Eğitim

Petersburg – Andrey Beliy Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Petersburg – Andrey Beliy Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Petersburg kimin eseri? Petersburg kitabının yazarı kimdir? Petersburg konusu ve anafikri nedir? Petersburg kitabı ne konu alıyor? Petersburg PDF indirme linki var mı? Petersburg kitabının yazarı Andrey Beliy kimdir? İşte Petersburg kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Andrey Beliy

Çevirmen: Sabri Gürses

Yayın Evi: Everest Yayınları

İSBN: 9789752892835

Sayfa Sayısı: 806


Petersburg Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

1905 senesinde devrim öncesi Rusya’da geçen bu benzersiz romanda, Andrey Belıy, yüksek düzeyde bir imparatorluk görevlisi olan Apollon Apollonoviç ile teröristlere katılmaya heves eden ve ilk görevi babasını öldürmek olan Nikolay Apollonoviç’in, bir bombanın tiktakları eşliğinde yaşanmış olan bir gününü konu alıyor. Devrin başkenti Petersburg’da soytarıların, provokatörlerin, gizli saklı polislerin, Japonların, İranlıların, devrimcilerin, subayların katılmış olduğu devasa bir maskeli balo yaşanmaktadır.

“Petersburg zamanımızın en büyük üç ya da dört romanından biridir.”

– Vladimir Nabokov

“Belıy’ın yazdığı en iyi kitap olan bu romanda, Petersburg, Gogol ve Dostoyevski’den sonrasında ilk kez gerçek sanatçısını bulmuştur.”

– Yevgeni Zamyatin

“Andrey Belıy bir deha.”

– İlya Ehrenburg

“Tüm Rusya’yı özetleyen tek roman.”

– Anthnoy Burgess


Petersburg Alıntıları – Sözleri

  • “Devlet adami hümanizmiyle öne çikar… Devlet adami…”


Petersburg İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Rus edebiyatının ilk tarih felsefesi romanı kabul edilen Petersburg, 1905 yılı ekim ayının bir günlük süre diliminde bir senatör ve oğlunun yaşamış olduğu vakaları konu alıyor. Tıpkı Döblin’in Berlin Alexander Meydanı’nda yapmış olduğu benzer biçimde, adından da anlaşılacağı suretiyle, Beliy romanın odağına Petersburg’u yerleştiriyor ve şehrin somut tasvirlerinin yanı sıra, insanların Petersburg algıları ve hayalleri üstünden Rusya’nın siyasal portresini çiziyor. Renkleri ve sembolleri kullanarak o denli kuvvetli bir atmosfer yaratarak yapıyor ki bunu, adeta şehrin havasını soluyorsunuz romanı okurken. Sürükleyici bir kurgu ve şiirsel bir üslupla Rusya’nın 20.yy başı siyasal geçmişine tanıklık ediyor, Bolşevik Devrimi’ne giden yola iyi mi girildiğini görüyorsunuz. Puşkin, Gogol ve Dostoyevski etkilerini yoğun olarak gördüğümüz roman, ifade ve kullanılan teknikler itibarıyla hem klasik hem de çağdaş roman izlerini taşıyor. Bence Ecinniler romanı (ki ne Suç ve Ceza ne Karamazov Kardeşler, Dostoyevski’nin en kuvvetli eseri Ecinnilerdir), 19.yy Rus edebiyatı ve Rusya’sı için her neyse Petersburg da 20.yy için o. Bu iki kitap hakkaten hem yazınsal açıdan başyapıt, hem siyasal tarihin edebiyata yansıması iyi mi olur dersi veriyor. Rus edebiyatına ilgi duyan her insana muhakkak tavsiye ederim. Sabri Gürses’e bu eseri dilimize kazandırdığı ve yalnız Rus diline değil; sanatı, zamanı ve kültürüne olan hakimiyetini gösteren dipnotları için teşekkür ederim. (İpek Dadakçı)

Nasıl anlatabilirim bu şekilde bir kitabı cidden bilmiyorum. Ilk olarak tam yorumumu yayınlamadan önizleme sürecinde hata verip tüm yorumumu yok edip şu an bu yorumu yine yazmamın verdiği meşakkat mi yoksa ortalama 4 ayımı alan, sayfa 300’lerde ne okudum ben ya diyip en başa dönerek beni yıldırma eşiğine getirmesinden mi başlamalıyım? En iyisi aklımı başımdan alan Beliy’den adım atmak bu durumda en doğrusu olacak.
Bir Anlatım Ustası
Nabokov, Beliy için 20 yüzyılın en büyük ve en mühim ilk dört yazarından biri söylediğinde acaba mübalağa ediyor olabilir mi diye düşünmedim desem sanırım yalan söylemiş olurum. Beliy’in büyüklüğü ve önemi nerden geliyor sorusu kitabın içinde saklı. Şöyleki ki, oldukca azca yazar betimlenen durumu; tasvirin somutluğu- soyutluluğu fark etmeksizin; okurun zihninde büsbütün var edebilir. Renkleri belli bir skalaya kadar anlatabilir. Sesleri belli bir deneyime kadar sunabilir. Beliy’in anlatımında bu üçüde var. Tüm renkleri görüyor, tüm sesleri işitiyor, en saçma diyalogların içinde içeriyor ve Beliy’le beraber ilerliyorsunuz. Kendisinin, sembolist bir ozan olması bu anlatımın sınırlarını daha da sınırsız hale getiriyor ki, belli bir ifade sonrası bu simgesel akışa kendinizi tamamen teslim ediyorsunuz. Fakat şunu belirtmeliyim ki, Beliy kolay bir yazar değil. Okuru, okuma süreçinde devamlı ayık tutmaya zorlayan, sözel matematiği kavramaya zorunlu bırakan bir yazar. Keza netice ortada: Dön len başa diyebiliyor!
Konu-İçerik: Petersburg
Kitap 1905 harp döneminde, yaşamın en sıkıntılı, tekinsiz olduğu, paranoyak Rusyası’nın Politik, sosyo-ekonomik, jeopolitik, tüm Rus geçmişine merhabalar çakan, ortodoks mistisizmine ilişkin fantastik öğeleri barındıran, ana karakteri Petersburg’un kendisi olan; fakat Senator Apollo Apollovich ve oğlu Nikolay’ın ekseninde geçiyor. Son aşama oldukca katmanlı, hiciv, yergi, absurd ve kara gülmece öğeleri müthiş bir felsefe içinde oluşturulmuş bir kitap.
Beliy VS Joyce
Bu duruma değinmeden edemeyeceğim. Bely’in çoğunlukla Ulysses ve Joyce’a benzetilmesi okumaya başlamadan ilkin beni son aşama kasan okuyup ilerleme sürecinde ise oldukca rahatsız eden ve azca da olsa sinirlendiren bir durum oldu. Beliy’in Joyce’dan tamamen değişik düşünen, spirituel olarak da ve gülmece algısı olarak bambaşka yerde duran bir yazar. Konu açısından, bazı karakterler açısından benzerlikler içerse de, Beliy Petersburg’u okurun zihninde haritasını çıkarmak kalmıyor, anlatımsal olarak Joyce kadar küstah olmayan bence son aşama fazladan duygusal bir sav-karşı sav anlatısı ortaya çıkıyor.
Sonuç
Petersburg, benim bu son dönem okuduğum en etkiliyeci kitaplardan biri oldu. Beliy, Petersburg’u oluştururken bu kitabın müzikal olması için oldukca uğraştığını söylemiş. Cidden okurken kitapta modern anlamda hem şehrin müziğini, hem efsane hem de dönemin müziğini fazlasıyla hissettiğim bir kitap oldu.
Okurken ingilizcesinde bulunan ve dağılma sürecindeyken 2 edisyona göz atma fırsatım oldu. Everest ve Sabri Gürsoy oldukca başarı göstermiş bir iş çıkarmışlar. Bu arada son olarak şunu eklemek iyi olacak. Petersburg’u okumaya başlamadan ilkin Rus Sembolizmine birazcık göz atmanızı ve de Beliy’in öteki kitabı olan Kazım Taşkent Klasiklerinden çıkan “Senfoniler”i göz atmanın okuma deneyimini başarı göstermiş kılmak açısından etkili olabileceğini düşünüyorum.
Zamanla muhakkak ki kitap hakkında eklenecek söz edilecek oldukca fazla şey olacak.
Oldukca keyifli bir okumaydı. Denemek isteyenlere:
İyi okumalar! (Gorkem Y)


Petersburg PDF indirme linki var mı?


Andrey Beliy – Petersburg kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Petersburg PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Andrey Beliy Kimdir?

(1880-1934, aslolan adı Boris Nikolayeviç Bugayev). Ozan, roman yazarı. Rus simgeciliğinin en mühim şairi ve kuramcısı olan Belıy, ilk olarak müzik ve dil içinde bir bileşim denemesi olan Simfoniya (1902) adlı eseriyle ünlendi. Zoloto v Lazuri (Gökyüzündeki Altın, 1904), Pepel (Küller, 1909), Urna (Kül Vazosu, 1909) adlı şiir kitaplarının peşinden 1910 senesinde ilk romanı Serebriyanniy Golub’u (Gümüş Güvercin) yazdı. İkinci romanı olan Petersburg (1913) anlatımındaki yenilikler ve varlıklı vaka örgüsüyle büyük yankı uyandırdı. Nikolay Berdyayev’in Rus kübizminin edebiyat alanındaki bir örneği olarak nitelediği bu romanı, Vladimir Nabokov, bu romanı dünya edebiyatının en mühim dört romanı içinde saymaktadır. Matematikten ezoterik bilimlere dek geniş bir ilgi alanına haiz olan Andrey Belıy, 1917 senesinde devrimi coşkuyla karşılayan yazarlar içinde yer aldı. Diğer mühim eserleri içinde şunlar anılabilir: Simvolizm (Simgecilik, 1910), Rudolf Şteyner i Göte v Mirovozzrenii Sovremennosti (Uygar Dünya Görüşünde Rudolf Steiner ve Goethe, 1915), Kotik Letayev (1917), Hristos Voskres (Dirilen İsa, 1918) Kreşçonıy Kitayets (Vaftiz Edilmiş Çinli, 1921), Glossolaliya (Glossolalia, 1922), Moskva (Moskova, 1926), Maski (Maskeler, 1932), Masterstvo Gogolya (Gogol’ün Ustalığı, 1934).


Andrey Beliy Kitapları – Eserleri

  • Petersburg
  • Gümüş Güvercin
  • Senfoniler
  • Glossolalia


Andrey Beliy Alıntıları – Sözleri

  • Her şey akıyor. Uçuyor. Puslu daireler içinde hızla yol alıyorlar. Dünyanın dev gibi hortumu her türden yaşamı taşıyor fırtına kollarıyla. İlerisi bir boşluk. Gerisi de. (Senfoniler)
  • “Devlet adami hümanizmiyle öne çikar… Devlet adami…” (Petersburg)
  • Zaman sildi yitik acılarını…
    Dudak kıvrımlarında yalnız yalnızlık acısının izi kaldı. (Senfoniler)
  • Pek oldukca şey görür benzer biçimde oluyordum. Pek oldukca şeyi ilk kere öğreniyordum… (Senfoniler)
  • Dinlemiyor kalbim aklımı
    Görünce seni… (Senfoniler)
  • “Acımasız akıl söylerse söylesin bana, beni artık sevmediğini ve nana ihanet ettiğini! Benim için ağır pranga değil büyülerin: Etkisindeyim senin güzelliğinin!” (Senfoniler)
  • Seneler birbiri peşinden böylece geçip gitti. (Senfoniler)
  • Her şey akıyor. Uçuyor. Puslu daireler içinde hızla yol alıyorlar. Dünyanın dev gibi hortumu her türden yaşamı taşıyor fırtına kollarıyla. İlerisi bir boşluk. Gerisi de. (Senfoniler)
  • Kendimizi, ah, kendimizi çalışmaya ve köleliğe edıyoruz. (Senfoniler)

loading…

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş