Eğitim

Nasıl Bir Türkiye – İlker Başbuğ Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Nasıl Bir Türkiye – İlker Başbuğ Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Nasıl Bir Türkiye kimin eseri? Nasıl Bir Türkiye kitabının yazarı kimdir? Nasıl Bir Türkiye konusu ve anafikri nedir? Nasıl Bir Türkiye kitabı ne konu alıyor? Nasıl Bir Türkiye PDF indirme linki var mı? Nasıl Bir Türkiye kitabının yazarı İlker Başbuğ kimdir? İşte Nasıl Bir Türkiye kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: İlker Başbuğ

Yayın Evi: Kaynak Yayınları

İSBN: 9789753439275

Sayfa Sayısı: 232


Nasıl Bir Türkiye Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

İlker Başbuğ yeni kitabında tabulara meydan okuyor… İlk kez bir genelkurmay başkanı bu kadar açık, direkt ve korkusuzca konuşuyor… Bunları bugüne dek asla duymadınız…

-6-7 Eylül vakaları Türkiye’ye iyi mi zarar verdi?

-ABD, Türk Ordusuna bir ders verilmesine hangi vakadan sonrasında karar verdi?

-Çuval Olayı Türk Ordusunda niçin bir travmadır?

-Türkiye ile ABD hangi vakada çatışma noktasına geldi?

-Balyoz Davası sürecinde Hükümet ve MİT’le meydana getirilen görüşmeler?

-Hangi hatalar yapılmış oldu? Başbuğ hangi tavrı mevzusunda mutsuz?

-Hükümet-Cemaat ilişkisi buraya iyi mi geldi?

-Cemaat, İlker Başbuğ’u hangi vakadan sonrasında hedefe koydu?

-Silivri günleri iyi mi geçti? Neye sevindi, neye üzüldü?

-Özgürlüğüne kavuştuğunda hangi Genelkurmay Başkanı ona moral verdi?

-12 Eylül’de Diyarbakır Cezaevi’nde yapılanlar niçin yanlıştı?

-Kürt kökenli vatandaşlara yapılanlar Türkiye’ye iyi mi zarar verdi?

-Kürtçenin yasaklanmasını niçin yanlıştı?

-ABD “Kürt Açılımı”nda TSK’yı niçin hedefe koydu?

-12 Eylül sola büyük darbe vurunca, bundan en fazlaca hangi siyasal örgütler yarar sağlamış oldu?

-Bugün din dersi iyi mi ele alınmalıdır ve “Zorunlu Din Dersi” uygulaması niçin yanlıştır?

-Şike komplosu niçin düzenlendi? Amaç Fenerbahçe’yi ele geçirmek miydi?

-Gezi vakalarını iyi mi değerlendirmeli, bu mevzuda kim hangi hatası yapmış oldu?

-Atatürk 1920’lerde muhtariyet (özerklik) konusunu niçin gündeme getirdi?

-Terör niçin bitmiyor ve hangi hatalar yapılıyor?

-IŞİD iyi mi ortaya çıktı, arkasında kimler var?

-Irak ve Suriye’nin bölünmesinin Türkiye’ye faturası ne olur?

-21. yüzyılın millet devletleri hangi temelde yükselmeli?

-İlker Başbuğ siyasal, etik ve kültürel olarak “Nasıl Bir Türkiye” arzuluyor?

-Türkiye’nin kurum felsefesi ve Atatürk’ün bugünkü önemi nedir?

-Türkiye’yi bekleyen tehlikeler ve fırsatlar nedir?

-Türkiye, sorunlarını iyi mi ve hangi yöntemlerle çözmelidir?

-Asker-sivil, devlet-yurttaş ilişkisi iyi mi olmalıdır?

-Atatürk ve Cumhuriyet Devrimlerinin bugünkü anlamı nedir?

Ayrıca kitapta İlker Başbuğ’un ilk çocukluk günlerinden bu yana hususi albümünden fotoğraflar…

(Tanıtım Bülteninden)


Nasıl Bir Türkiye Alıntıları – Sözleri

  • Seçebilseydim, eğer
    uçsuz bucaksız bir ormanda
    gökyüzüne uzanarak yakaran
    kimsesiz bir ağaç olmayı yeğlerdim.
  • Türk milletinin ordusu halktır, halktandır, halk için.
  • Derler ki liderler işaret ateşlerine benzer; dalgalı denizlerde, sisli gecelerde yol gösterirler; risk alırlar; bilinmeyenle uğraşırlar.
  • Nasıl bir Türkiye?
    Ulus devlet, üniter devlet yapısına sıkı sıkıya sarılmış; laiklik ilkesini tam özümsemiş; dine saygılı, sadece dinin yada din duygularının siyasal yada kişisel çıkar veya nüfus sağlamak amacıyla kullanılmadığı, insanların dindar ve dindar olmayanlar benzer biçimde ayırma doğal olarak tutulmadığı, etik erdemliliğe haiz vatandaşların oluşturduğu bir Türkiye.
  • Askerliği öteki ustalaşmış mesleklerden ayıran temel farklılıkların başlangıcında, askerlikte maddi gereksinimlerin önceliğinin daha azca oluşu ve askerliğin bir meslekten ziyade adeta bir yaşam biçimi oluşudur.
  • Unutmayınız, biz o denli talihli insanlarız ki, en sıkıştığımız anda başvuracağımız “ölümsüz” bir liderimiz var: Mustafa Kemal Atatürk.
  • Her şehit, ailesi ve yakınları için yüreklerine düşen bir ateştir.
    Öyleki bir ateş ki, hiçbir süre sönmesi söz konusu değildir.
  • Derler ki liderler işaret ateşlerine benzer; dalgalı denizlerde, sisli gecelerde yol gösterirler; risk alırlar; bilinmeyenle uğraşırlar.
  • Okuduğunu, gördüğünü, isittigini sorgulayan insandan korkmayın. Onlardan zarar gelmez.
  • Derler ki liderler işaret ateşlerine benzer;dalgalı denizlerde, sisli gecelerde yol gösterirler; risk alırlar;bilinmeyenle uğraşırlar. Mustafa Kemal Atatürk bugüne ve geleceğe yol gösteren bir işaret ateşidir.


Nasıl Bir Türkiye İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Dikkat spoiler ihtiva eder.
Terör örgütü üyesi olduğu iddiasıyla hapse giren genelkurmay başkanı yazardan güzel bir araştırma eseri. Atatürk hakkında, Kürt problemi hakkında, üniter devlet ve bileşenleri, laiklik ilkesi, asker sivil ilişkileri hakkında detaylı bilgiler veriyor kitap. PKK kurulduktan sonrasında yapılanlar, askerin ve sivil yöneticilerin hataları, orduyu yıpratmak için kurulan medya organları ve cemaatin kurduğu komplolar, ülkedeki din mevzusundaki devletin faaliyetleri anlatılıyor. Yayın felsefeye ehemmiyet vermesi, devamlı okuması, değişik bir komutan imajı çizmesi, hocalık yapması, yabancı dilini yurt haricinde geliştirmesi benzer biçimde mevzulara da yer veriliyor. Yayın evinin genel gösterim yönetmeni ile meydana getirilen bir röportaj ve aile fotoğrafları da mevcut. Diğer kitabı kadar vurucu olmasa da okunabilecek bir kitap.  (Serdar Poirot)

Hayatının 50 yılını Türkiye Cumhuriyetine adamış olan bir adam… Tsk’nın iyi mi olması icap ettiğini 50 senelik bir birikimle cevaplamaya çalışmış. İstihbaratın iyi mi işlemesi gerektiği.. Laik devlet, cumhuriyet, üniter devlet, anadilde eğitim, parlamenter sistem ve birçok mevzuda iyi mi düşünmemiz icap ettiğini ne olması icap ettiğini güzel bir halde irdelemiş. Ömrünüz uzun milletimize hizmetleriniz daim olsun. (Kaan)

Türkiye Cumhuriyeti 26.Gebel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ kaleme aldıgı bu kitabında; .-6-7 Eylül vakaları Türkiye’ye iyi mi zarar verdi? -ABD, Türk Ordusuna bir ders verilmesine hangi vakadan sonrasında karar verdi?-Çuval Olayı Türk Ordusunda niçin bir travmadır?-Türkiye ile ABD hangi vakada çatışma noktasına geldi?-Balyoz Davası sürecinde Hükümet ve MİT’le meydana getirilen görüşmeler? -Hangi hatalar yapılmış oldu? Başbuğ hangi tavrı mevzusunda mutsuz?-Hükümet-Cemaat ilişkisi buraya iyi mi geldi?-Cemaat, İlker Başbuğ’u hangi vakadan sonrasında hedefe koydu?-Silivri günleri iyi mi geçti? Neye sevindi, neye üzüldü?-Özgürlüğüne kavuştuğunda hangi Genelkurmay Başkanı ona moral verdi?-12 Eylül’de Diyarbakır Cezaevi’nde yapılanlar niçin yanlıştı?-Kürt kökenli vatandaşlara yapılanlar Türkiye’ye iyi mi zarar verdi?-Kürtçenin yasaklanmasını niçin yanlıştı? -ABD “Kürt Açılımı”nda TSK’yı niçin hedefe koydu?-12 Eylül sola büyük darbe vurunca, bundan en fazlaca hangi siyasal örgütler yarar sağlamış oldu? -Bugün din dersi iyi mi ele alınmalıdır ve “Zorunlu Din Dersi” uygulaması niçin yanlıştır?-Şike komplosu niçin düzenlendi? Amaç Fenerbahçe’yi ele geçirmek miydi? -Gezi vakalarını iyi mi değerlendirmeli, bu mevzuda kim hangi hatası yapmış oldu? -Atatürk 1920’lerde muhtariyet (özerklik) konusunu niçin gündeme getirdi?-Terör niçin bitmiyor ve hangi hatalar yapılıyor?-IŞİD iyi mi ortaya çıktı, arkasında kimler var?-Irak ve Suriye’nin bölünmesinin Türkiye’ye faturası ne olur? -21. yüzyılın millet devletleri hangi temelde yükselmeli? -İlker Başbuğ siyasal, etik ve kültürel olarak “Nasıl Bir Türkiye” arzuluyor?-Türkiye’nin kurum felsefesi ve Atatürk’ün bugünkü önemi nedir?-Türkiye’yi bekleyen tehlikeler ve fırsatlar nedir?-Türkiye, sorunlarını iyi mi ve hangi yöntemlerle çözmelidir? -Asker-sivil, devlet-yurttaş ilişkisi iyi mi olmalıdır?-Atatürk ve Cumhuriyet Devrimlerinin bugünkü anlamı nedir? Ayrıca kitapta İlker Başbuğ’un ilk çocukluk günlerinden bu yana hususi albümünden fotoğraflar…değişik bir kitaptı sanki kitabı başkası yazmış izlenimi hep okurken karşılaştıgım bir durumdu .okunabilir bir kitap her insana iyi okumalar. (AtillaKağan)


Nasıl Bir Türkiye PDF indirme linki var mı?


İlker Başbuğ – Nasıl Bir Türkiye kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Nasıl Bir Türkiye PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı İlker Başbuğ Kimdir?

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 26. Genelkurmay Başkanı. Görevini 30 Ağustos 2008 tarihinde, 25. Genelkurmay Başkanı Mehmet Yaşar Büyükanıt’tan devralmış olan Başbuğ, TSK Üstün Cesaret ve Feragat Madalyası, TSK Üstün Hizmet Madalyası ve TSK Onur Madalyası sahibidir. Başbuğ 9 Ağustos 2010 tarihinde meydana getirilen Y.A.Ş. sonrasında görevini 27. Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner’e bırakmıştır.

Mehmet İlker Başbuğ, 29 Nisan 1943 tarihinde Afyonkarahisar’da dünyaya gelmiştir. Balkan Savaşı’ndan sonrasında Makedonya’nın Manastır şehrinden Türkiye Karaman’a göç eden ailesi hemen sonra Afyonkarahisar’a yerleşmiştir. İlkokulu Afyon 27 Ağustos İlkokulu’nda, ortaokulu Afyon Lisesi’nin orta kısmında okuduktan sonrasında Kuleli Askeri Lisesi’ne gitmiştir. 1962 senesinde Kara Harp Okulu’ndan mezun olan Başbuğ, 1963 senesinde Piyade Okulu’nu başarıyla tamamladı. 1963-1971 yılları aralığında Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı birimlerde vazife alan Başbuğ, 1973 senesinde Kara Harp Akademisi’ni bitirerek kurmay subay ünvanı aldı.

Kara Harp Akademisi’nden mezun olmasının arkasından Genelkurmay Plan Harekât Daire Başkanlığında Karargâh Subaylığı, Kara Harp Akademisi Öğretim Üyeliği, Belçika / Brüksel’de NATO Uluslararası Askerî Karargâhında Cari İstihbarat Plan Subaylığı, Kara Kuvvetleri Komutanlığı Plan ve Prensipler Başkanlığı Savunma Araştırma Şube Müdürlüğü ve 51’inci Piyade Tümeni 247’nci Piyade Alay Komutanlığı görevlerini yürüten Başbuğ, ek olarak İngiltere Kara Harp Akademisi ve NATO Savunma Koleji’ndeki eğitimlerini de başarıyla tamamladı.

1989 senesinde Tuğgeneral rütbesine terfi ettirilen Başbuğ, 1993 senesinde ise Tümgeneral’liğe terfi ettirildi. Tümgeneral olarak Belçika’da, Milli Askeri Temsil Heyeti Başkanı olarak vazife yapmasının arkasından 1997 senesinde Korgeneralliğe terfi ettirilen Başbuğ, Korgeneral olarak vazife yapmış olduğu sırada 2. Kolordu Komutanlığı ve Millî Güvenlik Kurulu Genel Sekreter Başyardımcılığı görevlerinde bulunmuş oldu.

2002 senesinde Orgeneral rütbesine terfi eden İlker Başbuğ, 30 Ağustos 2008 tarihinde, Mehmet Yaşar Büyükanıt’dan Genel Kurmay Başkanlığı görevini devralarak Türkiye Cumhuriyeti’nin 26. Genelkurmay Başkanı ünvanını aldı.

TSK Üstün Cesaret ve Feragat Madalyası, TSK Üstün Hizmet Madalyası ve TSK Onur Madalyası sahibi olan Orgeneral İlker Başbuğ, Sevil Başbuğ ile evlidir ve çiftin iki evladı bulunmaktadır.

Başbuğ 9 Ağustos 2010 tarihinde meydana getirilen Y.A.Ş. sonrasında görevini 27. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner’e bırakmıştır.

İlker Başbuğ, Emekliliğinde kitap yazmaya başladı.

6 Ocak 2012 tarihinde “silahlı terör örgütü yöneticiliği ve hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçlamalarından tutuklandı. 5 Ağustos 2013 tarihinde Mahkemenin karar duruşması yapılarak kararın açıklanması umut ediliyor.

Yazdığı Kitaplar :

2011 – Terör Örgütlerinin Sonu

2012 – 20. Yüzyılın En Büyük Lideri: Mustafa Kemal

2012 – 20. Yüzyılın En Büyük Lideri: Atatür


İlker Başbuğ Kitapları – Eserleri

  • Suçlamalara Karşı Gerçekler
  • Nasıl Bir Türkiye
  • Osmanlı’dan Cumhuriyete Güç Odaklarının Mücadelesi
  • Ergenekon’dan Çıkış
  • 20. Yüzyılın En Büyük Lideri Mustafa Kemal
  • 15 Temmuz Öncesi ve Sonrası
  • Sorunlarla Yüzleşmek
  • Unutulan Ada Kıbrıs
  • 20. Yüzyılın En Büyük Lideri Atatürk
  • Türkiye Cumhuriyeti’nde Güç Odaklarının Mücadelesi
  • Terör Örgütlerinin Sonu
  • Ermeni Suçlamaları ve Gerçekler
  • Türkiye Cumhuriyeti’nde Güç Odaklarının Mücadelesi
  • Mustafa Kemal Atatürk (2 Cilt)
  • Güç Odaklarının Mücadelesi


İlker Başbuğ Alıntıları – Sözleri

  • Ermeni ihtilalcilerin amaçları öteki milliyetçi ihtilalcilerinkinden fazlaca farklıydı. İtalya’da yaşayan insanoğlu İtalyan idi ve İtalyan devrimcileri çoğunluğun yönettiği bir devlet istiyorlardı. Polonyalı milliyetçiler, Rus bir azınlık tarafınca yönetilen ve bastırılmış bir çoğunluk olan Polonyalılar için bir devlet oluşturmak istiyorlardı. Aynı şey tüm dünyada geçerliydi, şekilleri her ne olursa olsun, iyi ya da fena, milliyetçiler en azından çoğunluğun kendini yönetebileceği bir devlet için savaştılar.
    Ermeni milliyetçileri için bu bu şekilde değildi. Ermeni isyancıları, kendilerinin nüfusun %20’sinden daha azca bir kısmını oluşturdukları bir toprağı ele geçirmek için savaştılar. Altı vilayet dedikleri bölgede, Müslümanlar Ermenilerin dört katı fazlaydı. Polonyalılar, İtalyanlar, Özbekler, Cenup Afrikalılar, Cezayirliler ya da İrlandalıların aksine, Ermeniler imparatorluk tarafınca yönetilen büyük bir çoğunluk değildiler. Çoğunluğu yenerek topraklarını ele geçirmek isteyen minik bir gruptular. Ülkelerinin düşmanlarından yardım alan minik bir gruptular; şu sebeple dışarıdan yardım almadan Müslüman çoğunluğu yenmeleri imkânsızdı.
    Eğer başarıya ulaşmış olsalardı, Ermeni milliyetçileri ne yapacaktı? Balkanlar’daki Türklerin acı kaderini örnek vererek gösteriyor tarih bunu bizlere. Bir Ermenistan kurmanın tek yolu çoğunluğu sürmek ya da öldürmekti. İhtilalciler Müslümanları saf dışı etmediği sürece, Anadolu’da bir Ermeni devleti kurulamazdı.
    Osmanlıların Ermeni isyancılara verdiği karşılık her düşünüldüğünde, bu gerçek hatırlanmalı. Osmanlılar yalnız iktidarlarını savunmuyorlardı. Çoğunluğun yönetimini reddedenlere karşı çoğunluk olan halkı savunuyorlardı. Dahası, isyancılar başarıya ulaştıkları takdirde isyancıların öldüreceği ya da yurtlarından süreceği insanları savunuyorlardı. (Ermeni Suçlamaları ve Gerçekler)
  • Mustafa Kemal Atatürk’e nazaran; önder, ülkesinin ve ulusunun şerefi ve kurtuluşu için çalışandır. Kendilerini ilahlaştırmak için çalışanlar önder olması imkansız. Kamu hizmetinin en yüce şekli, egoist olmayan çabadır. (20. Yüzyılın En Büyük Lideri Mustafa Kemal)
  • İyi durum da olmayan ülke yönetimi için tek çıkış yolu vardır. O da meşruti idarededir. Bunu sağlayacak tek güç de ordudur. (15 Temmuz Öncesi ve Sonrası)
  • Diplomaside meydana getirilen hatanın hemen sonra düzeltilebilmesi neredeyse imkânsızdır. (Unutulan Ada Kıbrıs)
  • Türkler ve Ermeniler içinde oluşan gerginliğin rasyonel sebeplerini aramak daha uygun olacaktır. Türklerin Ermenilere karşı savaşmalarının gerçek sebebi kolayca açıklanabilir ve tamamen rasyoneldir. Türkler kendilerini savunuyorlardı.*
    * Justin McCarthy, “Kim başlattı?”, 24 Nisan 2002 tarihinde İstanbul’da yapmış olduğu konuşma. (Ermeni Suçlamaları ve Gerçekler)
  • “Türkiye’de seçimler yapılacak olursa, CHP bu seçimleri kazanabilecektir.”
    –cia başkanı alen dulles / 28 nisan 1960 (Türkiye Cumhuriyeti’nde Güç Odaklarının Mücadelesi)
  • McCarthy’nin söylediği benzer biçimde “Bir taraf ölülerini sayarken öteki tarafın kendi ölülerinden bihaber olması” vakalara soykırım görüntüsü veriyor. (Ermeni Suçlamaları ve Gerçekler)
  • Okuduğunu, gördüğünü, isittigini sorgulayan insandan korkmayın. Onlardan zarar gelmez. (Nasıl Bir Türkiye)
  • Biz teslim etmezsek, kendimize olan saygımızı alamazlar. (Ergenekon’dan Çıkış)
  • Hunlar bu topluluklar içinde yer edinen ve günümüze kadar taninan bir halktır. (Osmanlı’dan Cumhuriyete Güç Odaklarının Mücadelesi)
  • Cemaatlerin oluşumunda ekonomik çıkarlar var. Din bu amaç için bir vasıta olarak kullanılıyor. Bu vaka sonrasında eğitim, hemen sonra da politika alanına sıçrıyor. (Ergenekon’dan Çıkış)
  • Fırtınalı denizde gemisini minimum hasarla karaya yanaştıran kaptanların zamanı başka, gemisini terk edenlerin zamanı başka yazılır. (Suçlamalara Karşı Gerçekler)
  • Toplumu terörle mücadelenin süresi hakkında yanlış beklentiler içine sokacak söylem ve ifadelerden kaçınılmalıdır. Terörle savaşım karmaşık bir süreçtir. 1967 Arap-İsrail Savaşı’nda altı günde zafer kazanan İsrail Silahlı Kuvvetleri, 2007’de birkaç bin kişiden oluşan Hizbullah örgütünü Lübnan’da etkisiz hale getirememiştir. (Terör Örgütlerinin Sonu)
  • Efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki Türkiye Cumhuriyeti şeyhler , dervişler , müritler , meczuplar memleketi olması imkansız. En doğru ve en hakiki tarikat , uygarlık tarikatıdır. Medeniyetin komut ve taleplerini yapmak , insan olmak İçin kâfidir. (15 Temmuz Öncesi ve Sonrası)
  • Etkisiz hale getirilen teröristlerin yaş durumu incelendiğinde averaj olarak, örgüte katılım yaşlarının 19, örgütte kalma süresinin 7 yıl, ölüm yaşlarının ise 26 olduğu görülmektedir. (Terör Örgütlerinin Sonu)
  • Uluslararası alanda ciddi bir mevzuda adım atmadan ilkin her şeyi fazlaca detaylı ve iyi şekilde değerlendirmek zorundasınız.
    Hesapsız olarak atılan adımlardan geriye çekilme o ülkeye fazlaca büyük zararlar da verebilir.
    Dış politikaya; sağduyulu, gerçekçi ve ideolojik görüşlerden arındırılmış şekilde yaklaşılmalıdır. (Unutulan Ada Kıbrıs)
  • Mustafa Kemal 1922’de eğitim ve öğretime ilişkin şunları da not defterine yazmıştır:
    “Milleti kurtarmak isteyen her yurtsever için ulusal onur ve fedakarlık başlıca özelliklerdir. Fakat bunlar kafi değildir. Bir milleti kurtarmak için iyi niyet de kafi değildir. Aynı zamanda ilim ve eğitim lazımdır. Düşmanı yenik eden ordularımızın sevk ve idaresinde fenni bilim ve bilimsel kurallar rehberimiz olmuştur.
    Bir milletin geleceğini elde etmesi ve yönetim etmesi için de eğitim bilimi lazımdır. Eğitim biliminin etkinlik merkezi: Mekteptir. Milletin siyasal ve toplumsal hayatında, fikir yapısında; her türlü dış etkiye koyabilmesi için bilimsel ve fenni bilimi rehber kabul edeceğiz.” (Sorunlarla Yüzleşmek)
  • Sıkıştığımız süre bizim başvuracağımız tek rehber vardır, o da Mustafa Kemal Atatürk’tür. (Sorunlarla Yüzleşmek)
  • Başarı, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin harekata katılan tüm personeline ve bilhassa bu harekatta şehit düşen, 498 ölümsüz kahramana aittir. (Unutulan Ada Kıbrıs)
  • Bu nedenle, Malta Yargılaması zamanı bir gerçektir. Bu yargılamada, Malta’da o günün deyimiyle “Ermeni Kırımı” bugünün deyimiyle ise “soykırım” iddiasıyla yargılanan Türkler yargı önünde aklanmışlardır. Suçsuz bulunmuşlardır.
    Malta sonucu, Osmanlı devletinin ve İttihatçı liderlerin “soykırım” suçunu işlemediklerini ortaya koyan zamanı bir yargı kararıdır.
    Bu kararın, internasyonal meşruiyetini kimse sorgulayamaz.
    Savcılıkların, “suçsuzluk” anlamı taşıyan “kovuşturmaya yer olmadığı”, ya da “takipsizlik” sonucu da yargı sürecinin bir parçasıdır.
    1919-1921 Malta Yargılaması, yargısal olarak “bir soykırım soruşturması”dır. Bu açıdan fazlaca mühim bir vakadır. Bu gerçeği hiçbir şey ortadan kaldıramaz.
    Son söz; 1915 Tehcir vakası; Malta’da yargılanmıştır. Kraliyet Savcılığı, soruşturma sonunda verdiği “kovuşturmaya yer olmadığı” yada “takipsizlik” sonucu ile Tehcir vakasında kovuşturma açılmasını gerektirecek, herhangi bir “suç unsuruna” yada “deliline” ulaşamamıştır. Bu, bir halde “suçsuzluk” anlamına gelmektedir. (Ermeni Suçlamaları ve Gerçekler)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş