Eğitim

Küçük Bey – Natsume Soseki Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Küçük Bey – Natsume Soseki Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Küçük Bey kimin eseri? Küçük Bey kitabının yazarı kimdir? Küçük Bey konusu ve anafikri nedir? Küçük Bey kitabı ne konu alıyor? Küçük Bey PDF indirme linki var mı? Küçük Bey kitabının yazarı Natsume Soseki kimdir? İşte Küçük Bey kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Natsume Soseki

Çevirmen: Hüseyin Özkaya

Çevirmen: Mariko Erdoğan

Orijinal Adı: Bocchan

Yayın Evi: Oğlak Yayınları

İSBN: 9799753294293

Sayfa Sayısı: 171


Küçük Bey Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

“Dünyada türlü türlü insan var. Mesela Soytarı Noda, çağrı filan beklemeden yanınıza oturuverir. Oklu Kirpi, kendisi olmasa Japonya’nın krize gireceğini sanır. Kırmızı Gömlek züppeliği tekeline aldığını sanır. Müdür Porsuk kendini eğitim timsali olarak görür. Hepsinin de kendi dünyası vardır. Hepsi de kendi dünyasının kralıdır. Ama Profesör Yeşil Balkabağı benzer biçimde alçakgönüllü biriyle ilk kez karşılaşıyordum. Hep başı eğik geziyordu. Kimse onun bilincinde değildi. Evet, solgun ve tomul bir yüzü vardı fakat iyi bir insandı. Aklı başlangıcında hiçbir kız onu Kırmızı Gömlek için terk etmezdi. Ama Madonna şıllığın tekiydi. Oysa düzinelerce Kırmızı Gömlek, bir Yeşil Balkabağı etmezdi.


Küçük Bey Alıntıları – Sözleri

  • Öğretmenlik uzaktan görünmüş olduğu kadar kolay değilmiş.
  • …Bu dünyada başkasının hatasını üstlenip benim hatamdı diye duyuru eden 1i var mıdır???
  • Hayatta en sevmediğim şey yenilmekti.
  • Serseriler! Öğretmenler de insandır. insan oldukları için de, her şeyi bilmemeleri ve bunu açıkça söylemeleri doğaldır.
  • Bir çok vakit deliyle deli olmak gerekir.
  • “İnsan gençken acele parlar fakat yaşlandıkça sakin olmayı öğrenir. Bir anlık hiddet pahalıya patlayabilir. “
  • İlk kez derse girip kürsüye çıktığımda kendimi birazcık garip hissettim.
  • “ Çocuklara örnek ol, erdem timsali ol. Öğretmen dediğin yalnızca ders vermez, öğrencilerini kişiliğiyle de etkiler.”
  • Tekrar bir araya gelir miyiz kim bilir. Kendine iyi bak…
  • Kusurum
    dürüst olmam. Ama dürüstler kazanmazsa kim kazanacak?


Küçük Bey İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Bir Japon Klasiği Soseki: Soseki hakkında bir şeyler yazmazsam uyuyamayacağımı düşünerek geçtim masanın başına. Bakalım neler çıkacak…
Soseki Japonya’nın Meiji döneminde yazmış, yazılarıyla da dönem edebiyatına yön vermiş bir abimiz.Dönem edebiyatının moderleşmesinde ön saflardadır. Kışın kitap/ben-bir-kediyim–107251 adlı kitabını okumuş ve fazlaca sevmiştim. Bu araştırma iki kitaba dair bir araştırma benzer biçimde olacak fakat olsun. Üzerine bir şey söylemeden geçmek istemiyorum.
Ben Bir Kediyim’de anlatıcımız tahmin edersiniz ki evin kedisi. Evde meydana gelenleri, eve girip çıkanları anlatıp duran bir kedi var. İşin güzel yanı Soseki’nin fazlaca ironik bir dilinin oluşu. Olayları süslü püslü değil olduğu benzer biçimde konu alıyor fakat fazlaca komik de manzaralar çıkıyor. Aslında burada Soseki kedinin bakış açısından kendini, ailesini ve dostlarını anlatmış. Ne kadarı kurgu ne kadarı gerçek bilemem. Şunu da görüyorum ki pisimizin bakış açısından de kendini yerden yere vurmuş. Yazar olmak için kıvranıp durduğunu, ona üzüldüğünü fakat gene de -onun evde kalmasına müsade etmiş olduğu için- iyi bir adam bulunduğunu söylüyor.
Evde edilen sohbetlerden devrin batı kültürü tesiri altında bulunduğunu, insanların modernleşmek için hem çaba gösterdiğini hem de bu kültürü yerdiklerini okuyorsunuz. Batı fazlaca fena fakat gene de uyum sağlayalım, benzer biçimde bir anlayış işte. O kadar da bizlerden değişik değil.
Devrin edebiyatında akım benzer biçimde bir şiir türü var. Neredeyse yazar olmak için çırpınan bir çok şahıs bu türde ustalaşmaya çalışıyor. Türün adı ‘haiku’. Geleneksel bir Japon şiiri. Tek cümlelik şiir benzer biçimde düşünebilirsiniz bunu yada google’dan hepimizin bir kez olsun aratmış olduğu ‘anlamlı sözler’. Her iki kitapta da kısmen aydın çevreler bu şiirlerle uğraşıp birbirlerine gösteriş satıyorlar. Tabii bu şiir türü de son zamanlarını yaşıyor şu sebeple modernleşme (19. yy sonu) ile beraber Alman romantizmi tesiri yayılıyor ve kısa öyküler, romanlar revaçta olmaya başlıyor.
Edebi bilgilerimizi de araya sokuşturduğumuza gore devam edebiliriz..
Yine her iki kitap de ilgilendiriyor olan, yazarın takma adları fazlaca kullanımı. Kişilerin isimlerinden fazlaca anlatıcının onlara verdiği gülünç isimlerle tanıyoruz karakterleri. Bu da anlatımı gene keyifli hale getiren bir unsur.
Gelelim artık Küçük Bey’e…
Evin yaramaz adam evladı Botchan. Evde ne anne ne baba ne de abisi ondan haz ediyor. Evin hizmetçisinin B’ye hitap şekli Botchan kısaca minik bey. Ona sevgiyle bağlı yaşlı bir karı. Küçük Beyimiz anne babasını minik yaşta kaybediyor. Lise bitiminde de bir ortaokuldan matematik öğretmenliği yapması için teklif geliyor. Memleketinden uzaklaşıp o eyalete yerleşiyor. Hayatımız biz bilincinde olmasak da konfor alanımızın bittiği yerde başlıyor bir çok vakit. Çektiğimiz zorluklar bizi daha fazlaca törpülemeye, şekillendirmeye başlıyor. Tabii iyi mi şekillendireceğine de biz karar veriyoruz birazcık da. Bizim minik bey de burada büyümeye başlıyor. Bu okul ortamında yaşı öteki öğretmenlere gore küçük olduğundan öteki öğrenciler tarafınca alaya alınıyor, çirkin şakalara kurban gidiyor. Bir öğretmenin bu duruma düşmesi kadar sinir bozucu bir şey olmasa gerek. Öğrenciler tarafınca alay alınması yetmiyor bir de öğretmenler buna birlikte rol alıyor. Nihayetinde minik beyimiz neredeyse her meslekte statü uğruna ayak kaydırmalar, yalakalıklar, kaypaklıklar bulunduğunu anlamış oluyor.
Bir işte tecrübesiz olan insanlara niçin yardım etmek yerine köstek olunur? Herkesin er geç tadacağı bir durum bu. Girdiğiniz ortamda latife yollu alaya alınırsız, işi size öğretmek yerine, bazı durumları bilgilendirmek yerine ‘daha toysun’ benzer biçimde saçma sapan cümlelerle imalı sırıtışlar görürsünüz. Ben insanların ne tecrübesine ne yaşına bağlıyorum bir çok şeyi. Elbette deneyim ve dönemin gerektirdiği fazlaca şey var bu inkar edilemez fakat her şeyi de oraya bağlamayın be dostum artık. Dünya değişiyor, hepimiz kendini ne kadar geliştirebilirse varlığını o denli ortaya koymuş oluyor. Nitekim Küçük Beyimiz de bu şekilde durumun ayırdına vardığında kendi aleyhine giden şeyleri lehine çeviriyor.
Elimdeki kitapta, kitabın Japonca aslından Türkçe’ye çevrilen ilk kitap olduğu belirtilmiş.. 2003 yılı Türk-Japon yılı olarak geçmiş onu şerefine Japon edebiyatının klasiği sayılan Soseki’nin bu eseri seçilmiş. Bu da kitabın diline, havasına daha yakın hissettiriyor insanı.
Küçük Bey, Ben Bir Kediyim’e gore dönem hakkında daha azca informasyon veren, periyodu daha azca yansıtan bir kitaptı. Yine de Soseki’nin yalın, keyifli dilini sevebileceğinizi düşünüyorum.
Ben Bir Kediyim, her insana hitap edecek bir kitap değil onu belirteyim. Ama Küçük Bey’i gönül rahatlığıyla tavsiye ederim. Keyifle okuyabileceğiniz bir kitap.
Kitapla ve müzikle kalınca.
https://youtu.be/EwniUmkngnc (İnci Küpeli Kız)

DuygularımınTercümanısınSoseki: Yazardan okuduğum 4.kitap gene ruhumun duygularımın en güzel ifadesiydin Soseki. JaponEdebiyatı ve LatinAmerikaEdebiyatını fazlaca severim Japonlar mevzuları hep sıradışı ve asla çekinmeden anlatır ki bu benim için hep ilgi çekicidir, LatinAmerika da fazlaca içimizden duygular fazlaca bizlerden durumlar mevcut olduğundan bu Edebiyatı da ayrı severim…
“KüçükBey” yazarın en merak ettiğim kitabıydı fakat satışta olmadığı için şimdi okuyabildiğim kitabı, keşke Soseki yi bu kitapla tanısaydım. Tam yaptın 1iyilik dost  derken 1 tokat yapıştırıyor ikiyüzlü dünya içinde anlattığı kişiliklerle, doğal olarak saf duygular içten gelenler samimi olanlar içimizden asla çıkmasa da bizlere çelme takmak isteyen elbet oluyor, yaşamın içindensin taaaa en yakınımızda benzer biçimde Soseki fazlaca tanıdık buldum anlattıklarını…
Oldukça eglenceli süregelen kitaptaki karakter
ben fazlaca sevdim karakteri :-))) olduğu benzer biçimde herseyi yansıtan utanç deposu benzer biçimde görülen 1genç, oyüzden de fazlaca hepimiz tarafınca sevilmeyen fazlaca ihtimaller içinde heryerde aynı durum fazla dürüstsen iyi değilsin, ikiyüzlü yaşarsan en iyisisin hayatta… Sonra ebeveyninin ölümünden sonrasında abisiyle de ayrışan “KüçükBey” MatematikÖğretmeni olarak göreve adım atar eeee ozaman hoşgeldin hayata zira yaşamın çekmeleri adım atar, “KüçükBey” tam da o şekilde olur öğrencilerin şakalarının hedefi, öteki öğretmenlerin entrikaları  ve en önemlisi ikiyüzlüzlülükleri tiksindirir onu. İyi insanoğlu yok muydu asla, heralde de vardı sessiz sakin kendi halinde yaşayan fakat onu barındıramayan 1toplum da vardı neyazikki…
“KüçükBey”e en baştan inanan tüm kalbiyle bağlı Kiyo ve mektuplari KüçükBey için cümleleri tüm samimi tavırları en sevdiğimdi. Tüm samimi halinle tüm toplumun ikiyüzlülüğünü yansıtmanla iyiki yazmışsın Soseki ben her okuduğumda kendimden 1şeyler yakaladığım 1yazar Soseki oyüzden çokça sevmiş olarak okuyorum…
Yazarı Madenci kitabiyla tanıdım ki vuruldum resmen yazara, sonrasında 1001kitabı olan Gönül ü okudum ki hala en sevdiğimdir, Üç Köşeli Dünyayı okudum onu neyazikki fazlaca sevemedim fakat epeyce altını çizdiğim cümle yakaladım, bu 4.kitap kalan 3kitapta yazarın külliyatını bitirmeyi isterim.
Yazarla tanışmak istiyorsanız bu kitapla tanışın kesinlikle karakterlere verdigi kendince isimleler de karakterleri kavrama açısından okumayı da kolaylaştırdı, duygu aktarımıyla ve tam mutlu olurken attığı tokatla genel tarzını da yakalamış olmuş olursunuz ben fazlaca sevdim tüm kurduğu etkisi altına alan cümle ve duygu aktarımıyla, iyi ki yazmışsın Soseki, iyiki okuyorum ben de senin kitaplarını, her insana sıhhatli mutlu rahat keyifli okumalar… (Ayşe…)

Merhaba japonya’nın mühim yazarlarından olan Soseki’nin “minik Bey” adlı kitabını okudum.Uzak doğu edebiyatına ilgi duyan,duymayan her insana önerebileceğim bir kitap.Anlatım dili mütevazı ve akıcıydı.
*!
Kitap ailesi tarafınca sevilmeyen ve hayatına yön vermeye çalışan genç bir öğretmenin yaşadıklarını mevzu alıyor.Çocukluk ile süregelen kitap tokyolu gencin gelişme ve gelişim sürecini de aktarıyor.Aynı zamanda kitapta joponya’yı ve kültürel olarak insanların bu genç öğretmene karşı olan tutum ve davranışlarını çevresinde gelişen vakaları fazlaca keyifli bir üslupla bizlere aktarmış yazar.
!*
Toplumsal olarak kültür farklılıklarını ele alıyor hem de ve başka bir kültürde olmanın ne tür zararları bulunduğunu da aslına bakarsak gözler önüne seriyor.Bir öğretmen olarak aslına bakarsak ne kadar doğru davranırsa davransın o yere yeni giden bir insan olduğundan dalga konusu oluyor minik bey.Her davranışı bir önyargıyla sonlanıyor.
Küçük bey’i çocukluğundan beri fazlaca seven ve ona ailesinden bile iyi davranan hizmetçileri kiyo’dan da bahsetmesem olmaz.Öyleki kitapta pek fazla mevzu edinilmese de genel olarak kitaba ruhunu katmış diyebiliriz.

Ben genel olarak kitabı sevdim soseki’yle de tanışma kitabım oldu.Güzel bir başlangıç yaptığımı düşünüyorum.Keyifle okudum.Konusu ilginizi çektiyse yazarla tanışmanızı kesinlikle tavsiye ederim..#keyifliokumalar
.
.
.
#soseki #joponedebiyatı #küçükbey #tokyo #okudumbitti #neokudum #tavsiyekitap
mayakitap #uzakdoğuedebiyatı #tavsiye (Ayşen demirci)


Küçük Bey PDF indirme linki var mı?


Natsume Soseki – Küçük Bey kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Küçük Bey PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Natsume Soseki Kimdir?

Sōseki Natsume Japon, İngiliz edebiyatı uzmanı ve yazardır. Uluslararası alanda sınırı olan çevirileri haricinde tanınmasa da, Japon-Rus Savaşı sonrası Japon Uygar Romanına damgasını vurmuş en mühim yazardır. Batılı roman geleneği ile Japon geleneksel yazı geleneğini birleştirerek orijinal bir üslup oluşturmayı başardı.

Kendisinden sonrasında gelen Akutagawa Ryunosuke benzer biçimde mühim yazarları büyük seviyede etkiledi.II. Dünya Savaşı sonrası Kawabata Yasunari, Yukio Mishima ve Kenzaburo Oe benzer biçimde internasyonal çapta üne kavuşan yazarların temel kültürel kaynaklarından biri olduğu söylenebilir.

Türkçeye Küçük Bey adıyla çevrilmiş olan, mühim eserlerinden Bocchan’da çocukluğunda, yaramaz ve başına emir olan bir matematik hocasının taşra nahiyesine matematik öğretmeni olarak gidişini ironik bir üslupla anlatır. Bu yapının arkasında ise Japonya’nın batılılaşması ve sömürgeci ülke konumuna gelmesine yönelik ince satirik öğeler gizlenmektedir.


Natsume Soseki Kitapları – Eserleri

  • Madenci
  • Gönül
  • Üç Köşeli Dünya
  • Sanşiro
  • Cam Kapının Ardı
  • Ben Bir Kediyim
  • Küçük Bey
  • On Gece Düşleri
  • Ardından
  • The Gate


Natsume Soseki Alıntıları – Sözleri

  • İliklerime kadar hissediyorum yalnızlığımı. Bu şekilde bir gemide yapayalnız yol almaktansa kaldırıp atmak isterim kendimi sonsuz mavinin kucağına. (On Gece Düşleri)
  • Modern insanlarda gerçeğe eşlik edecek duyuyu terk etme huyu vardır.Toplum her insana o şekilde bir baskı uygular ki,insanların duyumsuzlaşmaktan başka çaresi kalmaz (Sanşiro)
  • Ben bir kediyim. Henüz bir adım yok. Nerede doğduğumu da bilmiyorum. Hatırladığım tek şey; hayatımda ilk kez bir insan gördüğümde nemli ve karanlık bir yerde miyavlıyor olduğum. Sonradan işittim ki, türünün en gaddar üyelerinden biriymiş bu insan… (Ben Bir Kediyim)
  • “Hayatın farkına varmayan bir insan kadar tehlikeli başka bir şey yoktur!” (Ardından)
  • Sadece aklın istikametinde hareket edersen insanlardan uzaklaşırsın. Duygularınla hareket edersen sürüklenirsin. Ruhunu açarsan ve dilediğin benzer biçimde yaşamazsan sıkışırsın. Nasıl bakarsan bak, insanlarla yaşamak zor olsa gerek. (Üç Köşeli Dünya)
  • Öylesine bir acıydı ki bu, neredeyse nefes alamıyor, boğulduğumu hissediyordum. (Cam Kapının Ardı)
  • Ölüm direnebileceğin bir şey değildir. Kabullenirsen korkacağın bir şey kalmaz ortada. (On Gece Düşleri)
  • İnsanlar daima samimiyetin gerektirdiği benzer biçimde asil, içten, temiz fiil ve davranışlara haiz varlıklar değillerdir. (Ardından)
  • İlk başta yemeye tereddüt edeceğimiz bir şey olsa bile ilk lokmayı ısırdıktan sonrasında önceki kadar ızdırap çekmeden devam ediyoruz. (Madenci)
  • “Ancak insanoğlu fanidir. İnsanın ne kadar sağlığı yerinde de olsa, vadesi ne zaman dolar bilinmez.” (Gönül)
  • Aslında hepimiz, katlanılması mümkün olmayan şeylerin asla gerçekleşmeyeceğini varsaymayı seçer. (Ben Bir Kediyim)
  • Diyeceğim o ki, insanlık zamanı; etin, kemiğin ve kanın değil, yalnızca kostümlerin tarihidir (Ben Bir Kediyim)
  • Acı çeken ben olduğuma gore, buna son verecek olan da ben olmalıyım. (Madenci)
  • Bir insanoğlunun derin kederine tanıklık ediyor sadece o insana yardım eli uzatamıyordum. (Cam Kapının Ardı)
  • Hepimiz aynı derecede kıymetliyiz. Aramızda fark yok. (Cam Kapının Ardı)
  • ”Yalnızlık içindeyim, yine gelir misin?” (Ardından)
  • “Dünyada kuvvetli bir arzudan daha korkulu bir şey yoktur.” (Sanşiro)
  • Sadece aklın istikametinde hareket edersen insanlardan uzaklaşırsın. Duygularınla hareket edersen sürüklenirsin. Ruhunu açarsan ve dilediğin benzer biçimde yaşamazsan sıkışırsın. Nasıl bakarsan bak, insanlarla yaşamak zor olsa gerek ! (Üç Köşeli Dünya)
  • Ev sessizliğe, kalbim huzura gömülüyor. (Cam Kapının Ardı)
  • “ Çocuklara örnek ol, erdem timsali ol. Öğretmen dediğin yalnızca ders vermez, öğrencilerini kişiliğiyle de etkiler.” (Küçük Bey)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş