Otuz Dokuz Basamak kimin eseri? Otuz Dokuz Basamak kitabının yazarı kimdir? Otuz Dokuz Basamak konusu ve anafikri nedir? Otuz Dokuz Basamak kitabı ne konu alıyor? Otuz Dokuz Basamak PDF indirme linki var mı? Otuz Dokuz Basamak kitabının yazarı John Buchan kimdir? İşte Otuz Dokuz Basamak kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: John Buchan

Orijinal Adı: The Thirty Nine Steps

Yayın Evi: Altın Bilek

İSBN: 9786055831165

Sayfa Sayısı: 164

Otuz Dokuz Basamak Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Uzun süre Afrika`da yaşamış olan Richard Hannay İngiltere`ye döndüğünde kendini, tüm Avrupa`yı muharebeye sürükleyecek sansasyonel bir komplonun içinde bulur.

Dairesinde bir cesetle karşılaşan Hannay`in, hem komplocuların hem de ülkenin polis kuvvetlerinin dikkatini çekmesiyle öykü nefes kesici bir takibe dönüşür.

Birinci Dünya Savaşı`nın başlamasından derhal önceki yazları geçen Otuz Dokuz Basamak, şimdiye kadar yazılmış en iyi ve en başarıya ulaşmış gerilim hikâyelerinden biri kabul edilir.

Otuz Dokuz Basamak`ın önemi, bir tek ilk gerçek casus macerası olması değil, hem de o dönedeki toplumsal ve politik vakaları yansıtmış olmasıdır. Buchan`ın bazı varsayımları bugün sorgulanabilir, fakat bu varsayımların o devrin ve Buchan`ın ilişkin olduğu sınıfın özellikleri olduğu unutulmamalıdır. Otuz Dokuz Basamak birçok kez filme alınmıştır, fakat hala beyaz perdeye ilk aktarımı olan, Alfred Hitchcock`un yönettiği, başrolünü Robert Donat`ın oynadığı siyah beyaz versiyonu en iyisidir.

Heyecanlı bir tavırla “Kapı kilitli mi,” diye sordu ve kapının zincirini kendi elleriyle taktı.

“Oldukça üzgünüm,” dedi utangaç bir tavırla, “Bu büyük bir küstahlık, fakat siz bunu idrak edebilecek bir adama benziyorsunuz. İşler sarpa sarmaya başladığından beri, bir haftadır aklımda siz varsınız. Bana bir iyilik yapar mısınız?”

“Sizi dinleyebilirim,” dedim. “Ancak bunun için söz verebilirim.” Bu sinirli insanın garip tavırları beni germeye başlamıştı.

Komşum, yanında duran sehpadaki içki tepsisinden kendisi için sert bir viski soda hazırladı. Bardağı üç yudumda tamamladı ve sehpaya koyarken çatlattı.

“Özür dilerim,” dedi, “Bu akşam birazcık huzursuzum. Bundan dolayı şu anda ben ölü bir adamım.”

Koltuğa oturup pipomu yaktım.

“Bu iyi mi bir his,” diye sormuş oldum. Artık delinin tekiyle uğraştığımdan oldukça emindim.

Yorgun yüzünde bir gülümseme belirdi. “Hayır, hemen hemen delirmedim. Bakın bayım, bir süredir sizi izliyordum ve serinkanlı biri olduğunuzu düşünüyorum. Ayrıca dürüst biri olduğunuzu ve cesaret gerektiren işlerden korkmayacağınızı da düşünüyorum. Size sırrımı anlatacağım. Şu anda dünyadaki herkesten daha oldukca desteğe ihtiyacım var ve size güvenip güvenemeyeceğimi bilmiyorum gerekiyor.”

Otuz Dokuz Basamak Alıntıları – Sözleri

• İlginç olan her şeye inanırım. Her gün olan şeyler inanması güç olan şeylerdir.
• “Belli bir toprak parçası üzerinde etrafınız sarıldıysa oradan çıkmanın tek bir yolu vardır. O alanda kalıp düşmanlarınızın sizi aramasını ama bulamamasını sağlamanız gerekir.”
• “…partiler arasında özel bir tercihi yoktu. “İki tarafta da iyi insanlar var,” diyordu neşeyle, “Ve tabii bir sürü de namussuz.”
• “Ortalama olmayan her şeye inanırım. Güvensizliği hak edecek tek şey, çok normal olandır.”
• “Çobanlığı bıraktığım güne lanet olsun,” dedi, sanki sözü ortaya atıyormuş benzer biçimde. “O zaman kendi kendimin efendisiydim. Şimdi hükümetin kölesiyim ve ağrıyan sırtımla beni bu yol kenarına mahkûm ettiler.”
• “Dostlarınız, ilk planı keşfedecek kadar zekiyse değişikliği fark edecek kadar da zekidir.”
• “O kadar uzun zamandır büyük bir uyuşukluk içinde yaşamıştım ki her türlü macera şu anda çekici geliyordu.”
• “Bence ölüm, uyandığınızda pencereden gelen çimenlerin kokusunu duymak ve güzel bir yaz gününü bulmak üzere çok yorgunken derin bir uykuya dalmaya benziyor olmalı. ”
• “Ona çok şey borçlu olduğumu söylediğimde, ağzının içinde ‘bu şansı hak ettiğimi’ söyledi. Vedalaşmamız yüzünden memnuniyetsiz bir ruh haliyle yola çıktığımızı düşünebilirsiniz.”
• “Dünyadaki hiç kimsenin sinirleri, bir günden fazla takip edilmenin gerilimine dayanamaz.”

Otuz Dokuz Basamak İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Henüz okuyup bitirdiğim Modern Klasikler 179. kitap olan Otuz Dokuz Basamak hakkında özetlemek gerekirse yazacağım bugün. Yazardan okuduğum ilk eserdi hem de.
Richard Hannay, Londra’da yaşamış olduğu yaşamdan sıkılmış ve tekdüzelikten bıkmış bir halde iken üst kat komşusu Franklin Scudder kapısını çalar. 15 Haziran’da gerçekleşecek bir komplodan bahsederek Hannay’den yardım ister. Bu duruma oldukca şaşıran Hannay ilkin inanmasa da komşusunun anlattıklarına sunmuş olduğu kanıtlar onu bir halde ikna eder. O geceden sonrasında kahramanımızın hayatında hiçbir şey eskisi benzer biçimde olmayacaktır.
1915’de Blackwood’s Magazine’de tefrika edilen Otuz Dokuz Basamak hemen sonra kitap haline getirilir. Richard Hannay’in bir özelliği de Buchan’in 5 kitaplık polisiye konularında yer almasıdır. Bu kitaplar sırasıyla:
Otuz Dokuz Basamak (1915)
Yeşil Cübbe (1916)
Bay Standfast (1919)
Üç Rehine (1924)
Koyun Adası (1936)
Ayrıca Hitchcock tarafınca da beyazperdeye uyarlanan Otuz Dokuz Basamak bir de tiyatroda karşımıza çıkar.
Ben kitaptaki kaçış araştırma ve kovalamacayı sevmiş olarak okudum. Aktı gitti sayfalar ve bana Sir Arthur Conan Doyle kitaplarını hatırlattı. Sonunun iyi mi bağlanacağını merakla beklerken buldum kendimi. Yazarla tanışmak isteyenlere de ne olursa olsun tavsiye ediyorum. (fazi)

“Mors janua vitae,” (Ölüm yaşamın kapısıdır.”)
John Buchan’in Richard Hannay karakterinin başrolde olduğu beş kitabından ilki Otuz Dokuz Basamak.
Kaçış temalı bir kitap olan bu yaratı gerilim polisiye türünün akretipik örneklerinden biri.
Olayların ihtimallere meydan okumuş olduğu ve imkanın sınırlarını zorladığı sürükleyici ve bir o denli da merak uyandıran bir kitap. Severek okudum. Tavsiye ederim. (Deniz Şeker)

Kitap bir basın çalışanın meraklı yapısı yüzünden fazla derinlere inip bilmemesi ihtiyaç duyulan şeyleri öğrenmesiyke başlıyor. Ardından komşusundan yardım istemesi ve amaçlarını komşusuna bırakmasıyla her şey başlıyor.
Dil ve ifade yönüyle kitap güzel olsa bile karaketerin her işinin iyi gitmesi, son aşama talihli olması elli bir yerden sonrasında insanı bıktırıyor. Ve bu talih yüzünden puanımı kırdım. (eddy)

Otuz Dokuz Basamak PDF indirme linki var mı?

John Buchan – Otuz Dokuz Basamak kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Otuz Dokuz Basamak PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı John Buchan Kimdir?

John Buchan , 1875 senesinde Avustralya’da hayata merhaba dedi. Bir İskoç kilise papazının oğlu olarak dünyaya geldi. İlkokul öğrenimini bazı mahalli okullarda tamamladıktan sonrasında dilbilgisi Okulu olan Glasgov Üniversitesi ve Oxford’da ki Üniversite de tamamladı. Boer Savaşı’ndan sonrasında Lord Milner Başkanlığında Afrika’ya giderek, Milnerin Çocuk Bahçesi olarak malum grupta emekler yapmış oldu. 1927 senesinde Parlamentoya girdi. 1935 senesinde kendisine Baron Timur unvanı verildi ve ölünceye kadar da yönetici General olarak görevini sürdürdü. Dünyaca meşhur bir romancıdır. Romanlarının yanı sıra biyografiler ve şiirler de yazdı. Eserlerinin içinde en oldukca serüven öyküleri yazarak tanındı. 11 Şubat 1940 tarihinde Kanada’da yaşamını yitirdi.

John Buchan Kitapları – Eserleri

• Otuz Dokuz Basamak
• Yeşil Kaftan
• Kralın Yolu

John Buchan Alıntıları – Sözleri

• “It was Kismet, the act of God, and there was nothing for it but to submit.” (Yeşil Kaftan)
• “Dünyadaki hiç kimsenin sinirleri, bir günden fazla takip edilmenin gerilimine dayanamaz.” (Otuz Dokuz Basamak)
• “…partiler arasında özel bir tercihi yoktu. “İki tarafta da iyi insanlar var,” diyordu neşeyle, “Ve tabii bir sürü de namussuz.” (Otuz Dokuz Basamak)
• “Ortalama olmayan her şeye inanırım. Güvensizliği hak edecek tek şey, çok normal olandır.” (Otuz Dokuz Basamak)
• “Belli bir toprak parçası üzerinde etrafınız sarıldıysa oradan çıkmanın tek bir yolu vardır. O alanda kalıp düşmanlarınızın sizi aramasını ama bulamamasını sağlamanız gerekir.” (Otuz Dokuz Basamak)
• “Bence ölüm, uyandığınızda pencereden gelen çimenlerin kokusunu duymak ve güzel bir yaz gününü bulmak üzere çok yorgunken derin bir uykuya dalmaya benziyor olmalı. ” (Otuz Dokuz Basamak)
• “O kadar uzun zamandır büyük bir uyuşukluk içinde yaşamıştım ki her türlü macera şu anda çekici geliyordu.” (Otuz Dokuz Basamak)
• “Dostlarınız, ilk planı keşfedecek kadar zekiyse değişikliği fark edecek kadar da zekidir.” (Otuz Dokuz Basamak)
• “We were fatalist now, believing in Kismet, and that is a comfortable faith.” (Yeşil Kaftan)
• “Ona çok şey borçlu olduğumu söylediğimde, ağzının içinde ‘bu şansı hak ettiğimi’ söyledi. Vedalaşmamız yüzünden memnuniyetsiz bir ruh haliyle yola çıktığımızı düşünebilirsiniz.” (Otuz Dokuz Basamak)
• İlginç olan her şeye inanırım. Her gün olan şeyler inanması güç olan şeylerdir. (Otuz Dokuz Basamak)
• “Çobanlığı bıraktığım güne lanet olsun,” dedi, sanki sözü ortaya atıyormuş benzer biçimde. “O zaman kendi kendimin efendisiydim. Şimdi hükümetin kölesiyim ve ağrıyan sırtımla beni bu yol kenarına mahkûm ettiler.” (Otuz Dokuz Basamak)