Çıkış Kapısı kimin eseri? Çıkış Kapısı kitabının yazarı kimdir? Çıkış Kapısı konusu ve anafikri nedir? Çıkış Kapısı kitabı ne konu alıyor? Çıkış Kapısı PDF indirme linki var mı? Çıkış Kapısı kitabının yazarı Frederik Pohl kimdir? İşte Çıkış Kapısı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: Frederik Pohl

Çevirmen: Can Eryümlü

Orijinal Adı: Gateway (Heechee Saga #1)

Yayın Evi: Kavram Yayınları

İSBN: 9789753660812

Sayfa Sayısı: 315

Çıkış Kapısı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Zengin bir adam mı olmak isterdiniz yoksa ölü bir adam mı? Çıkış Kapısı’nın sunmuş olduğu seçenekler ne yazık ki bu kadardı. Evrenin tüm zenginliğine haiz olabilir ya da aklınıza bile gelmeyecek korkularla karşılaşabilirdiniz… Broadhead, Çıkış Kapısı’na ulaştığında probleminin kolay bulunduğunu düşünüyordu… Doğru görevi bekle ve dışarı çık! Ama işin içine {hiç de} hesapta olmayan aksilikler girecektir. Seneler sonrasında varlıklı ve meşhur olduğunda, kendisiyle hesaplaşmak zorunda kaldığında işinin pek de kolay olmadığını anlayacaktı.

Frederik Pohl, devletimizde tanınmayan Amerikalı bir bilimkurgu yazarı. 50 senedir gündemde kalmayı başarabilmiş ve bilimkurgu edebiyatının en elit adları içinde. Hiçi Destanı, Pohl’un en başarı göstermiş üçlemesi. Hiçi Destanı’nın ilk kitabı olan Çıkış Kapısı, Hugo ve Nebula ödüllerini almıştır.

Çıkış Kapısı Alıntıları – Sözleri

• Hasta toplumlar maceracıları üzüm taneleri benzer biçimde ezerler. Üzüm tanelerinin bu mevzuda söyleyecek hiçbirşeyleri yoktur.
• “Birisiyle, onun her hıçkırışını bilecek, her türlü kokusunu duyup, tenindeki her türlü çizgiyi tanıyacak kadar yakın haftalar geçirince, ya sonunda birbirinizden nefret eder, ya da birbirinizden kurtulamayacak kadar iç içe olmuş olursunuz.”
• “Her her neyse, yaşam bu işte. Her gün yeni bir şey öğreniyor ve öğreneceklerinin hepsi bitince mezun oluyorsun. Diploma olarak da ölümü veriyorlar sana.”

Çıkış Kapısı İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Konusu garip, akıcılığı yüksek bir başlangıç kitabı olmuş. En beğendiğim özelliği ise kitapta geçen kişilerin duygu ve düşüncelerini tümüyle okuyucuya geçirebilme başarısı oldu. (Avernus)

Çıkış Kapısı muhteşem bir bilimkurgu romanı. Hugo, Nebula, Locus ve J.W.Campbell olmak suretiyle 4 ayrı bilimkurgu ödülünü de alıp boşuna üstün dereceli kırmamış Frederik Pohl’un Hiçi Destanı’nın başlangıç kitabı.
Pohl’un kurguladığı bu gelecek gizem dolu. Hiçbir üyesiyle karşılaşılmamış ve kim bilir oldukça uzun süre yok olmuş bir dünyadışı ırkın geride bıraktığı yerleşimler, aletler, ve uzay gemileri, kullanımını bile tam bilmediğiniz bu uzay gemileri ile nereye gittiğinizi bilmeden ışık yılları ötesine körlemesine seyahat ettiğiniz, ya öldüğünüz, ya da bu uzaylılara ilişik ve ne işe yaradıkları hemen hemen tam anlaşılamamış eşyaları biriktirerek geri dönerek varlıklı olduğunuz bir evren. Umarsızlık ya da yoksulluk sebebiyle , neredeyse %50 ölüm tehlikesi bulunan bu yolculuklara çıkan insanoğlu. Kahramanımız Robinette Broadhead de bunlardan biri. Kitabın sevdiğim yönlerinden biri Broadhead’in şan, onur ya da kahramanlık için değil, korkaklığı yüzünden devamlı ertelese de mecburiyetten bu yolculuklara çıkan, iyi mi yoksa fena biri mi bulunduğunu o kadar da anlayamadığınız biri olması.
Kitap iki mecradan aşama kaydediyor. Biri bu uzay yolculuklarının yapıldığı Çıkış Kapısında yaşananlar, diğeri de kahramanımızın hologram bir robot terapist olan ve ara sıra Sigmund Freud görünümünü alan Sigfrid ile yapmış olduğu ruh çözümü seansları. Hem Çıkış Kapısı’nda yaşananları hem de ruh çözümü seanslarını okurken, ilerde meydana gelecek olanların gerginliğinin giderek arttığını hissediyorsunuz. Ve finaldeki o acıklı çözülme bir halde nihayete erme ferahlığı ve rahatlığı yaratıyor , sanki siz de bir terapideymişsiniz benzer biçimde. Kitabın içine serpiştirilmiş olan birer sayfalık vazife raporları, ilanlar, ders parçaları , mektuplar da evrenin gerçekçiliğini artıran unsurlar olmuş.
Kitabın çevirisi ise oldukça iyi değil maalesef, kitap süresince bizim yazı ya da konuşma dilinde kullanmadığımız “İşini oldukça severdi. Oldukça iyi yapardı onu” ” Bir açık oturum vardı. Bir gezegen haritasıydı o” benzer biçimde oldukça fazla “o, onu” kelimeleri kullanılmış, İngilizce’den motomot tercüme yapmak hatasıyla sanırım. Güncel ve daha güzel bir çevirisi yapılsa mükemmel olur.
Sonuç olarak katı bilimkurgu seviyorsanız oldukça seveceğiniz bir kitap Çıkış Kapısı. (Gökhan Karagül)

Zevkle okuyacağınız bir yapıt.
Anti kahraman arıyorsanız tam aradığınız kitap.
Hiçi destanı devletimizde 3leme olarak gösterildi.
Keşke dizi olarak çekilse söylediğim oldukça güzel bir yapıt. (Ediz Özatik)

Çıkış Kapısı PDF indirme linki var mı?

Frederik Pohl – Çıkış Kapısı kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de Çıkış Kapısı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Frederik Pohl Kimdir?

Amerikan bilimkurgu edebiyatının en verimli yazarlarından önde gelen Frederik Pohl 1919 senesinde dünyaya gelmiştir. 1940’lı yılların başlarında Astonishing Stories ve Super Science Stories dergilerinin editörlüğünü yapmış ve “Altın Çağ”ın hazırlayıcılarından biri olmuştur. Bu dönemlerde sayısız takma ad kullanarak yazdığı öyküler vardır, sadece bir yazar olarak ilk ününü Kornbluth’la yapmış olduğu ortak çalışmalarla kazanmıştır. Kornbluth’un ölümünden sonrasında da bilhassa Jack Williamson’la ortak emekler yapmış ve bu ikili “Starchild” (1964, 1965, 1969, Yıldız Evladı) üçlemesiyle ün kazanmıştır. 1950’li yılların sonlarına kadar daha ziyade bir kısa öykücü olarak malum Pohl’un tek başına yazdığı romanlar, bilhassa 1960’lardan sonrasında yazarın gerçek ününe kavuşmasını elde etmiştir. 1976’da yazdığı Man Plus (İnsan-Üstü), bir yıl sonrasında Nebula Ödülü kazanmıştır. 1980’lerde yazdığı “Heechee” (Hiçi) üçlemesi devletimizde Kavram Yayınları tarafınca yayımlanmıştır. Dünyalıların Gelişi (Cep Kitapları, 1993) ve Geleceğin Toplumları (Cep Kitapları, 1990) adlı derlemelerde de Pohl’un öyküleri yer verilmiştir.

Frederik Pohl Kitapları – Eserleri

• Çıkış Kapısı
• Pısırıklar Çağı
• Mavi Ufkun Ötesinde
• Hiçi İle Buluşma
• Hukuk Gladyatörü
• Uzay Tacirleri
• Sarhoş Adımları

Frederik Pohl Alıntıları – Sözleri

• Her geri çekiliş bir cenaze alayına benzer; cenazesi kalkanda özgüvendir. (Hiçi İle Buluşma)
• “Birisiyle, onun her hıçkırışını bilecek, her türlü kokusunu duyup, tenindeki her türlü çizgiyi tanıyacak kadar yakın haftalar geçirince, ya sonunda birbirinizden nefret eder, ya da birbirinizden kurtulamayacak kadar iç içe olmuş olursunuz.” (Çıkış Kapısı)
• Ah, zenginliğin dertleri. Herkes sizi ondan kurtarmaya çalışır! (Pısırıklar Çağı)
• Hasta toplumlar maceracıları üzüm taneleri benzer biçimde ezerler. Üzüm tanelerinin bu mevzuda söyleyecek hiçbirşeyleri yoktur. (Çıkış Kapısı)
• Soru: Gerçekleşmeyen bir tahminden daha fena ne olabilir?
  Yanıt: Beklenenden daha ilkin gerçekleşen bir tahmin. (Hiçi İle Buluşma)
• Bu dünya, koruyucu bir devletin halkını gözettiği bir dünya değildi. Bu kişinin dünyasıydı, hepimiz kendi kaderinin kaptanıydı, kendi ruhunun efendisi…
  Ve kendi başarısızlıklarının mahkumu. (Pısırıklar Çağı)
• “İşte,” dedi Hara, “aslına bakarsak sana söylemek istediğim de buydu. Chuck, yanlış sapak diye bir şey yok. Bir ırkın tarihini baştan yazamazsın; olan oldu, sonucu da bu. Sonuç hoşuna gitmediyse, insanları yön değiştirmeye ikna etmeye çalışmaman için bir niçin de yok. Başka bir yöne — herhangi bir yön! Nasıl istersen. Ama geri dönemezsin.” (Pısırıklar Çağı)
• Robin’in Davies Paradoksunu anladığını pek sanmıyorum; 19.yy da astronomların kafasını karıştıran Olbers paradoksunu da anlamamıştı esasen. Olbers’e bakılırsa, evren sonsuz ise yıldızlar da sonsuz sayıda olmalıydı. Başka bir deyişle, karanlık bir gökyüzünde yıldızları teker teker seçememeli aksine yıldızlarla kaplı, kör edici parlaklıkta bir ışık kubbesi görmeliydik. Olbers bunu matematiksel olarak da kanıtlamıştı. (Ne var ki Olbers yıldızların galaksileri oluşturduğunu bilmiyordu. Bilseydi hesapları değişik olacaktı.) Yüz yıl kadar sonrasında Paul Davies ise şunları savundu: evrenin devirli olduğu doğru ise ve devamlı genişleyip büzüşüyorsa ve azca oranda madde ya da enerji büzüşmeden kurtulup bir sonraki evrene kaçabiliyorsa o vakit sonsuz bir süre içinde o kaçan ışık sonsuz oranda büyür ve Olbers Göğünü oluşturur. Daviesin bilincinde olmadığı ise azca oranda enerjinin kurtulmuş olduğu salınımların sayısının sonsuz olmadığıydı. Aslında şu anda birinci salınımı yaşamaktayız. (Hiçi İle Buluşma)
• Forrester ciğerlerini doldurdu ve haykırdı, “Hepiniz korkaksınız, Dünya siz yokken daha iyi bir yer.” Sesi yüksek binalardan boş boş yankılandı. (Pısırıklar Çağı)
• Yataktan kalkma ve dünyayı fethetme zamanı. (Pısırıklar Çağı)
• Kuşkusuz, düşündüğü kadar benzeri olmayan değildi. (Pısırıklar Çağı)
• “Her her neyse, yaşam bu işte. Her gün yeni bir şey öğreniyor ve öğreneceklerinin hepsi bitince mezun oluyorsun. Diploma olarak da ölümü veriyorlar sana.” (Çıkış Kapısı)