marmaray projesinde aynı zehirli oklar bu kere bizlere yöneldi.

Bu eseri de tamamlayıp hizmete sunduk. Mahkeme mahkeme dolaşarak 4 yıl bizi geciktirdiler. Tabii şimdi kolaylıkla Marmaray’dan beraber Asya’dan Avrupa’ya geçiyorlar. Aynı şekilde Avrasya. Avrasya’da da detaylara girmeyeceğim fakat hani beşli çete diyorlar ya. Beşli çete dediklerini koy bir kenara, burada aynı siyasal görüşü paylaştıkları arkadaşlarımız Avrasya Tüneli’ni yapanların içindeydi.

(*28*)“KILIÇDAROĞLU, YAP-İŞLET-DEVRET NEDİR BİLMEZ”

Bay Kemal yap işlet devret ne demek emin olun bilmez, anlamaz. Bunun için bu alanda mürekkep yalamak lazım. O şekilde bir durum yok. Senelerdir birileri bu yatırım modeli üstünden bizi yerden yere vuruyor. İGA nedir desen bilmez. Şu anda dünyadaki ilk üç havalimanından bir tanesi İstanbul Havalimanı’dır.

İstanbul Havalimanı dünyada oldukça büyük sesler getirdi. Şimdi yüklenici firmalar işletmeci firmalar buraya ilave bazı proje tadilatıyla güzellikler yapmış olacaktır. Geçmediğimiz köprünün parasını ödüyoruz çarpıtması yaptılar. Bu bühtanları normal olarak kaale almıyoruz. Bir kulağımızdan girip öbüründen çıkıyor.

Özetlemek gerekirse yap işlet devret projelerinin ne anlama geldiğini bir kez daha hatırlatmak isterim. Kamu hususi ortaklığı projeleri bir altyapı modelidir. Dünyada 2021 senesinde bu modelle 35,6 milyar dolarlık yatırım yapılmıştır. Türkiye bu modeli en verimli şekilde kullanan Avrupa’da üçüncü dünyada 13. ülke durumundadır. Almanya yeni otoyol projelerinin mühim kısmını bu modelle hayata geçirme sonucu almıştır.

Amerika 1,5 trilyon dolarlık altyapı projesinin mühim bölümünü bu modelle hayata geçirmiştir. Ülkemiz ulaştırma ve iletişim alanında bu modelle 37,5 milyar dolarlık yatırıma kavuşmuştur. Bay Kemal bak bu tarz şeyleri ulusal bütçeden yapmadık. Yapılan analizler 2024 senesinde kamu hususi ortaklığı projelerinin Hazine’ye olan yükünün neredeyse sıfırlanacağını, bir sonraki seneler itibarıyla katlanarak artan bir gelire dönüşeceğini gösteriyor.

(*28*)“İŞLETME SÜRESİ BİTİNCE DEVLETE GEÇECEK”

İnşa edilen yapıt, işletme süresi bitiminde yatırım tamamen devlete geçmektedir. Avrasya Tüneli’nin işletme süresi bittiğinde devlet üste 140 milyon dolar para almış olacaktır. Osmangazi Köprüsü’nün işletme süresinde bir tek KDV geliri 1.3 milyar Avro’dur. 1915 Çanakkale Köprüsü’nün kazancı da bir tek nakit, akaryakıt, karbon salınımında senelik 470 milyon Avro olacağı hesaplanmaktadır.

(*28*)ANTALYA HAVALİMANI AÇIKLAMASI

Antalya Havalimanı’nın kapasite artırımı işletme ihalesiyle ilgili son gelişmenin müjdesini vermiş oldum. Antalya Havalimanı’nın Aralık ayında meydana getirilen inşa ve işletme ihalesinin toplam bedeli 8 milyar 555 milyon Avro işletme ve 765 milyon Avro yatırım bedeli ile ihale kazanılmıştı. Bugün azca ilkin ifade ettiğim rakamı ödediler.

Kamu hususi ortaklık projeleri bu ülkenin hiçbir vatandaşının cebinden haksız ve adaletsiz tek kuruş getirmediği benzer biçimde dolaylı tesirleri, yatırım bedeli kamuya duracak sebebiyle sayısız kazanç elde eden eserlerdir. Kamu hususi yatırımlarının mühim kısmında yurttaşlarımızın hizmetten faydalanmasını kolaylaştırma için projede öngörülen bedellerin oldukça altında karşılık uygulanmaktadır.

(*28*)“DEVLETİN İMKANLARINI MİLLETİN EMRİNE VERİYORUZ”

Devletin imkanlarını biz milletin emrine veriyoruz. Avrupa, Amerika, Asya’nın gelişmişliğini arttırmak için kullandığı yatırım modelini Türkiye’de işlemez hale getirmeye çalışanların derdi milletin kesesi değildir. Bunların derdi Türkiye’yi eskiye döndürerek tökezlemek ve hatta mümkünse yere sermektir.

Ellerine tutuşturulan birileri bunu okumaya çalışsınlar, kendilerini karacılık, yalan ve çarpıtmayla avunsun. Kendi hırsları, kifayetsizlikleri, karanlık ajandalarının ardında koşsun. Ülkemize ve milletimize aşığız biz. Eser kazandırmaya, hizmet getirmeye 2023 hedeflerimizle, 2053 vizyonumuzla büyük ve kuvvetli Türkiye’yi inşa etmeyi sürdüreceğiz.

Türkiye’ye 20 senedir kazandırdığımız eserleri anlatırken bugün yaşadığımız sıkıntıları normal olarak görmezden gelmiyoruz. Hayat pahalılığı başta olmak suretiyle bugünkü sorunların üstesinden gelecek olan da gene biziz. Her alanda insanımızın refah düzeyini, Cumhuriyet tarihini en üst seviyesine biz çıkardık.

(*28*)“TÜRKİYE’Yİ SÖZÜ DİNLENEN ÜLKELERİN GRUBUNA ÇIKARDIK”

Karşılaştığımız engelleri milletimizin gönlünden kopup gelen ‘Allah razı olsun’ sözünden aldığımız güç ve motivasyonla bugünlere geldik. Sadece yapıt ortaya koymakla kalmadık. Siyasi, diplomatik, askeri, dış tecim tesir alanımızı ülkemizin kalkınma hedeflerini destekleyecek şekilde güçlendirdik.

Türkiye’yi bölgesinin lideri dünyanın sözü dinlenen ülkelerin grubuna çıkardık. Günlük sıkıntılarımızı konuşurken, dertlenirken Türkiye’nin mevcut kazanımını hangi badirelerden geçerek elde ettiğimizi asla hatırımızdan çıkarmamalıyız. Bir dönem bu ülkede terör örgütlerinin saldırıları ile toplumsal kaos denemeleri ile milletimizin huzuruna kast edilmiştir.

Kararlı ve kuvvetli savaşım ile bu tür sorunları bir tek sınırlarımız içinde değil PKK başta olmak suretiyle milletin canına musallat olan terör örgütlerinin başını ezdik, belini kırdık. Mücadeleyi sınırlarımızın ötesine taşıyarak insanlarımızın güvenliğini güvenlik ve huzurunu güvence altına alacak iklim oluşturduk.

Türkiye’ye vesayetle, darbelerle, terör örgütleriyle toplumsal fay hatlarını tahriple, internasyonal dayatmalarla diz çöktüremeyenler son olarak ekonomimizi hedef aldılar. 2018 Ağustos’unda yaşadığımız ekonomik tuzakları da ülkemizin potansiyelini verimli harekete geçirerek aşmanın mücadelesini yürüttük.

Sağlık tehdidi olarak başlamış olan salgın krizi üretim, lojistik, tedarik, istihdam, güvenlik alanlarına yayılan küresel depreme dönüştü. Ahlaksız, vicdansız, haksız kuşatmaya karşın ülkemizin ne derce kuvvetli hizmet altyapısına, üretim olanağına, yönetim kapasitesine haiz bulunduğunu dost düşman her insana göstermiştir.

(*28*)“EKONOMİK İŞLEYİŞİ SÜRDÜRDÜK”

İnsanımızın işini, aşını, ekmeğini güvence altına almaya çalışacak ekonomik işleyişini sürdürdük. Ülkemizi yatırım, istihdam, üretim, cari fazla yaklaşımını hayata geçirdik. Vesayet, darbe, terörle savaşım benzer biçimde normal olarak zamanı değişimin bedeli oldu. Bu bedeli şimdi ödeyip ayağımıza gelen fırsatı değerlendiremezsek ülkemizin önündeki çeyrek ve yarım asrı kısır döngüye yoksun kalacaktır.

Bu vazife bizlere ülkeyi ve milleti gerektiğinde en sert fırtınalarda sağ salim çıkarmak için tevdi edildi. Irak’ta yaşanmış olan, Suriye’de yaşananları hatırlayın. Bir dönem bölgesinin en parlak yıldızı olan Libya’nın iyi mi paramparça edildiğine bakın. Ukrayna’nın topraklarının adım adım iyi mi elinden alındığına, işgal tehdidi ile karşı karşıya geldiğine bakın.

Bu senaryoların hepsi ülkemizin üstünde oynanmak istenmiştir. Biz yürek yüreğe, omuz omuza vererek vatanımızın bütünlüğü ve insanımızın beraberliği, devletimizin bekasına yönelik tehditleri teker teker bertaraf ettik. Aldığımız karar ve tercihlerin, yönetimin tüm riski bizlere kazanımları ülkemize ve milletimize aittir.

Gezi hadiseleri, Çukur eylemi, 17-25 Aralık kumpası, 15 Temmuz darbe girişimiyle ülkemiz karanlığa sokulabilseydi Türkiye’nin bugün ne halde olacağını düşlemek bile istemiyoruz. Vatan toprakları sırtlan, akbaba, yılanların istilasına uğramış olsaydı bugün yaşam pahalılığını değil kaybettiğimiz sevdiklerimizi, yıkılan evlerimizin acılarını konuşuyor olacaktık.

(*28*)“UKRAYNA’DA NELER YAŞANDIĞINI GÖRÜYORUZ”

Bugün Ukrayna’da milyonların neler yaşadıklarını, iyi mi bir çaresizliğe sürüklendiklerini hep birlikte görüyoruz. 200’e yakın yetimi ve öğretmenlerini beraber ülkemize aldık. Kendilerine devletimizde ev sahipliği yapacağız. Bunlar yetim yavrular. Kolay değil. Kadınlar, evlatlarıyla birlikte ellerinde valizleri oralardan çıkıp ta buralara kadar geliyorlar.

Polonya, Romanya, Macaristan’a geçiyorlar. Bunlar kolay değil. Ülkemize sağladığımız en büyük kazanım, hizmet Türkiye’yi bu şekilde bir duruma düşmekten kurtarmış olmamızdır. Üstelik bu şekilde de kalmadık, tüm mazlum, mağdurların sığınağı haline getirdik ülkemizi. Suriye, Irak, Afganistan’dan gelenler. Türkiye’nin birbirleriyle savaşan tarafların bile güvenilmiş olduğu, sulh ve diyaloğun sağlandığı ülke benzer biçimde görünmesinin sebebi geride bıraktığı sürecin başarıyla geçirmiş olmasıdır.

Türkiye’yi dünyanın 10 büyük iktisat arasına sokacak programı uyguluyoruz. Kazanımlarımız kalımlı, umudumuz canlı, geleceğimiz aydınlıktır. Ne yaptığımızı, niçin yaptığımızı, iyi mi başaracağımızı oldukça iyi biliyoruz. Milletimizden bir tek sabırlı olmasını, bizlere güvenmesini bekliyoruz. Ülkemiz 2023’de her alanda dünyanın en üst ligine çıkmış rahat, müreffeh bir ülkenin bizi beklediğine canı gönülden inanıyoruz.

(*28*)İHTİYAÇ ÜRÜNLERİNDE KDV İNDİRİMİ

Küresel ve bölgesel krizler karşısında, yaşam pahalılığı karşısında milletimizi korumanın mücadelesini verirken yönetimsel reformları da dikkatsizlik etmiyoruz. Hazine ve Maliye Bakanlığımız ilgili STK ve sektörlerle yakın istişare içinde KDV düzenlemesini hazırlamıştır.

İlk etapta besin ürünlerindeki KDV oranını üretim, toptan ve perakende aşamalarının tamamında yüzde 8’den yüzde 1’e düşürmüştük. Et, süt, yumurta, yoğurt, peynir, patates tahıl benzer biçimde pek oldukça üründe bilfiil uygulanmaya başlandı. Mesken ve tarımsal sulamada kullanılan elektriğin KDV’sini yüzde 18’den yüzde 8’e indirdik.

Şimdi de deterjan, sabun, hela kağıdı, peçete, bebek bezi benzer biçimde ürünlerin KDV’sini yüzde 18’den yüzde 8’e indirme sonucu aldık. Yeme içme hizmetlerinde KDV’de yüzde 8’e indirmiş olma sonucu aldık. Satın alınan konut nerede olursa olsun metrekaresine nazaran değişen aynı kademeli KDV uygulamasına doğal olarak olacaktır. Net alanı 150 metre kareyi aşmayan konutlarda KDV yüzde 8’dir. Bu büyüklüğü aşan konutlarda ilk 150 metrede yüzde 8, aşan konutlarda yüzde 18 KDV uygulanacaktır.

Afet riski alanlarında 150 metreye kadar yüzde 1, aşan kısmında yüzde 18 KDV tahakkuku yapılacaktır. Arsa ve arazinin KDV oranını yüzde 8’e indiriyoruz.

İmalat aşamasında ödedikleri KDV’leri kural dışı kapsamına alabilen ihracatçılara, ihracat bedelinin belli oranda iade yapılması sunulacaktır. Turizm yatırımlarını da buna dahil ediyoruz. İmalatçılar yatırımlarını bitirdikten sonrasında KDV ödemeden aynı işlemleri yapabilecekler.

Tıbbi cihazların KDV’sini yüzde 18’den yüzde 8’e indiriyoruz. Tarım sektöründe sertifikalı tohum, fidan teslimlerinde KDV yüzde 1, süt toplama tanklarında KDV’yi yüzde 8’e indiriyoruz.

Ülkemize döviz kazandırılması amacıyla yabancılara satılan konut ve işyerlerindeki istisnayı 1 yıldan 5 yıla çıkarıyoruz. Ota galericiler, yat, kotra satışlarındaki yüzde 1 KDV oranını yüzde 18’e çıkartıyoruz.

(*28*)ELEKTRİKLİ ARAÇ

Ülkemizi elektrik otomobil üssü haline getirecek çalışmalarla ilgili müjdeli haberimiz var. Elektrikli otomobil ve kullanımındaki gelişimleri dikkate alarak yüksek süratli şarj istasyonlarının yaygınlaştırılması mevzusunda yeni adımlar atıyoruz. 81 ilimizin tamamında yüksek süratli şarj istasyonu kurulmasındaki çalışmalara 300 milyon liralık bir destek sağlıyoruz.”

Boğazlarımızda görülen mayınların Türkiye’ye karşı kasıtlı olarak bırakıldığını düşünüyor musunuz? #Mayın | #Türkiye | #Rusya

— Haberler (@Haberler) March 28, 2022

Kabine Toplantısı, Gündem, Politika, Haberler