İnsan Nedir ki kimin eseri? İnsan Nedir ki kitabının yazarı kimdir? İnsan Nedir ki konusu ve anafikri nedir? İnsan Nedir ki kitabı ne konu alıyor? İnsan Nedir ki PDF indirme linki var mı? İnsan Nedir ki kitabının yazarı Max Frisch kimdir? İşte İnsan Nedir ki kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: Max Frisch

Çevirmen: Gürsel Aytaç

Yayın Evi: Diğeri Yayınları

İSBN: 9789755841205

Sayfa Sayısı: 120

İnsan Nedir ki Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

İnsan Nedir ki gerek şekil, gerek getirmiş olduğu düşünsel boyut açısından alışılmamış bir yapıt. Uygar yazında düzyazı anlatı türünün ulaşmış olduğu son aşamayı örnekliyor. Ancak Max Frisch’in bu anlatısını kıymetli kılan, yalnızca ondaki avangard şekil öğeleri değil kuşkusuz. Metin içinde yer edinen bilimsel montaj kalıplarındaki nesnel uzmanlık dilinin yanı sıra, yazarın yer yer bir rapor dilini anımsatan mesafeli anlatımına karışılk, İnsan Nedir ki’nin ihtiva ettiği son aşama kuvvetli lirik boyut, insana lik bakışta şaşırtıcı gelmekte.

İnsan Nedir ki Alıntıları – Sözleri

• ve her şey yerle bir oluveriyor.
• İnsanın biri can sıkıntısı içinde, ve pencerenin kıyısında duruyor ve ne düşündüğünü bilmiyor
• Okumaktan başka deva yok
• “Zamanın geçmekte oldugunu kendini inandırmak için yine yine kol saatine bakmak saçma. Insanın birisi can sıkıntısı içinde, ve pencerenin kıyısında duruyor ve ne düşündügünü bilmiyor diye dönemin durdugu olmamıştır asla.”
• Kabarıyor insanoğlunun kendine olan öfkesi, telâşı, korkusu
• korkulu bir duyarsızlık.
• Herr Geiser kendi kendine şunu soruyor: Bir eseri yaratıcısız düşünemeyen insan beyni artık varolmadığında Tann da var olacak mı acaba?
• Bir kimsenin kendi adımlarını duymamak İçin, sandalyeye çıkıp pantolon askılarını tavan direklerine bağlayarak kendini asmasını Herr Geiser tasarım edebiliyor.
• Sessizlik halinde bir yağmur, hiçbir kuş ötmüyor, köyde hiçbir köpek havlamıyor, her su birikintisinden sessiz sıçramalar, tellerden yavaş yavaş kayan damlalar.
• Ulaşıl­maz bir uçurumda çürüyen bir yatak

İnsan Nedir ki İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Vize haftaları içinde duygusal ve bedensel bitkinlik ile sürüklenirken bir kez daha kitap okumayı unuttum. Bir de okuyacağım kitap bana ilişkin olduğu süre iyi mi olsa teslim zamanı yok deyip uzattıkça uzatıyorum. Kütüphaneden kitap almak için bir sebep daha işte
Geçen hafta Barış Özcan’ın 12 kitap hakkında çekmiş olduğu bir videodan listesini almıştım, orada Mark Twain’in Insan Nedir? kitabından bahsetti. Ben de kütüphaneden İnsan Nedir Ki kitabını aldım, hata ya da kafa karışıklığı ile yapmadım bunu bilgili bir halde o yoksa bunu alacağım dedim ve ne arkasını okudum ne de hakkında herhangi bir yazı. Hafta süresince incecik bir kitap diyerek yanımda taşıyıp okumaya çalıştıysam da son olarak dün oturup tek seferde bitirdim. Tam olarak ne söyledi, Herr Gris kim, bu kitap niye yazılmış anlamadım. Araya giren boşluklar beni kitabından uzaklaştırdı, anladıklarımı anlamlandıramadım. En oldukça tesir eden cümle: bazı insanoğlu ansiklopedi olmaya merak salmış’lığını anlatıyordu. Her şeyi bilmek zorunda değilsin ranâ dedim kendime. Sahi her şeyi bilebilir miyiz?
Kitapta bir öteki vurgulanan ana karakterin öğrendiği detayları post-it’ler ile duvarlara yapıştırması, yer açabilmek için duvarlardan kaldırdıkları idi. Düşündürücü ayrıntılar var idi.
Bu kitabından her ne kadar güvenilir(?) olamasam da bir sonraki kitabım -gerçekten- bu videoda bahsedilen listeden: https://youtu.be/2lPigwZnV1g (ms.toprak)

İnsan Nedir ki PDF indirme linki var mı?

Max Frisch – İnsan Nedir ki kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de İnsan Nedir ki PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Max Frisch Kimdir?

15 Mayıs 1911’de Zürih’te doğan Max Frisch, on altı yaşlarında yazmaya başladı. Alman dili üstüne eğitim görürken, yirmi iki yaşlarında babasının ölmesiyle gazetecilik hayatına atıldı. Böylece Doğu Avrupa’ya ilk araştırma gezilerini yapmış oldu. Yirmi beş yaşlarındayken, Zürih Yüksek Teknik Okulu’na girdi ve 1941’de mimarlık diplomasını aldı. İkinci Dünya Savaşı esnasında İsviçre ordusunda vazife icra eden Frisch’in 1934’ten itibaren pek oldukça romanı ve tiyatro oyunu gösterildi. Yazar 1958’de Almanya’nın en mühim edebiyat ödülü olan Georg Büchner ödülünü, 1976’da da Alman kitapçıların verdiği Barış Ödülü’nü aldı. Yapıtlarının tümünde çağının genel toplumsal bunalımlarını ve geleneklere dayalı düzene karşı uyanan kuşkuyu dile getiren Frisch, bugün uygar İsviçre edebiyatını dünya edebiyatında temsil eden en büyük adlardan biridir. 1991’de yaşamını yitirmiş olan Max Frisch’in başlıca yapıtları şunlardır: Homo Faber, Stiller, Locarno’u Eczacının Düşü, Biyografi, Mavi Sakal, Adım Gantenbein Olsun.

Max Frisch Kitapları – Eserleri

• Sessizliğin Yanıtı
• Homo Faber
• Mavi Sakal
• Stiller
• Kont Öderland
• Montauk
• Andorra
• Sorular-Sorular-Sorular
• İnsan Nedir ki
• Günlükler 1946-1949
• Don Juan ya da Geometri Aşkı
• Bidermann Und Die Brandstifter
• Locarnolu Eczacının Düşü
• Biyografi
• Günlükler 1966-1971
• Günce
• Adım Gantenbein Olsun
• Tirbüşon
• 2 Oyun Kont Öderland – Santa Cruz
• Sorular Sorular Sorular
• Cezaevi Günleri

Max Frisch Alıntıları – Sözleri

• Eğittiğimiz insan zihninin, temelde türün kendi kendini yok etmesi üstüne tesis edildiğine akıl erdirebilir misiniz!?… (Sorular-Sorular-Sorular)
• “Sevgili ölüm, hemen hemen yaşamadım.” (Sessizliğin Yanıtı)
• ve her şey yerle bir oluveriyor. (İnsan Nedir ki)
• Dur! dedi: Sen orada durunca Venüs daha güzel görünüyor… (Homo Faber)
• Niye mutlu bir düş? (Locarnolu Eczacının Düşü)
• Birileri parayı getiriyor, ötekiler alıp götürüyor. Her gün bu şekilde. Mesela birileri paraya gereksinimleri olduğundan çalışıyor, diğerleriyse onların yerine para çalmış olduğu için kazanıyor. (Kont Öderland)
• Sevişmeyle geçen gecelere yazık. (Locarnolu Eczacının Düşü)
• “Dünyadaki tabanca birikimini kalemimizle yok edemeyiz, fakat iki tarafça da cenk yöntemi olarak kullanılan boş söz yığnlarını allak bullak edebiliriz. (Günce)
• Benim arkadaşa ihtiyacım yok. Kendi kendime düşünürüm. (Mavi Sakal)
• Neden sizin gözünüzde gerçek sahibi degilim? Siz hakikatten güçlümüsünüz? (Andorra)
• Herkes, er ya da geç kendi yaşamı sandığı bir öykü yaratır. (Adım Gantenbein Olsun)
• Kıskançlık: Başkasıyla kıyaslanmaktan korku. (Günlükler 1946-1949)
• Duvardaki çatlak şeklinde bir şey bu. Çatlağı görmemek için duvarı kâğıtla kaplayabilir insan. Oysa çatlak kalır. (Kont Öderland)
• Ulaşıl­maz bir uçurumda çürüyen bir yatak (İnsan Nedir ki)
• …aslen unuttum şu demek oluyor ki istemediğim süre asla hatırlamam. (Homo Faber)
• sevilmeye kıymet demek isterim (Homo Faber)
• “Yalan söylemek, yalancılığın aksine gücümüzü tüketir: yalan bir edimdir, şeytani bir edim. Yalan söylemek başka bir bilinci bilgili olarak gizlemektir, irade gerektirir ve tehlikeli bir girişimdir daima; oysa yalancılık sözcük olarak aynı şeyi ifade etse de merttir, ahlaklıdır, huzurludur. Bu nedenle yalancının söylediğini çürütmek mümkün olmaz asla, tıpkı bir tapınağa saygısızlık edildiğinde olduğu şeklinde öfkelenir insan yalnız; onun tapınağı, ona en iyi gelen şeyin , gerçeğin , kendi gerçeğinin değil , aslolan gerçeğin sonsuz, değiştirilemez, dokunulmaz, mukaddes ve mutlak olduğuna duyduğu itimat ve umuttur. (Günlükler 1966-1971)
• Senin bana özgürlük tanıman gerekmez, gereksinim duyarsam kendi özgürlüğümü kendim alırım. (Stiller)
• “Beni duyuyormusun? Ben diyorumki: sen korkak değilsin. Eğer öteki Andorralılar şeklinde olmak istersen, işte o süre korkaksın…” (Andorra)
• İnsanın öz-özlüyündə bütöv olmaması dəhşətli bir şeydi! Və onun bütövləşmək arzusu nə qədər güclüdürsə, onu başqa cinsə nökərçiliyə vermiş taleyin lənəti də o qədər güclü olur. (Don Juan ya da Geometri Aşkı)