Uzun Bacaklı Baba kimin eseri? Uzun Bacaklı Baba kitabının yazarı kimdir? Uzun Bacaklı Baba konusu ve anafikri nedir? Uzun Bacaklı Baba kitabı ne konu alıyor? Uzun Bacaklı Baba PDF indirme linki var mı? Uzun Bacaklı Baba kitabının yazarı Jean Webster kimdir? İşte Uzun Bacaklı Baba kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: Jean Webster

Çevirmen: Lütfiye Ekiz

Orijinal Adı: Daddy Long Legs

Yayın Evi: Ütopya Yayınevi

İSBN: 9789758382965

Sayfa Sayısı: 185

Uzun Bacaklı Baba Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Kaldığı yetimhanenin mütevelli heyetinden bir hayırseverin kendisini koleje göndereceğini öğrendiğinde, Jerusha büyük bir heyecana kapılır; Jerusha Abbott, bayağı bir yetim, kolejde okuyabilecektir. Fakat, uyması ihtiyaç duyulan bazı kurallar vardır: bu hayırseverin gerçek adını asla bilmeyecek, ona her ay tertipli olarak okuldaki durumunu bildiren bir mektup yazacak, fakat mektuplarına hiçbir karşılık verilmeyecektir. Kolej hayatında, yeni adıyla Judy, alışık olmadığı pek oldukça vakayla karşılaşır ve bunların tümünü “Uzun Bacaklı Baba”sına yazmadan edemez. Oda arkadaşları, onu bilinmedik bir dünyaya doğru sürüklerler: şefkatli aileler, sosyetik partiler, balolar ve yakışıklı Jervis Pendleton’la gittikçe ilerleyen bir arkadaşlık ilişkisi… Judy, mektuplarında iç dünyasını ve gizemini “Uzun Bacaklı Baba”ya açar, sadece kendisinden hiçbir yanıt alamaz. Ta ki…

Bu on sekiz yaşındaki yaşam dolu ve yürekli kızın öyküsünü okurken, kendinizi onun dünyasında bulacak, onun esprili taraflarının yanı sıra, yüreğinin derinliklerinde gizlediği hüzünlerini de keşfedeceksiniz.

Uzun Bacaklı Baba Alıntıları – Sözleri

• Büyük sevinçler oldukça mühim değil, minik şeylerle oldukça mutlu olmalısın. Mutluluğun gerçek sırrını keşfettim, o da bugünü yaşamak, geçmişten pişmanlık duymamak, geleceğe umutla bakmamak, anı en iyi şekilde değerlendirmekdir. Bundan sonrasında sevdiğim işi yapmak ve hayatımın her saniyesinden keyif almak isterim. Mutlu olduğumda mutlu olduğumun bilincinde olmak isterim
• “Most people don’t live; they just race. They are trying to reach some goal far away on the horizon, and in the heat of the going they get so breathless and panting that they lose all sight of the beautiful, tranquil country they are passing through; and then the first thing they know, they are old and worn out, and it doesn’t make any difference whether they’ve reached the goal or not.”
• “I’ve discovered the true secret of happiness, Daddy, and that is to live in the now. Not to be for ever regretting the past, or anticipating the future; but to get the most that you can out of this very instant.”
• “One doesn’t miss what one has never had; but it’s awfully hard going without things after one has commenced thinking they are his—hers by natural right. ”
• “İnsan bir şeye alışmış olduğu vakit ve o şey artık olmadığında, ardında dev gibi bir boşluk ve acıya benzer bir his bırakıyor.”
• Hiçbir ayrıntıyı unutmamak kaydıyla hayatınızın öyküsünü okuyabileceğinizi bir düşünün , her şeyi bilen biri tarafınca kusursuzca yazılmış bir öykü.
• “When you get accustomed to people or places or ways of living, and then have them snatched away, it does leave an awfully empty, gnawing sort of sensation.”
  Daddy-Long-Legs
• “If you just want a thing hard enough and keep on trying, you do get it in the end.”
• “… and I miss him, and miss him, and miss him. The whole world seems empty and aching. I hate the moonlight because it’s beautiful and he isn’t here to see it with me.”
• “It isn’t the big troubles in life that require character. Anybody can rise to a crisis and face a crushing tragedy with courage, but to meet the petty hazards of the day with a laugh—I really think that requires spirit.”
  Daddy-Long-Legs

Uzun Bacaklı Baba İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Kitabın oldukça değişik bir havası var. Güzel aşama kaydediyor sadece bir taraftan da yorucu şeklinde…
Jerusha adlı, yetimhanede büyümüş bir kıza; varlıklı bir bağışcı yardım etmek ister ve onun üniversite harcamalarını karşılar…
Karşılığında tek istediği, her ay kendisine bir mektup yazmasıdır.
Jerusha mektuplarda hayatındaki değişimlerden, yeni tanımış olduğu insanlardan, başarılarından, hayallerinden ve asla göremediği bağışçıya karşı gittikçe artan sevgisinden bahseder… (Selman Sendrom)

En sempatik gençlik romanlarından biri..Çizgi film serisi ve beyaz perde filmi olarak da tvye uyarlanmıştı..Jerusha, eğitim harcamalarını karşılayan ve kimliğini gizli saklı tutan hayırsevere bir tek kısa bir an gölgesini görmüş olduğu için Uzun Bacaklı Baba adını takmış ve ona minnetle bağlanmıştır.. (bengi)

1975 tarihindeki basımında adı örümcek dede olarak çevrilmiştir. Çocuklar için pembe dizi tadında bir mevzuya haiz. Hatta külkedisinin yetimhanede geçen versiyonu bile diyebiliriz. (Birgül)

Uzun Bacaklı Baba PDF indirme linki var mı?

Jean Webster – Uzun Bacaklı Baba kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de Uzun Bacaklı Baba PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Jean Webster Kimdir?

Büyük Amerikan yazarı Mark Twain’in ikinci kuşaktan yeğeni olarak 24 Temmuz 1876′da New York’ta hayata merhaba dedi. Asıl adı Jane Chandler. Vassar Koleji’nden 19o1′de mezun olana dek Poughkeepsie Sunday Courier’de haftalık köşe yazıları yazdı. İlk öykü kitabını 1903′te When Patty Went to College adıyla yayımladı. Bunu, İtalya gezisinden sonrasında yazdığı The Wheat Princess (1905) ile Jerry, Junior (1907) izledi. Diğer öykü kitapları içinde Much Ado About Peter (1909) ile Just Patty (1911) sayılabilir. En oldukça malum ve büyük beğeniyle karşılanan iki yapıtı ise Daddy-Long-Legs (1912; Uzun Bacaklı Baba) ile Dear Enemy (1915; Sevgili Düşmanım) oldu. Yetimhanelerin iyileştirilmesi mevzusunda uyarıcı bir işlev gören her iki kitap da senelerce oldukça satanlar listesinin başlangıcında kaldı. Webster, bir kız evladı dünyaya getirdiğinin ertesi günü, 11 Haziran 1916′ da, daha kırk yaşını doldurmamışken, New York’ta öldü.

Jean Webster Kitapları – Eserleri

• Bir Gençlik Masalı
• Uzun Bacaklı Baba
• Örümcek Dede
• Sevgili Düşmanım
• Bir Gençlik Masalı
• Leylek Dede

Jean Webster Alıntıları – Sözleri

• Büyüyünce oldukça büyük bir yazar değil de, mütevazi bir kız olursam büyük bir düş kırıklığına uğrar mısınız dedeciğim? (Bir Gençlik Masalı)
• Hayat, elimden geldiğince ustalıkla ve kurallarına uygun bir şekilde oynamak zorunda olduğum bir oyunmuş şeklinde davranacağım.
  Eğer oyunu kaybedersem omuzlarımı silkip güleceğim – tıpkı kazandığımda yapacağım şeklinde. (Bir Gençlik Masalı)
• “İnsan bir şeye alışmış olduğu vakit ve o şey artık olmadığında, ardında dev gibi bir boşluk ve acıya benzer bir his bırakıyor.” (Uzun Bacaklı Baba)
• Bu dünyada pek oldukça ruhun şifa bulmaya ihtiyacı var . (Sevgili Düşmanım)
• İnsanın daima yanı başlangıcında olacak bir aileden yoksun olması ne korkulu bir duygu! (Sevgili Düşmanım)
• Büyük sevinçler oldukça mühim değil, minik şeylerle oldukça mutlu olmalısın. Mutluluğun gerçek sırrını keşfettim, o da bugünü yaşamak, geçmişten pişmanlık duymamak, geleceğe umutla bakmamak, anı en iyi şekilde değerlendirmekdir. Bundan sonrasında sevdiğim işi yapmak ve hayatımın her saniyesinden keyif almak isterim. Mutlu olduğumda mutlu olduğumun bilincinde olmak isterim (Uzun Bacaklı Baba)
• İnsan geçmişte haiz olmadığı bir şeyi asla özlemez (Bir Gençlik Masalı)
• Bazı insanoğlu yaşamıyor ; yalnızca yarışıyor. Uzakta,’,ufukta gördükleri bir amaca ulaşmaya çalışıyorlar ve güneşin altında terler içinde koşmaya çalışırken , nefes soluğa bir halde ona koşmaya çalışırken ,içinden geçtikleri kırların güzelliğini ve dinginliğini kaçırıyorlar. Akılları başlarına geldiğindeyse, kendilerini yaşlanmış ve yıpranmış buluyorlar. (Bir Gençlik Masalı)
• “It isn’t the big troubles in life that require character. Anybody can rise to a crisis and face a crushing tragedy with courage, but to meet the petty hazards of the day with a laugh—I really think that requires spirit.”
  Daddy-Long-Legs (Uzun Bacaklı Baba)
• Bu kez hayal kurmuyorum, Dedeciğim! Hem ben artık, hayallerle değil, gerçeklerle yaşayan, gerçekleri gören bir insanım. Ayrıca, bir şeyi oldukça fazla isteyen ve onun üstünde büyük bir azimle, yeteri derecede çalışan bir kimse, sonunda kesinlikle başarıya ulaşmış olur. (Örümcek Dede)
• “… and I miss him, and miss him, and miss him. The whole world seems empty and aching. I hate the moonlight because it’s beautiful and he isn’t here to see it with me.” (Uzun Bacaklı Baba)
• Bu sabahleyin aynaya baktığımda yüzümde daha ilkin asla görmediğim yeni bir gamze buldum. Bu oldukça acayip. Sizce nerden gelmiş olabilir? (Bir Gençlik Masalı)
• “I’ve discovered the true secret of happiness, Daddy, and that is to live in the now. Not to be for ever regretting the past, or anticipating the future; but to get the most that you can out of this very instant.” (Uzun Bacaklı Baba)
• “Most people don’t live; they just race. They are trying to reach some goal far away on the horizon, and in the heat of the going they get so breathless and panting that they lose all sight of the beautiful, tranquil country they are passing through; and then the first thing they know, they are old and worn out, and it doesn’t make any difference whether they’ve reached the goal or not.” (Uzun Bacaklı Baba)
• Okulda yardım kutularından çıkmış o çok kötü elbiselerle görünmekten iyi mi korktuğumu bilemezsiniz. Sınıfa girdiğimde üzerimdeki elbiselerin ilk sahibi olan kızın yanına oturtulacağımdan ve onun bu durumu kıkırdayarak diğerlerine fısıldayacağından kesinlikle emindim. Düşmanının artık giymek istemediği elbiseleri giymek insana oldukça dokunuyor. Yaşamımın geri kalanında ipek elbiseler giyecek olacağımı bilsem de bu yaranın yok olacağını asla sanmıyorum. (Bir Gençlik Masalı)
• Hiçbir ayrıntıyı unutmamak kaydıyla hayatınızın öyküsünü okuyabileceğinizi bir düşünün , her şeyi bilen biri tarafınca kusursuzca yazılmış bir öykü. (Uzun Bacaklı Baba)
• Gecikmiş yaşamların yolu oldukça sarptır. (Sevgili Düşmanım)
• “When you get accustomed to people or places or ways of living, and then have them snatched away, it does leave an awfully empty, gnawing sort of sensation.”
  Daddy-Long-Legs (Uzun Bacaklı Baba)
• “One doesn’t miss what one has never had; but it’s awfully hard going without things after one has commenced thinking they are his—hers by natural right. ” (Uzun Bacaklı Baba)
• “If you just want a thing hard enough and keep on trying, you do get it in the end.” (Uzun Bacaklı Baba)