Kitap Künyesi

Yazar: Turgut Türksoy

Yayın Evi: Siyah Beyaz Yayınları

İSBN: 9789944490641

Sayfa Sayısı: 278

Çerkes Ethem Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Resmi Tarih yazıcılarının “Kurtuluş Savaşı Kahramanları” olarak öne çıkarttığı bir fazlaca komutanın Amerikan Mandacılığını savunduğu, kurtuluş umudunun Kaf Dağı’nın ardında, ulaşılması olanaksız bir hayal olarak değerlendirildiği işgal günlerinin karanlığını parçalayan genç bir Çerkes, hapishanelerden çıkarttığı katillerden ve eşkıya çetelerinden oluşan bir ordu kurarak işgale karşı ilk silahlı direnişi başlattı.

Yunan Ordusunun ilerleyişini durdurduğu, Ankara’daki Meclisi ve Hükümeti dağılmanın eşiğine getiren gerici isyanları kolaylıkla bastırdığı için Meclis tarafınca “Milli Kahraman” ve “Milletin Kurtuluş Umudu” olarak adlandırılan bu Çerkes, Pşevu Ethem Bey’dir.

Milli Kahraman duyuru edilen Ethem Bey’in, başını İsmet İnönü’nün çekmiş olduğu bir klik tarafınca “Hain” olarak duyuru edilmesine neden olan olayların öyküsünü ve kahraman olarak tanıdığımız bazı kişilerin gerçek yüzlerini bu romanda bulacaksınız.

Çerkes Ethem Alıntıları – Sözleri

• “Beşiği yapılıp da mezarı kazılmayan yoktur.”
• “Düşman çizmeleriyle kirletilmiş bir vatanda çocuk sahibi olmak bana yakışmaz.”
• “Bu iş mitingle falan olmaz, vatan lafta değil,kanla kurtulur. “
• “Rum göstericiler dehşetle büyümüş gözlerle yerde bir kan gölünün içinde yatan Sancaktara bakıyorlardı. Sessizliği bozan gene Osman Nevres oldu .
  – Bu daha ilk Kurşun! diye bağırdı gür sesiyle. Peşinden ardı ardına sıkmaya başladı kurşunları askerlerin üstüne. “
• Amasyalılar!
  Havza’dan ötesi Pontus oluyor, Sivas’tan doğusu Ermenistan’a katılıyor. Memleket İngiliz mandası altına giriyor. Tarihi büyük Türk Milleti bu şekilde esareti kabul etmez, milletimizin zamanı, şerefi vardır.
• “Sevgi ateş değil ki,tutuşunca söndüresin. “
• “Bu imparatorluk küçücük bir çadır köyünden dünyaya geldi ve alınmaz denilen İstanbul’u 21 yaşlarında bir delikanlının komutasında fethetti. Dünyanın görmüş olduğu en büyük deniz filosunu ise Marmara Denizi ‘nin karanlık sularında 《 Çanakkale Geçilmez!》diye haykıran bir millet boğdu. “
• “Milletin suskunluğu kadere boyun eğmişliğinden değil, başsız teşkilatsız olmasındandır.”
• “Bir millet varlığı ve hakları için tüm gücüyle, tüm fikir ve maddi güçleriyle ilgilenmezse, bir millet kendi gücüne dayanarak varlık ve bağımsızlığını sağlamazsa, şunun bunun oyuncağı olmaktan kurtulamaz. “
• “Yabancı bir devletin manda ve himayesini kabullenmek, insanlık değerlerinden vazgeçmeye razı olmak anlama gelir. Hiçbir onurlu asker, başına ecnebi bir efendi getirilmesini asla içine sindiremez. Mandacılığın sonu esarettir. Artık ortada bir avuç Türk’ün barındığı ata yurdumuz Anadolu ve Rumeli toprakları kalmıştır. Bu asil millete manda teklif etme deliliğinde bulunan kibirli devletlere karşı parolamız da ‘Ya İstiklal Ya Ölüm!’ olmalıdır. “

Çerkes Ethem İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Ev taşırken bulduğum bir kitaptı. Merak ettim bu sebeple bu zamana kadar tarih dersinde ”Çerkes Ethem İsyanı” olarak önümüze sunulan ünlü Çerkes Ethem’i bu kitabından tanımak istedim.
Çerkes Ethem dillere desten bir dağ mafyası olarak adlandırılabilir. Bastığı yeri inleten ve sözünü bir kere söyleten Çerkes Ethem, kitabından okuduklarımdan yola çıkarak Türk milleti için canını vermek isteyen ve bu mevzu hakkında asla düşünmeyecek biri.
Kitapta Çerkes Ethem’in Türk milleti ve vatanı için elinden geleni yapması -Ankara’yı karşısına almak da buna dahil- beni duygulandırdı. Çıkarttığı isyanın aslına bakarsak bir isyan değil, Türk milletinin refahı için çıkarttığı ufak bir ayaklanma olarak anlatılıyor.
Tarihe merakı olan kişiler için tavsiye edeceğim bir kitap bu sebeple, harp zorlukları, harp gücü, birlik ve beraberliğimizi fazlaca güzel özetleyen bir kitap.
Bazı yerlerinde Mustafa Kemal Atatürk’e sert tepkiler veridğini sezsem de ve buna kızsam da aslolan bilgilere ulaşmak mevzusunda okumanızı tavsiye ederim. Belki ben yanlış da anlamış olabilirim yazarın orada anlatmak istediklerini, ben kedim okudum kendim sundum size düşüncelerimi. İyi okumalar, Teşekkürler Turgut Türksoy… (Bay Graf)

Çerkes Ethem PDF indirme linki var mı?

Turgut Türksoy – Çerkes Ethem kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Çerkes Ethem PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Turgut Türksoy Kimdir?

Turgut Türksoy (d. 1961, Ankara) Yazar. 12 Eylül döneminde Kurtuluş davasından 10 yıl hapis yattı. Dev-Lis’in(Devrimci Liseliler)kurucularındandır ve Merkez Yürütme Kurulu eski başkanıdır. Kurtuluş İçin İleri, Genç Öncü, Dev-Lis, Sosyalist İşçi, Kurtuluş Gazetesi ve Aşama dergilerinde çeşitli yazılar yazmıştır. Siyah Beyaz yayınevinden 2008 senesinde çıkan Ararat’ın Laneti Bir Halkın Hüzünlü Öyküsü ve Çerkes Ethem Apoletsiz General adlı iki romanı bulunmaktadır. Çerkes Ethem kitabı 2009 yılı başlangıcında 2. baskısını yapmıştır. Yazarın Deniz: Güneşin Evlatları adlı romanı, 2010 yılı Mayıs ayında, DİLRUBA adlı romanı ise 2011 Mayıs ayında İmge Kitabevi Yayınları tarafınca yayınlanmıştır.

Turgut Türksoy Kitapları – Eserleri

• Çerkes Ethem
• Deniz Güneşin Evlatları
• Ararat’ın Laneti
• Dilruba

Turgut Türksoy Alıntıları – Sözleri

• “Bir millet varlığı ve hakları için tüm gücüyle, tüm fikir ve maddi güçleriyle ilgilenmezse, bir millet kendi gücüne dayanarak varlık ve bağımsızlığını sağlamazsa, şunun bunun oyuncağı olmaktan kurtulamaz. ” (Çerkes Ethem)
• Seni aldatmama değecek kadar güzel bir bayan var mıdır ki bu dünyada? (Dilruba)
• Hemşireler, bizleri adamların hizmetçisi, cinsellik kölesi olarak gören, hayatımızı dört duvar arasına kafes arkasında hapseden, kendi uçkuruna güvenemedikleri için kara çarşafa, peçeye mahkum eden egemen adam hayatına karşı dertlerimiz ortaktır.
  Dertlerimiz ortak olduğu benzer biçimde kurtuluşumuzda ortaktır. Bize dayatılan bu utanç verici dünyayı yerle bir edip hür ve eşit insanoğlu olarak yaşayabilmemiz için de bizim bizlerden başka dostumuz yoktur. Sizleri, Rum, Ermeni, Türk, Kürt diye milletlere, Müslüman, Yahudi, Hristiyan diye dinlere, Alevi, Sünni, Ortodoks, Katolik diye mezheplere, varlıklı fukara diye zümrelere ve bilgisiz, münevver diye tabakalara bölüp istedikleri benzer biçimde yönetmek isteyen adam siyasetinin oyununa gelmeyin. (Dilruba)
• “Bu iş mitingle falan olmaz, vatan lafta değil,kanla kurtulur. ” (Çerkes Ethem)
• “Rum göstericiler dehşetle büyümüş gözlerle yerde bir kan gölünün içinde yatan Sancaktara bakıyorlardı. Sessizliği bozan gene Osman Nevres oldu .
  – Bu daha ilk Kurşun! diye bağırdı gür sesiyle. Peşinden ardı ardına sıkmaya başladı kurşunları askerlerin üstüne. ” (Çerkes Ethem)
• —Eski köye yeni tane getirme Kazım evladım. Büyükleri münasip gördükten sonrasında kız kısmına sormak da neyin nesiymiş o şekilde?
  —O devirler geçti artık efendi, yirminci asra girdik, özgürlük ve uygarlık asrındayız artık. Sizin karanlık kafalarınızın hükmettiği zaman içinde gerilerde kaldı, bunu aklına iyice yerleştir. (Dilruba)
• “Sevgi ateş değil ki,tutuşunca söndüresin. ” (Çerkes Ethem)
• Ortada özgürlük diye hiçbir şey yok azizim, her şey eski tas eski hamam, değişen yalnızca zulmedenlerin adları oldu. (Dilruba)
• “Düşman çizmeleriyle kirletilmiş bir vatanda çocuk sahibi olmak bana yakışmaz.” (Çerkes Ethem)
• “Beşiği yapılıp da mezarı kazılmayan yoktur.” (Çerkes Ethem)
• Hiçbir süre gözyaşlarıyla adalete muvaffak olunmaz. (Dilruba)
• “Milletin suskunluğu kadere boyun eğmişliğinden değil, başsız teşkilatsız olmasındandır.” (Çerkes Ethem)
• İnsanın olgunlaşmasını, yaşamış olduğu günlerin sayısı değil, başından geçen olayların ruhunda ve vücudunda bıraktığı izler belirliyormuş. (Dilruba)
• …Ekmeğimi kendi elime almak için yegâne ümit ışığı olarak gördüğüm derslerime dört elle sarılıyor, çabucak mektebimi bitirip muallim olmaya çalışıyordum. (Dilruba)
• Allah bayanları kızları erkeklere köle olsunlar diye yaratmadı efendi, bırakın bu safsataları. Asırlardır bu milleti din, Allah diye diye kandırdığınız yeter artık! (Dilruba)
• “Bu imparatorluk küçücük bir çadır köyünden dünyaya geldi ve alınmaz denilen İstanbul’u 21 yaşlarında bir delikanlının komutasında fethetti. Dünyanın görmüş olduğu en büyük deniz filosunu ise Marmara Denizi ‘nin karanlık sularında 《 Çanakkale Geçilmez!》diye haykıran bir millet boğdu. ” (Çerkes Ethem)
• Bugün elimizde top, tüfek yok; lakin ondan daha büyük, daha güçlü bir silahımız var. Allah var, Hak var. Tüfek top düşer, Hak ve Allah bakidir. (Dilruba)
• Amasyalılar!
  Havza’dan ötesi Pontus oluyor, Sivas’tan doğusu Ermenistan’a katılıyor. Memleket İngiliz mandası altına giriyor. Tarihi büyük Türk Milleti bu şekilde esareti kabul etmez, milletimizin zamanı, şerefi vardır. (Çerkes Ethem)
• “Yabancı bir devletin manda ve himayesini kabullenmek, insanlık değerlerinden vazgeçmeye razı olmak anlama gelir. Hiçbir onurlu asker, başına ecnebi bir efendi getirilmesini asla içine sindiremez. Mandacılığın sonu esarettir. Artık ortada bir avuç Türk’ün barındığı ata yurdumuz Anadolu ve Rumeli toprakları kalmıştır. Bu asil millete manda teklif etme deliliğinde bulunan kibirli devletlere karşı parolamız da ‘Ya İstiklal Ya Ölüm!’ olmalıdır. ” (Çerkes Ethem)
• Vaziyetlerinin bozulmasından korkan bir ekip mihraklar derhal “Din elden gidiyor” diye yaygarayı basıp bilgisiz halkı kışkırtıp yeniliklere karşı çıkıyorlar. (Dilruba)