Eğitim

Limon Yağmuru – Emrah Öztürk Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Limon Yağmuru – Emrah Öztürk Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Limon Yağmuru kimin eseri? Limon Yağmuru kitabının yazarı kimdir? Limon Yağmuru konusu ve anafikri nedir? Limon Yağmuru kitabı ne konu alıyor? Limon Yağmuru PDF indirme linki var mı? Limon Yağmuru kitabının yazarı Emrah Öztürk kimdir? İşte Limon Yağmuru kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Emrah Öztürk

Yayın Evi: Yapı Kredi Yayınları

İSBN: 9789750829390

Sayfa Sayısı: 128


Limon Yağmuru Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Emrah Öztürk öykülerini Varlık, Kitap-lık, Dünyanın Öyküsü ve Sarnıç Öykü dergilerinde yayımlayarak adını duyurmuştu. Şimdi Limon Yağmuru ile öykü serüveninin ilk adımını atıyor. İlk kitaplar devamlı ilgi ve merakla fakat daha oldukca hoşgörüyle karşılanır. Ama Limon Yağmuru içindeki öykülerle, yazarının parlayan kalemiyle bu ilgiyi hak ediyor.Gerçekten de ilk kitaplarda azca görülen bir ustalıkla karşı karşıyayız. Birbirinden çarpıcı öyküler, kendine özgü bir dünya, işlek bir dil. Onat Kutlar’ı çağrıştıran bir ifade, Vüs’at O. Bener’de karşılaştığımız kişiler, Yalçın Tosun’a komşu bir yazar. Emrah Öztürk bugün Türkçede giderek kabaran öykü damarına taze bir kan.

“Artık çavuşluğa terfi ettim!” diyor babam. Annem seviniyor, bense duyunca ağlamaya başlıyorum. “Benim babamın adı Mehmet!” diyorum, “İstemiyorum, çavuş olmasın!” Öylesine çirkin, babamı benden koparıp alan, onu bana uzak icra eden bir kelime ki duydukça daha beter ağlıyorum.

Çavuş!

Sanki bu kelime, babamı sürükleyip evimizden götürecek, artık onu babam yapmayacak, rengini, kokusunu değiştirip bambaşka bir yabancıya dönüştürecek ve ben, annem ve ablamla bir başıma kalacağım. Yemek masasındaki iskemlesi, salondaki koltuğu, avludaki ayak sesleri silinip gidecek. Bir boşluk, bir oyuk oluşacak evde.

(Tanıtım Bülteninden)


Limon Yağmuru Alıntıları – Sözleri

  • Hep tek kişilik sanırım yaşam, hep tek.
  • Dünyada eşit derecede birbirine aşık çiftler yoktur muhtemelen, yalnız tahammül eden, katlanan, alışmaya, uyum sağlamaya çalışan insanoğlu vardır. *Annemle babam benzer biçimde.
  • Hem siz açıklayın, kalpte bu şekilde dağlanmış bir yara varken susulur mu asla?
  • …koca bir tufanmış kapının dışındaki dünya, ne yaparsam yapayım beni de sürüklüyormuş, içip güzel olmak günahmış, yalan söylemek, hak yiyecek değilmiş, kesik baş gibiymiş bakışlarım, suçluymuşum, bu şekilde yaşamaktan başka çarem yokmuş…
  • Bu bir rüya. Ama uyanmıyorum.
  • “Her şey yerli yerinde ama hiçbir şey bıraktığım gibi değil.”
  • İçindeki kirlenmeyen nehirle dünyanın dürüst olduğuna inanır hâlâ.
  • “Her şey yerli yerinde ama hiçbir şey bıraktığım gibi değil.”
  • “Ne de olsa hepimiz aynı acının dilsiziyiz.”
  • Zaman ağır ağır da olsa ilerledi,izler bıraktı.
  • Gül desenli beyaz fincanda ılıyan sütlü çay.
  • İnsan yalnız ve yalnız kendine dayanmalı.
  • Acılarla perişan,hayallerle yaralı
  • Keşke şehir hep bu şekilde tenha,sakin olsa. Bu şekilde savunmasız,dilsiz. Tamamen bana bırakılmış.
  • “İnsanın kaderini içinde bulunmuş olduğu durumlar belirler,kalbi değil” der hep.


Limon Yağmuru İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Merhaba.. Dünya Öykü Günü’müz mübarek olsun sevgili 1000Kitap
#kıbrısedebiyatı
Limon Yağmuru, yazarın ilk kitabıymış. Buradan hareketle ilk kitap için oldukca başarı göstermiş öyküler bulunduğunu söylemeliyim.
Ama bu ayrıntıyı kenara koyup konuşacak olursam, bu başarıyı kenarından kemiren bir yavanlık da vardı.
Yazarın elinden tuttuğu mevzular yaratıcı, eyvallah. Ama elinden tuttuğu mevzuları kapının önüne kadar geçirmeye çalışmış, bi salmamış ki ellerini, koşuversinler.
Ufak ayrıntıları yakalaması oldukca güzel. Güzel fakat yakaladıklarını da salmamış. Onlar da, ‘buradan ne yürürdük be’ diye diye uktelenmiş, kollarını kavuşturup oturakalmışlar.
Yer yer gerçekliğin dışına taşmış. Taşmış fakat, öykülere sıradışılık katan ne var ise bir bakış atıp firar etmiş sanki. Keşke tam bu noktalarda öyküler oralardan uzun uzun baksaymış bizlere. Beyefendiliği kenara bırakıp omuz ata ata yürüseymiş birazcık. O süre, hakkını yemeyeyim, tadından yenmez olurmuş.
Bence yazarın kalemini tepetaklak yere düşürmesi pek güzel bir arzu olurdu. Kalemin de dile gelip ‘ulan hayat kısa, bak gidiciydik, sivrilt beni bakim’ demesi..
Keyifli okumalar.. (Emel Keleş)

Limon Yağmuru – Emrah Öztürk: “Limon Yağmuru” Emrah Öztürk’ün ilk kitabı olmasına karşın, kendisi ile “Anlatamıyorum” adlı kitabıyla tanışmıştım. Adının tezatlığı ile, anlatmak yada okura aktarmak istediği duyguları başarı göstermiş bir halde kaleme alarak ustalıkla “anlatabilmesi” sebebiyle, bu kitabına da alacağım hazdan güvenli bir halde başladım ve damağımda bıraktığı nefis bir tat ile bitirdim. 2’nci kitabındaki ustalığı, bu ilk kitabında da görmek, yazarımızın Türk öykücülüğünde yepyeni ve kalıcı bir iz bırakacağına dair bende kuşku götürmez bir izlenim olarak kaldı.
Yavru vatan KKTC’li yazarımız beni gene yanıltmadı ve görkemli öyküleri ile gene yazınsal bir şölen yaşattı.
Kimi süre bir leğeni konuşturarak aktardığı duyguları, kimi süre 5 yaşındaki bir çocuğun ağzından anlatarak yaşattığı duygusallık ve nostaljiyi büyük bir keyif ile okudum. Bilhassa “İki Küskün Can”, “Kamil Duruel’in Mezarı” ve “Bomba Ağacı” öyküleri son aşama üst seviyedeydi. Tamamı Kıbrıs şivesi ile yazılmış “Batsali” öyküsü de dil-şive çeşitliliği açısından değişik bir keyif verdi.
Kıbrıs şivesi ile yazdığı bazı satırları okurken KKTC’de vazife yaptığım yıllara kısa yolculuklar yaşarken, bazı satırlarda da “Ne kadar da ben!” demekten kendimi alıkoyamadım.
Bu genç ve içten satırların sahibi yazarımızı sıkı takibe alıyor ve yeni kitaplarını sabırsızlıkla umuyorum.
Sevgiyle… (Ayşen&Erdal)

Emrah Öztürk, ‘Limon Yağmuru’ kitabında kullandığı mütevazı dili ile dikkat çekiyor. Kitapta hiçbir şekilde ağdalı cümlelere, tavsirlere yer vermeyerek okura kolay bir okuma biçimi sağlıyor. Bunun neticesinde kitapta altını dahi çizebilecek bir cümle bulamadım lakin öykülerde bakış açısını sevdim.
Limon Yağmuru on yedi öyküden oluşuyor. Öykülerin hepsi birbirinden değişik fakat hepsinin içinde bir bağ var benzer biçimde duruyor. En sevdiğim öyküsü; Hikaye. Bir çamaşır leğenin bakış açısından yaşamış olduğu yaşamı yükseliş sürecini ve sonrasında kendisini bir derede bularak düşüş sürecini oldukta ustalıkla konu alıyor.
Öykülerin çoğunluğunda anne sevgisi, anneye hasret duyguları sezdim. Kamil Duruel’in mezarı adlı öyküsünde işlenen yalnızlık duygusu oldukca gerçekçi anlatılmış. Aynı zamanda Hortum adlı öyküsünde de bir çocuğun yaşam bayanı olan annesinin müşterisi tarafınca öldürülmesi anlatılıyor.
Öykülerin çoğunu sevdim. Yeni öykü yazarlarıyla tanışmak isterseniz okunabilecek bir kitap olmuş. (TUNA TURAN)


Limon Yağmuru PDF indirme linki var mı?


Emrah Öztürk – Limon Yağmuru kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Limon Yağmuru PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Emrah Öztürk Kimdir?

10 Mart 1986’da Lefkoşa’da dünyaya geldi. Yakın Doğu Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo TV Sinema Kısmı’nden 2008’de mezun olduktan sonrasında Sunderland Üniversitesi’ndeki Film ve Kültürel Emekler üstüne yapmış olduğu yüksek lisansını 2010’da tamamladı. Sinema filmlerinde ve tv programlarında çalıştı. Halen İstanbul’da beyaz perde eğitmenliği yapmakta, Fil’m Hafızası adlı beyaz perde platformunda beyaz perde yazıları yazmakta ve editörlük görevini sürdürmekte. Çekmiş olduğu kısa filmler, başta Altın Koza ve Boston Türk Filmleri Festivali olamak suretiyle çeşitli festivallere seçilip dereceye girdi.


Emrah Öztürk Kitapları – Eserleri

  • Anlatamıyorum
  • Limon Yağmuru


Emrah Öztürk Alıntıları – Sözleri

  • Bir sözcük öğrettin bana, bin sözcükle anlatamıyorum. (Anlatamıyorum)
  • Unutmayın hanımım, hakikat, mucizeden daha üstündür. (Anlatamıyorum)
  • Hem siz açıklayın, kalpte bu şekilde dağlanmış bir yara varken susulur mu asla? (Limon Yağmuru)
  • “Sana geldim, kollarına geldim, seni öpmeye, dünyanın son gününde seninle ölmeye geldim.” diyemiyorum. (Anlatamıyorum)
  • Bizim tüm bu tarz şeyleri bilip de bilmezliğimiz… (Anlatamıyorum)
  • Gelmeyenin ördüğü bir kozanın içinde yaşamakta bulunduğunu, kendini, kendi isteklerini devamlı ötelediğini, bastırdığını, geri çektiğini fark etti. Ki fena bir şey de değildi bu, eğer çıkıp gelse hepsi bir manaya kavuşacaktı. (Anlatamıyorum)
  • İstenmeyen, beğenilmeyen, devamlı dışlanan insanoğlunun gururu iyi mi kırılır bilir misin? Sevilmemek, kabul edilmemek iyi mi bir acıdır, bilir misin? (Anlatamıyorum)
  • Hep tek kişilik sanırım yaşam, hep tek. (Limon Yağmuru)
  • “Ne de olsa hepimiz aynı acının dilsiziyiz.” (Limon Yağmuru)
  • “Her şey yerli yerinde ama hiçbir şey bıraktığım gibi değil.” (Limon Yağmuru)
  • İnsan yalnız ve yalnız kendine dayanmalı. (Limon Yağmuru)
  • Bu bir rüya. Ama uyanmıyorum. (Limon Yağmuru)
  • Dünyada eşit derecede birbirine aşık çiftler yoktur muhtemelen, yalnız tahammül eden, katlanan, alışmaya, uyum sağlamaya çalışan insanoğlu vardır. *Annemle babam benzer biçimde. (Limon Yağmuru)
  • Senin canın değersizse benimkinin ne suçu var? Sen beni kendinle beraber kavgaya sokacak kadar düşüncesizsen, ben de oradan kaçacak kadar korkağım. (Anlatamıyorum)
  • Gül desenli beyaz fincanda ılıyan sütlü çay. (Limon Yağmuru)
  • Acılarla perişan,hayallerle yaralı (Limon Yağmuru)
  • …koca bir tufanmış kapının dışındaki dünya, ne yaparsam yapayım beni de sürüklüyormuş, içip güzel olmak günahmış, yalan söylemek, hak yiyecek değilmiş, kesik baş gibiymiş bakışlarım, suçluymuşum, bu şekilde yaşamaktan başka çarem yokmuş… (Limon Yağmuru)
  • “İnsanın kaderini içinde bulunmuş olduğu durumlar belirler,kalbi değil” der hep. (Limon Yağmuru)
  • Keşke şehir hep bu şekilde tenha,sakin olsa. Bu şekilde savunmasız,dilsiz. Tamamen bana bırakılmış. (Limon Yağmuru)
  • “Bakın, manzarası ne güzel! Tüm şehir ayaklarınızın altında!” demişti emlakçı. Bir kenti ayaklar altına almanın güzel görünüm diye değerlendirildiği bir dönemdi işte. (Anlatamıyorum)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş