Kişilik Bozuklukları kimin eseri? Kişilik Bozuklukları kitabının yazarı kimdir? Kişilik Bozuklukları konusu ve anafikri nedir? Kişilik Bozuklukları kitabı ne konu alıyor? Kişilik Bozuklukları PDF indirme linki var mı? Kişilik Bozuklukları kitabının yazarı Ertuğrul Köroğlu kimdir? İşte Kişilik Bozuklukları kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: Ertuğrul Köroğlu

Yayın Evi: HYB Yayıncılık

İSBN: 9789753001380

Sayfa Sayısı: 380

Kişilik Bozuklukları Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Bu kitapta, psikiyatrinin internasyonal kabul gören sınıflandırma dizgelerine nazaran sınıflandırılan kişilik bozuklukları tek tek ele alınmış, anlatılmış ve tanı koydurucu özellikleri sıralanmıştır.

Tiyatro sanatçısı Sinan Bayraktar’ın tek kişilik oyunlarıyla örneklendirdiği, sahneye koyduğu tiyatro gösterilerinin DVD’si de kitaba eşlik etmektedir.

Kişilik Bozuklukları Alıntıları – Sözleri

• • Toplumsal açıdan beceriksiz biriyim, işyerinde ya da toplumsal durumlarda aranan biri değilim.
  • Diğer insanoğlu eleştirici. aldırmaz, başkalarını aşağılayıcı ya da dışlayıcıdırlar.
  • Hoş olmayan duygulara katlanamam.
  • İnsanlar bana yakınlaşırlarsa ‘”gerçek” ben’i bulup çıkarıacaklar ve beni
  dışlayacaklardır.
• Üzerinize üzerinize gelen alkollü bir sürücü (antisosyal), her şeyin tam kendisinin istediği benzer biçimde yapılmasını isteyen, katı ve inatçı amiriniz (obsesif-kompulsif), verdiğiniz işi derhal yaparım deyip sürüncemede bırakan memurunuz (eylemsiz agresif), karısının kendisini aldattığından sü­rekli kuşkulanan bir koca (paranoid), önüne gelenle kırıştıran ve açık­ saçık giyinen bir eş (histrionik), odasından asla çıkmayan, kimselerle gö­rüşmeyen, yaşamında bilgisayarından başka bir şey olmayan (şizoid) ya da aşırı uçlarda gezinen, şaşırtıcı ve hayret verici giysiler giymeyi seçen (şizotipal) çocuklarınız, tek amaçları koltuklarını korumak olan ve toplumun gereksinmelerini hiçe sayan, “kendine aşık” politikacılar (narsisistik), bigün sizi göklere çıkaran, öteki bigün yerin altına sokmaya çalışan, ne yapmak istediğini kendisi de bilmeyen, devamlı duygusal gel-git’ler ya­şayan, durduk yere öfkelenen iş ortağınız (sınırda)…
• Ne giyse yakışır ayol. Bel, bel değil,
  kum saati kutsal. Tamam. Otur …Şımarma. Sen … Kel bey … Kes o bıyıklarını. Ben, kadromda bıyıklı pazarlamacı istemiyorum.
• Üzerinize üzerinize gelen alkollü bir sürücü (antisosyal), her şeyin tam kendisinin istediği benzer biçimde yapılmasını isteyen, katı ve inatçı amiriniz (obsesif-kompulsif), verdiğiniz işi derhal yaparım deyip sürüncemede bırakan memurunuz (eylemsiz agresif), karısının kendisini aldattığından devamlı kuşkulanan bir koca (paranoid), önüne gelenle kırıştıran ve açık-saçık giyinen bir eş (histriyonik), odasından asla çıkmayan, kimselerle görüşmek istemeyen, yaşamında bilgisayarından başka bir şey olmayan (şizoid) ya da aşırı uçlarda gezinen, şaşırtıcı ve hayret verici giysiler giymeyi seçen (şizotipal) çocuklarınız, tek amaçları koltuklarını korumak ve toplumun gereksinmelerini hiçe sayan, “kendine aşık” politikacılar (narsisistik), bigün sizi göklere çıkaran, öteki bigün yerin altına sokmaya çalışan, ne yapmak istediğini kendisi de bilmeyen, devamlı duygusal gel­git’ler yaşayan, durduk yere öfkelenen iş ortağınız (sınırda)… Kim bunlar? Bu kişilerle her gün içi içe yaşıyoruz ve bu kişilerle uyum sağlamakta zorlanıyoruz. Sorumluyu dışarda aramak kolay, kim bilir biz bu benzer biçimde özellikleri kendimiz taşıyoruz.
• Aşağılanmalar, gözdağı vermeler, ard niyetler, haksızlıklar, görmezden gelmeler, aldatmalar, sadakatsizlikler…
  Ben bu dünyaya küstüm Doktor.
  Ağlamak isterim…
• “Manüplatif” davranan kişilerdir. Yalan söyleme benzer biçimde dürüst olmayan davranışları, evden kaçıp gitmeleri olur. Kişinin geçmişte şiddete başvurduğuna ilişkin bir öykü alınır. Rasgele cinsel ilişkilere
  girmiş olduğu öğrenilir. Eşini ya da çocuğunu sömürdüğü görülür. Bu kişi-
  ler vicdan azabı çekmezler, pişmanlık duymazlar. Dürtü denetimi bozuklukları olur, tasarlayarak davranmazlar. Başkalarına karşı duyarlı ve düşünceli değildirler. Huzursuzluk içindedirler ve saldırgan
  tutumlar sergilerler. Başkalarını aldatma ve sorumsuzluk yaşam biçimleridir. Başkalarının ve kendilerinin güvenliğini umursamazlar.
• Bağımlı kişiler yetersiz ve daha aşağı olduklarını öne sürerek, almak zorunda oldukları sadece almak istemedikleri sorumluluklardan kaçarlar. Benzer bir halde, kendilerini aşağı görme tutumları başkalarının ilgisini çeker ve onların şefkat duymalarına neden olur sadece bağımlı kişiler bu yaptıkları için de suçluluk duygusuna kapılırlar. Bağımlı kişilerin bu tür önlemler ve çatışmalara şuur düzeyinde katlanmaları da zor olsa gerek. Bu yüzden, kendileriyle barışıklık sağlayabilmek için yaşadıkları duyguları ve uyguladıkları aldatıcı yolları inkar etme eğiliminde olurlar. Ayrıca, yetersizliklerini mantığa büründürerek açık bağımlı olma gereksinmelerini gizleyebilirler. Bunun için başlarına bedensel bir hastalık, talihsiz bir durum ya da benzer bir durumun geldiğini söylerler. Toplumsal olarak kınanmaktan korunmak için iddiacı dürtülerini dışavurmamaya çalışırlar, eleştiriye ya da dışlanmaya yol açabilecek duygularını yadsırlar.
• Minik bir kafem var tamam mı? Maliye zırt pırt dadandı. Neymiş? Fal bakıyormuşum. Akşamları da ruh çağırma seansları varmış. Vay efendim, bunlara kasa fişi kesmiyormuşum. Polis, gel sen; mühürle kafeyi. Kardeşim, hani göster bana nerede ruh? Kanıtla. Arama iznin var mı ruhu?
• Narsisistik kişilik bozukluğu olanların kendi önemlerine ilişkin büyüklük duyguları vardır. Hususi insanoğlu olduklarına, hususi haklarla donandıklarına inanırlar. Eleştirilmeye ya da yenilgiye büyük bir kızgınlıkla ya da depresyonla karşı koyarlar. Benlik
  saygıları kırılgandır. Başkalarını kendi çıkarları için kullanma eğiliminde olurlar, başkalarıyla eşduyum yapamazlar. Dış görünüşleriyle aşırı derecede ilgilidirler ve kendilerine fanatik olunmasını beklerler.
• Al Capone demiş ki, çocukken her gece Tanrı’ya bana bir bisiklet vermesi için yalvardım… Sonra baktım ki Tanrı’nın emek verme yöntemi bu değil. Gittim ilk bisikletimi çaldım. Ondan sonrasında her gece Tanrı’ya beni bağışlaması için yalvardım.

Kişilik Bozuklukları İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Gündelik hayatta etkileşimde olduğumuz insanları ve onların davranışlarını anlamlandırmakta zorlandığımız fazlaca olmaktadır. Bize değişik gelen bu davranışların altında bir kişilik bozukluğu yatıyor olabilir.
Bu kitap da kişilik bozukluklarına büyükçe bir mercek tutarak bizleri bu mevzuda bilgilendirmekte.
Bu kitap yardımıyla anlamlandıramadığımız bazı davranışlar artık daha anlaşılabilir olmakta. Ancak doğal olarak bizlere yanlış / anlam ifade etmeyen gelen her davranışı bir kişilik bozukluğu olarak yorumlamak doğru değildir. Kişilik bozukluğunun kati tanısı bir klinisyen tarafınca birkaç durum ve davranışa dayandırılarak konmaktadır.
Ayrıca kitabın sonunda yer edinen kontrol yardımıyla kendinizde herhangi bir kişilik bozukluğu olup olmadığına dair bir ölçüm de yapabilmektesiniz.
Eğer siz de benim benzer biçimde psikoloji bilimi eğitimi almamanıza karşın psikolojiye yoğun ilgi duyuyorsanız, bu kitabın ilgiyle okuyabileceğiniz bir yapıt bulunduğunu düşünüyorum. (Ü. Z.)

Tüm kişilik bozukluklarını öğrenmek ve bu alanda çalışanlar için başucu kitaplarından biri.İçinde görsel olarak çalışmak için bir dvd mevcut… (İlkay Şal)

Kişilik bozukluklarını oldukça anlaşılır bir üslupla incelemiş Köroğlu. DSM-IV (şuan DSM-V yürürlükte) e nazaran incelenmesi haricinde herşey fazlaca iyi. Kitabın sonunda yer edinen hikayeleştirmelerde oldukça başarı göstermiş. (Ruzel)

Kişilik Bozuklukları PDF indirme linki var mı?

Ertuğrul Köroğlu – Kişilik Bozuklukları kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Kişilik Bozuklukları PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Ertuğrul Köroğlu Kimdir?

İzmir doğumludur. 1974 bal mezuniyeti sonrası AFS-EFIL İLE Hollanda’da liseyi yine bitiren Ertuğrul Köroğlu, 1982 senesinde Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun olmuştur. Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde psikiyatri ihtisasını tamamladıktan sonrasında 1991 senesinde doçent, 1997 senesinde da profesör olmuştur. Evlidir. Kutalp ve Gönenç isminde iki gencin babasıdır. Kuruculuğunu ve yönetim kurulu başkanlığını yapmış olduğu hususi psikiyatri hastanesi Boylam Psikiyatri Hastanesi ve uydu klinikleri ile klinik uygulama yapmaktadır. Güncel Psikoloji ve Psikiyatri Derneği genel gösterim yönetmenidir. ABD’de yayınlanmış olan Encyclopedia for Human Biology adlı ansiklopedinin Sleep Disorders bölümünün yazarıdır.

Ertuğrul Köroğlu Kitapları – Eserleri

• Kişilik Bozuklukları
• Hiç Kendimi Üzemem!..
• Düşünsel Duygulanımcı Davranış Terapisi
• İkiuçlu (Bipolar) Bozukluk Mani ve Depresyon Nedir? Nasıl Baş Edilir?
• Siyah Beyaz Sınırda(Borderline) Kişilik Bozukluğu
• Panik Bozukluğu
• Şizofreni Nedir? Nasıl Baş Edilir?
• Ruh Sağlığınız için Akılcı Düşünme
• Depresyon Nedir? Nasıl Baş Edilir?
• Klinik Psikopatoloji
• Kaygılarımız Korkularımız
• Felsefe ve Psikoterapi
• Terapi – Yeni Bir Yaşam Felsefesi
• İletişim Becerileri ve Hiddet Denetimi
• Psikiyatri Başvuru Elkitabı
• Akılcı Duygulanım Davranışçı Terapi
• Kolay Dsm – 5
• Bağımlılıktan Kurtuluş
• Kendinize Yatırım Yapın
• Mutluluk ve Esenlik
• Bilişsel Davranışçı Psikoterapiler
• Psikiyatri Görüşme ve Muayene Kılavuzu
• Bağımlı Aileleri için Kılavuz
• Kişilik Bozuklukları
• Ahepsi – Aile Hekimliği Uygulamasında Psikiyatri

Ertuğrul Köroğlu Alıntıları – Sözleri

• Akılcı olmayan yerleşik düşünceler saltçı ve dogmatiktirler. İsteklerin, dileklerin, yeğlemelerin yerine ”eğer olmazsa olmaz”ların, dayatmaların ”-meli, -malı”ların uzantılarıdır. Başlıca üçü;
  1.”-meliyim,-malıyım” (iyi yapmalıyım, onaylanmalıyım vb.)
  2.”-melisin, -malısın” (bana iyi davranmalısın, beni sevmelisin vb.)
  3. ”Dünya -meli,- malı” (ne istiyorsam bana kolaylıkla ve kısa bir sürede vermeli, bana adil davranmalı vb.) (Terapi – Yeni Bir Yaşam Felsefesi)
• Yaşam, yalnızca geriye dönük olarak anlaşılır, sadece ileriye dönük yaşanır (Hiç Kendimi Üzemem!..)
• O şekilde bir yaşam geçir ki, hepimiz ağlasın öldüğünde, sen mutlulukla gülümse. (Hiç Kendimi Üzemem!..)
• Aşağılanmalar, gözdağı vermeler, ard niyetler, haksızlıklar, görmezden gelmeler, aldatmalar, sadakatsizlikler…
  Ben bu dünyaya küstüm Doktor.
  Ağlamak isterim… (Kişilik Bozuklukları)
• “Kazanan kişiler, yitiren kişilerin yapmaktan rahatsızlık duydukları şeyleri yapmayı alışkanlık haline getirmiş olan kişilerdir.” (Depresyon Nedir? Nasıl Baş Edilir?)
• “Tanrım değiştirebileceğim şeyler için güç, degiştiremeyeceğim şeyler için sabır, bu tarz şeyleri birbirinden ayırt etmek için akıl ver…” (İkiuçlu (Bipolar) Bozukluk Mani ve Depresyon Nedir? Nasıl Baş Edilir?)
• Zaman vakit başarısız olmuyorsanız kendinizi yeterince zorlamıyorsunuz anlama gelir. Hiç yenilgi yaşamamış ya da asla başarısızlığa uğramamış olan kişiler, asla denememiş olanlardır. (Ruh Sağlığınız için Akılcı Düşünme)
• “Şizofreni hastalığı için iyileşme, tek başına bir netice olmaktan fazlaca bir süreç olarak görülmelidir.” (Şizofreni Nedir? Nasıl Baş Edilir?)
• Belimizi büken, taşıdığımız yük değil, onu iyi mi taşıdığımızdır. (Düşünsel Duygulanımcı Davranış Terapisi)
• Dünyanın tehlikelerle, belirsizliklerle dolu olduğuna inandıran, her an, her şeyden zarar görebileceği düşüncelerini aşılayan, kişinin kendisini korumada yetersiz olabileceğini düşündüren, tek başına hiçbir şeyin üstesinden gelemeyeceğine inandıran her aile ortamı kişinin hemen sonra ürkü bozukluğu geliştirmesi olasılığını artırır. (Panik Bozukluğu)
• İnsana, yaşamış olduğu duyguların doğru ya da geçerli olmadığının söylenmesi, ona, her ne pahasına olursa olsun yaşamış olduğu duygulardan kaçması icap ettiğini öğretir ve yaşamış olduğu duyguların artık ona ürkütücü gelmesine niçin olur. (Siyah Beyaz Sınırda(Borderline) Kişilik Bozukluğu)
• Narsisistik kişilik bozukluğu olanların kendi önemlerine ilişkin büyüklük duyguları vardır. Hususi insanoğlu olduklarına, hususi haklarla donandıklarına inanırlar. Eleştirilmeye ya da yenilgiye büyük bir kızgınlıkla ya da depresyonla karşı koyarlar. Benlik
  saygıları kırılgandır. Başkalarını kendi çıkarları için kullanma eğiliminde olurlar, başkalarıyla eşduyum yapamazlar. Dış görünüşleriyle aşırı derecede ilgilidirler ve kendilerine fanatik olunmasını beklerler. (Kişilik Bozuklukları)
• Annelerde, doğum yaptıktan sonraki birkaç hafta içinde ortaya çıkan bir klinik depresyon türü de vardır. Bu şekilde mutlu bir olayın tam ortasında annenin çekmiş olduğu acı, sorun ve çökkünlük hem anneleri, hem de yakınlarını şaşkınlığa düşürür. (İkiuçlu (Bipolar) Bozukluk Mani ve Depresyon Nedir? Nasıl Baş Edilir?)
• “Manüplatif” davranan kişilerdir. Yalan söyleme benzer biçimde dürüst olmayan davranışları, evden kaçıp gitmeleri olur. Kişinin geçmişte şiddete başvurduğuna ilişkin bir öykü alınır. Rasgele cinsel ilişkilere
  girmiş olduğu öğrenilir. Eşini ya da çocuğunu sömürdüğü görülür. Bu kişi-
  ler vicdan azabı çekmezler, pişmanlık duymazlar. Dürtü denetimi bozuklukları olur, tasarlayarak davranmazlar. Başkalarına karşı duyarlı ve düşünceli değildirler. Huzursuzluk içindedirler ve saldırgan
  tutumlar sergilerler. Başkalarını aldatma ve sorumsuzluk yaşam biçimleridir. Başkalarının ve kendilerinin güvenliğini umursamazlar. (Kişilik Bozuklukları)
• Üzerinize üzerinize gelen alkollü bir sürücü (antisosyal), her şeyin tam kendisinin istediği benzer biçimde yapılmasını isteyen, katı ve inatçı amiriniz (obsesif-kompulsif), verdiğiniz işi derhal yaparım deyip sürüncemede bırakan memurunuz (eylemsiz agresif), karısının kendisini aldattığından sü­rekli kuşkulanan bir koca (paranoid), önüne gelenle kırıştıran ve açık­ saçık giyinen bir eş (histrionik), odasından asla çıkmayan, kimselerle gö­rüşmeyen, yaşamında bilgisayarından başka bir şey olmayan (şizoid) ya da aşırı uçlarda gezinen, şaşırtıcı ve hayret verici giysiler giymeyi seçen (şizotipal) çocuklarınız, tek amaçları koltuklarını korumak olan ve toplumun gereksinmelerini hiçe sayan, “kendine aşık” politikacılar (narsisistik), bigün sizi göklere çıkaran, öteki bigün yerin altına sokmaya çalışan, ne yapmak istediğini kendisi de bilmeyen, devamlı duygusal gel-git’ler ya­şayan, durduk yere öfkelenen iş ortağınız (sınırda)… (Kişilik Bozuklukları)
• Gerçekten mutlu insanoğlu, yaptıklarından zevk alan, haiz oldukları doyuma ulaşmış, geçmişinden devamlı pişmanlık duymayan ve geleceğe güvenle bakan insanlardır. (Hiç Kendimi Üzemem!..)
• “…modern psikoterapilerde akılcı olmayan dört tür fikir tanımlanmıştır. Bunlar, 1)dayatmalar 2)korkunçlaştırma düşünceleri 3)dayanma eşiğinin düşük olduğu algısı(katlanılamazlık) 4)değersizlik düşünceleridir.” (Terapi – Yeni Bir Yaşam Felsefesi)
• Ancak kendimizi hazırlamış olduğumuz şeye haiz olabiliriz. (Düşünsel Duygulanımcı Davranış Terapisi)
• Dünya bir aynadır, ne düşünüyorsak dışarıda da onu görür, onu yaşarız. (Düşünsel Duygulanımcı Davranış Terapisi)
• Evrenin merkezi ben değilim. Insanlar her yaptığım davranışı izlemiyorlar. Herkesin yaşayacak kendi yaşamı, düşünecek kendi dünyası var. (Panik Bozukluğu)