Eğitim

Newton Neden Türk Değildi? – Celal Şengör Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Newton Neden Türk Değildi? – Celal Şengör Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Newton Neden Türk Değildi? kimin eseri? Newton Neden Türk Değildi? kitabının yazarı kimdir? Newton Neden Türk Değildi? konusu ve anafikri nedir? Newton Neden Türk Değildi? kitabı ne konu alıyor? Newton Neden Türk Değildi? PDF indirme linki var mı? Newton Neden Türk Değildi? kitabının yazarı Celal Şengör kimdir? İşte Newton Neden Türk Değildi? kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Celal Şengör

Yayın Evi: Ka Kitap

İSBN: 9786058391505

Sayfa Sayısı: 196


Newton Neden Türk Değildi? Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Ben de ülkemdeki pek oldukca aklı başlangıcında, görgülü ve bilgili insan benzer biçimde, Tayyip Bey ve partisinin Türkiye’yi artık geri dönülmesi bence pek mümkün olmayan feci bir akıbete mahkum etmiş oldukları kanaatindeyim. Bu akıbetin, Türkiye’nin artık bugünkü sınırlarına haiz olmayan bir ülkeler topluluğu şeklinde tecelli edeceği kanaati bende her geçen gün kuvvetleniyor.

Bu fikrimin temelinde de ülkemizin başındaki büyük probleminin ne AKP ne de Tayyip Bey olduğu inancı yatıyor. Tayyip Bey de, AKP de, Türkiye’nin yakasına bin yıldan fazladır yapışmış bir illettin günümüzdeki ürünlerinden, doğrusu Türkiye sınırları içinde yaşayan insanların oldukca eski bir hastalığının arazından başka bir şey değillerdir. Bu hastalık en kolay ifadesiyle cehalettir.

Peki bu gidişat durdurulamaz mı? Ne yapılmalıdır? Kısa vadede pek yapılabilecek bir şey kalmış olduğu kanısında değilim. Ne yazık ki, insan yaşamında bazan oldukca uzun bir süre olabilen 12 yıl içinde olan olmuştur. Türkiye halkı maalesef pek feci bir sınav verecektir ve bu imtihandan alnının akıyla çıkacağını sanmak için pek de sebep bulunmamaktadır. Ama ileride kendini toparlamak isterse o süre kendine tek bir kılavuz alabilir: Bilim. Bilim sırf bilim adamlarının yapmış olduğu bir şey değildir. Halkın her seviyesi kendine nazaran bilimsel düşünebilir ve yaşam standardını arttırabilir. İşte bu kitabın tek amacı yurttaşlarıma ileride kendilerine lazım olabilecek bilimsel fikir türünden örnekler vermektir.


Newton Neden Türk Değildi? Alıntıları – Sözleri

  • Bilim ve sanatın peşinden git!
    Ancak onlar insanı Tanrı katına yüceltirler.”
  • “Acaba”sız toplumlar, her şeyi bulduklarını yada kendilerine her şeyin fısıldanmış bulunduğunu sanan toplumlar; gelişme defterlerini kapatmış, bilimi dışlamış zavallı yada zavallılaşmaya mahkum toplumlardır.
  • Newton Çinli olamazdı, şundan dolayı Çin kültürü bağımsız düşünceye değil itaate, geleceğe değil geçmişe, yaratıcılığa değil otoriteye kıymet veriyordu. Bu değerlerin ege­ men olduğu bir ortamda insanoğlunun en temel inanç ve önyargılarını kökünden sorgulayacak bir kişinin çıkması beklenemezdi. Çıksa bile bu şekilde birisinin toplumda başarıya ulaşmış olma şansı olamazdı.
  • tabiat bilimiyle çelişen, insanoğlunun çocukluk çağlarındaki cehaletin ürünü olan envai çeşit inançlara nazaran yaşamı düzenlemeye kalkmak, eninde sonunda tabiat ile çarpışmaya mahkum bir projedir.
  • “Düşünmeden, eleştirmeden kabulü telkin eden her sistem dindir ve dinler tarafınca yönetilen her toplumun sonu tarihte yıkım olmuştur.”
  • Heisenberg, yaratıcı aklın ürünü olan soyut bilginin gözlem sonucu biriken somut bilgiye olan oranının artmasının bilimsel
    gelişmenin kaçınılmaz bir sonucu bulunduğunu vurgulamıştır, sadece bu suretle, “görmediğimizi de bilmek” mümkün olmaktadır.
  • ”Acaba” asla kuşkusuz tüm dillerdeki en güzel, en marifetli ve en lüzumlu kelimedir.
    Çocuklarımıza en oldukca öğretmemiz ihtiyaç duyulan kelime odur.


Newton Neden Türk Değildi? İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Celal hoca, tarihten coğrafyaya, dinden felsefeye pek oldukca mevzuya değindiği makalelerinde bilimsel anlayışın ne işe yaradığını açıklamaya çalışıyor. İçerdiği kaynakların zenginliği ve konuların kısa öz yazı tarzında olması okuma zevkini arttırıyor. Ufuk açıcı bir kitap olarak değerlendiriyorum. (Cenk)

Farklı yazıları barındıran bu kitap Celal hocanın bilindik düşüncelerini ele almakta. Bilimin önemi ve bu mevzuda geri kalınmışligin negatif etkilerini açık bir sekile dile getiriyor. Gayet güzel bir kitap. Celal hoca okunması ihtiyaç duyulan bir bilim adamı… (Ahmet Humanist)

Kitabı okurken celal şengörü izleyen biri olarak azca oldukca kitabın neye benzediğini tahmin etmiştim ve öylede oldu yinede kitabından memnunum ve tavsiye ederim (Mehmet B)


Newton Neden Türk Değildi? PDF indirme linki var mı?


Celal Şengör – Newton Neden Türk Değildi? kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Newton Neden Türk Değildi? PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Celal Şengör Kimdir?

24 Mart 1955’te İstanbul’da dünyaya geldi. 1973 senesinde Robert Kolej’i tamamlamış oldu. 1978’de State University of New York at Albany’den yerbilimci olarak mezun oldu ve aynı üniversiteden 1979’da yüksek lisansını tamamlamış oldu. 1981’de İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi, Genel Jeoloji kürsüsünde asistan olarak vazife halletmeye başladı. 1982’de de State University of New York at Albany’den doktora aldı. 1984 senesinde Londra Jeoloji Cemiyeti’nin Başkanlık Ödülü’nü, 1986’da TÜBİTAK Bilim Ödülü’nü aldı. Aynı yıl İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi Genel Jeoloji Anabilim Dalında doçent oldu. 1988’de Neuchâtel Üniversitesi Fen Fakültesi’nden onur bilim doktoru (Docteur ès sciences honoris causa) pâyesi aldı. Academia Europaea’ya 1990 senesinde kabul edildi ve cemiyetin ilk Türk üyesi oldu. Aynı yıl Avusturya Jeoloji Servisi muhabir üyesi, 1991 senesinde ise Avusturya Jeoloji Derneği onur üyesi oldu. Yine 1991 senesinde Kültür Bakanlığı’nın Bilgi Çağı Ödülünü kazanmıştır. 1992 senesinde İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi Genel Jeoloji Anabilim Dalı’nda profesörlüğe yükseltildi. 1993 senesinde Türkiye Bilimler Akademisi en genç kurucu üyesi oldu ve Akademi konseyine seçildi. Aynı yıl TÜBİTAK Bilim Kurulu üyesi oldu. 1994 senesinde Rusya Doğa Bilimleri Akademisi üyeliğine, Fransız ve Amerikan yerbilim dernekleri onur üyeliğine seçildi. Ayrıca kendisine Fransız Fizik Cemiyeti ve École Normale Supérieure Vakfı tarafınca Rammal Madalyası verildi. Şengör 1997 senesinde, Fransız Bilimler Akademisi tarafınca yerbilimleri branşında büyük ödül (Lutaud Ödülü) ile taltif edildi. 1998 Mayıs ayı içinde Şengör, Collège de France’da konuk profesör olarak bir kürsü işgal etti. Burada “XIX. Yüzyılda Tektoniğin Gelişmesine Fransız Jeologlarının Katkısı” temalı bir ders verdi ve 28 Mayıs 1998’de Collège de France’ın madalyasını aldı. 1999’da Londra Jeoloji Cemiyeti kendisine Bigsby Madalyasını tevcih etti. 2000 yılının Nisan ayında Amerika Birleşik Devletleri Ulusal Bilimler Akademisi yabancı üyeliğine seçilen ilk Türk oldu. Rus Bilimler Akademisi’ne Fuad Köprülü’den sonrasında seçilen ikinci Türktür. Ayrıca 2013 senesinde Leopoldina Doğa Araştırıcıları Akademisi üyeliğine seçilmiştir.

Şengör, jeolojide bilhassa yapısal yerbilim ve tektonik dallarındaki emek harcamaları ile ün yapmıştır. Şerit kıtaların dağ kuşaklarının yapısına tesirini ortaya koymuş ve Kimmer Kıtası adını verdiği bir şerit kıta ortaya çıkarmıştır. Orta Asya’nın jeolojik yapısını ortaya çıkarmış, Kıta-kıta çarpışmasının ön ülkeleri iyi mi etkilediği meselesini çözmüştür. Yücel Yılmaz ile beraber, Levha tektoniği içinde Türkiye’nin yerini değerlendiren ve atıf klasiği haline gelen bir yazı yazmıştır. Jeoloji ve tektonik mevzularında 6 kitap, 175 bilimsel yazı, 137 bildiri özeti, pek oldukca popüler bilim makalesi, tarih ve felsefe ile ilgili de iki kitap ve 300’e yakın tecrübe etme yazısı yayınlamıştır. 86 ülkenin Bilimler Akademisine üye olan Şengör’ün yayınlanmış 1826 makalesi vardır ve bu makalelere 12658 atıf yapılmıştır. Bunların 1997-1998 yılları aralığında Cumhuriyet Bilim Teknik dergisindeki “Zümrütten Akisler” köşesinde çıkmış olanları Yapı Kredi Yayınları tarafınca 1999’da “Zümrütnâme” başlığı altında kitaplaştırılmıştır.

Fransa, İngiltere, Avustarya ve Amerika Birleşik Devletleri’nde konuk öğretim üyesi olarak çalışmalarda bulunan Şengör, Collège de France haricinde İngiltere’de Oxford (Royal Society Araştırıcı bursuyla), ABD’de California Institute of Technology (Moore Distinguished Scholar olarak) ve Avusturya’da Salzburg Lodron-Paris Üniversitesi’nde konuk profesörlük yapmıştır. Şengör ek olarak pek oldukca internasyonal dergide editör, destek editör ve gösterim kurulu üyeliği yapmıştır ve yapmaktadır.

Hususi yaşamı

Jeolojiye olan merakının iyi mi başladığı, “Bir Bilim Adamının Serüveni” adlı kitapta, Şengör’ün “Ben jeolojiyi minik yaştan doğrusu Jules Verne’in Arzın Merkezine Seyahatkitabını okuduğum günden itibaren sevmeye başladım. Hemen arkasından Denizler Altında Yirmi Bin Fersah ‘ı okudum. Onu da okuduktan sonrasında kendi kendime, ‘Adam olmak demek, Jules Verne’in tarif ettiği gibi olmak demektir’ diye düşündüm. Bana jeolojiyi Jules Verne sevdirdi…” şeklindeki ifadeleriyle anlatılmıştır.[6] Bir röportajında kendisine ilişkin kütüphanesinde 30000’in üstünde kitabı bulunduğunu söylemiştir.

Şengör 1986 senesinde Oya Maltepe ile evliliğe ilk adımını atmıştır. Tek evladı olan oğlu H. C. Asım Şengör 1989 senesinde dünyaya gelmiştir. “Şengör Gayrimenkul Yatırım Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi” adlı bir şirketi de vardır.

Çalmış olduğu üniversiteler

State University of New York At Albany, A.B.D – “Yüksek Lisans, Doktora”

Collège de France, Fransa – “Misafir Profesör”

Oxford Üniversitesi, İngiltere – “Misafir Profesör”

Caltech, A.B.D – “Misafir Profesör”

Salzburg Lodron-Paris, Avusturya – “Misafir Profesör”

İstanbul Teknik Üniversitesi – “Öğretim Üyesi”

Kitapları

Kendi yazdıkları:

“Zümrütname” (Yapı Kredi Yayınları, 1999)

“Hasan Ali Yücel ve Türk Aydınlanması” (TÜBİTAK Yayınları, 2001)

“Yaşamın Evrimi” (İstanbul Teknik Üniversitesi Yayınları, 2004)

“99 Sayfada İstanbul Depremi” (İş Bankası Kültür Yayınları, 2006)

“Zümrüt Ayna: Bilimsel Fikir Üstüne Denemeler” (Yapı Kredi Yayınları, 2003)

”Bilgiyle Sohbet – Popüler Bilim Yazıları” ( İş Bankası Kültür Yayınları, 2014)

Hakkında yazılanlar:

“Bir Bilim Adamının Serüveni – Celal Şengör Kitabı” (Söyleşi: Sefa Kaplan) (İş Bankası Kültür Yayınları, 2010)

Katkıda bulundukları:

“Pîrî Reis 1513 Dünya Haritası” (Boyut Yayıncılık, 2013)

Ödülleri

Yurtdışında birçok üniversitede bulunmuş olan Prof. Şengör, birçok internasyonal ödülün de sahibidir. Ayrıca, TÜBİTAK Bilim Ödülü’nü kazanan en genç bilim adamıdır.

Ödüllerinin bazıları:

Londra Jeoloji Cemiyeti, Başkanlık Ödülü [1984]

TÜBİTAK, Bilim Ödülü [1986]

Neuchâtel Üniversitesi Fen Fakültesi, Onur Bilim Doktoru (Docteur ès sciences honoris causa) [1988]

Kültür Bakanlığı, Bilgi Çağı Ödülü [1991]

Fransız Fizik Cemiyeti ve École Normale Supérieure Vakfı, Rammal Madalyası [1994]

Collège de France Madalyası [1998]

Londra Jeoloji Cemiyeti, Bigsby Madalyası [1999]

Guztav-Steinman Madalyası [2010]


Celal Şengör Kitapları – Eserleri

  • Dahi Diktatör
  • Aptalı Tanımak
  • Bir Toplum Nasıl İntihar Eder?
  • Bilgiyle Sohbet
  • Hasan Ali Yücel ve Türk Aydınlanması
  • Bilimin Büyüsü
  • Zümrüt Ayna
  • Cehennemdeki Üniversiteliler
  • Newton Neden Türk Değildi?
  • Zümrütname
  • Yaşamın Evrimi
  • Jeolojinin Eduard Suess’e Kadarki Kısa Tarihi
  • Tectonic Evolution of the Tethyan Region
  • Globale Geologie und ihr Einfluss auf das Denken von Eduard Suess: Der Katastrophismus-Uniformitarianismus-Streit
  • Une Autre Histoire De La Tectonique
  • The Large Wavelength Deformations of the Lithosphere
  • The Face of the Earth: The Legacy of Eduard Suess
  • The Permian Extinction and the Tethys: An Exercise in Global Geology
  • Cimmeride Orogenic System And The Tectonics of Eurasia
  • Is the Present the Key to the Past or the Past the Key to the Present?: James Hutton and Adam Smith Versus Abraham Gottlob Werner and Karl Marx in …
  • Revising the Revisions


Celal Şengör Alıntıları – Sözleri

  • Evrim, yalnız yaşamın süre içinde değişimi değil, doğadaki tüm süreçlerin devamlı açınımı ve dönüşümü olarak düşünülmediği takdirde anlaşılması imkansız. (Yaşamın Evrimi)
  • İnsanoğlu düşünmeye başladığı en eski zamanlardan beri ölüm olgusuyla başa çıkabilmek için gövde-ruh ikiliğini buluş etmiştir. Ölüm sonucu bedeni yok olsa da ruhunun ebediyen yaşayacağını var sayarak kendini avutmuştur. (Bilgiyle Sohbet)
  • buluş çıkarma’’ benzer biçimde bir deyimi üretecek kadar salaklaşmış bir toplumun üyesidir. (Aptalı Tanımak)
  • Bizi kurtaracak ne duygusal solculuk, ne de gariban sağcılıktır! Unutmayalım: En hakiki mürşit ilimdir, fendir, ondan ayrılmak gaflettir, dalalettir. (Cehennemdeki Üniversiteliler)
  • Anaksimandros tüm dünya bir zamanlar sularla kaplı idiyse, ilk canlılar içinde insanoğlunun olamayacağını düşünmüştür. Ona nazaran ilk canlılar balık gibiydi. Daha sonrasında kabuklu canlılar türedi ve bunlar ortaya çıkmaya başlamış olan karalara göç etti. Bunlardan da insan türedi. (Bilimin Büyüsü)
  • Evet, din de sosyolojik bir olgudur, bunun öğrenilmesi, bilinmesi gerekir. Ama devletin yapacağı şey en fazla dinler tarihini okutmak, din felsefesini, sosyolojisini öğretmek olabilir. Bu kadar. (Dahi Diktatör)
  • “Bu hurafelerin üstüne bir cemiyet bina edemeyiz. Sen
    buna inanmak istiyorsan inanabilirsin, fakat bunu dayatmana müsaade
    etmeyeceğim. Sizin dayatmanızdır ki, toplumu felakete götürdü, çürüttü, yok
    etti. Ben bu çökmüş toplumun çocuğuyum, yeni nesillerin bu felakete doğmasına
    müsaade etmeyeceğim.” (Dahi Diktatör)
  • Marx ve Engels, Darwin’in evrim kuramını ‘insanlık hakkında acı bir hicviye’ olarak nitelemiştir. (Yaşamın Evrimi)
  • “Ancak düşündüğü şekilde hare­ket eden insan hürdür. Hiçbir riyakar, hiçbir yalancı hür olması imkansız. …Doğrudan doğruya hakikati ve hayrı kendi ruhuna amaç bilmiyen, bir ihtimal kurnaz bir adam olabilir. Fakat hiçbir süre akıllı sayılamaz ve hür olması imkansız.” (Hasan Ali Yücel ve Türk Aydınlanması)
  • “Cehaletten, sadece tutsaklık çıkar.” (Hasan Ali Yücel ve Türk Aydınlanması)
  • Yaşam kolay şekillerle başlamış, giderek daha karmaşık, giderek daha gelişmiş türlere doğru evrimleşmişti. (Yaşamın Evrimi)
  • — Lan, ananı da al git..
    — (Şikâyetçi bir yurttaş hakkında) …bak bakalım ne istiyor bu sahtekâr…
    — (Muhalefet partisi hakkında) Kadrolaşmanın en kaşarlanmışını…
    — (Muhalefet partisi başkanına) Sevsinler seni…
    Yerim olsa daha da uzatacağım bu listeyi. Çocuğunuzun terbiyesinin bozulmaması için duymamasını isteyeceğiniz bu sözlerin sahibi ülkemizin Başbakanlık Makamı’nda bulunan zattır. (Aptalı Tanımak)
  • Devletimizde de hele son son yirmi-otuz yılda “kampüsleşmek,” doğrusu okulları şehirden kırsala kaçırmak pek moda oldu. Öğrenciyi şehrin, doğrusu uygarlığın dışına, kırsal ortamın içine atan bu saçma sapan eğilimin nedenlerini acaba birileri sorguladı mı? Şehrin içindeki kütüphanelerden, kültür yuvalarından, hatta lokanta ve sinemalardan evladı niçin koparıp aldık? (Bir Toplum Nasıl İntihar Eder?)
  • Marx ve Engels’in savundukları şekliyle diyalektik, bilimsel (ve mantıki) bir fikir seçimi değildir.Bir kere, doğada hiçbir şey lüzumlu olarak içinde kendi çelişkisinin tohumlarını taşımaz. Bazı süreçlerin ortadan kalkması, kendi iç mekanizmalarının bir ürünü değil, çevredeki tesadüfi değişimlerin sonucu olarak gelişir. (Yaşamın Evrimi)
  • tabiat bilimiyle çelişen, insanoğlunun çocukluk çağlarındaki cehaletin ürünü olan envai çeşit inançlara nazaran yaşamı düzenlemeye kalkmak, eninde sonunda tabiat ile çarpışmaya mahkum bir projedir. (Newton Neden Türk Değildi?)
  • Bizi, insan uygarlığından nasibini alamamış bilgisiz kişiler yönetiyor. Her yeni hükümetle birazcık daha dünyanın alay konusu ve şamar oğlanı oluyoruz; Atatürk’ün bizlere bahşettiği dünyayı fanatik bırakan Türk imajının yerine yeniden Osmanlı’ nın hasta adam imajı geliyor. (Bir Toplum Nasıl İntihar Eder?)
  • Cahille münakaşa, dışarıdan bakanlar aranızdaki farkı anlayamayabilirler!” (Aptalı Tanımak)
  • Her kitabın bir maksadı vardır. Kur’an’ın maksadı insanların kafasını anlamadığı seslerle doldurmak değildir. Bir bildiri vermektir. Atatürk bunun bilincinde, yapmış olduğu ilk işlerden biri de Kur’an’ı çeviri ettirmek oluyor.
    Şunu söylemek istiyor aslına bakarsak: İnanıyor musun? Evvela neye inandığını bil, bunu bilmen lazım. (Dahi Diktatör)
  • Yanlışlanabilir teoriler ortaya atan ve bu teoriler yanlışlandığı süre da yanıldıklarını kabul edip doğrunun ardında koşan toplumlar bilimsel toplumlardır. (Zümrüt Ayna)
  • İhvan al Safa ve Hillan al Vafa üyelerinin Kur’an’ın yanılmaz bir kılavuz olmadığını düşündükleri kesindir. Kur’an’ın içine karıştığını düşündükleri yanılgı ve çelişkileri akıl yönetiminde felsefenin temizleyebileceğine inanıyorlardı. (Yaşamın Evrimi)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş