12 Yıllık Esaret kimin eseri? 12 Yıllık Esaret kitabının yazarı kimdir? 12 Yıllık Esaret konusu ve anafikri nedir? 12 Yıllık Esaret kitabı ne konu alıyor? 12 Yıllık Esaret PDF indirme linki var mı? 12 Yıllık Esaret kitabının yazarı Solomon Northup kimdir? İşte 12 Yıllık Esaret kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: Solomon Northup

Çevirmen: Seçil Ertürk

Yayın Evi: Zodyak Kitap

İSBN: 9786054909070

Sayfa Sayısı: 252

12 Yıllık Esaret Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

1841’de New York’ta yaşayan Solomon Northup, kendisini müziğe adamış siyahi bir adamdır. Ailesiyle beraber yaşayan Solomon, özgür yaşayan ve istediği şeyleri yapabildiği için mutlu bir adamdır. Fakat bigün bir müzik işi için 2 adam ile tanışır ve çalışmak için Washington’a gider.

İnandığı çağdaş dünya alt üst olur zira kendisini kaçırıp Cenup’de bir çiftlikte köle olarak emek harcaması için satarlar. Özgürlüğünü korumak için verdiği tüm emekler ve savaşım yerle bir olmuş, yaşamı kabusa dönmüştür. Bu cehennemde Solomon acıyı, sertliği, minik düşürülmeyi tekrardan öğrenecek ve isyan etmeye cesareti olmayan bir grup insanoğlunun umutsuzluğuna tanık olacaktır. Sevdiklerini ve yaşamını geri almak için ne yapması icap ettiğini kesinlikle bulmuştur… Aynı isimle filme de aktarılan 12 Yıllık Esaret bir nefeste okunacak bir başyapıt.

(Tanıtım Bülteninden)

12 Yıllık Esaret Alıntıları – Sözleri

• Ama acıma göstermeyen, acıma göremezdi.
• 0zamanlar “ insanoğlunun insana zulmünü “nün sınırlarını öğrenmemiştim, ne de kazanma hırsı uğruna kötülükte ne kadar ileri gidilebileneceğini.
• Muhteşem Varlık’a şükrederek
  çektiğim acılarla terbiye olmuş ve hırpalanmış ruhumla beraber, bundan sonrasında namuslu fakat, rahat bir yaşam sürmeyi arzuluyorum :sonunda da babamın yatmış olduğu, kilisede sonsuz uykuma dalmk isterim
• Yaşam, yaşayan her varlık için kıymetli; yerde sürünen solucan bile yaşamak için çabalar.
• “Ölüm, önümüzde yaşanmayı bekleyen günlerden daha az korkutucuydu..”
• Yaşam, yaşayan her varlık için kıymetli; yerde sürünen solucan bile yaşamak için çabalar. Ne kadar köle olsam da, o an yaşam benim için de değerliydi.
• “Ben hayatta kalmak değil yaşamak isterim”
• Pamuklar toplanmaya hazır olduğu süre, pamuk tarlası manzarasından daha hoş bir görüntü zor bulunur. Geniş bir alanı kaplayan ışık yada yeni yağmış kar benzer biçimde tertemiz bir görüntü sunar.
• “İnsanoğlu geleneklerle öyle kandırılmış, milat olmuşlara saygı duymaya o kadar meyillidir ve onun kullanışlı olduğunu söylemeye öyle hazırdır ki, belaların en beteri olan kölelik bile, babadan oğula geçtiği için, kutsal bir şey gibi korunup saklanır. Ama akla hayale sığar mı ki, kendi gibi hükmettiği köle de, gönlündeki coşkulu duygularla doğmuşken, bir adam amansız bir tiran olsun, ve yaşadığı yerin tek özgür insanının kendisi olduğunu söylesin?”
• Ben hayatta kalmak istemiyorum, ben yaşamak isterim.
• Ben hayatta kalmak istemiyorum; yaşamak isterim!
• “Ben hayatta kalmak istemiyorum, ben yaşamak isterim.”
• Kaderin acayip cilvesine bakın ki, evin görüş hizasında hükmeden ihtişamıyla hükümet meclisi binası yükseliyordu. Vatansever temsilcilerin özgürlükle ve eşitlikle böbürlenen sesleri, ve zavallı kölenin zincirlerinin tıngırtısı neredeyse birbirine karışıyordu. Hükümet meclisi binasının gölgesinde bir köle kümesi!

12 Yıllık Esaret İncelemesi – Kişisel Yorumlar

1841 senesinde köle olarak satılan S. Northup’un 12 yıl  süresince görmüş olduğu eziyet, işkence ve acıları, bir insanoğlunun özgürlük yolundaki mücadelesini samimi bir üslupla bizlere anlattığı gıbı sıradısı serüveni, umudu azmi ile damla damla akıtarak yansıtıyor..
Hakikaten, en fazlaca hangisinden korktuğuma karar vermek zordu: Köpekler, timsahlar ya da insanoğlu !..
Bence insanlardan dersem abarti olmaz sanırım….
Hayatta kalma mücadelesi ve umudu benı etkiledi, insan olarak acı gereksiz görmüş olduğu zulum düşündürücü..
Aydınlık insanların her anlamda özgür olduğu güzel yarınlara dıyelım mii..??
Okuyun sizde olurmu? (Hande gunkut)

Bir insanın hayatta kalma ve özgürlük mücadelesinin inanılmaz gerçek hikayesine dayanıyor. İç Savaş öncesi Amerika Birleşik Devletleri’nde, New York’tan özgür bir siyah adam olan Solomon Northup kaçırılır ve köle olarak satılır. Fena niyetli bir köle sahibi tarafınca kişileştirilen zulmün yanı sıra beklenmedik nezaketlerle karşı karşıya kalan Solomon, yalnızca hayatta kalmak için değil, bununla beraber onurunu korumak için de savaşım eder. Unutulmaz yolculuğunun on ikinci senesinde, Solomon’un Kanadalı bir kölelik karşıtıyla tesadüfen karşılaşması, yaşamını sonsuza dek değiştirecektir. (Muharrem Kenger)

Yıl 1841, Amerika. Özgürlükler ülkesi denilen ülkenin özgürlükten bi haber yılları. Köle ticaretinin bayağı fazla olduğu, haksızlık ve acımasızlığın bu kara derili ırk için had safhada olduğu seneler…
Yazar bizzat kendi başından geçen vakaları 12 senelik esareti sonucu kaleme alıyor. Hazin ve iç acıtıcı bir vaka. Bir köleye bir hayvan kadar kıymet verilmediği, binbir türlü eziyete maruz kalmış olduğu, hakaret ve kırbaçlanmanın en acımasızına uğramış olduğu karanlık seneler. Avrupa ve amerikanın orta çağ karanlığından kurtulmuş olduğu söylenir o seneler için fakat görülüyor ki bilim ve teknik olarak o karanlıktan çıkmış olsalar da insanoğlu zihin olarak hâlâ o karanlık içinde yaşıyormuş.
Kitapta anlatılan kölelere insanlık dışı muameleleri okurken içim kan ağlıyordu resmen. Tüm bu yazılanların hakkaten yaşanmış bir olayın birebir anlatımı olması daha fazlaca etkiliyor insanı. Günümüzden pek de uzak olmayan o tarihlerde binlerce kölenin iyi mi eziyet çektiğini, ne koşullar altında çalıştığını ve bu zor koşullar altında çalışmış oldukları yetmezmiş benzer biçimde cani efendilerinin bir karabasan benzer biçimde başlarında dikilip her saniye başı kırbaç şaklatmaları onları bir hayvandan daha alçak görmeleri insanlığın indirilmiş olduğu son olarak nokta. Zaten sözde çağdaş ve çağdaş avrupalıların Amerika kıtasını iyi mi talan ettiğini, soykırımların en canicelerini yaptıklarını bilmiyor değiliz.
Bu eseri okurken ve sözde beyaz fakat kalbi kapkara bu zalim isanlar için ‘Yaşasın Zalimler İçin Cehennem’ sözünün ne kadar yerinde ve haklı bulunduğunu düşünmüyor değildim. Binlerce köle sükunet içinde ve ağır emek verme şartları içinde, ezilmiş ve işkence edilmiş bir halde hayata gözlerini yumdu. Ama inanıyorum ki onlara bu tarz şeyleri yaşatanlar yattıkları bir karış toprakta rahat uyumuyorlardır.
Esenle kalınız (Edebi Hayat)

12 Yıllık Esaret PDF indirme linki var mı?

Solomon Northup – 12 Yıllık Esaret kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de 12 Yıllık Esaret PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Solomon Northup Kimdir?

Solomon Northup (10 Temmuz 1807 yada 1808 – 1863?) ”Twelve Years a Slave” Kitabının yazarıydı. New York’ta özgürce dünyaya gelen, Afro-Amerikan kökenli, azad edilmiş bir köle ve özgür bir kadının oğluydu. Bir ziraatçi ve ustalaşmış kemancı olan Northup, New York’taki Hebron’da bir arazi sahibi olmuştu. 1841’de müzisyen olarak görevlendirildiği Washington’da köle olarak satıldı. Louisiana Red River bölgesinde 12 yıl kölelik yapmış oldu.

Solomon Northup Kitapları – Eserleri

• 12 Yıllık Esaret

Solomon Northup Alıntıları – Sözleri

• “İnsanoğlu geleneklerle öyle kandırılmış, milat olmuşlara saygı duymaya o kadar meyillidir ve onun kullanışlı olduğunu söylemeye öyle hazırdır ki, belaların en beteri olan kölelik bile, babadan oğula geçtiği için, kutsal bir şey gibi korunup saklanır. Ama akla hayale sığar mı ki, kendi gibi hükmettiği köle de, gönlündeki coşkulu duygularla doğmuşken, bir adam amansız bir tiran olsun, ve yaşadığı yerin tek özgür insanının kendisi olduğunu söylesin?” (12 Yıllık Esaret)
• Pamuklar toplanmaya hazır olduğu süre, pamuk tarlası manzarasından daha hoş bir görüntü zor bulunur. Geniş bir alanı kaplayan ışık yada yeni yağmış kar benzer biçimde tertemiz bir görüntü sunar. (12 Yıllık Esaret)
• “Ben hayatta kalmak değil yaşamak isterim” (12 Yıllık Esaret)
• Yaşam, yaşayan her varlık için kıymetli; yerde sürünen solucan bile yaşamak için çabalar. Ne kadar köle olsam da, o an yaşam benim için de değerliydi. (12 Yıllık Esaret)
• “Ölüm, önümüzde yaşanmayı bekleyen günlerden daha az korkutucuydu..” (12 Yıllık Esaret)
• Kaderin acayip cilvesine bakın ki, evin görüş hizasında hükmeden ihtişamıyla hükümet meclisi binası yükseliyordu. Vatansever temsilcilerin özgürlükle ve eşitlikle böbürlenen sesleri, ve zavallı kölenin zincirlerinin tıngırtısı neredeyse birbirine karışıyordu. Hükümet meclisi binasının gölgesinde bir köle kümesi! (12 Yıllık Esaret)
• “Ben hayatta kalmak istemiyorum, ben yaşamak isterim.” (12 Yıllık Esaret)
• Muhteşem Varlık’a şükrederek
  çektiğim acılarla terbiye olmuş ve hırpalanmış ruhumla beraber, bundan sonrasında namuslu fakat, rahat bir yaşam sürmeyi arzuluyorum :sonunda da babamın yatmış olduğu, kilisede sonsuz uykuma dalmk isterim (12 Yıllık Esaret)
• 0zamanlar “ insanoğlunun insana zulmünü “nün sınırlarını öğrenmemiştim, ne de kazanma hırsı uğruna kötülükte ne kadar ileri gidilebileneceğini. (12 Yıllık Esaret)
• Ben hayatta kalmak istemiyorum; yaşamak isterim! (12 Yıllık Esaret)
• Ama acıma göstermeyen, acıma göremezdi. (12 Yıllık Esaret)
• Yaşam, yaşayan her varlık için kıymetli; yerde sürünen solucan bile yaşamak için çabalar. (12 Yıllık Esaret)
• Ben hayatta kalmak istemiyorum, ben yaşamak isterim. (12 Yıllık Esaret)