Eğitim

Değişen Kahramanımız – Yi Mun-Yol Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Değişen Kahramanımız – Yi Mun-Yol Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Değişen Kahramanımız kimin eseri? Değişen Kahramanımız kitabının yazarı kimdir? Değişen Kahramanımız konusu ve anafikri nedir? Değişen Kahramanımız kitabı ne konu alıyor? Değişen Kahramanımız PDF indirme linki var mı? Değişen Kahramanımız kitabının yazarı Yi Mun-Yol kimdir? İşte Değişen Kahramanımız kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Yi Mun-Yol

Çevirmen: S. Göksel Türközü

Çevirmen: S. Yeşim Ferendeci

Orijinal Adı: Uridıre Ilgbrocin Yongung

Yayın Evi: İmge Kitabevi

İSBN: 9789755334974

Sayfa Sayısı: 95


Değişen Kahramanımız Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Minik bir roman ya da büyük bir anlatı, kimi vakit beklenmedik ve karşı konulmaz bir halde yalın gerçekliği simgesel bir güçle ortaya koyar. Cenup Kore edebiyatının en oldukca okunan yazarlarından İ Munyol’un dokuz dilde yayımlanmış romanı Değişen Kahramanımız da bu türden eserlerdendir.

Yazar, devrin Cenup Koresindeki askeri rejimi, çocuklar içinde geçen bir iktidar oyunu vasıtasıyla eleştirir. Politik dünyadaki iktidar, baskı, diktatörlük ve boyun eğme ilişkileri, ilköğretim öğrencilerinin gündelik yaşamında ceberrüt derslik başkanının rüşvet, el koyma, haksız güç kullanımı ve sertlik eylemleriyle kimlik bulur. Dahası, zorbalığın bu eylemlerle vücut kabul eden meşruluğu, kurulu düzeni sorgulayan anlatıcının -okula yeni gelen bir öğrencinin- umarsızca mücadelesine karşın öğretmenler, okul yönetimi ve öteki öğrenciler tarafınca da tartışılmaksızın kabul görür… Oysaki zorbanın iktidarı, iskambil kâğıtlarından yapılmış kuleler şeklinde kolayca yıkılabilecek bir temele dayanmaktadır. 

Değişen Kahramanımız, yalnızca ihtiva ettiği çarpıcı ruhsal gözlemler, güç ve boyun eğme ilişkisine dair saptamalar ve kusursuz çizilmiş karakterleriyle değil, politik şiddetin ve baskının her türlü muhalefeti sindirdiği bir ortamda edebiyatın eleştirel gücünün kendine gene de yeşerecek bir zemin bulabildiğini göstermesi açısından da ehemmiyet taşımaktadır.


Değişen Kahramanımız Alıntıları – Sözleri

  • “… ağzı katı bir halde kapanmıştı, fakat bedeninin derinliklerinden çıkıp gelen o ıstırap dolu haykırışını duyar şeklinde olmuştum.”
  • …bu şekilde bir devirde bir tane bile arkadaşımın olmaması benim için çekilmesi en zor, en büyük cezaydı. O sıralar okulda geçirdiğim öğle yemeği saatleri ya da ders başlamadan önceki ve sonraki boş saatler aklıma geldikçe şimdi bile yüreğim kaskatı kesiliyor. Hiçbir oyuna dahil edilmeyen benim için, sınıfta pencere kenarında ya da spor sahasında gölgelik bir köşede evlatların takımlara ayrılarak koşup oynamalarını masum masum seyretmek en büyük meşgaleydi. Yeni doğan bir bebeğin kafası büyüklüğündeki lastik bir topla oynanan futbol denilen oyun, uzaktan o denli keyifli görünüyordu ki anlatamam.
  • “Silkelendiğinde üstünden toz çıkmayacak bir şahıs yoktur,” atasözündeki şeklinde, hakkaten titizlikle bakıldığında çocuklar da büyüklerin kanundışı yada ahlakdışı hareketleriyle eşdeğerde küçücük bir sürü suçu onlarca kere işleyerek günlerini geçirmektedirler.
  • “Bir insanoğlunun pişmanlık duyup tövbe etmesi için ne olursa olsun uzun bir süre geçmesi gerekmez.”
  • “Kasap da elindeki bıçağı bıraktığı takdirde Buddha olabilir,”
  • Sokde’nin benden istediği tek şey, onun kurallarına itaat etmemdi. Böylelikle sağlam temellerle kurduğu krallığı yıkılmayacaktı. Onun kurallarının ve kurduğu krallığın adaletsizliği göz önünde bulundurulduğunda, ona boyun eğmekle gereğinden fazla kendimden taviz vererek karşılığını ödemiştim aslına bakarsan.
  • “Sıkıntılı ve zor da olsa, kendi ayaklarınızın üstünde durmayı başaramazsanız, devamlı en küçük bir olayın çözümlenmesi için bile bir kurtarıcıya gereksinim duyarsınız.”
  • ” Minik bir çocuk dahi olsa, hakkaniyet ve özgürlüğe duyulan hasret büyüklerin duygularıyla neredeyse benzerlik taşır.”


Değişen Kahramanımız İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Ilk olarak ilk kere koreli bir yazar okuyorum. Ve onların filmlerini bilirsiniz ki birazcık değişik insanoğlu. 🙂 Sanki kitabı okurken de bir halde değişik gelecekmiş şeklinde saçma bir önyargım vardı açıkçası başlarken. Ama okumaya başladığımda oldukca mütevazı dili ile oldukça akıcı bir kitap bulunduğunu farkettim.
Kitabın ana karakteri Byongte Han’ın anılarını okuyoruz kendi kaleminden. İlkokul yıllarında ki onların sisteminde 10-12 yaşlarından bahsediyordu. Seul’den babasının sürgünü yüzünden taşrada bir kasabaya giden ve buradaki yeni okuluna alışmaya çalışan bir çocuğun hikayesi. Byongte Han eski okulundaki demokratik sistemi özlemektedir. Buradaki öğrenciler içinde hep kaba kuvvetin üstünlüğü belirlediği sisteme alışamamakta ve direnmektedir. Okuldaki bu güç oyununun aslen günümüzdeki insan ilişkilerdekinden çok da fazla değişik olmadığını görmüş olacaksınız.
Çocuklar üstünden iktidar ve boyun eğme psikolojisini oldukca güzel özetleyen bu kitap bence okunmalı. (Ahmet Samsa)

Bir ilköğretim talebesi, kendi halinde, başarı göstermiş, uyumlu derken okul değişiklik yapmak zorunda kalır ve okulla beraber her şey değişmiş olur, öğrencilerin ve bilhassa yeni derslik başkanının zorbalığı, derslik öğretmeni ve okul yönetiminin tavırları, çaresizce kendini korumaya emek harcaması vs derken kısacık kitapta taş şeklinde politik eleştiriler. Güzel kitap #imunyol #değişenkahramanımız (Fk)

Bu kısa kitapta bir ilköğretim öğrencisinin babasının politik sebeplerden vazife yerinin değiştirilmesi dolayısıyla bir kasabaya taşınması ve oradaki yeni okulundaki yaşadıklarını okuyoruz. Yeni sınıftaki güç dengeleri üstünden politik ve ekonomik sisteme göndermeler yapılıyor. Buradan bakınca klişe bir mevzu şeklinde görünse de işin aslı öyleki değil. Bu sebeple kitabından çıkarabileceğimiz salt netice “demokrasi kazanacaktır, demokrasi için savaşım etmeliyiz” değil. Kahramanın düşünceleri ve yaşanmış olan vakalar karşısında ara sıra demokrasiye de inancımızı kaybettiğimiz ve çarklar içinde kaybolmaktansa mevcud sistemde kendimize bir yer edinmenin de iyi bir seçenek olabileceğini düşündüğümüz anlamış olur oluyor. Tek bir yanıt sunmaması ve sorgulamaya ileriyi düşünerek ılımlı davranması kim bilir kitabı öteki benzerlerinden ayırıyor. (Beyza)


Değişen Kahramanımız PDF indirme linki var mı?


Yi Mun-Yol – Değişen Kahramanımız kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Değişen Kahramanımız PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Yi Mun-Yol Kimdir?

Saygın romancı ve öykü yazarı Yi Mun-yol Seoul’da doğan, sadece babasının Kuzey Kore’ye sığınmasının peşinden ailesinin yerleşmek zorunda bırakıldığı Gyeongsanbuk-do yöresinin Yeong-yang kentinde büyümüştür. Seoul Üniversitesi’nde Kore Edebiyatı üstünde eğitim gören Yi, hususi bir okulun edebiyat derneğine katılarak yazar olma hayaline doğru ilerlemeye adım atmıştır. İlk kısa romanı olan Saehagok 1979 senesinde gösterilen Yi, 1994 ile 1997 yılları aralığında Sejong Üniversitesi’nde Kore Dili ve Edebiyati dersleri vermiştir ve 1998’den beri Buak Edebiyat Merkezi’nin başkanlığını yürütmektedir. Yi Mun-yol’un almış olduğu birçok ödül içinde, 1982 Dong-in Edebiyat Ödülü, 1983 Kore Edebiyati Ödülü, 1984 JoongAng Kültür Büyük Ödülü ve 1999 Hoam Sanat Ödülü sayılabilir.


Yi Mun-Yol Kitapları – Eserleri

  • Değişen Kahramanımız
  • Ozan


Yi Mun-Yol Alıntıları – Sözleri

  • “Bir insanoğlunun pişmanlık duyup tövbe etmesi için ne olursa olsun uzun bir süre geçmesi gerekmez.” (Değişen Kahramanımız)
  • ” Minik bir çocuk dahi olsa, hakkaniyet ve özgürlüğe duyulan hasret büyüklerin duygularıyla neredeyse benzerlik taşır.” (Değişen Kahramanımız)
  • “Dünya birçok anlamla doludur. Ama kalbimiz kendi kendine uydurup yarattığı birçok yalan ve sahteliğe bağlanıp, güzelliği de, iyiliği de, doğruluğu da, yüceliği de göremez. Sadece özgür olan bir kalp bu tarz şeyleri görebilir, bu görüş bununla birlikte yaratmaktır. Aslında orada olması durumunda kimsenin görememesi yoklukla aynıdır, bu yokluk sadece o görüş elde edildikten sonrasında tam bir varlığa dönüşebilir. Aslında şiir yazmak da bu şekilde bir görüştür fakat görüyorum demeden yaratmanın anlamı esas burada saklıdır.” (Ozan)
  • Hasret denen şey,aslen yeni bir sahiplenişten oldukca,bir kere haiz olduktan sonrasında yoksun kalınan şeye karşı daha kuvvetli ve ateşlidir. (Ozan)
  • …bu şekilde bir devirde bir tane bile arkadaşımın olmaması benim için çekilmesi en zor, en büyük cezaydı. O sıralar okulda geçirdiğim öğle yemeği saatleri ya da ders başlamadan önceki ve sonraki boş saatler aklıma geldikçe şimdi bile yüreğim kaskatı kesiliyor. Hiçbir oyuna dahil edilmeyen benim için, sınıfta pencere kenarında ya da spor sahasında gölgelik bir köşede evlatların takımlara ayrılarak koşup oynamalarını masum masum seyretmek en büyük meşgaleydi. Yeni doğan bir bebeğin kafası büyüklüğündeki lastik bir topla oynanan futbol denilen oyun, uzaktan o denli keyifli görünüyordu ki anlatamam. (Değişen Kahramanımız)
  • Ilkin İnsan gelir, sonrasında sistem ve gelenekler… (Ozan)
  • Ozan de şiirle sonlanır. (Ozan)
  • “Sıkıntılı ve zor da olsa, kendi ayaklarınızın üstünde durmayı başaramazsanız, devamlı en küçük bir olayın çözümlenmesi için bile bir kurtarıcıya gereksinim duyarsınız.” (Değişen Kahramanımız)
  • “Kasap da elindeki bıçağı bıraktığı takdirde Buddha olabilir,” (Değişen Kahramanımız)
  • “Silkelendiğinde üstünden toz çıkmayacak bir şahıs yoktur,” atasözündeki şeklinde, hakkaten titizlikle bakıldığında çocuklar da büyüklerin kanundışı yada ahlakdışı hareketleriyle eşdeğerde küçücük bir sürü suçu onlarca kere işleyerek günlerini geçirmektedirler. (Değişen Kahramanımız)
  • Hasret denen şey, aslen yeni bir sahiplenişten oldukca, bir kere haiz olduktan sonrasında yoksun kalınan şeye karşı daha kuvvetli ve ateşlidir. (Ozan)
  • Sokde’nin benden istediği tek şey, onun kurallarına itaat etmemdi. Böylelikle sağlam temellerle kurduğu krallığı yıkılmayacaktı. Onun kurallarının ve kurduğu krallığın adaletsizliği göz önünde bulundurulduğunda, ona boyun eğmekle gereğinden fazla kendimden taviz vererek karşılığını ödemiştim aslına bakarsan. (Değişen Kahramanımız)
  • Garip görünebilir fakat, o vakit minik ruhunu yakalamış olan şey ölüm korkusunun ta kendisiydi. Bir tek söz, kimseden ölümü kasteden tek bir söz dahi duymamış olmasına karşın, kaçmakta olduğu şeyin ölümün ta kendisi bulunduğunu o anda içgüdüsel olarak iliklerinde hissetmemiş miydi? (Ozan)
  • “Şiir, bilincin ürünüdür, bir şairi takip etmek, onun bilincini takip etmek anlamına gelir.” (Ozan)
  • “… ağzı katı bir halde kapanmıştı, fakat bedeninin derinliklerinden çıkıp gelen o ıstırap dolu haykırışını duyar şeklinde olmuştum.” (Değişen Kahramanımız)
  • “Kitap okumakla saçlarım ağardı,
    Kılıç kullanmayı öğrenirken güneş battı.
    Sonsuz olan yalnız sema ve toprak değil,
    Benim kinim de upuzun ve sonsuz.
    Başkentteki kızıl içkiden on galonu
    Deli şeklinde diktikten sonrasında kafaya
    Sonbahar rüzgarında sakkat giyip
    Geldim Gımgang Dağı’na.” (Ozan)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş