Eğitim

Sahilden Bostancı – Gül Ersoy Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Sahilden Bostancı – Gül Ersoy Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Sahilden Bostancı kimin eseri? Sahilden Bostancı kitabının yazarı kimdir? Sahilden Bostancı konusu ve anafikri nedir? Sahilden Bostancı kitabı ne konu alıyor? Sahilden Bostancı PDF indirme linki var mı? Sahilden Bostancı kitabının yazarı Gül Ersoy kimdir? İşte Sahilden Bostancı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Gül Ersoy

Yayın Evi: Sel Yayıncılık

İSBN: 9789755706795

Sayfa Sayısı: 132


Sahilden Bostancı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Sahilden Bostancı, arayış, ümit etme, kabullenme şeklinde duyguların rehberlik etmiş olduğu, değişik coğrafyaların ev sahipliği yapmış olduğu hikayelerin, bir minibüste denk gelebilecek sadece bir sokakla yaşamları tamamen ayrışabilecek insanların hayatlarına göz kırpan bir kitap. Gül Ersoy, arayışın, kişinin kendine ve etrafına karşı geliştirdiği sorgulama dürtüsünün coğrafya ile iyi mi bir ilişkisi bulunduğunu, yolları kat etmenin şahıs ile peşine düşülen cevaplar arasındaki mesafeyi iyi mi etkilediğini idrak etmek adına birçok durakta mola veriyor, bir minibüs hattını, eski bir şarkıyı başlangıç noktası alıp, dünyaya uzanıyor.

Kent yaşamının rekabetle hücum eden, kıskacına alan düzeni karşısında “hayır” diyebilmenin ve sırtını dönerek gidebilmenin özgürleştiriciliğini sunuyor. Diğer taraftan da taşraya uzanıp, minik bir kasabada toplumsal cinsiyet rollerinin bireyi iyi mi yonttuğunu; kimliğini kazanma mücadelesinin ekmeğini kazanma derdi ile iyi mi çeliştiğini gösteriyor. Tarlalarında günebakanlar yerine toplu konutlar yükselen kasabalarda, kişinin kendini var etmekten yoksun hale gelmesiyle yalnızlığın bile iyi mi anlamsızlaştığını konu alıyor.

Dut karasının kirini kırmızı ojeyle kapatmaya çalışan bir el uzanıyor bu öykülerden bizlere. Kavanozların içinde, mutfak dolabı raflarında birikmeye çalışan ümit, sayfaların içinde uçuşuyor.


Sahilden Bostancı Alıntıları – Sözleri

  • Kim biliyor ki iyi mi mutlu olacağını? Mutlu olmak için elinde her şeyi varken, kaybetmeden kim anlıyor kıymetini?
  • “Peki niçin evlendin onunla?”
    “Sen gittikten sonrasında artık hiçbir şeyin önemi kalmadı, evleniverdim.”
  • “Herkes şanslıydı bizlerden başka,” diyor delikanlı. “Herkes şanslıydı…”
  • O olmayı isteyecek kadar sevmek değil; bambaşka bir nesne görünce eline alıp incelemek, fanatik olmak, şaşırmak şeklinde bir duyguydu bu.
  • Ne fark ederdi? Dünyanın her yerinde ondan kaçıp, dünyanın herhangi bir yerinde giderken ona geri dönmeyi düşünmemiş miydim?
  • Kocasının ter­likleri kapı yönüne bakar vaziyette duruyordu. Her süre içini burkardı kocasının terliklerini orada görmek. Giderken bırakıl­ mış tüm eşyalar ürkütücüydü ona bakılırsa.
  • Acemisiyiz bağlanmanın .Oldukca genciz dürüstlüğe .Sokakta kavga,duman ,siren. Müzik her şeyi silene kadar ,ona dokunup boynuna başını gömene kadar sabır.Sadece sabrediyorm . Tütsü kokan bir odada asla mi öpmediniz birini?Son nefesinize kadar onunla beraber yaşlanıp ölmediniz mi o an ?
  • Belki ben de fena biriyim. Belki çoğumuz ara sıra kötüyüz. Köpekbalıklarının saldırmış olduğu ahtapotlar şeklinde sevdiklerimize doluyoruz kollarınızı. Ben hiç kimseye dolanmadım, kimse de beni ısırmadı.
  • Kuzey’in iyi mi bir yer bulunduğunu sorarsan bigün bana, sana asla anlatamayacağım bir sema var. Hep benim bileceğim, hep benim hatırlayacağım, insanoğlunun aklım kaybedip tekrar içinde bulamayacağı büyük bir boşluk var.
  • Nasıl gülümsediğimi biliyordum, acaba o da biliyor muydu? Acaba o da beni, benim onu izlediğim şeklinde izlerken, her hareketimin, her mimiğimin hakikaten ne ifade ettiğini anlıyor muydu?
  • ”Bayağı,üstünkörü oluşturulmuş bir ev düzeni,çoğunun yazarı ölmüş kitaplarla doldurulmuş duvarlar bile bigün geliyor,koruyamıyor yaşamın içeri girmesini.Oldukca uzaklardan gelip,şehrin içinden akarak geçen nehrin suları şeklinde içeri sızmayı başarıyor yaşam.Doğru bildiğim her şey yanlış şeklinde.Bilgelikten o denli uzağım ki,sustukça susuyorum utançtan.”
  • “Hangisi doğruydu hayatımızda? Bölünen kimliklerle yarım yarım yaşayarak ruhumuzu para için satıp, ölüp gitmek mi, yoksa bizi mutlu eden işleri yapmış olup, sonuçlara katlanarak hilesiz bir yaşam yaşamak mı?”
  • Çocukken erik ağacına çıkardı bu şekilde. Saatlerce kalırdı üstünde. O erik ağacı kesildiğinde kaybetmiş olduğu, tekrar geri dönüşü olmaksızın yitirdiği bir şeydi çocukluk.
    “Demek herkesin kesilen bir ağacı var hayatında değil mi Asuman?”
  • “Gitmiyorum,” diyorum uykuya dalmadan ilkin. O pencereden bakıyor. Ağlıyor.
    “Ama gideceğim!”
    Charles Aznavour çalıyor odada. La Boheme…
  • “Çok acı çekenler konuşamazmış, dili tutulurmuş.”


Sahilden Bostancı İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Her satırında bostancı sahili kokan çeşitli avrupa ülkelerinden çeşitli yalnızlıklar,umutlar,arayışlar..olağanüstü tek solukluk hikayeler.. (ipek ulutaş)

Yazarın bu okuduğum ilk kitabıydı ve bu kitapta,otuzun üstünde öykü bulunuyor.Bir solukta okunabilinecek,kısa kısa öyküler,tavsiye eder, iyi okumalar dilerim. (Ekrem Özkara)


Sahilden Bostancı PDF indirme linki var mı?


Gül Ersoy – Sahilden Bostancı kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Sahilden Bostancı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Gül Ersoy Kimdir?

1978 İstanbul doğumlu. Biri konservatuvar olmak suretiyle üç üniversiteye devam etti. Uzun süre yurtdışında dolaştı. Hâlâ talebe. Daha ilkin şiir ve öyküleri Varlık, Düzyazı Baylar, Yasak Elma, Yitik Ülke ve Altzine şeklinde dergilerde yayımlandı. Ersoy, bir taraftan yeni öyküler kaleme alırken öteki taraftan senaryo çalışmalarına devam ediyor.


Gül Ersoy Kitapları – Eserleri

  • Sahilden Bostancı
  • Sen Kimseyi Sevemezsin
  • Melek Panayırı


Gül Ersoy Alıntıları – Sözleri

  • Ne fark ederdi? Dünyanın her yerinde ondan kaçıp, dünyanın herhangi bir yerinde giderken ona geri dönmeyi düşünmemiş miydim? (Sahilden Bostancı)
  • “Hangisi doğruydu hayatımızda? Bölünen kimliklerle yarım yarım yaşayarak ruhumuzu para için satıp, ölüp gitmek mi, yoksa bizi mutlu eden işleri yapmış olup, sonuçlara katlanarak hilesiz bir yaşam yaşamak mı?” (Sahilden Bostancı)
  • Paralel bir evrende fazlaca mutluyum. Paralel bir evrende geç kalmamışım. Paralel bir evrende tam da istediğim şeklinde hayatım. (Sen Kimseyi Sevemezsin)
  • Tüm dinler ‘kendini öldürme’ derler fakat bokumu yesinler. (Sen Kimseyi Sevemezsin)
  • İnsan aslına bakarsanız hep suçlu. Ne yapsa suçlu. İyi olmaya çalışırken de suçlu, fena olduğunda da suçlu, kendi olduğunda da suçlu, kendi olmadığında da suçlu. Bir diğeri ötekini suçlayacak sudan bir sebep bulmak için iki dakika aklını çalıştırsa yeter. (Sen Kimseyi Sevemezsin)
  • İntihar etmeyi kafasında kurarken yürüdü. Türlü türlü öldürüyordu kendini gün içinde. (Sen Kimseyi Sevemezsin)
  • “Peki niçin evlendin onunla?”
    “Sen gittikten sonrasında artık hiçbir şeyin önemi kalmadı, evleniverdim.” (Sahilden Bostancı)
  • Belki ben de fena biriyim. Belki çoğumuz ara sıra kötüyüz. Köpekbalıklarının saldırmış olduğu ahtapotlar şeklinde sevdiklerimize doluyoruz kollarınızı. Ben hiç kimseye dolanmadım, kimse de beni ısırmadı. (Sahilden Bostancı)
  • Çocukken erik ağacına çıkardı bu şekilde. Saatlerce kalırdı üstünde. O erik ağacı kesildiğinde kaybetmiş olduğu, tekrar geri dönüşü olmaksızın yitirdiği bir şeydi çocukluk.
    “Demek herkesin kesilen bir ağacı var hayatında değil mi Asuman?” (Sahilden Bostancı)
  • Yazı düşündü, hızla geçip gitmiş, geriye birkaç tatlı andan başka kıymetli hiçbir şey bırakmamıştı. (Sen Kimseyi Sevemezsin)
  • Millet marsa gidiyor, sen kalkmış cuma namazına! (Sen Kimseyi Sevemezsin)
  • “Çok acı çekenler konuşamazmış, dili tutulurmuş.” (Sahilden Bostancı)
  • Yadigar bırakılan eşyalar değildir, birbirimizi bunca yıl iyi mi sevdiğimizdir. (Sen Kimseyi Sevemezsin)
  • Bekle, zamanı erişince bazı taşlar yerine oturur. (Sen Kimseyi Sevemezsin)
  • Yadigar bırakılan eşyalar değildir, birbirimizi bunca yıl iyi mi sevdiğimizdir… (Sen Kimseyi Sevemezsin)
  • Delice haiz olmak istediklerimizden vazgeçtiğimiz an onları geçirişimiz şeklinde. (Sen Kimseyi Sevemezsin)
  • Sivri köşelerinden temizlenmiş kısa bir yaşam kaldı elimizde. (Sen Kimseyi Sevemezsin)
  • Bu dünyada tek başına değilim diyebilmek, evet en o kadar da bunu istiyordu. (Sen Kimseyi Sevemezsin)
  • Karlar Altından Konuşuyordu
    Kar yağıyordu. Beyaz bir gölge şehri dalgalarıyla serinletirken pencereden baktı Oscar, evden çıkmadan ilkin. Rüzgar ağaçların tepelerini yana doğru bastırıyor, sis bulutu hızla yer değiştiriyordu.
    Sömestr tatilinde en sevilmiş olduğu hocasıyla Alplere gidecekti. Mont Blanc, Dolomit, Matterhorn, Jungfrau, hepsi yalnızlığı kadar zirve. Tatillerde her insanın eşi yanında. Onun yok. Kalabalıkta tek. Şehirde, evinde, sahnede durum aynı. Ayakkabı çekeceğine bakındı, minik bir kolaylık. Bulamadı. Eğildi giydi botlarını. “Güzelliğin bedeli” demişti hocası, “lanettir. Kaç yaşına kadar dans edeceksin? Dans gençlik ister, sonrasında kırık parmaklar, çirkin tırnaklar, koca bir göbek duracak geriye.”
    Babasıyla buluştukları renkli ışıklı, ahşap kapılı restoran da kararını deklare etti. Psikiyatri doktorası meydana getirecek. Babası alay eder şeklinde şaşkın şaşkın baktı yüzüne. Çocukken de bu şekilde yapardı, Hiç beğenmezdi onu. Şimdi sakalları beyaz. Gözlerinden birinde katarakt.
    “Ben para vermem. Kendin kazan. Fındıkkıran’da ne başarılıydın, hele Romeo Olduğunda, koşarak sahneyi baştan sona geçtiğinde ve havaya zıplayıp kendi çevresinde döndüğünde bayılmıştık Sofia’yla. Şimdi niçin baleyi bırakıyorsun?”
    “Dans etmeye olan inancımı kaybettim.”
    “Bir kahve daha içer misin? Ne demek inancımı kaybettim, depresyona mı girdin?”
    “Saçmalama baba. Neyse… Kalkmam gerek. Cici anneme de merhaba söyle, haftaya geleceğim size.”
    “Ha dur, söylemeyi unuttum, haftaya tatile gidiyoruz biz. Belki daha sonraki hafta uğrarsın” Babasına son kez bakıp atkısını sardı boynuna. Kulaklıklarını taktı kulağına, Chopin, Brigitte Engerer çalıyor piyanoyu. Zürih kadar sakin parmakları tuşlarda. Eski bir kayıt, Noktürnler. İçinde bir fısıltı.
    Az sayıda insanoğlunun yürümüş olduğu sokaklardan geçip Madlen’e uğramak için on beş dakika yürüdü. Madlen, eski bir balerin. Şimdi bir kitapçısı var. Bir de kedisi. Kedisinin adı “Rumi.” Sekiz yıl ilkin beyazperde yönetmeni eşi trafik kazasında ölünce açtı kitapçıyı. Hayat sigortasından almış olduğu parayla.
    “Garip değil mi, ölüm yeni bir yaşam getirdi bana. Suçlu hissederdim kendimi eğer bu parayı harcasaydım. Üstelik beş kuruşum yoktu kenarda. Burada çalışacak mısın, karar verdin mi?”
    Madlen saçlarını gevşek bir topuzla tepesinde toplamış. Yaşlı, güzel bir karı. Yün hırkası dizlerine kadar iniyor. Giysileri devamlı pastel tonlarda. Sadelik bir ruh hali onda. Bahar çiçekleri kokulu beyaz bir teni, menekşe renk gözleri var. Karşısındakinin konuşmasının bitmesini bekledikten sonrasında konuşuyor. Uzansa, topuzundan çıkıp dağılmış saç tellerini alsa yanağından. Annesi yaşlarında Madlen. Annesi yaşasa bir ihtimal dost olurlardı. İçinden Madlen’i öpmek geçiyor. Diğer bayanları değil, genç ve güzel olanları değil, yalnız Madlen’in olmak istiyor. Reddedileceğinden korkmasa açardı içini.
    Madlen’e dikkatle baktı, onu istediğine dair en küçük emare yok gözlerinde. Belki de kocasından başka kimseyi sevmeyecek ölene kadar. Sadık mıydı peki ona, hayattayken? Bilmiyor. (Sen Kimseyi Sevemezsin)
  • Acemisiyiz bağlanmanın .Oldukca genciz dürüstlüğe .Sokakta kavga,duman ,siren. Müzik her şeyi silene kadar ,ona dokunup boynuna başını gömene kadar sabır.Sadece sabrediyorm . Tütsü kokan bir odada asla mi öpmediniz birini?Son nefesinize kadar onunla beraber yaşlanıp ölmediniz mi o an ? (Sahilden Bostancı)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş