Yine – Metin Eloğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Yine – Metin Eloğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Yine kimin eseri? Yine kitabının yazarı kimdir? Yine konusu ve anafikri nedir? Yine kitabı ne konu alıyor? Yine PDF indirme linki var mı? Yine kitabının yazarı Metin Eloğlu kimdir? İşte Yine kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…
Kitap Künyesi
Yazar: Metin Eloğlu
Yayın Evi: Adam Yayınları
İSBN: 9789754189902
Sayfa Sayısı: 224
Yine Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Bu kitapta Metin Eloğlu’nun “ilk göz ağrılarım” diye anmış olduğu şu altı yapıtı içeriyor: Düdüklü Tencere (1951, 1962); Sultan Palamut (1957); Odun (1959); Horozdan Korkan Oğlan (1961); Türkiye’nin Adresi (1965); Ayşemayşe (1968)…
(Arka Kapak)
Yine Alıntıları – Sözleri
- Gözlerinin yeşili sanki denizin dibi,
O bembeyaz kolların sırçadan saray benzer biçimde … - Lokman Hekim seni sev diyor bana.
- Ben seni insan sandım;
Bırak,metelik etmezmişsin! - Doğrusu kalbiniz bozuk.
- Aheste aheste çıkar elbet,
Bunca mazlumun ahı! - Dünya yıkıldı altında kaldım sanki.
- Tüm bu tarz şeyleri yazdıktan sonrasında,
Aramızda her şey bitiyor. - Denizi itelemeye
Kıyının gücü ne yete. - İnsan neler için doğuyor da
Neler için yaşayıp
Neler için ölüyor. - Hadi geliver canım,geliverden ilkin sen
Neylesek ikimiziz,yok bu işin niyesi.
Yine İncelemesi – Kişisel Yorumlar
Aslında bir şiir kitabı benim için okudum bitti olmuyor hiçbir süre yine yine satırlara dönüyorum malum damıtılmış yazılarda bunu yapmak lazım. Metin eloğlunun bu kitabına erişince senelerdir almak istiyordum fakat ne baskısı vardı ne de bir sahaftan bulabildim. Tam evet bulamıyorum söylediğim yerde dostum sağ olsun süprizini yapmış oldu. Şiirleri okudukça yüzüm gülüyor a dostlar örneğin parasız görünce kaçıp giden sevgiliye güzelce metiyeler döşemiş eloğlu, lafını esirgemeyen dolu dizgin bir halde. Kendine özgü bir dil oluşturmuş. Seveni de gideni de anmış… (Nastasya F)
Yine PDF indirme linki var mı?
Metin Eloğlu – Yine kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Yine PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Metin Eloğlu Kimdir?
Ortaokuldan mezun olduktan sonrasında, 1943’te Güzel Sanatlar Akademisi Resim Kısmı’ne girdi. 1946’dasiyasi nedenlerden dolayı iki ay tutuklu kaldı. Olay üstüne Akademi’deki kaydı silindi. 1947’de başladığı askerlik hizmetini, disiplinsizlik sebebiyle almış olduğu uzatma cezaları sebebiyle sadece 5 yılda tamamlayabildi.
Edebiyata öyküyle adım attı. 1942’de Servetifünun-Uyanış dergisinde ilk öyküsü gösterildi. 1943’te İzmir’de basılan Kovan dergisinde de Mehmet Metin imzasını taşıyan „Sabah Şarkısı” şiirine yer verildi. Ressam olarak birçok emek harcama ve sergiye imza attı. 1967’de düzenlenen 1. DYO Sergisi ile ve 1976’da meydana getirilen Yarımca Sanat Şenliği’nde birincilik ödüllerine layık görüldü. Eserlerinde adının haricinde Mehmet Metin, Mehmet Emin, Ali Haziranlı, Etem Olgunil ve Nil Meteoğlu imzalarını kullandı. Ayrıca birçok eleştiri yazısı kaleme aldı. 1985’te İstanbul’da öldü.
Metin Eloğlu Kitapları – Eserleri
- Nedircik Yavrusu
- Ilkin Kadınlar
- Bu Yalnızlık Benim
- Ay Parçası
- Yine
- İstanbullu
- Hep
- Bektaşi Dedikleri
- Sultan Palamut
- Odun
- Şiirce
- Düdüklü Tencere
- Rüzgar Ekmek
- Ayşemayşe
- Horozdan Korkan Oğlan
- Yumuşak G
- İbresiz Bir Pusula
- Dizin
- İçli Dışlı Yazılar, Söyleşiler, Soruşturmalar
- Canım Oğuzcuğum
Metin Eloğlu Alıntıları – Sözleri
- Doğmasına doğdum da
Sonra iyi mi yaşadım öldüm mü (Ilkin Kadınlar) - Şuranda kitapların yazdığına pek benzemeyen bir yaşamak luğu. Avazın çıkmış olduğu kadar bağırmaya başlasın. Türkü mü olur? Şiir mi olur? Nutuktan gayri hepsi kabulümüz! Gözleri öpülesi deniz! de… Şu bulutu tavan başımızdan noksan olmasın! de… Hürlük de… Ne dersen de yahu! Dilini mi yuttun? Türkçeyi unuttunsa, gavurca bağır! Gavurcayı da mu unuttun? Hayvanca bağır! Delibozuk zarganaların, kıraçaların kulağının dibinde aklına eseni haykırı haykırıver… (İstanbullu)
- Behey cin çarpası, niye oruç tutmazsın?
Bizimki asla istifini bozmadan:
“Yolcuyum” demiş “kurusun huyum”
Tanıklardan bir işgüzar derhal atılmış :
“Bildim bileli kasabadan çıkmamıştır, efendim”
Bektaşinin yalancıktan kaşları çatılmış :
“Benim yolculuğum karşı köye değil ki,
Ben diğer dünya yolcusuyum” (Bektaşi Dedikleri) - Şu birleşememek, güçlü bir tüm halinde ortaya çıkmak yok mu; dertlerimizin başlangıcında geliyor. (İçli Dışlı Yazılar, Söyleşiler, Soruşturmalar)
- Musluk mu damlıyor birileri mi ağlıyor gene (Ilkin Kadınlar)
- Her iş bitti, iyiyi, gerçeği, yararlıyı başgöz edip bir köşeye oturttuk da iş yeni yeni güzellemelere kaldı sanki. (İçli Dışlı Yazılar, Söyleşiler, Soruşturmalar)
- Hafakanlar basmış içimizi; biri sanattan söz açacak olsa, ya gögüs geçire geçire susmasını bekliyor, ya da mevzuyu darmaduman edip, hevesini kursağında bırakıyoruz. (İçli Dışlı Yazılar, Söyleşiler, Soruşturmalar)
- Uzak sesin değiverse
En ileze çiçek bile ışıldar. (Hep) - Seherciğim, kalkıp deniz kenarına gidelim mi seninle? Gidelim ya… Biraz rakı boşaltalım mi içimize?” (İstanbullu)
- ‘Leylâkların hayâli salkımların emeli’
Kimbilir ne kadara bölündü (Ay Parçası) - Çığır açmış, yetişenleri etkilemiş bir sanatçı defterini dürdü müydü, bir bakıma sıtkımız sıyrılıveriyor ondan; öküz öldü, ortaklık bitti hesabı. (İçli Dışlı Yazılar, Söyleşiler, Soruşturmalar)
- Nicesini sevmiş özlemişimdir
Zamanla bıktım unuttum bir ihtimal
Ama bu hep aklımda. (Nedircik Yavrusu) - Dünya yıkıldı altında kaldım sanki. (Yine)
- Pencereden su döken mi
Kim bilir hangi eşim (Ilkin Kadınlar) - Yüzü safran badanalı
Yârim odun yarıyor arka bahçede (Ay Parçası) - Kopuk göle vurunca mı sönecek ay ışığı (Rüzgar Ekmek)
- Ben bu kelepir güzellikleri
Bir yerden tanıyorum (Ay Parçası) - -Babaefendi, oğlum hep yalan söyler. Bir türlü vazgeçiremedik, ne yapsak?
-Bu şekilde ortamda onu politikacı yap, acele yükselir;Göreceksin saylav da olur, bakan da… (Bektaşi Dedikleri) - Evli barklı biri, her nedense
Karısını “üçle dokuzla” boşar.
Ok yaydan çıkınca pişman olur
Nikah tazelemek için imama koşar.
İmam vakası, dinledikten sonrasında,
Hülle icap ettiğini anlatır adama
Bir softa bulup girişirler pazarlığa
Bektaşi, bu haksızlığa pek bozulur:
“Be imanım der, şu boşanmada
Kadıncağızın bir suçu yok.
Kocası olacak beyinsizi yatırın softayla
Düşünmeden bu şekilde haltlar etmez tekrar (Bektaşi Dedikleri) - Âşığım. Yüreğimde işitilmedik bir yaşamak luğu, her şeyi güzel, tertipli kılan bir aydınlık, tıka basa müjdeyle yüklü bir güvercin sürüsü. (İstanbullu)
Yorum Ekle
[
YORUMLAR
YORUM YAZ!