Kitap Künyesi

Yazar: Fikret Adil

Yayın Evi: Sel Yayıncılık

İSBN: 9789755707471

Sayfa Sayısı: 100

İntermezzo Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Sofralar, sohbetler, gazinolar, kumpanyalar, barlar, hususiler… Tiyatro, fotoğraf, şiir, sergiler, açılışlar ve davetlerle dolu gündelik yaşam. Fikret Adil bugün artık oldukça ötelerde kalan bohem bir İstanbul’u Asmalımescit 74’ün peşinden nüktedanlığı elden bırakmaksızın anlatmaya devam ediyor. Yahudi bir işadamının kızı ile Yunan bir tiyatrocunun kavuşmak için çareyi Atina’ya kaçmakta bulması çevresinde şekillenen anlatı, hem İstanbul evveliyatına hem de döneme ilişkin birçok ayrıntıyı barındırıyor. Glorya Sineması’ndan Maksim’e, Casa d’Italia’dan Büyük Britanya Oteli’ne, Beyoğlu’ndan Atina’ya uzanan bu aşk hikayesine Baudelaire şiirleri kadar, Arif Dino benzer biçimde devrin mühim adları de birlikte rol alıyor.

İntermezzo Alıntıları – Sözleri

• Aşkın uykuya olan tesiri, rüzgârın aleve olan tesiri gibidir. Minik yangınları söndürür, büyükleri arttırır.
• Saadet söylediğin şeyin ne işe yaradığını biliyor musun? Saadet, bir kimsenin sevilmiş olduğu bir başka hiç kimseye kavuşmasından ibaret midir?
• Muayyen saatte iş, belirli saatte uyku, belirli saatte yiyecek, belirli saatte bilmiyorum ne.. İnsanın dünya üstünde saate esaretinin neticeleridir. Görmüş olacaksınız, tüm dünyada hepimiz saatlerini alıp kırsın derhal yepyeni bir evren yaratmış oluruz fakat Şuna da güvenilir olunuz ki, büyük hareket olduğu anda gene İçimizden:
  – Tamam saat 12’ye üç kala, tüm dünya saatleri kırıldı!
  diyecek bir züppe çıkacaktır.
• İnsanların aşkı bu kadar sefil hesaplarla karıştıracak kadar küçültmelerine bir türlü aklı eremiyordu. Aşk için her şey yapılırdı. Aşk uğrunda ihanet, yalancılık, yapılabilirdi amma böylesi…
• — Saadet söylediğin şeyin ne işe yaradığını biliyor musun? Saadet, bir kimsenin sevilmiş olduğu bir başka hiç kimseye kavuşmasından ibaret midir?
• Saat, eğer birisini bekliyorsanız niçin acele yürümez? Malum: Heyecandan. Niçin bir randevuya “bir ihtimal kaçırırım” diye vaktinden evvel gelinir de, belirli saate kadar ötede beride sürtülür? Bu da heyecandan.
• —bu Rum kızları ne anlayışlı şeylerdir.
• Hem mazi ile uğraşmak, gerilere dönmek olduğundan, beni birazcık ihtiyarlatır. Hatırlamamak, anımsamak istememek oldukça iyi bir şeydir. Zaman olur ki, ben, doğduğum zamanı ve seneyi bile unuturum.

İntermezzo İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Pappas’ın Hovardalığı: Tatlı bir aşk hikayesi dinlemek ister misiniz? Bu hikayenin içinde aşktan öte coşku, bohemlik, hovardalık, dostluk, Yunanistan ve Türkiye var. Kavuşamamazlık hikayelerini geride bırakın, Pappas’ın hikayesine kulak verin. Naiflik çemberinden çıkan bir öykü. (Ali İsmail Arı)

Merhaba dostlar
1930’lu yılların İstanbul’u. Beyoğlu taraflarında sık sık bir araya gelen sanatçı çevresi. İstanbul’a turneye gelen Yunan tiyatro oyuncusu Yorgos Pappas ile Musevi cemaatinden Tina birbilerine âşık olur. İki genç geleneklere baş kaldırarak Atina’ya kaçar. Elbette Tina’nın babası peşlerine düşer.
Hikâye bu. Gerçek mi kurgu mu anlamadım. Yalnız sonu şaşırtıcıydı.
Fikret Adil çevirileri, yazıları, kitapları ve toplumsal ilişkileriyle devrin tanınan simalarındanmış. İstanbul’un bohem yaşamını özetleyen pek oldukça kitap kaleme almış.
Sevgiyle kalınca (Filiz Çakır)

İntermezzo
Fikret Adil
Sel Yayınları
100 sayfa, 2015
 
Üslup 8 Akıcılık 8 Kapak 8 Fiyat 7
 
Fikret Adil, 1901 – 1973 yılları aralığında yaşamış İstanbul’un bohem yaşamını mevzu alan birçok kitap kaleme almıştır. Sel Yayıncılık tarafınca piyasaya sürülen Asmalı Mescit 74 bunların ilkidir. Avare Gençlik, Garden Bar Geceleri ve Beyaz Yollar Mavi Deniz de aynı yayınevinde yer almıştır.
 
Peki, yazar kimliği haricinde kimdir Fikret Adil?
 
Sanat dünyasında yalnızca romancılar yada yalnızca ressamlarla alakadar olan değil de birbirinden değişik alanlardan dostlar edinen, bu dostlarını birbirleriyle alakadar eden, arkadaşlarının üretici olmalarında ön ayak olan, aslen daha kısa bir halde şu şekilde diyebiliriz, çağımız sanat/sanatçı anlayışından uzak, olması gerekeni söyleyen değil meydana getiren bir dosttur, candan bir insandır. Ben bu dostluğa İntermezzo kitabı ile tanıklık ettim.
 
İntermezzo, sanat ve sanatçıların bohem hayatlarını, ilişkilerini anlattığı kısa bir öykü kitabıdır. Kısa bir öykü olmasının yanında gerçekliği yüksek, yazarın kendi ağzından anlattığı, renklerin birbirine karıştığı bir tablo, aynı tablonun sağında solunda yazan şiirler, romanlar, tabloya bakarken kulağınıza çalınan bir müzik, tablonun derhal yanında bir heykel…
 
Fikret Adil okumak bir zenginliktir.
 
Tavuskuşu tüylerini birbirinden güzel renkleriyle iyi mi sergiliyorsa Adil’in yaşamı da bu şekilde sergileniyor. Anlatılanlar bohem, bahardan oldukça güz ayındaymışsınız benzer biçimde hissettiren şeyler olsa da bu sanat içerikli zenginlik capcanlı kalıyor akılda.
Fikret Adil azca tanınan, yeni nesil kitaplıklarında, oldukça satanlar içinde göremediğimiz o kıymetli yazarlardan. Yani hak etmiş olduğu itibarı göremeyengillerden.
 
Sanat dünyasının artistlerini yazdığı intermezzo kitabında okur kendini sandalyesine yaslanmış kahvesini yudumlayıp denetim bende rahatlığında zannederken asla ummadığı anda yaramaz bir çocuk benzer biçimde okurun sandalyesini çekiyor, Adil. Bitirdikten sonrasında bile kahramanlarını düşündüren; “Acaba Pappas, Tina ne yapıyordur?” diye düşündüren canlı bir anlatıma haiz.  
“Gitmiye, kopmıya” benzer biçimde ifadelerle devrin üslubuna ilişik yazı diline sadık kalınmış ve bu rahatsız etmek şu şekilde dursun, okuru kitabın içine daha da çekiyor.
 
Ya o Önsöz? Sadece önsözü için bile olsa okunmalı. Neden mi? Buna cevap olarak; aslen bildiğimiz fakat farkına varmadığımız bir durumun Hüsamettin Bozok tarafınca iyi mi da güzel, doğru bir tespitle dile getirildiğini anlatmaya kendi cümlelerimle kafi gelemeyeceğim için sözün sahibiyle aktarıyorum.
 
Hüsamettin Bozok diyor  ki : “Batı dünyası, çağdaş ülkeler bu problemi çoktan çözümlemiş görünüyorlar. Picasso Eluard’ın dostudur. Eluard Şarlo’nun, Şarlo Lifar’ın… Bu düşsel sıralama istenildiği kadar uzatılabilir. Demek istediğim şu: Bir romancı bir ressamla, bir erkek oyuncu bir heykeltraşla, bir müzikçi bir sinemacı ile bir tek merhabalaşmakla kalmazlar. Ortak çevreleri vardır, birbirlerinin uğraşları ile ilgilenirler. Birbirlerinden etkilenir ve o şekilde yaratma eylemini başarırlar. 
Bizde o şekilde mi ya? Mesela, tüm bir kış konser salonlarını izleyin, kaç şairimize romancımıza, ressamımıza rastlayacaksınız? Ilk açılış günlerinde 3 -5 ahbap görmek. bir iki kadeh içki içmek zevki de olmasa sergilerimizde kaç tiyatrocu, sinemacı, müzikçi görmüş olacaksınız? Şairlerin, hikâyecilerin ve romancıların yazdıklarını da diğeri sanatçılar pek okumazlar. Bizde hepimiz kendi dar çevresinde kendisiyle aynı uğraşı sürdüren ufak yaratıklarla beraber yaşayıp gider. Onun için de sanatımız durmadan açık verir, oldukça noktalarda da güdük kalır.”
 
Fazla söze ne hacet? Okuyun, okutun. (Gamze)

İntermezzo PDF indirme linki var mı?

Fikret Adil – İntermezzo kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de İntermezzo PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Fikret Adil Kimdir?

7 Ocak 1901’de Çengelköy’de dünyaya geldi. Babası, askeri doktor, Operatör Mahmut Adil Bey’dir. Mahmut Adil Bey, edebiyatla ilgili bir kimseydi ve Tevfik Fikret hayranlarındandı. Bir oğlu olunca ona Fikret adını vermiştir. Babası mesleğiyle ilgili bazı çeviriler yapmıştır.

Fikret Adil Galatasaray Lisesi son derslik öğrencisiyken gönüllü olarak okuldan ayrıldı ve ulusal mücadeleye katıldı. 1923’te İstanbul’a döndü, Şirket-i Hayriye’de çalıştı ve gazetecilik yapmış oldu. Fikret Adil 1922’de ustalaşmış olarak Vakit gazetesinde işe başladı. Daha sonrasında Tanin, Akşam, Milliyet gazetelerinde ve son ikisinin Fransızca baskılarında çalıştı. Ayrıca çeşitli mübadele komisyonlarında ve Düyun-u Umumiye İdaresi’nde vazife aldı. Anadolu Ajansı (1930-1936) ve İş Bankası’nda (1937-1966) çalıştı.

Fikret Adil 1973 senesinde Parkinson hastalığının tedavisi için gittiği İsviçre’de öldü. Fikret Adil’in ilk yazısı Şebap dergisinde çıktı (1920). Ancak yazıları daha oldukça gazetelerde görüldü. Yayımladığı fıkra, sanat-edebiyat eleştirisi, öykü ve röportajları ile tanındı.Artist ve S.E.S (Sanat, Edebiyat, Sosyoloji) dergilerini çıkardı. Sanat Dostları Derneği’yle PEN Türkiye merkezinin kuruculuğunu üstlendi.

Fikret Adil Kitapları – Eserleri

• Asmalımescit 74
• İntermezzo
• Beyaz Yollar Mavi Deniz
• Avare Gençlik ve Gardenbar Geceleri
• Beyaz Yollar Mavi Deniz / Deli Saraylı

Fikret Adil Alıntıları – Sözleri

• —bu Rum kızları ne anlayışlı şeylerdir. (İntermezzo)
• Emin ol, dünyada evlât muhabbeti denilen şey, kendi evlâdına muhabbet demek değildi. Bu his hedefi değiştirilmiş serseri bir ok gibidir. Kime rastlantı ederse onu vurur. (Asmalımescit 74)
• Lezzetinden dolayı birkaç kez okuduğum enfes bir cümle…
  “Sözlerim, ona, içinden mırıltı gelen bir oda kapısının açıldığı zaman mükâlemenin vuzuh peyda edişi gibi, tatmin edilmiş bir merakın memnuniyetini veriyordu” (Asmalımescit 74)
• Ben profesörüm dedim de karakoldan “sen delisin” diye beni bıraktılar. (Asmalımescit 74)
• “Yollar niçin bitmez?Biz o şekilde zannederiz.Gideceğimiz yere varınca biter. Asıl sorun yola çıkabilmektir. (Beyaz Yollar Mavi Deniz)
• Hem mazi ile uğraşmak, gerilere dönmek olduğundan, beni birazcık ihtiyarlatır. Hatırlamamak, anımsamak istememek oldukça iyi bir şeydir. Zaman olur ki, ben, doğduğum zamanı ve seneyi bile unuturum. (İntermezzo)
• Yaşadığımız dakikalarda “sahi” zannettiğimiz nice şeyler bir süre sonra, bizlere “yalan” görünüyor. (Asmalımescit 74)
• İnsanlık zamanı, ilim olarak cinsel savaşım tarihidir. (Avare Gençlik ve Gardenbar Geceleri)
• Ressamları ne diye hanım adam diye ayırıyorsunuz? Sanatta bu şekilde şey olur mu? (Avare Gençlik ve Gardenbar Geceleri)
• Bafa gölü, eski “Letmos” körfezidir. Zamanla “Malandros”un şu demek oluyor ki büyük Menderes’in sürüklediği toprakla dolan körfez,göl haline gelmiştir. Balık yumurtası meşhurdur. Gölden ve doğal servetinden bir tek aile faydalanır. Her nede olsa bu göl, o ailenin malı haline gelmiş. Hakikatte burası efsanenin malıdır..
  Endimiyon efsanesinin. Greklerin “Selene” dedikleri ay, bir gece buradan geçerken Endimiyon adındaki güzel çobanı uyur görmüş,ona aşık olmuş. Bir an için göl kenarına inen Ay, çoban güzelini uyandırarak:
  “Haydi,” demiş “benimle gel.”
  Delikanlı, Bu güzel yerden ayrılmak istemediğini söylemiş .Ay ısrar etmiş:
  “Seni daha başka, daha güzel yerlere götürürüm,gel. Eğer benim durabilmem kabil olsaydı yanında ebediyen kalırdım.”
  Endimiyon:”
  “ buranın güzellikleri bana yeter, bırak beni diye ayak direyince, Ay kızmış:
  “ o halde seni ebediyen burada uyumaya mahkûm ediyorum.Her gece geçerken gelir seni görürüm.”
  Ayın acı kararının ne dereceye kadar uygulama ettiğini bilemiyoruz. Efsaneye bakılırsa, Rüyasız bir uykuya yatan Endimiyon, Ay ile sadece o geldiği zaman rüyada sevişirmiş. Bafa Gölü’ne Ay o süre aksedermiş. (Beyaz Yollar Mavi Deniz)
• Yaşadığımız dakikalarda “sahi” zannettiğimiz nice şeyler bir süre sonra, bizlere “yalan” görünüyor. (Asmalımescit 74)
• Aşkın uykuya olan tesiri, rüzgârın aleve olan tesiri gibidir. Minik yangınları söndürür, büyükleri arttırır. (İntermezzo)
• Saadet söylediğin şeyin ne işe yaradığını biliyor musun? Saadet, bir kimsenin sevilmiş olduğu bir başka hiç kimseye kavuşmasından ibaret midir? (İntermezzo)
• Ah, bilemezsiniz, dünyada şüpheden güçlü bir şey yoktur. Fakat aslolan olan gene şüphedir. (Asmalımescit 74)
• Eğlence bölgeleri meşhur memleketler, en çağdaş memleketlerdir. (Avare Gençlik ve Gardenbar Geceleri)
• …daima neşeli gördükleri bana, onlar mütevazı eğlenmek için yaklaşırlardı. Hiçbirisi tasarım etmez ki, nihayet bir insanım, benim de kaderim olur.. (Asmalımescit 74)
• Kadın ve yılan. Ezeli ve sonsuz çekicilik. (Avare Gençlik ve Gardenbar Geceleri)
• Ben profesörüm dedim de karakoldan “sen delisin” diye beni bıraktılar. (Asmalımescit 74)
• Saat, eğer birisini bekliyorsanız niçin acele yürümez? Malum: Heyecandan. Niçin bir randevuya “bir ihtimal kaçırırım” diye vaktinden evvel gelinir de, belirli saate kadar ötede beride sürtülür? Bu da heyecandan. (İntermezzo)
• Server Bedi atıldı: Dünyada şüpheden güçlü bir şey yoktur. Fakat aslolan olan gene şüphedir. Ben, hiçbir hanıma inanmam. Hepsinden kuşku ederim. Onun için onlardan evvel ben onları aldatırım. Şimdiye kadar yirmi iki hanım sevdim ve hepsini de… (Asmalımescit 74)