Eğitim

Mayoz Bölünme Hikâyeleri – Evrim Alataş Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Mayoz Bölünme Hikâyeleri – Evrim Alataş Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Mayoz Bölünme Hikâyeleri kimin eseri? Mayoz Bölünme Hikâyeleri kitabının yazarı kimdir? Mayoz Bölünme Hikâyeleri konusu ve anafikri nedir? Mayoz Bölünme Hikâyeleri kitabı ne konu alıyor? Mayoz Bölünme Hikâyeleri PDF indirme linki var mı? Mayoz Bölünme Hikâyeleri kitabının yazarı Evrim Alataş kimdir? İşte Mayoz Bölünme Hikâyeleri kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Evrim Alataş

Yayın Evi: İletişim Yayınları

İSBN: 9789750511387

Sayfa Sayısı: 128


Mayoz Bölünme Hikâyeleri Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

“Yıllarca kaybettiklerimizin dökümlerini yaptık hep. Acı, bizden başlayıp bize dökülen bir dere oldu. Yüreğimiz ve beynimiz bir ‘korkunç anılar deposu’na dönüştü. Oysa biraz da gülerek bakmak gerekir hayata. Güldüğümüz kendimiz bile olsak. Yani, ‘Alem buysa kral biziz’ demek lazım bazen. Yangınlardan çıkıp da paçalarımızdaki yanığa gülmek lazım…”

Evrim Alataş, bu kitabında 1990’ların “olağanüstü hal” ortamında Kürtlerin yaşamış olduğu mezalimin mizahını yapıyor. Hayatın içinde akıp giden trajikomiği konu alıyor aslen. Hem zalimin dar kafalılığına hem de mazlumun en çok kötü durumlarda bile bir ‘komiklik’ bulma becerisine tanıklık ediyor. Bunların yanı sıra, solcuların ‘kendi aralarında’ geçen hikâyelerin mizahına da…

Bir lokantada üstündeki figür Apo’ya benzetildiği için hata unsuru sayılan tuzluklardan düğün genelgelerine, sarı-kırmızı-yeşil yasaklarından kendisine yollanan talep peçetesinde “Kürdistan” sözü geçmiş olduğu için tutuklanan oryantal dansöze…

90’lar geride kaldı mı, aşılabildi mi, yoksa pusuda bekliyor hatta hortluyor mu, hâlâ tartışılıyor. Evrim Alataş, 90’ların iklimini kara gülmece penceresinden bakarak hatırlatmaktan fazlasını yapıyor. İsyankâr neşesiyle, her devirde okunabilecek devlet ve insan manzaraları konu alıyor bizlere.


Mayoz Bölünme Hikâyeleri Alıntıları – Sözleri

  • Tecrübe yenilen kazıkların bileşkesidir.
  • Körfez krizinin yaşandığı günlerde okumuş olduğu Pendik Lisesi’nin duvarına ‘Savaşa hayır’ yazan 16 yaşındaki kız talebe N.A, gözaltına alınarak dayaktan geçirilir. Daha sonrasında hakkında İstanbul DGM tarafınca dava oluşturulan N.A, yargılanarak tam 1 yıl hapis cezasına mahkûm edilir.
  • 7 Eylül 1992. Istanbul Yenibosna’da lise üçüncü derslik talebesi 17 yaşındaki Tolga Korkmaz, akşam 21.00 sularında evine gitmektedir. Ancak birden omzundan bir kurşun yer. Ardından bir hareketlilik, bir ürkü, ‘yat lan’, ‘kalk lan’ talimatları falan. Korkmaz, hızla üst aramasından geçirilir ve hastaneye kaldırılır. Polisler, tüm bu meydana gelenleri, “Cebindeki gazeteyi tabanca sandıydık,” diye açıklar.
  • Yaşama her daim sırıtmak iyi bir şey. Evet, sırıtmak diyorum. Zira tebessüm teriminde da nedense bir üzüntü buluyorum.
  • Senelerce kaybettiklerimizin dökümlerini yaptık hep. Acı, bizlerden başlayıp bizlere dökülen bir dere oldu. Yüreğimiz ve beynimiz bir “korkunç anılar deposu” na dönüştü. Oysa birazcık da gülerek bakmak gerekir hayata.
  • Geç kalmak değil, yaşama her daim sırıtmak iyi bir şey. Evet, sırıtmak diyorum. Zira tebessüm teriminde da nedense bir hüzün buluyorum.


Mayoz Bölünme Hikâyeleri İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Evrim Alataş’ın okuduğum ve pek beğendiğim ilk kitabı. Kısa kısa hikayelerden oluşan kitapta bazı gerçek vakalar adeta fıkra benzer biçimde. Yok artık dedirten cinsten. Yok artık bu kadarı da olmamıştır. Ama hepsi gerçek , neredeyse her hikayeden sonrasında yüzünüzde bı gülümseme oluşacak , fakat kimi zaman öyleki gülümsemeler vardır ki bu bir tek rahat bir kas gerinmesi değildir, içinde onlarca anlam barındırır. Acı , hiddet , feryat , yalnızlık , umarsızlık , yenilmişlik.. Ah Evrim, keşke bu şekilde erken ayrılmasaydın aramızdan .. (Naz Ayaz)


Mayoz Bölünme Hikâyeleri PDF indirme linki var mı?


Evrim Alataş – Mayoz Bölünme Hikâyeleri kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de Mayoz Bölünme Hikâyeleri PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Evrim Alataş Kimdir?

1976’da Malatya’nın Akçadağ ilçesine bağlı Gölpınar köyünde dünyaya geldi. İlkokulu kendi köyünde, ortaokulu başka bir köyde, liseyi ise İstanbul’da okudu. 1995’te Yeni Politika’da, o kapatıldıktan sonrasında yerine kurulan gazetede, o da kapatılınca

onun yerine kurulan gazetede çalıştı. Böylece yedi gazete etti – Özgür Gündem’e kadar… Başka gösterim organlarının yanı sıra Radikal İki’de, Birgün’de, Birikim’de yazdı. 2003’te Aram Yayıncılık’tan Mayoz Bölünme Hikayeleri yayımlanmıştı. 12 Nisan 2010’da aramızdan ayrıldı.


Evrim Alataş Kitapları – Eserleri

  • Her Dağın Gölgesi Deniz’e Düşer
  • Mayoz Bölünme Hikâyeleri
  • Biz Bu Dağın Çiçeğiydik


Evrim Alataş Alıntıları – Sözleri

  • Devletle baş etmek için, devlet olmak gerekir! (Her Dağın Gölgesi Deniz’e Düşer)
  • Türk halkının hassasiyeti diye hepimize yutturulmaya çalışılan şey, ırkçı ve faşist mahalle delikanlılarının bir araya gelip yakıp yıkmasından başka bir şey değildir. Bu halk hassasiyeti falan değil, düpedüz faşizmdir. Senelerce besleyip barındırdığın, daima sırtını sıvazladığın bu bayağı faşizm, bu şekilde olur olmadık yerde gelip façana jilet atar işte. Niye? Zira tüm kurumların ve tüm çarkınla bir 12 Eylül artığısındır. (Biz Bu Dağın Çiçeğiydik)
  • İskelet sistemini anlatmak için, son deva, kemikler olmayınca, vücut çuval benzer biçimde yığılır demişti. Yanılmışsın öğretmenim. Ruh olmayınca ruh! (Her Dağın Gölgesi Deniz’e Düşer)
  • Devrim her yere birden gelecekti, bilgisiz adam, hiçbir şeyden anla­mıyordu! (Her Dağın Gölgesi Deniz’e Düşer)
  • Köylü bu şekilde kuşları anlamaya çalışırken, büyük evin aşa­ğısındaki yolda iki genç belirdi. Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan … Denizlerin martılarını getirmişlerdi tepelerinde (Her Dağın Gölgesi Deniz’e Düşer)
  • “Babayiğittiler, güleç, güzeldiler… En güzelleriydiler…” Ve yasla örülü tüm yollar, Denizler’e çıkıyor hâlâ… (Biz Bu Dağın Çiçeğiydik)
  • Dedik ya, bu dönem Cumhuriyet emeklemeden kalkıp, diz­lerinin üzerine doğrulmuş, yürümeye çalışıyordu.. (Her Dağın Gölgesi Deniz’e Düşer)
  • Yaşasam mı ölsem mi
    Karar vermek zor. (Her Dağın Gölgesi Deniz’e Düşer)
  • Senelerce kaybettiklerimizin dökümlerini yaptık hep. Acı, bizlerden başlayıp bizlere dökülen bir dere oldu. Yüreğimiz ve beynimiz bir “korkunç anılar deposu” na dönüştü. Oysa birazcık da gülerek bakmak gerekir hayata. (Mayoz Bölünme Hikâyeleri)
  • Dev­rim beklentisi, korkuyu, kaygıyı, umudu, imgesel ve coşkuyu da barındırıyordu (Her Dağın Gölgesi Deniz’e Düşer)
  • Buluşmalar, yalın haliyle yan yana gelme, özlem yok etme, kucaklaşma, göz göze gelmedir birazcık. Buluşmanın gerisine yara vardır, kopuş, acı vardır. Hele de Dersim olunca, bir coğrafyanın kanadığını, yaralandığını hissedersiniz. Zira bir bedenden kopan parça kanamaz, acımaz, bedenin kendisi acır. Yani Dersim acır, acıyor… (Biz Bu Dağın Çiçeğiydik)
  • Bu ülke bok kokuyor… (Biz Bu Dağın Çiçeğiydik)
  • 7 Eylül 1992. Istanbul Yenibosna’da lise üçüncü derslik talebesi 17 yaşındaki Tolga Korkmaz, akşam 21.00 sularında evine gitmektedir. Ancak birden omzundan bir kurşun yer. Ardından bir hareketlilik, bir ürkü, ‘yat lan’, ‘kalk lan’ talimatları falan. Korkmaz, hızla üst aramasından geçirilir ve hastaneye kaldırılır. Polisler, tüm bu meydana gelenleri, “Cebindeki gazeteyi tabanca sandıydık,” diye açıklar. (Mayoz Bölünme Hikâyeleri)
  • Acı öyleki derin­di ki, kimsenin yarına umudu kalmamıştı. (Her Dağın Gölgesi Deniz’e Düşer)
  • Geç kalmak değil, yaşama her daim sırıtmak iyi bir şey. Evet, sırıtmak diyorum. Zira tebessüm teriminde da nedense bir hüzün buluyorum. (Mayoz Bölünme Hikâyeleri)
  • Yaşama her daim sırıtmak iyi bir şey. Evet, sırıtmak diyorum. Zira tebessüm teriminde da nedense bir üzüntü buluyorum. (Mayoz Bölünme Hikâyeleri)
  • “Babayiğittiler, güleç, güzeldiler… En güzelleriydiler…” Ve yasla örülü tüm yollar, Denizler’e çıkıyor hâlâ… (Biz Bu Dağın Çiçeğiydik)
  • Etik der ki sokakta mendil satan çocukla alışveriş yapma,elini açıp da dilenene para verme! Zira bu, toplumu ahlaksızlaştırır. Ahlaksızlığın olduğu yerde tersinden bir terbiye belirler cemiyet mühendisliği. Haydi uy bakalım, kağıt mendil satarak eve ekmek götürmüş olan bir çocuk için belirlenen ete kemiğe sığmaz etiğe! (Biz Bu Dağın Çiçeğiydik)
  • Tecrübe yenilen kazıkların bileşkesidir. (Mayoz Bölünme Hikâyeleri)
  • Körfez krizinin yaşandığı günlerde okumuş olduğu Pendik Lisesi’nin duvarına ‘Savaşa hayır’ yazan 16 yaşındaki kız talebe N.A, gözaltına alınarak dayaktan geçirilir. Daha sonrasında hakkında İstanbul DGM tarafınca dava oluşturulan N.A, yargılanarak tam 1 yıl hapis cezasına mahkûm edilir. (Mayoz Bölünme Hikâyeleri)

loading…

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş