Eğitim

Kül Krallığı – Sarah J. Maas Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kül Krallığı – Sarah J. Maas Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kül Krallığı kimin eseri? Kül Krallığı kitabının yazarı kimdir? Kül Krallığı konusu ve anafikri nedir? Kül Krallığı kitabı ne konu alıyor? Kül Krallığı PDF indirme linki var mı? Kül Krallığı kitabının yazarı Sarah J. Maas kimdir? İşte Kül Krallığı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Sarah J. Maas

Yayın Evi: Dex Kitap

İSBN: 9786050975765

Sayfa Sayısı: 960


Kül Krallığı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Ateşyürek Aelin, halkını kurtarmaya söz vermişti fakat bedelinin bu kadar büyük olacağını tahmin edemedi. Fae Kraliçesi tarafınca bir demir tabutun içinde kilitlenen Aelin, aylarca işkence görürken harlanan iradesinin gücüyle inanılmaz savaşlar vermeye devam ediyor. Maeve’e teslim olmuyor bundan dolayı aksi takdirde tüm sevdiklerinin yok olacaklarını biliyor fakat o demirden iradesi her geçen gün eriyor…

Vahşi, parlak zeka ve genç suikastçı Aelin’ın intikam yolculuğu ile süregelen öykü, giderek çoğalan, karmaşıklaşan, renklenen; türlü yaratıkların, sürpriz doğaüstü olayların, inanılmaz evrenlerin ve sonsuz sayıdaki görkemli karakterlerin destansı şölenine dönüştü.

Sarah J. Maas’ın New York Times’ın fazlaca satanlar listesinden inmeyen epik fantastik klasiği Cam Şato efsanesi, içimizde bir üzüntü bırakarak yedinci kitabıyla inanılmaz bir sona ulaşıyor.

Şimdilik!..

Ama… Yeni bir dünya için, daha iyi bir dünya için savaşmaya devam!


Kül Krallığı Alıntıları – Sözleri

  • Şimdi Aelin tökezliyordu. Lorcan aralarındaki son tepeleri de aştı. Ağzını açtı. Ne haykıracağını kendisi de bilmiyordu. Fakat bir feryat mavi göğü delip geçti.
    Şahinin öfkeli haykırışını işiten Aelin’in hıçkırığı Lorcan’ın yüreğini sızlattı.
  • Genç kraliçe neşeli bir kahkaha atıp kollarını Chaol’un boynuna doladı. Chaol da Aelin’i kucakladı. “Biliyordum. Başaracağını biliyordum.”
    Chaol “Tek başıma başarmadım,” dedi. Aelin’i bırakarak kolunu arkasına uzattı. Orada, bir eli madalyonun üstünde, dikildiğini bilmiş olduğu hanıma doğru.
  • Manon cadıların hepsine “Halkımızın geleceğinin nasıl belirleneceğin seçimi size ait. Fakat size şunu söyleyeceğim… Orada bir yerde daha iyi bir dünya var. Ben o dünyayı gördüm.” Şimdi Onüçler bile ona bakıyordu. “Cadıların, Fey’lerin birlikte barış içinde yaşadıklarını gördüm. Bir zayıflık değil, güç bu. Krallıklarına, halklarına olan sevgilerini kendilerinden üstün tutan krallar ve kraliçeler tanıdım. Halklarına olan sevgileri öyle güçlü ki hiçbir şansları olmadığı zamanlarda bile imkansızı başarıyorlar.”
  • Koçbaşı parçalanmıştı. Çevresinde fazlaca sayıda Valg vardı. Kapının önünde, ejderhanın çevresinde. Sayıları o şekilde fazlaydı ki batı kapısına erişmek imkansızdı. Kapı emniyetteydi. Kanayan yara kapanmıştı. Aedion orada ne kadar süre kımıldayamaz halde dikilmişti? Babası bunu yaparken o hiçbir şey yapamadan ne kadar durmuştu?
  • İkisi durup birbirlerine baktılar. Gülümsediler. “Yarın benimle bu krallığı, bu dünyayı yeniden inşa etmek için çalışacak mısın?”
    “Yarın ve sonraki tüm günlerde.” Onlara bahşedilen bin senenin her gününde ve sonrasında. Aelin Rowan’ı yeniden öpüp şatoya soktu. Yuvalarına. “Ne olursa olsun mu?”
    Rowan onun peşinden gitti. Ömrünce, ikisi tanışmadan fazlaca daha ilkin, ruhları var olmadan ilkin yapmış olduğu şeklinde. “Ne olursa olsun Ateşyürek.” Aelin gülümsedi. Önlerinde bir sonsuzluk açıldı. Işıltılı, görkemli ve güzel.
  • Lorcan onu öptü. Elide “Bu niyeydi?” diye fısıldadı.
    Lorcan “Benden kalmamı iste,” diye fısıldadı. “Kal,” dedi Elide.
    “Benden seninle Perranth’e gelmemi iste.” Elide sesi titrese de “Benimle Perranth’e gel,” diyebildi.
    Lorcan gülümsedi. “Benden seninle evlenmemi iste.” Elide hem gülüyor hem ağlıyordu. “Benimle evlenir misin Lorcan Salvaterre?”
    Lorcan Elide’i kollarına alıp yüzüne öpücükler kondurdu. “Bunu düşüneceğim.” Elide gülerek omzuna vurdu.
  • Aedion eğilip Lysandra’yı öptü. Eşi olması ihtiyaç duyulan hanımı son bir kez öptü. “Seni seviyorum.”
    Lysandra’nın güzel yüzü kederle doldu. “Ben de seni.” Batı kapısına, kırılmasını bekleyen askerlere işaret etti. “Sonuna dek mi?”
    Aedion Orynth kılıcını elinde çevirdi. “Seni yine bulacağım. Bundan sonra hangi hayat varsa onda.”
    Lysandra başını salladı. “Tüm ömürlerde.”
  • Bir kaşını Fenrys’e kaldırıp “Yaşamasına izin vereceksin, anlıyorsun ya?” dedi. “Ölümüne bir düello olmayacak. İntikam dövüşü olmayacak. Bu durumu kaldırabilecek misin?”
    Fenrys yalnız kraliçeye doğru döndü. “Onun gıcığın, kimsenin etrafında istemeyeceği sefil pisliğin teki olduğunu söylesem fikrin değişir miydi?”
    Lorcan hırlasa da Aelin gülümsedi. “Bu yüzden sevmiyor muyuz zaten Lorcan’ı? Onu Orynth’e sadece bayramlarda davet ederiz.”
    “Kutlamaların içine etsin diye mi?” Fenrys yüzünü astı. “Ben bayramlarıma çok önem veririm. Bir insan düşmanının onları mahvetmesini istemem.”
    Tanrılar adına.
  • Sonra dünya büyüdü, genişledi; ağaçlar yükselirken, zemin Dorian’a yaklaştı…
    Dorian yüzüne dokunmak için hareketlense de elleri olmadığını görmüş oldu. Sadece kurum karası kanatları vardı. Sadece sözcüklerin çıkmadığı siyah bir gagası vardı.
    Bir kuzgun.


Kül Krallığı İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Hayran kaldım: Herkese merhaba!
Tüm seriyi bitirdikten sobra tek bir araştırma atmak istedim bundan dolayı benim şeklinde bu seriye adım atmak isteyenler elbet her kitabın spoilersız yorumlarına bakıyordur ve son kitabın puanına baktığımda direk başlamaya karar verdim. Sarah’ın okuduğum ilk kitap serisi DVGS idi ve o dünyaya fanatik kaldım yalnız son kitap Nesta olduğunzan zor aktı halada bitiremedim fakat bunun sebebi araya Cam şato serisinin girmesiydi. Her her neyse ilk kitap hakkında olan yorumların bazıları beni şüpheye soktu fakat aslolan hikayenin 3 ün sonunda bulunduğunu öğrendiğimde merakıma yenik düşerek seriye başladım. İlk kitap beni üzmedi ve son aşama aktı yalnız esas oğlan kısmında problemler vardı bundan dolayı ben Dorian’ı sevdim fakat onu tam Celena’ya denk bulamadım. Chaol desen ben bazıların aksine onu asla sevmedim. Devam edecek olursak ikinci kitabın sonu beni heyecanlandırdı ve yeni bir hikayeye adım attık resmen!
Burdan sonrası spoiler içerikli!
Üçüncü kitapta Rowan geldi ve iştee dedim resmen. Tabi başkrda bir çok şahıs onu sevmemiş olabilir fakat ben yinede sevdim bundan dolayı kitapta baş kızımıza başta aşık olmayan tek erkekti ve nedense bu beni etkiledi. Daha sonrasında yaşanmışlıklarla ikilinin içinde olan ailişki beni o Kadar heyecanlandırdı ki derhal serinin öteki kitabına geçtim.
Dördüncü kitapta ilk 200 sayfa benim için sıkıcıydı bundan dolayı devamlı aklımda Rowan vardı ki Rhys aşkım fazla olduğundan ona denk bir karakter okuyabilmek beni heyecanlandırdı. Olaylar heralde son kitapta çözülecek derken her şeyin devamlı yeni başlaması beni şaşkınlıklar içinde bıraktı ki ben Manon’nu da fazlaca sevdim.
Bir fazlaca karakter ve beşinci kitap bence favori olan her insanın yolunun kesiştiği ve sonunun ağlatıcı yanıyla kalbimi paramparça etti. Kendimi direk yediye atmak istedim fakat altıncı kitabı okumam gerekiyordu. Bu benim sınavım oldu bundan dolayı Chaol haters olarak fazlaca hevesle okumamıştım fakat yeni karakterler ulaşınca onlarıda fazlaca sevdim ki biri savaşın rengini topyekün değiltirdi ve Meave hakkında gerçek beni gene şok etti asla beklemiyorduum.
Şimdi son kitap yorumuma gelirsek soluksuzca okudum ve cenk sahneleri resmen başımın üstünde canlandı. Bu kitabın kahramanı ner Fenrys dir fakat net! Lorcan beni beşinci kitap Elide e karşın sinir etsede sonunda beraber olmalarına sevindim. Dorian ve Manon’u daha çok okumak arzu ederdim bence onların hikayesi yarım kaldı… Chaol, Iyrene ile mutlu bir yuva kurdu ve Aelin le olan dostluklarını ilişkiden daha fazlaca yakıştırdım. Lissandra ve Aiden e sevindim bundan dolayı mutlu olmalyı hak ediyorlardı yalnız bu baya uzun sürdü.
En heyecanlandığım sahneye gelecek olursak ki bu mutluktan beni ağlatacaktı. Aelin dünyalar arası geçerken, yazarın adını söylemediği fakat bas belirgin Rhysand ve Feyre’nün olduğu dünyayı
görmesiydi. Hele Rhys da Aelini görmüş ve yavaşlaması için yardım etti bence bu en epik sahneydi!!
Rowan ve Aelin’i özleyeceğim. Dansları okumama karşın gözlerimin önünde.
Oldukça yazıdm daha çokta yazmalıyım fakat ben seriye bayıldım. Keşke bitmeseydi fakat bitti. Şimdi Celena nın geçmişini okumaya ve salya sümük ağlamaya gidiyorum. Bu yorumu üşenmeden ojuyorsan sende bu seriye bayılmışssın anlama gelir: D
Yeni kurgu yorumlarında görüşmek suretiyle (Deniz dağdelen)

Kül Krallığı, 7 kitabından oluşan Cam Şato serisinin son kitabı. Seriyi ilk aldığımda beklentim; zihni yormayan,keyifli,hafifçe bir okuma süreci geçirmekti. İlk üç kitapta bu beklentimi karşılayan serinin; 3. kitabından itibaren mevzunun değişik boyutlara kaydırılması, kurgunun evrilerek epik fantastik bir seride aranılan özellikleri barındırmaya başlaması ile beni şaşırttığını söyleyebilirim. Etkileyici güçleri ile feyler,değişik boyutlarda yaşayan başkalarının zihnini etkileme becerisine ve kuvvetli büyülere haiz varlıklar, tanrı ve tanrıçalar, ejderhalar, savaşçı kuşlar, birbirinden değişik kabiliyetlere haiz cadı klanları, şekildeğiştirenler, minik insanoğlu, değişik dünyalar, doğaüstü yeteneklerin çarpıştığı savaşlar şeklinde bir fazlaca fantastik unsur bu seride sürükleyici bir kurgu ile beraber resmediliyor.
7.kitabın mevzusuna sürprizi bozmadan değinmek gerekirse; her boyutta verilen bir savaşım, ülkelerini ve insanlıklarını ellerinde tutmaya çalışan karakterlerin ayrı kollardan, hem büyülü hem saf irade gücü ile savaşı, bir fantastik romanda istenilen her türlü varlıklı içerikle beraber resmediliyor. Bilhassa Manon ve cadı klanlarına karşı gösterdiği baş etme mücadelesi, Dorian’ın karakter gelişimi ve büyüsünün inanılmaz boyutlara evrilmesi, Lysandra’ nın hem duygusal, hem de dostlarını koruma boyutunda sarfettiği çaba, Aelin’in esareti ve yalnızlığa ilişkin yaşadıklarından hangisinin gerçek,hangisinin illüzyon olduğuna dair sorgulamaları en beğendiğim bölümlerdi. Bir fazlaca koldan verilen mücadelenin, karakterlerin kendini keşfetme sürecinin etkisinde bırakan bir finalle beraber sunulmuş olduğu son kitap serinin en beğendiğim kitabı oldu.
Son kitap 953 sayfadan oluşuyor. Bazı yerlerin fazla uzatıldığını ve tekrarların bulunduğunu düşünsem de,beni son kitabı daha çok geciktirmeden okumaya teşvik eden angelsbooks un söylediği şeklinde; bu kurgu Brandon Sanderson tarafınca anlatılsa en sevdiğim epik fantastik serilerden birine dönüşebilecek zenginlik içeriyor.Yazım yanlışları, adların karışması şeklinde bir fazlaca baskı hatası barındırsa da, sayfa sayısına karşın keyifle ve heyecanla okunan, bir fazlaca değişik duyguyu yaşatan bir yapıya haiz. Fantastik türe ilgi duyan ve sürükleyici bir seri arayanlara önerimdir. (Aylin Büyüksavaş)

Cam Şato Serisi 7. Kitap: Serinin son kitabı. Olaylar fazlaca olduğundan okurken beni fazlaca yoran bir seri oldu. Tüm kitapları arka arkaya okuyup 1 ayda bitirdiğim içinde yoruldum doğal olarak. Ara verirsen geri ne süre okuyacağım diye vermedim.
Kitaba gelirsek ben beşinci kitabı bitirince birazcık spoiler almıştım. Meraklı bir insan olduğum için dayanamadım. Arada bir de 6. Kitap olunca sabredemezdim. Pişman değilim 😀
Bu kitapta devamlı bir şeyleri bekledim. En fazlaca bekledim vaka ilk 200 sayfada gerçekleşti fakat ikinci en fazlaca bekledim vaka son 100 sayfada gerçekleşti. Beklemekten kurudum kaldım resmen. Maalesef benim benim beklentimin altında bir kitap oldu. Biraz atlayarak okudum hatta. Tamam bir ihtimal yazılması ihtiyaç duyulan olaylardı fakat okurken fazlaca zevk aldığımı söyleyemem. Mesela 5. Kitap mükemmeldi. Seride en fazlaca sevdiğim kitap 5. Kitaptır. Tamam bu kitaba da 9 puan verdim, fena filan değildi, bir çok okuyucu için güzeldir de yalnız benim beklentimi karşılamadı.
≈Spoiler≈
Manon ve Dorian kitabı isterim ben. Keşke yazar onlara hususi yalnız 1 tane yan kitap yazsa.
En fazlaca üzüldüğüm On Üçler ve Gavriel oldu. Keşke bu şekilde olmasaydı. Tamam bir savaştan tüm karakterlerin sağ çıkması saçma olurdu bu yüzden birbirlerinin öleceğini bilerek okudum. Ama o birilerinin kim olabileceğini düşünmek istemedim. Her ölen üzerdi beni.
En fazlaca bekledim vaka Aelin ve Rowan buluşmasıydı. İkincisi ise Aelin ve Terrasen ya da Aedion buluşmasıydı. Taa en sonda gerçekleştiği için fazlaca kızgın ve üzgünüm.
En sonda ya Aelin hamile olur ya da evlatlarının olduğu zamandan bir epilog gelir dedim gelmedi :((
Elide ve Lorcan fazlaca tatlı bir çift yaa Ayşenur)


Kül Krallığı PDF indirme linki var mı?


Sarah J. Maas – Kül Krallığı kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Kül Krallığı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Sarah J. Maas Kimdir?

Sarah Janet Maas (5 Mart 1986 doğumlu) New York Times ve USA Today’in en fazlaca satan Amerikalı düşlem yazarı. İlk romanı Throne of Glass, Bloomsbury tarafınca 2012’de gösterildi.


Sarah J. Maas Kitapları – Eserleri

  • Dikenler ve Güller Sarayı
  • Sis ve Hiddet Sarayı
  • Cam Şato
  • Kanatlar ve Küller Sarayı
  • Karanlık Taç
  • Ateşin Varisi
  • Gölgeler Kraliçesi
  • Buz ve Yıldızışığı Sarayı
  • Fırtınalar İmparatorluğu
  • Gümüş Alevler Sarayı
  • Şafak Kulesi
  • Hilal Kent – Toprak ve Kan Hanesi
  • Kül Krallığı
  • Suikastçının Hançeri
  • Catwoman-Ruhçalan
  • House of Sky and Breath


Sarah J. Maas Alıntıları – Sözleri

  • Korkularımı ve acılarımı derinlere gömeyim derken günbegün boğulmuş,yavaş yavaş ölmüştüm. (Kanatlar ve Küller Sarayı)
  • “Duymak ve görmek değişik şeylerdir.” (Kanatlar ve Küller Sarayı)
  • Bedeninin bir bez bebek şeklinde dikiş yerlerinden kopup döküleceği hissine tutuldu (Ateşin Varisi)
  • Sığmadın. Seni tıktıkları kalıba. İçine doğduğun ve yürümeye zorlandığın yola. Denedin fakat gene de sığmadın, sığamadın. Derken, yol değişti. (Kanatlar ve Küller Sarayı)
  • “Ve bugünden itibaren hep yanında olmak isterim.Sen nereye gidersen ben de oraya geleceğim. Cehenneme bile gitsen geleceğim, sen neredeysen olmak istediğim yer orası sonsuza kadar.” (Suikastçının Hançeri)
  • “Yolun sonundayız. Hayır… Bir sonraki yolun başındayız…” (Gölgeler Kraliçesi)
  • “Acıya katlanmayı öğrenirsen ne olursa olsun ayakta kalabilirsin. Bazı insanoğlu acılarına sarılmayı öğrenir… acılarını sevmeyi. Bazıları acılarını kederle boğarak ya da unutarak katlanır. Kimi acısını öfkeye dönüştürür.” (Suikastçının Hançeri)
  • Sevdiğin insanoğlu sana karşı kullanılacak silahlardır. (Ateşin Varisi)
  • Aşk, merhem olmasıyla birlikte, zehir de olabiliyordu. (Sis ve Hiddet Sarayı)
  • Ivy, boğuk fakat net bir sesle, “Bu geriye sekiz canın kalmış olduğu anlamına mı geliyor”? diye sordu. (Catwoman-Ruhçalan)
  • “Demek buradasın. Seni arıyordum.” (Dikenler ve Güller Sarayı)
  • ” Bu zor, “dedi dokumacı bakışlarını gözlerimden ayırmadan, “ve canımı yakıyor, fakat duracak olsaydım, bu tezgahın ya da bu çarkın susmasına izin verecek olsaydım… “Sonunda bakışlarını benden alıp duvar halısına çevirdi. “Boşlukta parlayan bir Umut olmazdı.” (Buz ve Yıldızışığı Sarayı)
  • “Savaş onay gören cinayettir. Hangi tarafta olursan ol.” (Fırtınalar İmparatorluğu)
  • Genç kraliçe neşeli bir kahkaha atıp kollarını Chaol’un boynuna doladı. Chaol da Aelin’i kucakladı. “Biliyordum. Başaracağını biliyordum.”
    Chaol “Tek başıma başarmadım,” dedi. Aelin’i bırakarak kolunu arkasına uzattı. Orada, bir eli madalyonun üstünde, dikildiğini bilmiş olduğu hanıma doğru. (Kül Krallığı)
  • Değişime alışmak süre alır. (Gölgeler Kraliçesi)
  • “Askerlerin harap görünüyor.”
    “Onlar hep öyle görünürler. Ne kadar iç güzellikleri kadar dışlarına da odaklanmalarını sağlamaya çalışsam da… erkekleri bilirsin işte.” (Fırtınalar İmparatorluğu)
  • “Sen bende yaşama isteği uyandırıyorsun Aelin Galathynius,” dedi. “Var olma değil, yaşama isteği.” Aelin’m yanağını avucuna aldı. Sonra sakinleşmek için bir nefes alıp son üç gün süresince söyleyeceği her kelimenin üstüne düşünmüş şeklinde konuşmaya başladı. “Yüzyıllar boyunca dünyayı dolaştım, imparatorluklardan çorak topraklara kadar her yeri gezdim. Asla belli bir yere yerleşmedim. Hiç durmadım. Bir an ol­ sun. Hep ufka bakıyordum. Hep bir sonraki okyanusun, bir sonra­ ki dağın ardında beni neyin beklediğini merak ediyordum. Fakat sanırım… sanırım tüm o zaman, tüm o yüzyıllar boyunca sadece seni bekliyormuşum.” (Gölgeler Kraliçesi)
  • “Aşk, aşırıya kaçarsa, zehire dönüşebilir.” (Sis ve Hiddet Sarayı)
  • Şundan dolayı biz aynı madalyonun iki yüzüyüz (Catwoman-Ruhçalan)
  • “Güvenin olmadığı yerde sevgi var olması imkansız.” (Şafak Kulesi)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş