Kitap Künyesi

Yazar: Antoni Casas Ros

Çevirmen: Işık Ergüden

Yayın Evi: Sel Yayıncılık

İSBN: 9789755705880

Sayfa Sayısı: 188

Enigma Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Ders vermekten sıkılmış bir edebiyat profesörü, yazar olmayı delicesine isteyen genç bir kız, yetenekli bir ozan ve akıllı bir kiralık katil olmayı aynı anda başaran genç bir adam ve konuşmayı pek sevmeyen Japon kız… Onları “Bartleby ve Şürekası” adlı kitapçıda ne bir araya ne getirebilirdi? Elbette edebiyat ve onun dönüştürücü gücü. 

Kendilerini “Yatak Odası Filozofları” olarak adlandıran bu dörtlü çetenin entelektüel ve cinsel yaşamını tek bir amaç belirler: Edebiyat tarihinde sonlarını beğenmedikleri kült romanlara yeni sonlar yazarak onları piyasadaki asıllarıyla değişiklik yapmak..

Enigma Alıntıları – Sözleri

• “Aslında, hep hayal ettiğim şey bu: Şairdense şiir olmak.”
• ”Ona deli benzer biçimde âşığım.”
  ”Sana direndiği için.”
• Hangisi daha gerçek bir vapur mi, bir roman mı?
• “İnsanlar, ıstıraplarını unutmak için her şeyi yapar.”
• Hayatımı başkalarının yarattıklarını yok ederek geçiremezdim.
• Yalnızlığımın dibinde ışıltılar saçan bir tür merhem vardı ve beni yavaş yavaş şeylerin yüzeyine, görünür, dokunulur olana doğru çıkarıyordu.

Enigma İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Vay be: Sonunu sevmediğiniz kitapların sonlarını kendi kafanızda değişiklik yapmak ne olursa olsun yaptığınız şeylerdendir. Yatak odası filozofları ise bu fikrin bu kadar fena sonuçlanacağını bilemezdi.
Kitapta bol miktarda cinsellik (eşcinsel, hetero, grup) vardı -hatta asla tanımadıkları insanlarla iliskiye girdiklerinde anksiyetem oluştu resmen, o aşama gamsızlardı bu mevzuda, bu ne aşama güvendir neyse-.
(buradan sonrası birazcık spoiler ihtiva eder)
En sonda Joaquim’un 4. duvarı kırması ve değiştirdikleri kitapların onlardan intikam alması oldukca, oldukca iyiydi. Asla beklemeyeceğim şekilde ilerledi ve bu sonu kendi aklımda değiştirip değiştirmeyeceğim mevzusunda beni sorguya çekti zira üzücü denilebilecek şekildeydi fakat hayır, bu şekilde kalması daha iyi olur.
Zoe ve Naoki’nin lezbiyen ilişkisi sağlıklıydı fakat Zoe niçin Ricardo’ya gidip Naoki’yi aldattı anlamadım ve Naoki… Gerçekten yanderelik çıktı kızın içinden. Ricardo ve Joaquim’u daha çok görsek iyiydi, arkadaşca birbirlerini destekledikleri benzer biçimde aşıklar olarak da birbirlerine iyi geliyorlardı. (derin)

“Sanki biz dördümüz, cinsellik vesilesiyle ifade bulan, dört fragmanın da kendi tamlıklarını bulduğu büyük bir vücut icat eden şiirsel bir hakikat oluşturmaktayız.”
Bu kitabın, Ankara Kitap Fuarı’nda Sel Yayınları standının en oldukca tavsiye edilen kitabı olduğu çalındı kulağıma. Normalde başkalarının tavsiyesiyle seçmem okuyacağım kitapları. Ama daha ilkin yazarı da asla duymadığım için okumaya karar verdim.
Ilk olarak bu kitabı kimler okumamalı:
Eğer tertipli kitap okuma alışkanlığınız/iyi bir okuma geçmişiniz yoksa
Basit kurgulu kitaplar haricinde zorlayıcı, karmaşık okumalar daha ilkin yapmadıysanız/hayata geçirmeye niyetiniz yoksa
İçinde cinsellik geçen şeyler okumaktan hoşlanmıyorsanız kitabı da yazımın da devamını okumanıza gerek yok.
Evet, biz kalanlarla devam edelim. Edebiyat ve hazla bezenmiş bir kurgu var karşımızda. Yazar bizlere değişik bir okuma deneyimi sunmuş. Sizi bilmiyorum fakat ben, daha ilkin dört anlatıcı ile beraber ilerleyen bir kurgu okumamıştım. Ne olup bittiğini anlamam, kendimi kurgunun içine sokmam sanıyorum ki 15-20 sayfamı aldı; o şekilde ilk sayfalardan dahil olamadım. Yazarın kullandığı tarza adapte olduktan sonrasında oldukça akıcı bir dili bulunduğunu söylemeliyim.
Beğenmedikleri kült kitapların sonunu değiştirip yayımlamak isteyen, kendilerine “Yatak Odası Filozofları” olarak adlandıran dört kişinin “Bartleby ve Şürekası” adlı kitapçıda bir araya gelmesinin öyküsü bu.
Bolca edebiyat, şiir, haz, tutku, acı, şifa; ve aralara serpiştirilmiş cinsellik…
Tek düze okumalardan bunaldıysanız “Enigma” size gore. (SİNEM ERKAN)

Konu olarak dikkatimi çeken ve okumayı oldukca istediğim fakat bir türlü okuyamadığım bir kitaptı. Bu ay harflerle okuma etkinliğinde denk erişince elime ilk aldığım kitap oldu. Kesinlikle başlangıçta sıkacağını fakat sonradan seveceğim bir kitap demiştim sadece yanılmışım ilk cümlesinden itibaren insanı kendisine çeken ve derhal bitirmek isteyeceğiniz bir kitapmış. Dolu dolu ve size inanılmaz şeyler katacağına inanırım.
Kitapta; edebiyata kitaplara aşırı düşkün olan fakat kitapların sonunu beğenmedikleri için yazarlarına karşı inanılmaz büyük bir kin ve hiddet güden dört kişinin tesadüflerle bir araya gelmesini ve canlarını sıkan bu durum karşısında artık bir şeyler yapmaları icap ettiğini düşünmeleri ile adım atar. (Leyla Kandemir)

Enigma PDF indirme linki var mı?

Antoni Casas Ros – Enigma kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Enigma PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Antoni Casas Ros Kimdir?

1972 Fransa doğumlu. Annesi İtalyan, babası Katalan, kendisi Fransızca yazıyor. Geçirdiği talihsiz kazayla matematik kariyerine son verip edebiyata yöneldi. İlk romanı Almodovar Teoremi (2009) Türkiyeli okurlardan da yoğun ilgi görmüş oldu. Fransa’da Prix Landerneau’ya aday gösterilen roman, İspanya’da 2008 yılının en iyi romanı seçildi (Premio Mejor Libro Novel). 2009’da öykülerden oluşan Mort au romantisme adlı kitabı yayımlandı. İkinci romanı Enigma (2010) gizemli örgüsüyle dikkat çekti.

Geçirdiği trafik kazası sonrası mahvolan yüzü sebebiyle fotoğraf vermeyen yazar son olarak Barcelona’da yaşamaktadır.

Antoni Casas Ros Kitapları – Eserleri

• Enigma
• Almodovar Teoremi
• Son Devrimin Güncesi
• Karanlığı Arşınlayanlar

Antoni Casas Ros Alıntıları – Sözleri

• Kör olmak, karşımızdakine artık parça parça değil tüm halde bakmanızı elde eden erdemdir zira aşkı olanaksız kılan, parçalayarak bakmaktır. (Almodovar Teoremi)
• Hangisi daha gerçek bir vapur mi, bir roman mı? (Enigma)
• “Aslında, hep hayal ettiğim şey bu: Şairdense şiir olmak.” (Enigma)
• Erkekler her şeyi alaya alıyor. Oysa hanımefendiler oldukca daha cesurlar. (Almodovar Teoremi)
• Hayatımı başkalarının yarattıklarını yok ederek geçiremezdim. (Enigma)
• “Acı, savaşım ve yaşadığım yalnızlık benim bir yankım.” (Almodovar Teoremi)
• Bulmak mı? Ne olursa olsun aranan bulunur mu acaba? Bulmak deliliğe götürür insanı, bulmamak deliliğe götürür, aramak, o aslına bakarsanız deliliktir. (Karanlığı Arşınlayanlar)
• Sözcükler olmasa sen yok olurdun. Gerçeklik, sözcüğün gölgesidir. (Karanlığı Arşınlayanlar)
• …saatlerce ağlarım, hatta kimi zaman suya girer ağlarım. Deniz seviyesini bir milimetre bile yükseltmeyi hiçbir vakit başaramamışımdır. Demek ki büyük bir acı değilmiş. (Almodovar Teoremi)
• Gölgenin en karanlık kısmı kaynağına en yakın olandır. (Karanlığı Arşınlayanlar)
• …fakat tecrübelerim, ne olursa olsun tekrardan tecrübe etme arzumu benden çoktan aldı. (Almodovar Teoremi)
• Seçimleri kazandıktan sonrasında başka seçimler örgütleyin fakat sakın onları kaybetmeyin. Seçimler demokrasiyi savunmaya değil, tabağınızı süslemeye yarar… (Son Devrimin Güncesi)
• Her şekilde aşırıya kaçmayı sevdim, bedenim ve ruhum başkalarının tükettiği nadirleşmiş bir besinle doygunluk olamıyormuş benzer biçimde. Herkesin doygunluk olup durduğu yerde, ben daha ikinci soluğumu alıyordum. (Almodovar Teoremi)
• “Benim” diye bir şey yok. Sözcükler başka yerden gelir. Onları sahiplenen bir kişiliğin vasıtasıyla aktarılmazlar. Sözcükler bir yazar seçer ve ona akmaya karar verirler, hepsi bu. (Karanlığı Arşınlayanlar)
• Belki de ölmek için asla çaba gösterilmezse ölünmez. (Karanlığı Arşınlayanlar)
• Yalnızlığımın dibinde ışıltılar saçan bir tür merhem vardı ve beni yavaş yavaş şeylerin yüzeyine, görünür, dokunulur olana doğru çıkarıyordu. (Enigma)
• Başkalarının sefaletiyle uğraşarak kendi sefaletinden kaçamıyor insan. Kendi acılarını, yalnızlıklarını hissetmemek için meydanları ve kafeleri dolduran gençlerin garip bir tarafı yok. (Almodovar Teoremi)
• bir kalabalığın içinde insan bir otomat haline gelir, iradesi ve muhakeme kabiliyeti onu terk eder. (Karanlığı Arşınlayanlar)
• Her vakit şekle aşık olunur fakat biçim başka bir şeyin görünüşünden başka bir şey değildir. Bir şeyin özüne niçin aşık olunmaz? (Almodovar Teoremi)
• “ne okuyorsak oyuz.” (Karanlığı Arşınlayanlar)