Şampiyon kimin eseri? Şampiyon kitabının yazarı kimdir? Şampiyon konusu ve anafikri nedir? Şampiyon kitabı ne konu alıyor? Şampiyon PDF indirme linki var mı? Şampiyon kitabının yazarı Marie Lu kimdir? İşte Şampiyon kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: Marie Lu

Çevirmen: Sefa Emre İlikli

Orijinal Adı: Champion

Yayın Evi: Pegasus Yayınları

İSBN: 9786053435419

Sayfa Sayısı: 360

Şampiyon Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Day bir efsaneleşmiş. June ise bir deha. Peki, kim ŞAMPİYON olacak?

June ile Day, Cumhuriyet halkı ve birbirleri için fazlaca fazla fedakârlıkta bulunmuşlardır. Şimdi vatanları bir dönüm noktasındayken June bir kez daha Cumhuriyet’in gözüne girmiş ve hükümetin seçkin çevresinde bir Princeps talibi olarak hizmet vermeye adım atmıştır. Day de yüksek rütbeli bir asker olmuştur.

Bir sulh antlaşması yürürlüğe girmek üzereyken ortaya çıkan ölümcül bir salgın, Koloniler içinde paniğe yol açmış ve Cumhuriyet’in sınır kentlerini harp tehdidi sarmıştır. Sadece June bu tehdide karşı ülkesini iyi mi savunacağını bilmektedir. Ancak binlerce insanoğlunun yaşamını kurtarabilmeleri için sevilmiş olduğu tek erkekten, her şeyini feda etmesini istemek zorundadır.

Marie Lu’nun coşku dolu, serüven ve gerilim yüklü üçlemesi şaşırtıcı bir finalle sonlanıyor…

“Sınırları zorlayan bir seri, çoksatan olmayı kesinlikle hak ediyor.”

-Barnes and Noble-

“Yaratıcı detaylarla işlenmiş, macera dolu bir aşk hikâyesi.”

-The Los Angeles

Şampiyon Alıntıları – Sözleri

• Herhalde her şeye aniden haiz olmak imkansızdı.
• ” -Selam, Metias. Bugün benim doğum günüm. Kaç yaşına bastığımı biliyor musun? Bugün 27 oldum. Artık aynı yaştayız.
  Hayatımda ilk kez, onun minik kız kardeşi değildim. Gelecek yıl ben çizgiyi geçecektim, oysa o aynı yerde olacaktı. Bundan sonrasında, hep daha büyük olacaktım.”
• “Yara izleri asla yok olmayacaktı.”
• Bizim orda işlev daha önemlidir. Bu şekilde bir bıçak hem yemeği parçalayabilir, hem tereyağı sürebilir hem de boğaz kesebilir.’
• “Her yeni sabahla beraber her şey yeniden mümkündür, değil mi?”
• “Bu dünyaya milyarlarca insan gelip gidecek. Ama sana benzeyen bir şahıs bile olmayacak.”
• Duygular eğer olmazsa insan olmanın ne anlamı var?
• Her yeni sabahla beraber her şey yeniden mümkündür, değil mi?
• “Uzun zamandır kaybettiğim bir şeyi arıyordum. “
• Belki de artık birbirimizden uzakta, arkadaşlığımız hakkında net bir halde düşünecek zamanı bulunca benden nefret etmeye başlamıştı.
• “Bizim orada işlev daha önemlidir. Bu şekilde bir bıçak hem yemeği parçalayabilir, hem tereyağı sürebilir hem de boğaz kesebilir.”
• “Sen orduna liderlik edip düşmanların üstüne sürebiliyorsun, Day ve Vatanseverler de kendi gerilla yöntemleriyle savaşım ediyorlar. Sahada olmayı, düşük kıdemli bir gizmen olarak emek vermeyi ve kendime inanmayı özledim. Her şeyin politik değil de direkt olduğu, hangi yolu seçmem, ne yapmam icap ettiğini kolayca fark edebildiğim günleri özledim. Ben… ağabeyimin beni eğittiği şeyi yapmayı özledim.”
• Sonra Day uzanıp elimi tuttu. El sıkıştık. Ve öylece, yeniden onunla bağlantı kurmuştum. Ellerimizden bağımızın, geçmişimizin ve sevgimizin kalp atışlarının geçtiğini, bir büyü dalgası şeklinde uzun süreden beri yitik bir dostun geri döndüğünü hissettim. Yazılmış olan bir şeyi. Bu duygu gözlerimi doldurdu. Belki de beraber ileriye bir adım atabiliriz.
  “Merhaba,” dedi. “Ben Daniel.”
  “Merhaba,” diye yanıtladım. “Ben June.”
• “Bir gün kimsenin durduramayacağı bir virüs üreteceğiz.”
• Özür temenni ediyorum şu sebeple sen benim her şeyim olmak zorunda kalmamalısın. Sen hayatımdaydın fakat kendime haiz olduğumu unutmuştum… Bu yeni bir duygu, hala alışmaya çalışıyorum.

Şampiyon İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Şampiyon Kitap İncelemesi:: Bir serin daha sonuna geldik. Şampiyon serinin öteki kitapları şeklinde muhteşemdi. Kitabın sonu fazlaca duygu yüklüydü. Birazcık ağlamış olabilirim(Tamam birazcık değil fazlaca ağladım. Kabul ediyorum.). Serimizin son kitabı olduğundan hem de bu kitap hakkında konuşacaklarımın fazlaca fazla olduğundan her zamanki şeklinde incelememi iki bölümde yazacağım. İlk ilkin spoilersız kısmı sonrasında da spoilerlı kısmı yazacağım.
SPOİLERSIZ BÖLÜM:
İlk olarak kitap hakkında spoilersız görüşlerimden birazcık bahsedeyim:
-Kitabımız öteki iki kitaba gore daha duygu yüklü bir kitaptı ve öteki kitaplar şeklinde içinde birazcık da romantizm vardı.
-Romantizm gene öteki kitaplardaki şeklinde aksiyonun önüne geçmeden arka planda kalmış ve beni asla rahatsız etmedi.
-Bu kitabından ilkin en sevdiğim karakteri sorsalar kesinlikle Day derdim fakat artık June diyorum. Day aslen gözümden düşecek hiçbir şey yapmadı fakat June bu kitapta benim gözümde fazlaca terfi etti diyebilirim.
-Yine Şampiyonu okumadan ilkin Marie Lu’nun en sevdiğin serisi Genç Elitler mi Efsane mi diye sorsanız Genç Elitler derdim fakat bu suali şimdi sorsanız Efsane derim.
-Anlayacağınız bu kitap, seri hakkında görüşümü tamamen değiştirdi.
Kitabın konusu (Spoilersız):
Day, hastalığı yüzünden Eden ve bakıcısı Lucy ile San Francisco’ya gider. June seçmenin Princeps’lik talibi olma teklifini kabul etmiştir ve artık o da siyasette ve yönetimde yer sahibi olmuştur. Tüm bunlar olurken Cumhuriyet’in Koloniler ile olan savaşı hâlâ devam etmektedir. Day’in San Francisco’ya taşınalı sekiz ay olmuştur ve o zamandan beri June ve Day asla görüşmemişler ve telefonla bile konuşmamışlardır. Aradan sekiz ay geçtikten sonrasında June Day’i telefonla arar ve Day’i, politika ve yönetimle ilgili olan bir toplantıya çağrı eder. Aslında bu davetin amacı Koloniler’deki bir virüsün tedavisinin Day’in kardeşi Eden’da olduğuna inanılmasıdır. June ise Day’i, kardeşi üstünde yapılacak bu deneyler için razı olmasını istemektir.
Day bunu kabul mü edecek yoksa ret mi edecek onun cevabı için kitabı okumanız lazım (Veya benim yazdığım Spoilerlı kısmı.).
SPOİLERLI BÖLÜM:
İlk ilkin spoilerlı görüşlerimden bahsedeceğim.
Kitabın başları oldukça güzel mutlu mesut gidiyordu. Ama sonrasında Marie Lu ortalama son 100 sayfada bence şu şekilde dedi; “Sevgili okurlarım sizi fazlaca güzel bir son bekliyor. Latife yaptım. İnandınız mı? Olmaz. Ben hep fena ve hüzünlü sonlar yazarım. Fena sonlar yazmak benim uzmanlık alanım. Bu yüzden sizi kitabın sonunda hüngür hüngür ağlatacağım. Benim niçin bu şekilde bir son yazdığımı sorgulayacaksınız fakat ben size bunu söylemeyeceğim. Benim kitaplarımda mutlu sonları rüyanızda bile göremezsiniz. Sizi mutsuz sonla beraber bırakıyorum.” Aynen bu şekilde demiştir kesinlikle.
-Deha kitabında Tess’i asla sevmediğimi söylemiştim. Ama bu kitapta birazcık sevdim şeklinde fakat hâlâ fazlaca sevmiyorum.
-Yine Deha kitabında Anden’ın en sevdiğim yan karakterlerden biri bulunduğunu söylemiştim. Ama nedense artık Anden benim en sevdiğim yan karakterlerden biri değil. Nedeni galiba Anden’ın bazı mevzularda babasına benzemesi yada Day’in Anden’ı pek sevmemesi olabilir. Anden’ı hâlâ seviyorum fakat en sevdiğim değil artık.
-En sevdiğim yan karakter (En sevdiğim olmasa bile en azından öbürlerinden daha fazlaca sevdiğim.) ise artık Pascao.
Kız mı adam mi anlamış değilim fakat ben onu zihnimde kız olarak canlandırdım diyebilirim.
Şimdi gelelim hakkında uzun uzun konuşacağım o hüzünlü sona.
Şimdi beni buradan duymayacak olsa bile Marie Lu’ya sesleniyorum ve ona isyan ediyorum. Sevgili Marie Lu niçin bu şekilde bir son? Karakterlerin mutlu olmasını niçin asla istemiyorsun Marie Lu? Yazarım iki serisini okudum ikisinde de mutsuz son yazdı. Benden size bir tavsiye. Eğer Marie Lu okuyorsanız mutlu sonun M harfini bile aklınızın ucundan bile geçirmeyin. Neyse. (Kitabı okumayıp burayı okuyanlar için açıklıyayım vakası. Day hafızasını yitirdi ve yakın geçmişindeki mühim vakalar haricinde hiçbir şey hatırlamıyor. June da hatırlamadıkları içinde. June, kendisinin Day’e hüzünden başka bir şey getirmediğini düşünüyor ve Day’e, beraber yaşadıkları hiçbir şeyi anlatmıyor. Bu yüzden Day ve June iki yabancı olarak yaşıyor. Day ve kardeşi Eden Antartika’ya taşınıyor ve June Cumhuriyet’te tek başın kalıyor. On yıl sonrasında Day ve kardeşi Eden Cumhuriyet’e geri dönüyor ve June ve Day sokakta karşılaşıyorlar. June Day’e verdiği yüzüğün hâlâ parmağında bulunduğunu görüyor. Day ise June’u bir yerden hatırladığını iddia ediyor June’a fakat June Day’i tanımadığını söylüyor. Aslında onun Day bulunduğunu biliyor fakat hâlâ Day’e hüzün getireceğini sandığı için bir şey söylemiyor. Ve kitabın son cümlesinde olduğu şeklinde tekrardan tanışıyorlar.)
June bu mevzuda haklı mı haksız mı hakkaten karar veremedim. Ben olsaydım ne yapardım onu da bilmiyorum fakat galiba Day’e söylerdim. Gerçekten fazlaca hüzünlü ve buruk bir sondu.
Asi’yi doğrusu serinin ek kitabını fazlaca merak ediyorum. Keşke Marie Lu ile bu seri hakkında uzun uzun konuşma şansım olsaydı.
Lafı fazla uzattım galiba ümit ederim sıkılmamışsınızdır.
Serimiz aşırı güzeldi kesinlikle okumanızı tavsiye ediyorum. Bu seriyi okuyun fakat ümit ederim serinin sonuna kalbiniz dayanır.
Buraya kadar incelememi okuduysanız hakkaten size fazlaca teşekkür ediyorum. Umarım incelememin size faydası olmuştur.❤ (Damala)

Şampiyon
Okudum bitti. Efsane serisinin son kitabını da okumuş bulunmaktayım. Harikaydı. Yazarın kalemini sevmiştim aslına bakarsanız bu kitapta baya baya sevdim.
Ilk olarak canım dostum Elif’ime teşekkür ederim bu şekilde güzel bir seriyi doğum günümde armağan etmiş olduğu için. Harika bir seri okudum sayende kuzum.
Distopya tarzında beş elin parmağını geçmeyecek şekilde okudum şimdiye kadar yavaş yavaş bu türe de ağırlık vereceğim.
Evet gelelim kitap hakkında söyleyeceklerime.
İkinci kitap öyleki bir yerde bitmişti ki acaba şimdi neler olacak diye düşünmüştüm.
Day’in gidişi üstünden beş ay geçer ve yeniden geri döner. June ve Day beş ay sonrasında yeniden karşılaşırlar. Tekrar bir araya gelmelerinin bir amacı vardır. Cumhuriyet için.
Kitap yüzüncü sayfadan sonrasında öyleki bir açılıyor ki vakalar vakalar oluyor resmen. Elinizden bırakmak istemiyorsunuz. Bir vaka bitiyor başka bir şey oluyor. Ay nelerin bulunduğunu demek arzu ederdim lakin demeyeceğim okuyun da konuşalım canlarım. Sonu öyleki bir bitti ki şimdi ne olacak diyorum. Devam kitabı olan Asi kitabını da okuyacağım en kısa zamanda.
Şimdi gelelim karakterlere.
O şekilde bir karakter var ki yahu tam affediyorum hoopppp gene sinir ediyorsun beni. Hak ettiğini buldun diyorum.
Anden ‘i bu kitapta sevdim ya.
Olaylar esnasında ki duruşun asla mi asla değişmedi. Sevdim seni adamım.
June canım niye beni sinirlendirdin bu kitapta. Yahu duygularından eminsen hata yapmazsın. Day’ i seviyorsun, Anden’e karşı da boş değilsin. Olmadı yakışmadı sana. En fazlaca seven Day oldu bana gore.
Gelelim Day ‘e bayılıyorum sana. İlk kitabından bu yana en sevdiğim karaktersin. Kardeşine olan bağlılığına fanatik kaldım.
Eden, Tess sizleri de seviyorummmmmm..
Evet benden bu kadar kimler okudu bakalım. (Hazelnutlibrary)

Kesinlikle fazlaca güzel bir seri. Distopya bakımından da fazlaca doyurucu ve kitapta vakalar fazlaca süratli aşama kaydediyor böylece farkedemeden kendinizi kitabı yarılamış buluyorsunuz fakat kitapta beğenmediğim bazı noktalar vardı burası SPOİLER olucak o yüzden kitabı okumadıysanız bu kısmı okumanızı tavsiye etmem ilki June un ikilemde olması. Day i sevdiğini hissedebiliyoruz fakat bununla beraber Anden a karşı da bir şeyler hissediyor Anden in hareketlerinden fazlaca etkileniyor. June eğer Day i seviyorsa Anden a karşı bu hissettiği şeyler ne Day de bir kızla yakınlaşmıştı fakat kızın kendisen etkilendiği için değil onu June a benzettiği içindi bunun doğru bulunduğunu söylemiyorum heralde. Neyse demek istediğim June un duyguları Day in duygularına gore birazcık daha sönük ve içi boş kalmış. İkinci sevmediğim nokta ise June un Day den uzaklaşması bence Day e zarar verebilirim ona iyi gelmiyorum mantığından fazlaca Day den uzaklaşmak için yapmış oldu. Kısacası June a üç kitaptır ısınamadım onun haricinde güzel bir seri (Yağmur Baybaş)

Şampiyon PDF indirme linki var mı?

Marie Lu – Şampiyon kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Şampiyon PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Marie Lu Kimdir?

Marie Lu (doğum adı Xiwei Lu), Amerikalı yazar. Distopik bir gelecekte geçen askeri içerikli romanları “Efsane” serisi ile tanınır.

Lu, Çin’de Wuxi’de 1984 senesinde dünyaya geldi ve hemen sonra Pekin’e taşındı. 1989’da ve ailesi, Tiananmen Meydanı Protestosu esnasında beş yaşlarındayken ABD’ye taşındı. Cenup Kaliforniya Üniversitesi’ne girdi ve Disney Interactive Stüdyolarında çalıştı.

İlk kitabını yazmadan Lu, video oyun endüstrisi için bir sanat tasarımcısı olarak çalıştı.

https://en.wikipedia.org/wiki/Marie_Lu

Marie Lu Kitapları – Eserleri

• Efsane
• Deha
• Şampiyon
• Genç Elitler
• Gül Cemiyeti
• Warcross – Bir Sanal Gerçeklik Oyunu
• Gece Yıldızı
• Wildcard: Joker Oyuncunun Hikayesi
• Batman: Gecegezen
• Asi
• Batman: Gecegezen
• Life Before Legend
• Skyhunter
• Sırt Krallığı
• Life After Legend
• Steelstriker
• Warcross

Marie Lu Alıntıları – Sözleri

• Herkes dünya barışını sözde destek sunar şeklinde görünür. Kendilerini iyi göstermek için anlam ifade etmeyen sorulara hoş bir yanıt olarak kullanırlar bunu. (Warcross – Bir Sanal Gerçeklik Oyunu)
• Nesnelerin ruhu olduğuna inanırlar. Birinin içine ne kadar sevgi katarsan o denli güzelleşeceğine. (Warcross – Bir Sanal Gerçeklik Oyunu)
• “Ruhun çoktan göçüp gitmiş ise iyi mi öleceksin” (Gece Yıldızı)
• Kaos içinde canavarlar acele yükselirdi. (Asi)
• “Nasıl hissediyorsun?”
  Day inanmıyormş şeklinde başını salladı. “Hiçbirşey hissetmiyorum. Tamamen hafifçe ve acısız.” Yüzüne haylaz bir sırıtış yayıldı. “İşte şimdi hakkaten bir binaya iyi mi tırmanabildiğimi göreceksin, canım. Artık beni durduracak sakat bir diz bile yok. Harika bir doğum günü hediyesi, değil mi?” (Deha)
• Sırf geçmişin yüzünden yüreğini geleceğe karşı katılaştıramazsın. (Gece Yıldızı)
• Ama kendi tecrübelerime gore en fazlaca pişman olduğum şeyler, yapamadığım şeyler olmuştur daima. (Wildcard: Joker Oyuncunun Hikayesi)
• “Ruhun çoktan göçüp gitmiş ise iyi mi öleceksin” (Gece Yıldızı)
• Ya gerçeklerden kaçıp saklanırdınız ya da onlarla başa çıkardınız. (Batman: Gecegezen)
• ..Üstündeki giyisileri ve gözlerindeki samimiyetinden başka hiçbir şeyi olmayan bu sokak evladı, kalbimin sahibiydi. Her şeyiyle güzeldi. Karanlık dünyadaki umuttu. Işığımdı.. (Deha)
• Hayaletler sürüler halinde dolaşırlar. (Skyhunter)
• Herkes dünya barışını sözde destek sunar şeklinde görünür. Kendilerini iyi göstermek için anlam ifade etmeyen sorulara hoş bir yanıt olarak kullanırlar bunu. (Warcross – Bir Sanal Gerçeklik Oyunu)
• “Sen istemediğin sürece yalnız değilsin.” (Efsane)
• “Seni sonsuza dek özleyeceğime söz veriyorum.” (Wildcard: Joker Oyuncunun Hikayesi)
• “Ne olursa olsun önümüze bakacağız. Neșe orada, o duvarların ardında.” (Gece Yıldızı)
• Birini kaybettikten sonrasında insanoğlu senin çarçabuk hayatına devam edebilmeni bekliyor değil mi? Tuttuğun yas onları yorar. Bu yüzden sen de bu mevzuda konuşmayı bırakırsın şu sebeple kimseyi sıkmak istemezsin. Ve sonrasında bigün, hepimiz hayatına devam etmişken sen olduğun yerde iyi mi kalakalmışsın merak ederek sessiz bir şekilde aynı yepyeni acıyı taşırken kendini mezarın başlangıcında yapayalnız dikilirken bulursun. (Batman: Gecegezen)
• “Ah, iyilik yapmak için devamlı iyi bir nedenin var, değil mi?” (Gül Cemiyeti)
• Belki de artık birbirimizden uzakta, arkadaşlığımız hakkında net bir halde düşünecek zamanı bulunca benden nefret etmeye başlamıştı. (Şampiyon)
• “Day, üstündeki giysileri ve gözlerindeki samimiyetinden başka hiçbir şeyi olmayan bu sokak evladı, kalbimin sahibiydi.
  Her şeyiyle güzeldi.
  Karanlık dünyadaki umuttu.
  Işığımdı…” (Deha)
• Yas tutmak zayıflık ve kargaşa getirir. Yapılacak tek şey, geleceğe bakmaktır.’ (Deha)