Eğitim

Küçük Yalanlar Kitabı – Hikmet Hükümenoğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Küçük Yalanlar Kitabı – Hikmet Hükümenoğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Küçük Yalanlar Kitabı kimin eseri? Küçük Yalanlar Kitabı kitabının yazarı kimdir? Küçük Yalanlar Kitabı konusu ve anafikri nedir? Küçük Yalanlar Kitabı kitabı ne konu alıyor? Küçük Yalanlar Kitabı PDF indirme linki var mı? Küçük Yalanlar Kitabı kitabının yazarı Hikmet Hükümenoğlu kimdir? İşte Küçük Yalanlar Kitabı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Hikmet Hükümenoğlu

Yayın Evi: Everest Yayınları

İSBN: 9789752894341

Sayfa Sayısı: 350


Küçük Yalanlar Kitabı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Radyo piyeslerinden yaşamı öğrenen genç bir karı: Rezan. 

Yurtdışından kalabalıktan korkan: Tevfik gelen misafirlerini en iyi şekilde ağırlamak isteyen genç bir adam: Faruk

İstanbul’un güzelliklerini özetleyen bir kitap yazmaya çalışan ve İstanbul’a gelen Ruslara yardım eden: Sofiye

Sokağa çıktığında nefes alamayan ve kalabalıktan korkan: Tevfik

Bu dört insanı bir araya getiren “kim bilir”in ardında”dünya” koşuyor. 

Hikmet Hükümenoğlu, Küçük Yalanlar Kitabı’nda, ayrıntıların hayatımızdaki önemini, takıntıların ruhumuzdaki izlerini çarpıcı ve ironik bir şekilde konu alıyor


Küçük Yalanlar Kitabı Alıntıları – Sözleri

  • Yoruldum artık, diyorum. Artık yalnız güzel hikayeler anlatmak isterim.
  • Kadınlar kocalarını affetmeyi yükümlülük olarak görür. Ama erkekler öyleki değildir; Erkekler karılarını affetmeyi güçsüzlük olarak görür. Halbuki affeden daima daha kuvvetli olandır !…
  • Bazı arkadaşları yüreğinde tutman gerekir. Dışarı salarsan; hem kuruyup giderler, hemde çürük yumurta benzer biçimde etrafı kokuturlar !…
  • Sabredeceksin.Bundan dolayı bir kadının en büyük meziyetlerinden biri de sabretmektir.
  • “Sevmekle beğenmek içinde ne fark var?” diye sormuştum seneler evvel. “Sevdiğin her şeyi beğenmek zorunda değilsin,” demiştin.


Küçük Yalanlar Kitabı İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Merhaba dostlar
Hikmet Hükümenoğlu’nun kalemini seviyorum. Daha ilkin Körburun, 47 Numaralı Kamara, Atmaca kitaplarını okudum ve fazlaca beğendim.
Bu roman, yazarın piyasaya sürülen ikinci kitabı. Hikâye üç değişik anlatıcı ile aşama kaydediyor. Kimi şimdide, kimi geçmişteki vakaları okurken başlangıçta birazcık karıştırır benzer biçimde oldum. Bazı bölgeler birazcık durgun geldi. Derken hikâyeler şaşırtıcı bir halde birbirine bağlandı, akış hızlandı. Karakterlerin özellikleri garip ve gerçekçiydi. Bazen Faruk’un kafasına bir tane patlatasım geldi örneğin. Rezan’a “yapma kızım” diyesim geldi.
Genel olarak güzel bir kitaptı. Yine de önceki kitapları daha fazlaca sevmiştim sanki. Sayfa sayfa ayrılmadan, yalnız üç parçayla kitabı bitirebildiğim için kendimi de kutlama ediyorum.
Sevgiyle kalınca (Filiz Çakır)

Ben algılayamadım vaka örgüsünü. Yazarın okuduğum 4. kitabı. Diğerlerini fazlaca sevmiştim. Burada da anlatının büyüsüne kapılmamak elde değil ne var ki yazar sizi sanki yapayalnız bırakıp gidiyor. O şekilde kalakaldım. Kendimi, saklambaç oynarken saklandığı yerden çıkınca tüm arkadaşlarının eve gittiğini öğrenen bir çocuk benzer biçimde hissettim.
Ciddi bir baba motifi, sevginin kişinin kararları ve kişiliğini oluşturmadaki görevi, yeni oluşumların içinde bocalayan insan ruhu, ülkelerindeki ihtilalden kaçan Rus sığınmacıların fotoğrafı… Hepsi fazlaca vurucu bir üslupla anlatılmış fakat sonrasında söylediğim benzer biçimde yazar sizi orada bırakıp evine dönüyor sanki. (Gamze gamze)

Aynı yazarın 47 Numaralı Kamara kitabını okuyunca, bu kitabı ve 04.00 kitaplarını da almıştım. 04.00 kitabını asla beğenmedim. Ama bu kitap güzel. İlk başlangıçta vakalar birazcık karışık benzer biçimde. Ama, okudukça, vakalar birbiriyle örtüşüyor. Gerçekten güzel. …. (Aziz DEMİR)


Küçük Yalanlar Kitabı PDF indirme linki var mı?


Hikmet Hükümenoğlu – Küçük Yalanlar Kitabı kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Küçük Yalanlar Kitabı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Hikmet Hükümenoğlu Kimdir?

1971 senesinde İstanbul’da doğdum. Üniversite sınavlarında tek bir fizik sorusuna bile doğru yanıt veremeden fizik bölümünü kazandım. Baktım dersler hoşuma gidiyor, dişimi sıkıp mezun oldum. Ama fizikçi olmaya cesaret edemedim. 2004′e kadar finans sektöründe çalıştım. Sonra işi gücü bırakıp roman yazmaya başladım.  İnternette bulduğunuz eski fotoğraflara aldanmayın, bir zamanlar daha kiloluydum ve saçlarım vardı. İlk romanım, Kar Kuyusu 2005′de yayımlandı. Daha sonrasında Küçük Yalanlar Kitabı, 47 Numaralı Kamara ve son olarak 2012′de 04:00 çıktı.  Roman haricinde öykü yazıyorum ve arada sırada tercüme yapıyorum. Aslına bakarsanız şimdilik yalnız bir tane tercüme yaptım (İnsan Çatlatan Hayvan Öyküleri, Hannah Tinti) fakat fırsat olursa devamı gelsin isterim.

Yazı yazmaktan süre kaldığında elektronik müzik yapmayı seviyorum…

…fakat para kazanmak için değil, yalnız kendi kendimi eğlendirmek için. Doğrusu müzik yaparak para kazanmak asla kötü olmazdı, kendime daha fazlaca elektronik müzik oyuncağı alabilirdim ve asla suçluluk duygusu hissetmezdim. Hala İstanbul’da yaşıyorum fakat günün birinde şu şekilde bir yere yerleşme hayallerim var. Ya da şu şekilde bir yere. En sevdiğim film  Blade Runner ve en sevdiğim şarkı sözü “…teach me the value of restraint / of saving my strength / and long pauses.” Jun Miyake’nin Turn Backisimli şarkısından bu sözler. 04:00 adlı romanımın sonunda, mühim bir sahnede karşınıza çıkabilir. 


Hikmet Hükümenoğlu Kitapları – Eserleri

  • Körburun
  • Atmaca
  • 04:00
  • Aşka İnanmayanlar İçin Aşk Öyküleri
  • 47 Numaralı Kamara
  • Kar Kuyusu
  • Küçük Yalanlar Kitabı
  • Eşit Masallar
  • Pamuk Kalpli Prens ve Yedi Cüceler


Hikmet Hükümenoğlu Alıntıları – Sözleri

  • Aşka dair tüm acılar unutulabilir, en azından dondurulup uzun süre bozulmadan saklanabilir.
    Bundan dolayı lüzumlu koşullar bir araya vardığında, olasılıkları tüketmemek adına her türlü zorluğu ve acıyı unutmak, hanımefendiler için basit bir kabiliyettir.
    Bundan dolayı hanımefendiler ilkin affeder, sonrasında uygun bir anı yakalayıp intikam alır. (47 Numaralı Kamara)
  • “Annem babama niye aşık olmuş sence abi?”
    “Bana ne soruyorsun, git ona sor.”
    “Sordum. Hatırlamıyorum dedi.” (Aşka İnanmayanlar İçin Aşk Öyküleri)
  • Artık kabuk bağlamıştır söylediğim yaralar hala açıkmış… (Atmaca)
  • “Sondan başa doğru okuyabilseydik, tüm aşk öyküleri mutlu biterdi.” (Aşka İnanmayanlar İçin Aşk Öyküleri)
  • Ben iyi mi mutlu olacağını asla keşfedemeyecek insanlardan biriyim sanırım (Kar Kuyusu)
  • eline kalem alan hepimiz başta kendini anlatır derler. (47 Numaralı Kamara)
  • Bu şekilde rasgele bir evrende kendi yaşamımıza yön verebileceğimize inanmamız fazlaca acıklı değil mi? (04:00)
  • Hepimiz gözlerimizi kapatıp unutuyoruz. Hiçbir şey olmamış benzer biçimde yaşamımıza devam ediyoruz. Tüm kent çıldırdı, gökdelenlerin tepesinden kanalizasyonların altına tamamımız kafayı sıyırdık fakat baksana asla belli etmiyoruz. (04:00)
  • “Aşkın o kadar da mühim bir şey olduğuna inanmıyorum. Sarhoşluk gibi.. Sofradayken iyi hoş ama ardından günlerce hasta yatıyorsunuz. Acıdan kıvranıyorsunuz” (Aşka İnanmayanlar İçin Aşk Öyküleri)
  • Hem insanoğlunun televizyonu olunca kocaya ne gerek var, değil mi fakat? (Kar Kuyusu)
  • İnsanlara hala okudukları kitaplara bakılırsa aklımda not veriyordum;fizyolojik özellikler ikinci sırada geliyordu. (Atmaca)
  • Gerçek sanıp sırtımızı yasladığımız her şeyin çatlaklarla dolu bulunduğunu görünce, korku anlık bir şey olmaktan çıkıp asla bitmeyen bir kabusa dönüşüyordu. (04:00)
  • ‘Ben iyi kötü ne yaptığımı biliyorum. Seni kafamda küçük bir kutuya kapattım, dışarıya taşmana izin vermeyeceğim.’ (Atmaca)
  • Biraz geç doğmuştuk, dünyaya yirmi yıl ilkin gelseydik bu kadar bilgisiz olmazdık büyük olasılıkla. Bize anlatılanlarda Cumhuriyet’ in ilanıyla Özal’ ın başbakan olması içinde sisli bir dönem vardı, o arada mühim şeyler olmuştu…. (Atmaca)
  • Ama bir tek şeyi anladım, o da her gün bundan önceki gün benzer biçimde geçip giderken kendimi otomatik pilota bağlayıp sonrasında da mutsuzum diye söylenmek işe yaramıyor. Dönerek geri baktığımda mutlu olabilmek için elimden gelen her şeyi yaptım diyebilmen lazım. (Kar Kuyusu)
  • “İnsan kalemini kaybeder, anahtarını kaybeder. Sonra da bulur. Babasını kaybetmez ki ! O kadar saçma geliyor ki ! Nereye koyduğumu unuttuğum bir eşya gibi günün birinde karşıma çıkmayacak. Çünkü artık öyle birisi yok.” (Körburun)
  • Seviye itimat verir fakat daima mutlu etmez. (Kar Kuyusu)
  • Bir şeyin kıymetli olması için fazlaca pahalı olması, ışıklar saçması gerekmiyor. En zoru basitliğin içindeki güzelliğe erişebilmek. (Atmaca)
  • Umarsızlık denilen şeyin lafın gelişi değil de gerçek olanını bir kez tadan, neye benzediğini asla unutmaz. (04:00)
  • “Aşkın o denli da önemli bir şey olduğuna inanmıyorum. Sarhoşluk benzer biçimde… Sofradayken iyi hoş fakat peşinden günlerce hasta yapıyorsunuz. Acıdan kıvranıyorsunuz.” (Aşka İnanmayanlar İçin Aşk Öyküleri)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş